T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2024/208

KARAR NO  : 2024/240      

KARAR TR  : 03/06/2024

 

ÖZET : 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 48/5. madde ve fıkrası uyarınca verilen idari para cezası ile sürücü belgesinin geçici olarak geri alma tutanağına karşı yapılan itirazın, aynı Kanun’un 112. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

K A R A R

 

Davacı  : K.Ç

Vekili     : Av. M.E.K

Davalı   : Konya Valiliği (Ereğli İlçe Emniyet Müdürlüğü )

                 Trafik Denetleme Büro Amirliği

             

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili dilekçesinde, Ereğli (Konya) Trafik Denetleme Büro Amirliğince yapılan denetim sonucundaalkollü araç kullandığından bahisle 15/12/2023 tarihinde saat 21.55 sularında müvekkiline, Karayolu Trafik Kanunu'nun alkollü araç kullanmaktan 48/5 maddesi uyarınca MB seri no'lu 25044085 serisıra nolu idari para cezası karar tutanağı ile 4.064 TL idari para cezası verilerek, ehliyetine 6 ay süre ile el konulduğunu ileri sürerek, bu işlemlerin iptali istemiyle adli yargı yerine başvuruda bulunmuştur.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

2. Ereğli (Konya) Sulh Ceza Hakimliği 05/01/2024 tarih ve D.İş. No: 2023/6357 sayılı kararı ile, talep hakkında karar verme yetkisinin idari yargı makamlarında bulunduğu ve davanın konusunun Hakimliklerinin görev alanına girmediğinden, başvurunun görevsizlik nedeniylereddine, kararın kesinleşmesinden sonra 30 gün içinde görevli ve yetkili idari yargı yerine başvuru yapmakta muhtariyetine karar vermiş, bu karara yapılan itiraz üzerine, Karaman Sulh Ceza Hakimliği 22/01/2024 tarih ve D.İş No:2024/446 sayılı kararı ile yapılan itirazın reddine kesin olarak karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Mahkeme kararının ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Karayolları Trafik Yönetmeliği'nin "Aday Sürücülük" başlıklı Ek Madde 3 - (Ek:RG-17/4/2015-29329) (11) maddesi;

"Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren ilk defa sürücü belgesi alanlar ile herhangi bir sebeple sürücü belgesi iptal edilmiş olup da yeniden sürücü belgesi alanlar, belgenin alındığı tarihten itibaren iki yıl süreyle aday sürücü olarak kabul edilir.

Aday sürücülük süresi içerisinde 2918 sayılı Kanunun;

47 nci maddesinin birinci fıkrasının (b) bendinin üç kez ihlal edilmesi,

48 inci veya 118 inci maddelerine istinaden sürücü belgelerinin geri alınması,

51 inci maddesinin üç kez ihlal edilmesi,

ç) 53 üncü maddesinin ikinci fıkrasının üç kez ihlal edilmesi,

74 üncü maddesinin üç kez ihlal edilmesi,

Koruyucu tertibatın kullanılması ile ilgili 78 inci maddesinin üç kez ihlal edilmesi hallerinden herhangi birinin gerçekleşmesi veya araç cinsine bakılmaksızın 0,20promilin üzerinde alkollü olarak araç kullanıldığının tespit edilmesi veya toplam 75 ceza puanınınaşılması durumunda sürücü belgesi trafik görevlilerince iptal edilir." şeklindedir.

Başvuru dilekçesi ve ekleri, kararına itiraz edilen kurumun cevap yazısı ve ekleri ile tüm dosya kapsamı ve tutanak içeriği birlikte değerlendirildiğinde; 15/12/2023 günü saat 21:55'de Yunuslu Mahallesi 92022 Sokak üzerinde kontrol amaçlı durdurulan ... V... plaka sayılı otomobil sürücüsü K.Ç'in çevirme ekibi tarafından denetlendiğinde 1.03 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, ve 2918 KTK'nın 48/5'inci maddesine göre "hususi otomobili 0,50 promilin üzerinde alkollü olarak kullanması" nedeniyle sürücü belgesinin AA-0272000 seri sıra numaralı sürücü belgesi geri alma tutanağı ile 6 ay süre ile geri alınarak, aday sürücü olduğundan, sürücü belgesinin daimi iptal edildiği ve 18/12/2023 tarihinde Ereğli İlçe Nüfus Müdürlüğüne gönderildiği belirtilmiştir.

Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 27/12/2021 tarih, 2021/765 esas 2021/693 karar sayılı ilamında aday sürücü belgesinin daimi olarak iptaline ilişkin itirazlara bakmakla görevli mahkemenin idare mahkemesi olarak belirlendiği, bu nedenle Sulh Ceza Hakimliklerinin uyuşmazlığı inceleme konusunda görevi kalmadığından, İdare Mahkemesine başvurulması gerektiği anlaşılmakla hakimliğimizin görevsizliğine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçelerle;

1-5326 sayılı Kanunun 27., İdari Yargılama Yasasının 9. ve CMK'nun 223/10. maddeleri kapsamında itiraz dilekçesinin idari yargının görev alanını ilgilendirdiği anlaşılmakla 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 28/1-b maddesi uyarınca başvurunun GÖREVSİZLİK NEDENİYLE USULDEN REDDİNE..."

 

3. Davacı vekili, bu kez aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

 

4. Konya 2. İdare Mahkemesi 13/03/2024 tarih ve E.2024/163 sayılı kararı ile, uyuşmazlığın çözümünde adli yargının görevli olduğu, bu nedenle Ereğli (Konya) Sulh Ceza Hakimliğinin D.İş. No:2023/6357 dosyasının, dava dosyası ile birlikte görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Buna göre, Kabahatler Kanunu’nun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, Kanun’un 19. maddesinde sayılan yaptırımlar saklı tutulmak kaydıyla, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı; diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterilmesi durumunda ise uygulanmayacağı anlaşılmaktadır.

2918 sayılı Kanun'un Adli Kovuşturma ve Cezaların Uygulanması başlıklı Dokuzuncu Kısım'a dahil “Bu Kanundaki suçlarla ilgili davalara bakacak mahkemeler ve yetkileri” başlığı altında düzenlenen 112. maddesinin ilk paragrafında; sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması hariç olmak üzere bu Kanun'daki hafif para cezasını veya bu Kanun'daki hafif hapis cezasını, belgelerin geri alınması ve iptali veya işyerlerinin kapatılması cezasını gerektiren suçlarla ilgili davalara trafik mahkemelerinde, bunların bulunmadığı yerlerde yetki verilen sulh ceza mahkemelerinde bakılacağı ifade edilmiş; böylelikle sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınmasına ilişkin uygulamalar, trafik ve sulh ceza mahkemelerinin görevi dışında tutulmuş iken; 12/07/2013 tarih ve 6495 sayılı Kanun ’un 20. maddesiyle değiştirilen maddenin başlığı,

“Sürücü belgelerinin geri alınmasında ve iptalinde yetki” şeklinde, madde ise şöyledir: “Bu Kanunun 6ncı maddesinde sayılan görevlilerin ve trafik tescil kuruluşlarının yetkilendirildiği haller hariç olmak üzere, sürücü belgelerinin geri alınmasına ve iptaline sulh ceza mahkemeleri karar verir. Bu Kanunun 51inci maddesinin ihlali ve 118inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı “100 ceza puanını doldurmak” eylemi nedeniyle sürücü belgelerinin geri alınmasına yine bu Kanunun 6ncı maddesinde sayılan görevliler yetkilidir. Sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması veya iptaline dair verilen kesinleşmiş mahkeme kararı örnekleri, sürücülerin sicillerine işlenmek üzere mahkemelerce ilgili trafik birimlerine gönderilir. Bu Kanuna göre görülen davalar, diğer kanunlara göre görülen davalarla birleştirilemez...”hükmü bulunmaktadır.

