T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS     NO   : 2015 / 496

           KARAR  NO   : 2015 / 566

           KARAR TR    : 28.09.2015

ÖZET : TOSB Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren davacı şirkete ait fabrika binasının istinat duvarının yıkılmasına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılan davanın ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

K  A  R  A  R

 

 

Davacı             : T.Y.G.İnş.San.Ve Tic.A.Ş.

Vekili              : Av. S.Ö.

Davalı             : TOSB Oto.Yan San.İht.Org.San.Böl.

            Vekili              : Av. S.K.

 

O L A Y         : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Kocaeli Valiliği tarafından düzenlenen 19.03.2014 tarihli yazı ile; Kocaeli İli, Çayırova İlçesi, G22B14D3D pafta, 293 ada, 1 parsel sayılı taşınmaza ait istinat duvarının mülkiyet ve statik açısından Çevre ve Şehircilik İl Müdürüne incelettirilmiş olduğunu, mahallinde ve dosyasında yapılan inceleme sonucu 10.03.2014 tarihli teknik rapor düzenlediğini ve raporda söz konusu istinat duvarının 81,51 m2 lik kısmının onaylı imar planına göre yol mülkiyeti olan kısmına tecavüzlü olduğunu ve kontrollü bir şekilde ve mevcut binalara zarar verilmemesine azami ölçüde dikkat edilerek bir ay içerisinde yıkılması gerektiğinin tespit edildiğinin bildirildiğini ve söz konusu raporun incelenerek gereğinin rapor doğrultusunda yerine getirilmesinin istenildiğini; istinat duvarının bu ihtarnamenin tebellüğ tarihinden itibaren bir ay içinde 10.03.2014 tarihli Tenkit Rapor doğrultusunda gerekli ve zorunlu önlemler alınarak yıkılmasını, aksi taktirde yıkılacağının bildirildiğini belirterek yıkım kararının hukuki olmadığını ileri sürerek iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

Davalı vekili süresi içinde verdiği cevap dilekçesinde; 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 5. maddesinde Organize Sanayi Bölgelerinin niteliklerinin tarif edilmiş olduğunu, OSB’nin, müteşebbis heyetin başvurusu üzerine Bakanlıkça verilen kamu yararı kararı ve sınırları belirlenmiş yetki çerçevesinde kamulaştırma işlemleri yaptırabilen bir özel hukuk tüzel kişiliğidir denildiğini, bu nedenle davacı ile OSB arasında bir özel hukuk ilişkisi söz konusu olduğundan görev yönünden dava dilekçesinin reddi gerektiğini savunarak görev itirazında bulunmuştur.

KOCAELİ 1. İDARE MAHKEMESİ: 27.11.2014 gün ve E:2014/565 sayı ile özetle; dava dosyasının incelenmesinden; 4562 sayılı Kanunda özel hukuk tüzel kişisi olduğu belirtilen Organize Sanayi Bölgelerinin aynı zamanda kamu gücü ve kudreti ile hareket ederek, kamu hukuku alanında yaptığı tek yanlı, kesin ve doğrudan uygulanabilir işlem tesis edebileceği, davacı şirkete ait fabrikanın istinat duvarının yıkımına ilişkin işlem, idarenin tek taraflı irade beyanıyla tesis edilen idari bir işlem olduğundan, bu işlemin iptali istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünde idare mahkemelerinin görevli olduğu gerekçesiyle davalı vekilinin görev itirazının reddine karar vermiştir.  

Davalı vekili tarafından süresi içinde verilen dilekçe ile olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemiyle başvuruda bulunulması üzerine, dilekçe dava dosyasının onaylı örneği ile birlikte Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir.

YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI: Davacı şirkete ait Çayırova G22B14D3D pafta 293 ada 1 sayılı parselde bulunan fabrikanın istinat duvarının 81,51 m2'lik kısmının yol mülkiyeti olan kısmına tecavüzlü olduğu gerekçesiyle bir ay içinde yıkımına ilişkin TOSB Oto.Yan San.İht.Org.San.Böl.Yönetimi tarafından tesis edilen ve Gebze 6. Noterliğinin 31/03/2014 tarih ve 98087 sayılı ihtarnamesiyle tebliğ edilen işlemin iptali istemiyle idare mahkemesinde dava açıldığının anlaşıldığı, davalı tarafın, özel hukuk hükümlerine tabi oldukları ve yargı yerinin de adli yargı olduğuna dair görev itirazının idare mahkemesince reddedilmesi üzerine, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemi ile davalı vekili tarafından Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına başvurulduğunun anlaşıldığı, hukuk uygulamasında “Tüzel kişilerin, belli bir amacı gerçekleştirmek üzere bağımsız bir varlık şeklinde örgütlenmiş, haklara ve borçlara sahip olabilen kişi ve mal toplulukları olduğu,  Tüzel kişilerin, “özel hukuk tüzel kişileri” ve “kamu hukuku tüzel kişileri” olmak üzere ikiye ayrıldığı “Özel hukuk tüzel kişilerinin, özel hukuka tâbi olan tüzel Dernekler, vakıflar, şirketler olduğu, Özel Hukuk Tüzel kişiliklerinin kamusal amaçla ve kanunla kurulmuş olmalarının, onların faaliyetlerinin kamu hukuku kurallarına göre yürüttükleri ve tek taraflı kamu gücü kullanarak ortaya koydukları idari eylem ve işlemlerden sayılmasını gerektirmediği; nitekim Yasa koyucunun da, bu konudaki iradesini, 4562 sayılı Yasa hükümleri ile bu kurumların faaliyetlerinin ticari alanda özel hukuk hükümlerine göre yürüttüklerini ve şirketler/dernekler hukuki statüsüne tabi olduklarını belirterek ortaya koyduğu; nitekim Yargıtay, 11, 4, 7 ve 13. Hukuk Dairelerinde OSB Yönetim Kurulu kararlarından kaynaklanan davaları adli yargının görev alanında sayarak görmeye devam ettiği; yukarıdaki açıklamalara göre, TOSB Oto.Yan San.İht.Org.San.Böl.içinde faaliyet gösteren davacı şirkete ait fabrika binasının istinat duvarının yıkımına ilişkin davanın özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerektiği; nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesinin; 03/03/2014 gün ve 2012/442 Esas, 2013/485 Karar sayılı ve 26/06/2015 gün ve 2014/1089 Esas, 2014/5 Karar sayılı emsal kararlarında da bu hususların vurgulandığı nedeniyle 2247 sayılı Kanunun 10 ve 13. maddeleri gereğince olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına, dosyanın Uyuşmazlık  Mahkemesi Başkanlığına gönderilmesine karar vermiştir.

