Ceza Bölümü 2001/43 E., 2001/44 K.

  • 6136 SAYILI YASAYA MUHALEFET
  • ASKERİ NİTELİĞİ OLMAYAN SUÇ
  • SANIĞIN TERHİS EDİLMESİ
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 17 ]
  • 6136 S. ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER H... [ Madde 13 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Hazro İlçesi Jandarma Karakol Komutanlığı emrinde görevli sanık J.

    Er Mehmet Şirin Özgar'ın, 7.1.2000 günü, ertesi gün izine gidecek olması nedeniyle yapılan arama sırasında, çantasında bez torbanın içine saklı 40 adet 7.62x39 mm. çapında kaleşnikof mermisinin bulunduğu ve yakalanan mermilerin askeri eşya olmadığı ileri sürülerek, eylemine uyan 6136 sayılı Yasa'nın 13/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle Hazro Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2.5.2000 gün ve E: 2000/18, K: 2000/9 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    HAZRO ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 10.5.2000 gün ve E: 2000/17, K: 2000/16 sayıyla; asker kişi sanık hakkında, askeri mahalde işlediği ileri sürülen suç ile ilgili olarak açılan kamu davasında, yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    7. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 8.12.2000 gün ve E: 2000/1542, K: 2000/1040 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmadığı, askeri bir suça bağlı bulunmadığı ve sanığın yargılama sırasında terhis edilmiş olması nedeniyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER'in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ'ın katılımlarıyla yapılan 14.5.2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Önder BAŞOĞUL'un, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME: 353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Hazro İlçe Jandarma Komutanlığı'nın 21.2.2000 gün ve 7031-16-00/497 sayılı yazısı ile sanıkta yakalanan mermilerin birlik envanterinde kayıtlı olduğu, ancak bu mermilerin birliğe bağlı köy korucuları tarafından kullanıldığı birlik depolarında yapılan sayım sonucu adı geçen mermilerden bir eksiğin bulunmadığının bildirildiği anlaşılmıştır.

    Bu durumda, ele geçen mermilerin 1632 sayılı Askeri Ceza Yasası'nın 131. maddesinde yazılı suç kapsamında bulunmadıkları, sanığa yüklenen eylemin 6136 sayılı Ateşli Silahlar Ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yasa kapsamında kaldığı ve suçun sübutu halinde hakkında bu Yasa hükümlerinin uygulanacağı açıktır.

    6136 sayılı Yasa'ya aykırılık suçu, askeri bir suç olmadığı gibi atıf suretiyle de askeri suç kapsamına alınan suçlardan değildir.

    353 sayılı Yasa'nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4191 sayılı Yasa'yla değişik 17. maddesinde; "askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer" denilmektedir.

    Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E: 1996/74, K: 1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir.

    Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. Artık, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

    Somut olayda, görevsizlik kararı veren adli yargı yerince asker kişi sanığa yüklenen eylemin, askeri mahalde işlendiği gerekçesine yer verilmiş ise de; yargılama sırasında sanığın terhis edildiği, dosya içindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır. Yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve 353 sayılı Yasa'nın 4191 sayılı Yasa ile değişik 17. maddesinin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcüklerinin iptali karşısında, sanığın askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesilmiş olması nedeniyle davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Hazro Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Hazro Asliye Ceza Mahkemesi'nin 10.5.2000 günlü, E: 2000/17, K: 2000/16 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 14.5.2001 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.