Dava dosyasının incelenmesinden; davacının alkollü araç kullandığından bahisle Ereğli (Konya) Trafik Denetleme Büro Amirliği'nin 15/12/2023 tarih ve MB seri ve 25044085 sıra nolu trafik idari para cezası karar tutanağında yazılı 4.064,00-TL idari para cezası verilmesi ile 6 ay süre ile sürücü belgesine el koyma kararının iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlıkta, idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak geçici bir süre için sürücü belgesi geri alma tutanağının da düzenlendiği anlaşılmış olup, 5326 sayılı Kanunun “Saklı tutulan hükümler” başlığını taşıyan 19. maddesinde; “...diğer kanunlarda kabahat karşılığında öngörülen belirli bir süre için, ....ehliyetin geri alınması, ...gibi yaptırımlara ilişkin hükümler, ilgili kanunlarda bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklıdır. ” denilerek, ilgili kanununda bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklı tutulan, başka bir deyişle belirtilen istisnalar içinde sayılan yaptırımlardan biri olan ehliyetin geri alınmasına ilişkin hükmün, 12/07/2013 tarihli ve 6495 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle, 2918 sayılı Kanun ’un 112. maddesinde yapılan değişiklik ile yukarıda belirtilen şekilde yeniden düzenlendiği ve bu karara karşı kanun yoluna ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği gözetildiğinde, uyuşmazlıkta adli yargı yerinin (Sulh Ceza Hâkimliği’nin) görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesinin 16/10/2023 tarih ve E:2023/491, K:2023/626 sayılı kararı da bu doğrultudadır.

Açıklanan nedenlerle; 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 19. maddesi uyarınca görevli yargı merciinin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvurulmasına, dava dosyası ile Ereğli (Konya) Sulh Ceza Hakimliği'nin 2023/6357 D.îş nolu dosyasının Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderilmesine, dosyanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesi'nin karar vermesine kadar ertelenmesine... "

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

5. 2918 sayılı Kanun'un, “Trafik zabıtasının görev ve yetki sınırı ile genel zabıtanın trafik hizmetlerini yürütmeye ilişkin yetkisi”  başlıklı 6. maddesi şöyledir:

 

“ Trafik zabıtası ve genel zabıtanın görev ve yetki sınırı;

a) Trafik zabıtası:

(Birinci fıkra mülga: 17/10/1996-4199/4 md.)

Trafik zabıtası görevi sırasında karşılaştığı acil ve zorunlu hallerde genel zabıta görevi yapmakla da yetkilidir.

Mülki idare amirlerince, emniyet ve asayiş bakımından zorunlu görülen haller dışında, trafik zabıtasına genel zabıta görevi verilemez, araç, gereç ve özel teçhizatı trafik hizmetleri dışında kullanılamaz.

b) (Değişik: 21/5/1997-4262/1 md.) Genel Zabıta:

Trafik zabıtasının bulunmadığı veya yeterli olmadığı yerlerde polis; polisin ve trafik teşkilatının görev alanı dışında kalan yerlerde de jandarma, trafik eğitimi almış subay, astsubay ve uzman jandarmalar eliyle yönetmelikte belirtilen esas ve usullere uygun olarak trafiği düzenlemeye ve trafik suçlarına el koymaya görevli ve yetkilidir.”

 

6. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun "Alkol, uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin etkisi altında araç sürme yasağı” başlıklı48. maddesinin ilgili fıkraları şöyledir:

 

"(Değişik: 24/5/2013 - 6487/19 md.)

Uyuşturucu veya uyarıcı maddeleri almış olan sürücüler ile alkollü olan sürücülerin karayolunda araç sürmeleri yasaktır.

Uyuşturucu veya uyarıcı maddelerin kullanılıp kullanılmadığı ya da alkolün kandaki miktarını tespit amacıyla, kollukça teknik cihazlar kullanılır.

...

Yapılan tespit sonucunda, 0.50 promilin üzerinde alkollü olarak araç kullandığı tespit edilen sürücüler hakkında, fiili bir suç oluştursa bile, 700 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgesi altı ay süreyle geri alınır. Hususi otomobil dışındaki araçları alkollü olarak kullanan sürücüler bakımından promil alt sınırı 0.21 olarak uygulanır. Alkollü olarak araç kullanma nedeniyle sürücü belgesi geri alınan kişiye, son ihlalin gerçekleştiği tarihten itibaren geriye doğru beş yıl içinde; ikinci defasında 877 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgeleri iki yıl süreyle, üç veya üçten fazlasında ise, 1.407 Türk Lirası idari para cezası verilir ve sürücü belgeleri her seferinde beşer yıl süreyle geri alınır. Sürücü belgelerinin herhangi bir nedenle geçici olarak geri alınmış olması hâlinde belirtilen süreler, geçici alma süresinin bitiminde başlar.

