Ceza Bölümü         2001/84 E.  ,  2001/77 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Sanık             : Y.K. 

            O L A Y          : Çorlu 105. Top. A. ÇNRA Bt. Komutanlığı emrinde görevli sanık Top.Er Y.K.’ın, 22.2.2000 günü, muayene olduktan sonra, sağlık sicil ve muayene fişi üzerinde tahrifat yaparak, doktor kaşesinin altına sonuç ve karar hanesine “3 gün yatak istirahati uygundur” ibaresini eklediği, böylece, resmi evrakta tahrifat suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 356/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle 5. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 29.3.2000 gün ve E: 2000/715, K:2000/273 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

            5. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 5.10.2000 gün ve E:2000/1109, K:2000/809 sayıyla; sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Çorlu Asliye  Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

            ÇORLU ASLİYE CEZA MAHKEMESİ : 1.12.2000 gün ve E:2000/1325, K:2000/1351 sayıyla; asker kişi sanığın, askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlediği ileri sürülen suçu nedeniyle askeri yargı yerinde yargılanması gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Çorlu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ' ın  katılımlarıyla yapılan 11.6.2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Cemil KAYILIOĞLU'nun, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.           

ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.       

Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir. 

            Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı  kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir. 

            Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. Artık, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır. 

            Somut olayda, asker kişi sanık hakkında, askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği ileri sürülen "evrakta sahtekarlık" suçu nedeniyle sanığın terhis edilmesinden önce askeri mahkemeye kamu davası açıldığı, dosya içindeki belge ve bilgilerden anlaşılmaktadır. Adli yargı yerinin görevsizlik kararında, yüklenen suçun asker kişi tarafından askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği ve bu nedenle askeri mahkemenin görevinin sona ermeyeceği gerekçesine yer verilmiş ise de; yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve 353 sayılı Yasa'nın 4191 sayılı Yasa ile değişik 17. maddesinin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcüklerinin iptali karşısında, sanığın askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesilmiş olması nedeniyle davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Çorlu Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.       

 SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Çorlu Asliye Ceza Mahkemesi'nin 1.12.2000 günlü, E:2000/1325, K:2000/1351 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 11.6.2001 günü kesin olarak oybirliği ile karar verildi.