OLAY : Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığının 21.11.1995 günlü, Hz. 1995/8264 sayılı yazısı ile müteveffa Bedaattin Oğlu'nun terekesi olan eşya ve paraların Diyarbakır Tereke Hakimliğine gönderilerek mirasçılara verilmesi istenilmiştir.

DİYARBAKIR SULH HUKUK MAHKEMESİ; 24.11.1995 gün ve 1995/13-14 Tereke sayı ile müteveffanın son ikametgahı Silvan İlçesi, Sarıbuğday Köyü olarak saptandığından Mahkemelerinin yetkisizliğine ve dosyanın yetkili Silvan Sulh Hukuk Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

SİLVAN SULH HUKUK MAHKEMESİ; 9.10.1997 gün ve 96/2, 97/6 Tereke sayı ile müteveffanın mirasçılarının Silvan İlçesinde ikamet etmeyip devamlı ikametgahlarının Diyarbakır İli Merkezi olduğunun zabıta araştırmasından anlaşıldığı; bu durumda terekenin mirasçılarının bulunduğu adreste kendilerine dağıtılmasının gerektiği belirtilerek Mahkemelerinin yetkisizliğine ve dosyanın yetkili Diyarbakır Tereke Hakimliğine gönderilmesine karar vermiştir.

DİYARBAKIR SULH HUKUK MAHKEMESİ; 21.11.1997 gün ve E. 1997/18 Tereke sayı ile yetkili mahkemenin belirlenmesi ve mercii tayini için Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığına başvurulmasına karar vermiştir.

Sözkonusu tereke dosyası Diyarbakır Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimliğinin, her iki mahkeme arasında olumsuz yetki uyuşmazlığı çıktığından bahisle yetkili mahkemenin belirlenmesi ve mercii tayini istemini içeren 21.11.1997 günlü, 1997/18 Tereke sayılı yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığına gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün Selçuk Tüzün'ün Başkanlığında, Üyeler: O. Hulusi Mustafaoğlu, M. Salim Özer, Nursel Aymakoğlu, Mustafa Birden, Dr. Erol Alpar ve Ertuğrul Taka'nın katılımlarıyla yapılan 22.12.1997 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa Yeğenoğlu'nun başvurunun reddi gerekeceği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; İlgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Güneş ile Danıştay Savcısı Tülin Özdemir'in başvurunun reddi gerektiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun "Mahkemenin Görevi" başlıklı 1. maddesinin birinci fıkrasına göre, Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu Kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir.

Buna göre, Uyuşmazlık Mahkemesi; adli, idari ve askeri yargı düzenlerinden en az ikisine dahil yargı yerlerince verilen kararlar arasında doğan görev ve hüküm uyuşmazlıklarını çözmekle yetkili ve görevlidir.

Olayda, giderilmesi istenen uyuşmazlığa konu edilen Diyarbakır Tereke Hakimliği kararı ile Silvan Tereke Hakimliği kararı aynı yargı düzenine dahil yargı yerlerine ait olduğu gibi, ortada 2247 sayılı Yasanın 1. maddesinde Uyuşmazlık Mahkemesince çözümlenmesi öngörülen görev ve hüküm uyuşmazlığı da bulunmamaktadır.

Öte yandan, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun değişik 25. maddesine göre, adli yargı düzenine dahil yargı yerleri arasında doğan görev ve yetkiye ilişkin uyuşmazlıkların giderilmesi ve merci tayini görevi Yargıtay'a aittir. Belirtilen nedenlerle, 2247 sayılı Yasanın 1. maddesine uygun bulunmayan başvurunun aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmektedir.

SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre, Uyuşmazlık Mahkemesinin görevine girmeyen başvurunun 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun 1. ve 27. maddeleri uyarınca reddine, 22.12.1997 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.