DANIŞTAY BAŞSAVCISI:  4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 3/b, 4.5,20,21,22; Organize Sanayi Bölgeleri Uygulama Yönetmeliğinin 92. maddelerinden sözederek, Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının onayı ve anılan Bakanlıkça belirlenen yerde kurulan organize sanayi bölgelerinin; sanayileşmenin sağlıklı, düzenli ve            çevreyle uyumlu gelişimini sağlamak amacıyla tanınan kamusal yetkiler ve ayrıcalıklara sahip olduğu; elektrik, su, kanalizasyon, doğalgaz arıtma tesisi, yol gibi alt yapı ve genel hizmet tesisleri kurmak ve işletmekle, bölgenin mevzuata ve imar planına uygun yapılaşmasından sorumlu olmakla görevlendirildiği; organize sanayi bölgelerinin, kamu hizmeti niteliğini taşıyan alt yapı hizmetlerini ve imara uygunluğunu idare hukuku ilke ve kurallarına göre kamusal yetki ve ayrıcalıkları kullanarak kurup, sürdürmekle görevli bulunduğunu; organize sanayi bölgeleri, bu tür kamusal hizmetlerinden bölgede faaliyette bulunan firmaların yararlanması konularında özel hukuk kurallarına göre sözleşmeler yapmakta ise de; bu durumun, anılan özel hukuk sözleşmeleri dışında elektrik, su, doğal gaz, kanalizasyon, imara uygunluk gibi kamu hizmeti niteliği taşıyan hizmetlerinin uygulamasının idare         hukuku ilke ve kurallarına tabi oluşunu ortadan kaldırmadığı dolayısıyla dava konusu olayda da, davacı şirketin, Organize Sanayi Bölgesinde yer alan fabrikasının imara aykırı olduğu belirtilen istinat duvarının yıkımına ilişkin işlemin, tek yanlı, kamu gücüne dayalı ve kamu hizmeti yürütümüne ilişkin olduğu bu durumda, uyuşmazlığın görüm ve çözümünün idari yargı yerine ait bulunduğu nedeniyle, 2247 sayılı Kanunun 13. maddesi uyarınca yapılan başvurunun kabulüne hukuki olanak bulunmadığı yönünde düşünce vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler:  Ali ÇOLAK, Yusuf Ziyaattin CENİK, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi  AYDIN, Mehmet AKBULUT ve Yüksel DOĞAN’ın katılımlarıyla yapılan 28.09.2015 günlü toplantısında;

l-İLK İNCELEME: Başvuru yazısı ve dava dosyası örneği üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı vekilinin anılan Yasanın 10/2 maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak yaptığı görev itirazının reddedilmesi ve 12/1. maddede belirtilen süre içinde başvuruda bulunması üzerine Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nca, 10. ve 13. maddelerinde öngörülen biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN davada adli yargının,  Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, TOSB Otomotiv Yan Sanayi İhtisas Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren davacı şirkete ait fabrika binasının istinat duvarının yıkımına ilişkin işlemin iptali istemiyle açılmıştır.

5393 sayılı Belediye Kanunu’nun “Belediyenin görev ve sorumlulukları” başlıklı 14. maddesinde 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu hükümlerinin saklı olduğu belirtilmiş; Değiştirilen, Eklenen ve Yürürlükten Kaldırılan Hükümler başlıklı 85. maddesinin h bendinde, «…12.4.2000 tarihli ve 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 4 üncü maddesinin altıncı fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.

         Yürürlüğe giren mevzii imar plânına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin projelendirilmesi, inşası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler ile işyeri açma ve çalışma ruhsatları OSB tarafından verilir ve denetlenir. İşyeri açma ve çalışma ruhsatının verilmesi sırasında işyeri açma ve çalışma ruhsatına ilişkin harçlar, OSB tarafından tahsil edilerek ilgili belediye veya il özel idaresi hesabına yatırılır…»,

4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanununun 4.maddesinin altıncı fıkrasında  “(Değişik fıkra: 3/7/2005-5393/85 md.) Yürürlüğe giren (…) imar planına göre arazi kullanımı, yapı ve tesislerinin projelendirilmesi, inşası ve kullanımıyla ilgili ruhsat ve izinler ile işyeri açma ve çalışma ruhsatları OSB tarafından verilir ve denetlenir, İşyeri açma ve çalışma ruhsatın verilmesi sırasında işyeri açma ve çalışma ruhsatına ilişkin harçlar, OSB tarafından tahsil edilerek ilgili belediye veya il özel idaresi hesabına yatırılır.”

            5. maddesinde - “(Değişik: 4/7/2012-6353/20 md.) OSB, müteşebbis heyetin başvurusu üzerine Bakanlıkça verilen kamu yararı kararı ve sınırları belirlenmiş yetki çerçevesinde kamulaştırma işlemleri yapabilen veya yaptırabilen bir özel hukuk tüzel kişiliğidir.