...

Sürücü belgelerinin geçici geri alma işlemleri bu Kanunun 6 ncı maddesinde sayılan görevliler tarafından yapılır..."

 

7. 2918 sayılı Kanun’un “Sürücü belgelerinin geri alınmasında ve iptalinde yetki” başlıklı 112. maddesi şöyledir:

 

“(Değişik: 12/7/2013-6495/20 md.)

Bu Kanunun 6 ncı maddesinde sayılan görevlilerin ve trafik tescil kuruluşlarının yetkilendirildiği hâller hariç olmak üzere, sürücü belgelerinin geri alınmasına ve iptaline sulh ceza mahkemeleri karar verir.

Bu Kanunun 51 inci maddesinin ihlali ve 118 inci maddesinin ikinci ve üçüncü fıkralarında yazılı “100 ceza puanını doldurmak” eylemi nedeniyle sürücü belgelerinin geri alınmasına yine bu Kanunun 6 ncı maddesinde sayılan görevliler yetkilidir.

Sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınması veya iptaline dair verilen kesinleşmiş mahkeme kararı örnekleri, sürücülerin sicillerine işlenmek üzere mahkemelerce ilgili trafik birimlerine gönderilir.

Bu Kanuna göre görülen davalar, diğer kanunlara göre görülen davalarla birleştirilemez.

Askeri araçları süren kişiler ile asker kişilerin bu Kanunda yazılı suçlarla ilgili davalarına da bu mahkemelerde bakılır.

Askeri görev ve hizmetlerin yürütülmesi sırasında askeri araç sürücülerinin asker kişilere karşı işledikleri trafik kazalarıyla ilgili suçlarda 25/10/1963 tarihli ve 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Kanunu hükümleri saklıdır.”

 

8. 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun "Genel kanun niteliği" başlıklı 3. maddesi şöyledir:

 

"(Değişik: 6/12/2006-5560/31 md.)

(1) Bu Kanun'un;

a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

b) Diğer genel hükümleri, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,

uygulanır.”

 

9. 5326 sayılı Kanun'un "Yaptırım türleri" başlıklı 16. maddesi şöyledir:

 

"(1) Kabahatler karşılığında uygulanacak olan idarî yaptırımlar, idarî para cezası ve idarî tedbirlerden ibarettir.

(2) İdarî tedbirler, mülkiyetin kamuya geçirilmesi ve ilgili kanunlarda yer alan diğer tedbirlerdir."

 

 

10. 5326 sayılı Kanun’un “Saklı tutulan hükümler” başlığını taşıyan 19. maddesi şöyledir:

 

“(1) Diğer kanunlarda kabahat karşılığında öngörülen belirli bir süre için;

a) Bir meslek ve sanatın yerine getirilmemesi,

b) İşyerinin kapatılması,

c) Ruhsat veya ehliyetin geri alınması,

d) Kara, deniz veya hava nakil aracının trafikten veya seyrüseferden alıkonulması,

gibi yaptırımlara ilişkin hükümler, ilgili kanunlarda bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklıdır.”

 

11. 5326 sayılı Kanun'un “Başvuru yolu” başlıklı 27. maddesinin 1. ve 8. fıkraları şöyledir:

 

“(1) İdarî para cezası ve mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin idarî yaptırım kararına karşı, kararın tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren en geç onbeş gün içinde, sulh ceza mahkemesine başvurulabilir. Bu süre içinde başvurunun yapılmamış olması halinde idarî yaptırım kararı kesinleşir.

(8) (Ek: 6/12/2006-5560/34 md.) İdarî yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idarî yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idarî yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddiaları bu işlemin iptali talebiyle birlikte idarî yargı merciinde görülür .”

