T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2024/116

KARAR NO  : 2024/239      

KARAR TR  : 03/06/2024

ÖZET: Davacının, davalı bakanlığa bağlı okulda usta öğretici olarak çalışırken iş akdinin feshi nedeniyle, İş Kanunu’ndan kaynaklanan alacaklarının ödenmesi istemiyle açtığıdavanın, ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

Davacı                      : Ö.H

Vekili                        : Av. A. G

(Adli Yargıda)

Davalı                       : Milli Eğitim Bakanlığı

Vekili                        : Av. R.K

(İdari Yargıda)

Davalı                       : Muğla Valiliği (İl Milli Eğitim Müdürlüğü)

 

I. DAVA KONUSU OLAY            

 

1. Davacı vekili, müvekkilinin 06/04/2004 - 05/04/2018 tarihleri arasında Fethiye Şehit Yüzbaşı Özgür Özekin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinde usta öğretici olarakçalıştığını, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, iş akdinin feshedildiği 05/04/2018 tarihine kadar hak kazandığı 42.000 TL kıdem tazminatı ile 100TL fazla çalışma, 100 TL yıllık izin ücreti, 100 TL hafta tatili ve genel tatil alacağı olmak üzere toplam 42.300 TL (ıslah ile 57.150,09 TL) alacağının, davalı Milli Eğitim Bakanlığından tahsiline karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

2. Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 07/12/2020 tarih E.2018/695, K.2020/448 sayılı kararı ile, davanın kısmen kabul, kısmen reddine karar vermiş, karara karşı istinaf başvurusunda bulunulmuştur.

 

3. İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 28/12/2022 tarih ve E.2021/736, K.2022/2367 sayılı kararı ile, davanın idari yargının görev alanına girdiği ve adli yargının görevli olmadığı, mahkemece dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esasına ilişkin karar verilmesinin hatalı olduğu gerekçesiyle HMK'nın 353/1-a/4 maddesi gereğince esasa ilişkin bir değerlendirme yapılmaksızın ilk derece mahkemesinin kararının kaldırılarak davanın yeniden görülmesi için dosyanın kararı veren mahkemeye gönderilmesine kesin olarak karar vermiştir.

 

 

4. Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesi (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 26/05/2023 tarih ve E.2023/227, K.2023/470 sayılı kararı ile, "Davanın         yargı yolunun caiz olmaması sebebiyle dava şartı yokluğundan usulden reddine" karar vermiş, karara karşı istinaf başvurusunda bulunulması üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi 02/11/2023 tarih ve E.2023/2350, K.2023/1735 sayılı kararı ile, istinaf başvurusunun esastan reddine kesin olarak karar vermiş vegörevsizlikkararı kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

''...Somut olayda; davalı işveren tarafından dosyaya ibraz edilen şahsi dosyada davacının kıdemine nazaran 207 gün yıllık izin hakkının bulunduğu, davalının yıllık izinlerini kullandırıldığını yazılı belge ile ispatlayamadığı anlaşıldığından bilirkişi raporunda belirlenen 14.950,09 TL brüt yıllık izin ücreti hüküm altına alınarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Mahkememizce verilen 07.12.2020 tarih 2018/695 esas 2020/448 karar sayılı kararına karşı davalı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.