            Arazinin mülkiyetinin edinilmesinde yapılan masraflar ile arazi bedeli ödeme yükümlülüğü OSB tüzel kişiliğine aittir.” hükmü yer almakta olup, 12.04.2000 günlü, 4562 sayılı Organize Sanayi Bölgeleri Kanunu’nun, 04.07.2012 günlü, 6353 sayılı Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun’un 20.maddesiyle değiştirilen 5.maddesinin Anayasa’ya aykırılığı iddiasıyla Danıştay Altıncı Dairesi tarafından yapılan itiraz başvurusu üzerine, Anayasa Mahkemesi 31.10.2013 gün, E:2013/49, K:2013/125 sayılı kararı ile özetle; 04.07.2012 günlü, 6353 sayılı Kanun’un 20.maddesiyle değiştirilen 5.maddesinin birinci fıkrasında yer alan ‘’… yapabilen veya … ‘’ sözcüklerinin Anayasa’ya aykırı olduğuna ve iptaline karar vermiştir.

8. maddesinde - “Yönetim kurulu, müteşebbis heyetin en az dördü kendi üyeleri arasından olmak üzere seçeceği beş asıl, beş yedek üyeden oluşur. Yönetim kurulu üyeleri iki yıl için seçilir.

Yönetim kurulu üyeleri kendi aralarında bir başkan ve bir başkanvekili seçerler. Yönetim kurulu en az ayda iki defa toplanır ve toplantı salt çoğunluk ile yapılır. Geçerli bir mazereti olmadan üst üste yapılan üç toplantıya veya mazereti olsa dahi altı ay içinde yapılan toplantıların en az yarısına katılmayan üyeler üyelikten çekilmiş sayılırlar. Kararlar salt çoğunlukla verilir. Oyların eşitliği halinde başkanın oyuna itibar edilir.

            Yönetim kurulu; kanun, yönetmelik, kuruluş protokolü ve benzeri düzenlemeler ile müteşebbis heyetin kararları çerçevesinde OSB’nin sevk ve idaresini yürütmekle görevlidir.” hükümlerine yer verilmiştir.

            Yukarıda sözü edilen mevzuat hükümlerinin birlikte değerlendirilmesinden, TOSB Otomotiv Yan Sanayi ihtisas Organize Sanayi Bölgesi’nin özel hukuk tüzel kişiliğine sahip olduğu ve özel hukuk tüzel kişilerince tesis edilen işlemlerin yargısal denetiminin adli yargı yerlerince yapılacağının açık olduğu gözetildiğinde, Kocaeli İli, Çayırova İlçesi, G22B14D3D pafta, 293 ada, 1 sayılı parselde bulunan fabrikanın istinat duvarının 81,51 m2’lik kısmının yol mülkiyeti olan kısmına tecavüzlü olduğu gerekçesiyle bir ay içinde yıkımına ilişkin TOSB Oto.Yan San.İht.Org.San.Böl.Yönetimi tarafından tesis edilen ve Gebze 6. Noterliğinin 31/03/2014 tarih ve 98087 sayılı ihtarnamesiyle tebliğ edilen işlemin yargısal denetiminin de adli yargı yerine ait olduğu açıktır.

Açıklanan nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının başvurusunun kabulü ile, davalı TOSB Oto.Yan San.İht.Org.San.Böl.vekilinin görev itirazının Kocaeli 1. İdare Mahkemesince reddine ilişkin kararın kaldırılması gerekmiştir.

S O N U Ç      : Davanın çözümünde ADLİ YARGI YERİNİN görevli olduğuna, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın başvurusunun kabulü ile davalı TOSB Oto.Yan San.İht.Org.San.Böl.vekilinin görev itirazının Kocaeli 1. İdare Mahkemesince 27.11.2014 gün ve E:2014/565 sayılı REDDİNE İLİŞKİN KARARININ KALDIRILMASINA, 28.09.2015 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

  Başkan

Serdar

 ÖZGÜLDÜR

 

 

 

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

 

 

Üye

Süleyman Hilmi

AYDIN

Üye

Yusuf Ziyaattin CENİK

 

 

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

 

 

 

 

 

Üye

Yüksel

DOĞAN