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

12. Uyuşmazlık Mahkemesinin Kenan YAŞAR'ınBaşkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 03/06/2024 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, idari yargı yerince anılan Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, Mahkemece idari yargı dosyasının, ekinde adli yargı dosya sureti ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

13. Raportör-Hâkim Şerife ÖZDOĞAN'ın, davanın çözümündeadli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

 

14. Dava, 2918 sayılı Kanun’un 48/5. madde ve fıkrası uyarınca verilen idari para cezası ile sürücü belgesinin 6 ay süreylegeri alınmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

 

15. Dava dosyasının incelenmesinden, davacı vekilinin Ereğli Trafik Denetleme Büro Amirliğinin 15/12/2023 Tarih ve AA0272000 seri numaralı sürücü belgesigeri alma tutanağına ve 15/12/2023 Tarih ve MB -25044085 seri sıra numaralı idari para cezası karar tutanağına itiraz ettiği, davacı vekili tarafından adli yargı ve idari yargıda açılan davada aday sürücülük belgesinin daimi iptaline ilişkin işlemin iptalinin talep edilmediği, bu talebe ilişkin ayrıca bir dava da açılmadığı tespit edilmiştir.

 

16. Uyuşmazlık Mahkemesi, 2918 sayılı Kanun’un 116. maddesi kapsamında araç tescil plakasına göre düzenlenenler dışında trafik zabıtasınca uygulanan idari para cezalarına karşı açılan davaları; bu uygulamanın idari ceza kapsamında bulunması; Kanun'da idari cezalarla ilgili davalarda görevli yargı yerini açıkça belli eden bir hükme yer verilmemesi; 12/07/2013 tarih ve 6495 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile yapılan değişiklikten önceki hali ile,bu Kanun'da gösterilen adli cezalara hükmetmekle görevli mahkemeye işaret eden 112. maddeye de herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında ve göreve ilişkin genel ilkelere göre idari yargının görev alanında görmüş iken;5326 sayılı Kanun’un yürürlüğe girmesinden sonra;öngörülen trafik para cezasının 5326 sayılı Kanun’un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 2918 sayılı Kanun’da da bu para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği anlaşıldığından, Kabahatler Kanunu’nun 5560 sayılı Kanun’la değişik 3.maddesinde belirtildiği üzere, idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı nedeniyle, görevlimahkemeninbelirlenmesinde 5326 sayılı Kanun hükümleri dikkate alınacağından, idari para cezasına karşı açılan davaların görüm ve çözümünde, anılan Kanun'un 27. maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varmıştır.

 

17. Uyuşmazlığın diğer kısmını oluşturan, sürücü belgesi geri alma tutanağına ilişkin karara gelince; sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınmasına ilişkin karar, 2918 sayılı Kanun’un 12/07/2013 tarih ve 6495 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile yapılan değişiklikten önceki 112. maddesi ve 5326 sayılı Kanun uyarınca incelendiğinde, 2918 sayılı Kanun’un, bu Kanun’daki suçlarla ilgili davalara bakacak mahkemeler ve yetkilerinin düzenlendiği 112. maddesi uyarınca, sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınmasına ilişkin davaların sulh ceza mahkemelerinin görevine dahil edilmediği ve 5326 sayılı Kanun’un 19. maddesinde, diğer kanunlarda kabahat karşılığında öngörülen belirli bir süre için ehliyetin geri alınmasına ilişkin hükümlerin geçici istisnalar içinde sayıldığı dikkate alındığında; sürücü belgelerinin geçici olarak geri alınmasına ilişkin davalara bakma görevininidare mahkemesine ait olduğu sonucuna varılmıştır.

 

18. 5326 sayılı Kanun’un 27. maddesine, 5560 sayılı Kanun ile eklenen sekizinci fıkrasında, idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği kurala bağlanmış, bu maddenin gerekçesinde de bu hükümle, Kabahatler Kanunu'ndaki düzenlemelerin ortaya çıkardığı bağlantı sorununa çözüm getirilmesinin amaçlandığı ifade edilmiştir.

 

19. 19/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren bu düzenlemeye göre, Kabahatler Kanunu’nun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı; diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterilmesi durumunda ise uygulanmayacağı ancak; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği anlaşılmaktadır.