Mahkememizce verilen 07.12.2020 tarih 2018/695 esas 2020/448 karar sayılı kararı İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 7 HD.nin 28.12.2022 tarih 2021/736 Esas 2022/2367 karar sayılı kararı ile "Dava, işçilik alacaklarına ilişkindir. Dosya kapsamı, dosyadaki yazı, bilgi ve belgeler, kanuni gerektirici sebepler,delil durumu, taraf beyanları kapsamında davacının usta öğretici olarak çalıştığı, davacının dışarıdan ücretli usta öğretici olarak Milli Eğitim Müdürlüğünün istemi ve Valilik Makamının onayı ile görevlendirildiği, 657 sayılı Yasa'nın 89.maddesinde belirtilen statü içinde onay ile görevlendirilmesi, göreve alınma, çalışma koşullarının ve görevin sonlandırılmasının, çalışma ilişkisinin idarece yapılan görevlendirmeye dayalı olması,yine çalışma koşulları vb. hususların düzenlenen yönetmeliklere dayandırılarak statü hukuku içinde düzenlenmesi karşısında, taraflar arasındaki ilişkinin statü hukukuna tabi olduğu, taraflar arasındaki hukuki ilişkinin işçi-işveren ilişkisi olarak nitelendirilemeyeceği, Sosyal Güvenlik Hukuku açısından primlerin Sosyal Güvenlik Kurumuna ödenmesinin davacının özel hukuk kapsamında çalıştığını göstermeyeceği, (aynı yönde Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 2015/9-736 Esas - 2017/25 Karar sayılı ilamı, Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 2016/19230 Esas - 2020/6243 Karar sayılı ilamı, İzmir BAM 9.HD'nin2017/2073 Esas - 2018/311 Karar sayılı ilamı, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 19. Hukuk Dairesinin 2020/125 Esas - 2020/276 Karar sayılı ilamı, Dairemizin 2018/1433 Esas - 2019/1243 Karar sayılı ilamı) Uyuşmazlık Mahkemesi kararlarının o uyuşmazlığın taraflarını bağlayacak nitelik taşıdığı anlaşılmakla ilk derece mahkemesinceHMK'nun 114 ve 115. maddeleri gözetilerek davanın idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle adli yargının caiz olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekirken uyuşmazlığın esasına ilişkin karar vermesi hatalı olmuştur." gerekçesiyle mahkememiz kararı kaldırılmıştır.

Mahkememizce kaldırma kararı doğrultusunda HMK'nun 114 ve 115. maddeleri gözetilerek davanın idari yargının görev alanına girdiği gerekçesiyle adli yargının caiz olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM :Yukarıda açıklanan nedenlerle;

1-Davanın HMKnın 114 ve 115.maddeleri uyarınca yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle davanın usulden REDDİNE,...''

 

5. Davacı vekili, aynı hukuki gerekçelerle 39.148,68 TL kıdem tazminatı, 14.950 TL yıllık izin alacağı olmak üzere toplam 54.098,77 TL'nin davalı Muğla Valiliğinden (İl Milli Eğitim Müdürlüğü) tahsili istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

 

B. İdari Yargıda

 

6. Muğla 2. İdare Mahkemesi18/01/2024 tarih ve E. 2024/40sayılı kararı ile, davacı ile davalı idare arasında bir hizmet ilişkisi bulunduğu, talep edilen işçi alacaklarının 4857 sayılı İş Kanunu'ndan kaynaklanan haklardan olduğu dikkate alındığında, işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan bu uyuşmazlıkta iş mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle, 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine ve dosya incelemesinin bu konuda Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir :

 

"...Dava dosyasının incelenmesinden; 06/04/2004 tarihinde akdedilen iş sözleşmesi çerçevesinde 05/04/2018 tarihine kadar Fethiye Şehit Yüzbaşı Özgür Özekin Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde usta öğretici unvanı ile çalışan davacı tarafından anılan döneme dair kıdem tazminatı ile yıllık ücretli izin alacağının ödenmesi talep edilmesine karşın, istemin reddi üzerine davacı yanca Fethiye 1. Asliye Hukuk (İş Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesi nezdinde ikame edilen dava dosyasında 26/05/2023 tarih /ve E:2023/227, K:2023/470 sayılı kararla yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği, karara karşı yapılan istinaf başvurusunun İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 7. Hukuk Dairesi’nin 02/11/2023 tarih ve E:2023/2350, K:2023/1735 sayılı kararı ile kesin olarak reddi üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Olayda uyuşmazlığın, 06/04/2004 tarihli iş sözleşmesi çerçevesinde gerçekleşen ve 05/04/2018 tarihinde son bulduğu beyan edilen iş ilişkisinden kaynaklandığı, bakılan davada söz konusu döneme dair kıdem tazminatı ile yıllık ücretli izin ücretlerinin tazminin talep edildiği, bu itibarla çekişmenin 4857 sayılı İş Kanunu kapsamında bulunduğu, öte yandan 657 sayılı Yasa’nın 89. maddesinde yer alan düzenleme ile idareye tanınan yetki çerçevesinde istihdam edilmiş bulunmasının davacı ile işveren arasında mevcut iş ilişkisinin niteliğini değiştirmeyeceği, dolayısıyla işçi statüsünde istihdam edilen davacı ile işvereni idare arasında mevcut iş ilişkisinden kaynaklanan iş bu davanın görüm ve çözümünün adlî yargının (iş mahkemelerinin) görevinde bulunduğu sonuç ve kanaatine varılmıştır."

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

7. 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun, 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılan2. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

 

"Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu Kanun'a göre sigortalı sayılırlar."

