Ceza Bölümü 2002/46 E., 2002/63 K.

  • ASKER KİŞİNİN AYNI KOMUTANLIKTA GÖREVLİ KİŞİLERİ DOLANDIRMASI
  • BANKAYI ARACI KILARAK DOLANDIRICILIK
  • DOLANDIRICILIK
  • KAMU DAVASI
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 504 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 512 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 80 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY: Kütahya Hava Radar Mevzi Komutanlığına bağlı Kaş 202 nolu Hava Radar Kıta Komutanlığı emrinde görevli sanık Hv.Mu.Kd.Üçvş.E. Ko.'un, 31.10.2000 - 1.11.2000 günlerinde, aynı Komutanlık emrinde görevli Mustafa Adıyaman, Halil Işık ve Murat Altınok adlarına düzenlenen Visa ve Amex kartlarını alarak, toplam 3,050,000,000.- TL. parayı çeşitli ATM terminallerinden çektiği, böylece bankayı aracı kılarak dolandırıcılık suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 504/3, 80, 522. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 10.5.2001 gün ve E: 2001/5979, K: 2001/408 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    ANTALYA 1. AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 23.5.2001 gün ve E: 2001/318, K: 2001/204 sayıyla; asker kişi sanığı, asker kişilere karşı işlediği ileri sürülen suçu nedeniyle, yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    Dağ Komando Okulu ve Eğitim Merkezi Komutanlığı Askeri Mahkemesi, Sanığın görev yaptığı birliği itibariyle yetkisizlik kararı vermiş, dava dosyası, 1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    1. TAKTİK HAVA KUVVET KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 8.5.2002 gün ve E: 2002/663, K: 2002/233 sayıyla; iddianamede isimleri geçen M.A., H.I. ve M.A. ile müdahil banka arasında, sözleşmenin imzalanmamış olması nedeniyle hukuki ilişki bulunmadığı bu nedenle bu kişilerin mağdur durumda olmadıkları, yani suçun asker kişilere J.Astsb.Çvş. karşı işlenmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER'in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Ahmet ALKIŞ, Tamer KORKMAZ'ın katılımlarıyla yapılan 18.11.2002 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Haluk ULUGÖL'ün, davanın çözümünün askeri yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

    353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Dosya içinde mevcut, müdahil banka teftiş kurulunun soruşturma raporundan, olayın kart hamillerinden Murat Altınok'un kredi kartı ekstrelerindeki harcamalara itiraz ettiğine dair bankaya ihtarname keşide etmesi sonucunda 30.11.2000 tarihinde ortaya çıktığı, Kaş/Antalya Radar Birlik Komutanlığında görevli personele ait kredi kartlarının birliğe ulaştığı ancak Mustafa Adıyaman, Halil Işık ve Murat Altınok'a tahsis edilmiş bulunan kartların sanık tarafından alınarak beş ayrı ATM'den "nakit avans" şeklinde toplam 3,050,000,000.- TL. tutarında para çekildiği anlaşılmaktadır. Görüldüğü üzere, sanığın bu kartları kullanarak ATM'lerden çektiği miktar, kart sahiplerinin bankadaki hesaplarına borç olarak yazılmaktadır. Zamanı geldiğinde banka tarafından çekilen paranın ödenmesine davet edilecek kişiler de kart sahipleri olacaklardır.

    Somut olayda, banka tarafından gönderilen hesap ekstresi ile borçlu olduğu kendisine bildirilen Murat Altınok'un itirazı sonucu olay ortaya çıkmış olup, suçun mağduru, kart sahipleridir. Böylece, olayda, asker kişi sanığın, asker kişilere karşı işlediği bir suç bulunmaktadır.

    Açıklanan nedenlerle, yüklenen eylemin asker kişi sanık tarafından asker kişilere karşı işlendiği ileri sürüldüğüne göre, davanın askeri yargı yerinde görülmesi ve 1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

    SONUÇ: Davanın çözümünde ASKERİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle 1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin 8.5.2002 günlü, E: 2002/663, K: 2002/233 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 18.11.2002 günü, Üyelerden, Ahmet ALKIŞ'ın karşı oyu ile KESİN OLARAK OYÇOKLUĞU ile karar verildi.

    KARŞI OY GEREKÇESİ:

    Akbank T.A.Ş.ne ait olup Mustafa ADIYAMAN, Halil IŞIK, Murat ALTINOK isimli askeri şahıslar adına tanzim olunmuş ve visa ve amex kartlarının sahiplerine teslim edilmeden sanık tarafından ele geçirilerek ATM terminallerinden toplam 3,050,000,000.- TL. parayı çekmesi nedeniyle sanık hakkında TCK.nun 504/3, 80, 522 nci maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, kartları düzenlemiş olan bankanın davaya müdahil olarak katıldığı anlaşılmaktadır.

    Sanığın, adlarına kart tanzim olunmuş kişilerle karşı karşıya gelme gibi bir durumu olmadığı gibi onlara karşı gerçekleştirdiği herhangi bir fiili de bulunmamaktadır. Sanığın, suça konu olan ve kendisine yarar sağlamaya yönelik eylemi banka tarafından kurulmuş ATM makinalarından henüz sahiplerine teslim edilmemiş olan kartlar ile para çekmesi fiili TCK.nun 504 veya 525 nci maddelerinin ihlal edilmesi mahiyetinde bulunmaktadır. Gerek iddiaya konu olan TCK.nun 504/3 ncü maddesinde yazılı suç gerekse dosyadaki delillere göre TCK.nun 525/b-2 maddesinin ihlali olarak değerlendirilebilecek suç, askeri bir mahalde işlenmediği gibi askeri bir suç niteliğinde de bulunmamaktadır. Sanık tarafından çekilen paraların adlarına kart tanzim edilmiş kişilerin bankadaki hesaplarına borç olarak yazılması işlemi sanık tarafından yapılmış ve suça konu olan bir eylem değil bankanın bir işlemidir.

    Hukuki ihtilafa konu olabilecek (banka ile Murat ALTINOK arasında bu şekilde ihtilaf çıkmıştır) ve sanık tarafından yapılmamış olan bankanın kart sahiplerine borç çıkarması işleminin sanığın işlediği bir fiil olarak görülmesi diğer bir deyişle sanık tarafından eylem tamamlandıktan sonra bir başkasının eylem veya işlemini suça konu olan eylemin kendisi gibi değerlendirilerek sanığın suçu olaydan haberi dahi bulunmayan kişilere karşı işlediğini kabul etmek ceza hukuku açısından mümkün bulunmamaktadır. Nitekim sanığın eyleminden ötürü suçtan zarar gören olarak davaya Bankanın müdahil olarak katıldığı görülmektedir. Yargıtay 6 ncı Ceza Dairesinin 24.3.1999 gün 1998/12678 1999/1628 E.K. sayılı içtihatında, özel bankalarca düzenlenen kartların hesap sahiplerine teslim edilmeden çalınıp kullanılması keza aynı Dairenin 22.8.1997 gün 1997/7378-7813 E.K. sayılı içtihadında, sanığın müştekilere ait kredili bankomat kartları kullanması eyleminin müştekilere karşı değil bankaya karşı işlendiği kabul edilmiştir.

    Açıklanan nedenlerle, söz konusu olayla ilgili olarak yargılama yapma görevinin adli yargıya ait olduğu düşüncesinde olduğumdan aksi yöndeki çoğunluk görüş ve kararına katılmadım.

    Üye Ahmet ALKIŞ