Hukuk Bölümü 2006/18 E., 2006/31 K.

  • OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • 5326 S. KABAHATLER KANUNU [ Madde 27 ]
  • 506 S. SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) [ Madde 79 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 27 ]
  • "İçtihat Metni"

    O L A Y: Müfettiş raporuna göre, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 79. maddesinde belirtilen işyeri kayıtlarının Kurumca yapılan yazılı ihtara rağmen 15 günlük süre içinde ibraz edilmediği nedeniyle,aynı Yasa'nın 140/d. maddesine göre 5.864,40 YTL. idari para cezası verilmiş; yapılan itirazın Ünite İtiraz Komisyonunca reddedilmesi üzerine davacı Şirket vekilince, sözkonusu idari para cezasının iptali istemiyle, 1.7.2005 gününde idari yargı yerinde dava açılmıştır.

    ANKARA 2. İDARE MAHKEMESİ; 8.7.2005 gün ve E:2005/1315, K:2005/1110 sayı ile, dava konusu idari para cezasının 5326 sayılı Kabahatler Kanununu'nda tanımlanan kabahat kapsamında olduğu ve bu Kanunun genel hükümlerinin diğer kanunlardaki kabahatler hakkında da uygulanacağı öngörüldüğünden, Kanunun yürürlüğe girdiği 1.6.2005 tarihinden itibaren idari para cezalarına karşı yapılacak itirazlarda aynı Kanun'un 27. maddesi uyarınca sulh ceza mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.

    Davacı Şirket vekili, aynı istekle, 12.8.2005 gününde adli yargı yerinde itirazda bulunmuştur.

    ANKARA 12. SULH CEZA MAHKEMESİ; 30.9.2005 gün ve E:2005/550 Müt. sayı ile, İdare Mahkemesinin görev nedeniyle ret kararının doğru görüldüğü; ancak, daha önceki Anayasa Mahkemesi içtihatlarına aykırı biçimde idari yaptırım kararlarına karşı başvurulacak yargı merciinin sulh ceza mahkemesi olduğuna dair 5326 sayılı Kabahatler Yasasının 27 maddesinin birinci fıkrasının, Anayasa'nın 2,125,155. maddelerine aykırı olduğu kanaatine varıldığı gerekçesiyle, 5326 sayılı Yasa'nın 27/1. maddesinde ifadesini bulan "Sulh Ceza Mahkemesine başvurulabilir" hükmünün Anayasa'nın 2,125 ve 155. maddelerine aykırı olduğundan iptali için Anayasa Mahkemesi'ne başvurulmasına, Anayasa Mahkemesi bu konuda karar verinceye kadar itiraz davasının geri bırakılmasına karar vermiştir.

    Davacı Şirket vekilince, her iki mahkemenin de davanın kendi görevleri dışında olduğuna dair kararlarıyla olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu ileri sürülerek giderilmesi istemiyle Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvuruda bulunulması üzerine, Ankara 12. Sulh Ceza Mahkemesi'ne ait dava dosyasında yer alan belgelerin onaylı örnekleri dizi pusulasına bağlanarak başvuru dilekçesi ekinde Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler: Dr. Atalay ÖZDEMİR, M. Lütfü ÜÇKARDEŞLER, Serap AKSOYLU, Z. Nurhan YÜCEL, Abdullah ARSLAN ve Levent ÖZÇELİK'in katılımlarıyla yapılan 6.3.2006 günlü toplantısında, Raportör- Savcı İsa YEĞENOĞLU'nun 2247 sayılı Yasa'da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Ahmet Yahya ÖZDEMİR'in başvurunun reddi gerektiğine ilişkin sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 14.maddesine göre; olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararın kesin veya kesinleşmiş olması gerekmekte; bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi ise, hukuk uyuşmazlıklarında ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilmektedir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir.

    Anılan düzenlemeye göre, olumsuz görev uyuşmazlığının varlığından sözedebilmek için: adli, idari veya askeri yargı yerlerinden en az ikisi tarafından kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş görevsizlik kararlarının bulunması gerekmektedir.

    Olayda, İdare Mahkemesinin görevsizlik kararından sonra açılan davada, Sulh Ceza Mahkemesince, 5326 sayılı Kabahatler Kanunu'nun 27. maddesinin birinci fıkrasında yer alan sulh ceza mahkemesini görevli kılan kuralın iptali için Anayasa'nın 152. maddesine göre Anayasa Mahkemesi'ne başvurulması yolunda bir karar verildiği, olumsuz görev uyuşmazlığına neden olacak şekilde verilmiş bir görevsizlik kararının bulunmadığı anlaşılmıştır.

    Belirtilen durum karşısında, 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen koşulu taşımayan başvurunun, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir.

    SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen koşulu taşımayan BAŞVURUNUN,aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 6.3.2006 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.