 

20. Uyuşmazlık Mahkemesince, idari para cezası yönünden oluşan olumsuzgörev uyuşmazlıklarının çözümünde, idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararın da verilmiş olması ve dosya içeriğinden bu kararın idari yargı yerinde dava konusu edildiğinin anlaşılması halinde; idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da, idari yargı yerinde görüleceği sonucuna varılarak, idari yargı yerince verilen görevsizlik kararlarınınkaldırılmasına karar verilmiştir.

21. Olayda, idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak düzenlenen ve sürücü belgesi geri alma tutanağı ile ilgili olarak; 5326 sayılı Kanun’un “Saklı tutulan hükümler” başlığını taşıyan 19. maddesinde, “diğer kanunlarda kabahat karşılığında öngörülen belirli bir süre için, … ehliyetin geri alınması, … gibi yaptırımlara ilişkin hükümler, ilgili kanunlarda bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklıdır” denilerek, ilgili kanununda, bu Kanun hükümlerine uygun değişiklik yapılıncaya kadar saklı tutulan,başka bir deyişle, belirtilen istisnalar içinde sayılan yaptırımlardan biri olan ehliyetin geri alınmasına ilişkin hükmün, 12/07/2013 tarih ve 6495 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle, 2918 sayılı Kanun’un 112. maddesindeyapılan değişiklik ile yukarıda belirtilen şekilde yeniden düzenlendiği ve bu karara karşı kanun yoluna ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği anlaşılmıştır.

 

22. İncelenen uyuşmazlıkta, uygulanan trafik para cezası ve geçici olarak sürücü belgesi geri alma tutanağının 5326 sayılı Kanun’un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 12/07/2013 tarih ve 6495 sayılı Kanun’un 20. maddesiyle 2918 sayılı Kanun’un 112. maddesinde yapılan değişiklik ile maddenin yeniden düzenlendiği ve bu karara karşı kanun yoluna ilişkin bir düzenlemeye yer verilmediği gibi idari para cezasına karşı Kanun yoluna ilişkin bir düzenlemeye de yer verilmediği anlaşılmıştır. Bu durumda, Kabahatler Kanunu’nun 5560 sayılı Kanun’la değişik 3. maddesinde, bu Kanun'un idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı belirtildiğinden, dava konusu idari para cezası ve geçici sürücü belgesi geri alma tutanağına karşı açılan davanın görüm ve çözümünde, anılan Kanun'un 27. maddesinin (1) numaralı bendi uyarınca adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

 

23.Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak; Konya 2. İdare Mahkemesince yapılan başvurunun kabulü ile, Ereğli (Konya) 2. Sulh Ceza Hâkimliğince verilen05/01/2024 tarih ve D.İş No. 2023/6357 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Konya 2. İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, Ereğli ( Konya ) 2. Sulh Ceza Hâkimliğinin 05/01/2024 tarih ve D.İş No. 2023/6357 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

03/06/2024 tarihinde, Üye Nilgün TAŞ ile Ahmet ARSLAN’ın KARŞI OYLARI ve OY ÇOKLUĞU İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

        Başkan Vekili                 Üye                                Üye                                     Üye

            Kenan                       Nilgün                           Doğan                                  Eyüp

          YAŞAR                       TAŞ                           AĞIRMAN                        SARICALAR

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                            Ahmet                               Mahmut                          Bilal

                                          ARSLAN                         BALLI                        ÇALIŞKAN

 

 

 

KARŞI OY

 

 

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun dava konusu uyuşmazlık ile ilgili hükümleri bir bütün halinde değerlendirildiğinde, bir idari işlem olan sürücü belgesinin geri alınmasına ilişkin işlemlerden doğan uyuşmazlıklarda görevli mahkemelerin idari yargı mercii olduğu tartışmasız olup, 5326 sayılı Kanun'un 27/8. maddesinde yer alan "idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde, idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının bu işlemin iptal talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği” düzenlemesi uyarınca da dava konusu işlemlerden doğan uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görevinde bulunduğu sonucuna ulaşıldığından, uyuşmazlığın çözümünde adli yargıyı görevli kabul eden çoğunluğun kararına katılmıyoruz.

 

 

 

 

                                      Üye                                                                             Üye

                               Nilgün TAŞ                                                             Ahmet ARSLAN