 

8. 506 sayılı Kanun'un "Uyuşmazlıkların Çözüm Yeri" başlıklı mülga 134. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanun'un uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür."

 

9. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun "Tanımlar" başlıklı3. maddesinin ilgili kısmı şöyledir:

 

"Bu Kanunun uygulanmasında;

...

6) Sigortalı: Kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişiyi,

...

ifade eder.

..."

 

10. 5510 sayılı Kanun'un 79. madde ile başlayan 4. kısmında, primlere ilişkin hükümlere yer verilmiştir.

 

11. 5510 sayılı Kanun'un "Uyuşmazlıkların çözüm yeri" başlıklı 101. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür."

 

12. 4857 sayılı İş Kanunu’nun "Amaç ve kapsam" başlıklı1. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanunun amacı işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemektir.

Bu Kanun, 4 üncü Maddedeki istisnalar dışında kalan bütün işyerlerine, bu işyerlerinin işverenleri ile işveren vekillerine ve işçilerine faaliyet konularına bakılmaksızın uygulanır.

İşyerleri, işverenler, işveren vekilleri ve işçiler, 3 üncü maddedeki bildirim gününe bakılmaksızın bu Kanun hükümleri ile bağlı olurlar."

 

13. 4857 sayılı Kanun'un 8. maddeyle başlayan "İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi" başlıklı İkinci Bölümünde kıdem tazminatı, ücretli izin, bildirim süresinden kaynaklanan yükümlülük ve haklara ilişkin hususlarayer verilmiştir.

 

14. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun "İş mahkemelerinin kuruluşu" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

"(1) İş mahkemeleri, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun hükümlerine göre belirlenir.

(2) İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde iş mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. İhtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımı Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır. Daireler, tevzi edilen davalara bakmak zorundadır.

(3) İş mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince, bu Kanundaki usul ve esaslara göre bakılır."

 

15. 7036 sayılı Kanun’un "Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 3. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

 

"(1)Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."

 

16. 7036 sayılı Kanun'un "Görev" başlıklı 5. maddesi şöyledir:

 

"(1) İş mahkemeleri;

a) 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına,

b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara,

c) Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara, ilişkin dava ve işlere bakar."

 

17. 7036 sayılı Kanun’un "Geçiş Hükümleri" başlıklı geçici 1. maddesi şöyledir:

 

"(1) Mülga 5521 sayılı Kanun gereğince kurulan iş mahkemeleri, bu Kanun uyarınca kurulmuş iş mahkemeleri olarak kabul edilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam olunur.

(2) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.

(3) Başka mahkemelerin görev alanına girerken bu Kanunla iş mahkemelerinin görev alanına dâhil edilen dava ve işler, iş mahkemelerine devredilmez; kesinleşinceye kadar ilgili mahkemeler tarafından görülmeye devam olunur.

(4) İlk derece mahkemeleri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen kararlar, karar tarihindeki kanun yoluna ilişkin hükümlere tabidir."

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

18. Uyuşmazlık Mahkemesinin Kenan YAŞAR'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 03/06/2024 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, idare mahkemesince, anılan Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

19. Raportör-Hâkim Gülay DOĞAN'ın davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

 

20. Dava, davacının davalı Bakanlık bünyesindeki lisede 06/04/2004 ve 05/04/2018 tarihleri arasında usta öğretici olarak çalıştığı döneme ilişkin, kıdem tazminatı ve yıllık izin alacağı gibi İş Kanunu'ndan kaynaklanan alacaklarının  faiziyle birlikte ödenmesi istemiyle açılmıştır.

 

21. Davacının, idareyle arasında bir hizmet ilişkisi kurulduğu, talep edilen alacaklarının İş Kanunu’ndan kaynaklanan haklardan olduğu dikkate alındığında, uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

 

22. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Muğla 2. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 26/05/2023 tarih ve E.2023/227, K.2023/470 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Muğla 2.  İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, Fethiye 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin (İş Mahkemesi Sıfatıyla) 26/05/2023 tarih ve E.2023/227, K.2023/470 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

03/06/2024 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

        Başkan Vekili                     Üye                                Üye                                     Üye

              Kenan                          Nilgün                           Doğan                                  Eyüp

            YAŞAR                          TAŞ                           AĞIRMAN                       SARICALAR

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                Üye

                                              Ahmet                             Mahmut                          Bilal

                                             ARSLAN                         BALLI                        ÇALIŞKAN