T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2021/680

KARAR NO  : 2021/679     

KARAR TR  : 27/12/2021

ÖZET: Halk Eğitim Merkezinde hizmet akdiyle usta öğretici olarak çalışan davacı tarafından kıdem tazminatının ödenmesi istemiyle açılan davanın ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

K A R A R

 

             

Davacı : E.E.

Vekili   : Av. S.M.

Davalı  : Milli Eğitim Bakanlığı

Vekili : Av. S.G.K.

 

I. DAVA KONUSU OLAY 

 

1.Davacı, davalı Bakanlık bünyesindeki Torbalı Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünde düzenlenen makine nakışı ve el sanatları boyama kurslarında 1987-2013 yılları arasında hizmet akdiyle usta öğretici olarak çalıştığı döneme ilişkin kıdem tazminatının davalıdan tahsili istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. İzmir 1. İdare Mahkemesinin 03/04/2021 tarihli ve E.2014/564, K.2014/478 sayılı kararı ile; "davacı ile davalı idare arasındaki ilişkinin 4857 sayılı İş Kanunu'ndan kaynaklanan bir iş ilişkisi olduğu ve talep edilen tazminatın yine 4857 sayılı İş Kanunundan kaynaklanan hak olduğu anlaşılmakta olup, uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin (İş Mahkemeleri) görevli olduğu sonucuna varıldığı" gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Bu karar, temyiz edilmeksizin 01/06/2021 tarihinde kesinleşmiştir.

 

3. Davacı, aynı istemle bu kez adli yargı yerinde dava açmıştır. 

 

B. Adli Yargıda

 

4. İzmir 6. İş Mahkemesinin 22/12/2015 tarihli ve E.2014/395, K.2015/719 sayılı kararı ile, "kaymakamlık onayıyla görevlendirilen davacının statü hukukuna tabi olduğu, arada işçi-işveren ilişkisinin olmadığı ve açılan davada idari yargı mahkemelerinin görevli olduğu" gerekçesiyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.

 

5. Yargıtay 22. Hukuk Dairesinin 21/02/2019 tarihli ve E.2017/20190, K.2019/3971 sayılı kararı ile, temyize konu kararın düzeltilerek onanmasına karar verilmiş ve anılan yerel mahkeme kararı 21/02/2019 tarihinde kesinleşmiştir.

 

6. Davacı vekilinin oluşan görev uyuşmazlığının giderilmesi amacıyla 2247 sayılı Kanun'un 14. maddesi uyarınca başvurusu üzerine adli yargı yerince dava dosyası Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

7. 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 2. maddesinde "Bir hizmet akdine dayanarak bir veya birkaç işveren tarafından çalıştırılanlar bu kanuna göre sigortalı sayılırlar…" denilmiş, aynı Kanun'un "Uyuşmazlıkların Çözüm Yeri" başlıklı 134. maddesinde, "Bu Kanun'un uygulanmasından doğan uyuşmazlıklar, yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görülür" hükmüne yer verilmiş; 506 sayılı Kanun hükümleri 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun 106. maddesi ile yürürlükten kaldırılmıştır.

 

8. 5510 sayılı Kanun'un 3. maddesinde; kısa ve/veya uzun vadeli sigorta kolları bakımından adına prim ödenmesi gereken veya kendi adına prim ödemesi gereken kişi sigortalı olarak tanımlanmış; 79. madde ile başlayan 4. Kısmında, primlere ilişkin hükümlere yer verilmiş; 101. maddesinde "Bu kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar İş Mahkemelerinde görülür" denilmiştir.

 

9. 4857 sayılı İş Kanunu’nun 1. maddesinde, Kanun'un amacının,işverenler ile bir iş sözleşmesine dayanarak çalıştırılan işçilerin çalışma şartları ve çalışma ortamına ilişkin hak ve sorumluluklarını düzenlemek olduğu belirtilmiş; "İş Sözleşmesi, Türleri ve Feshi" hususuna Kanun'un 8. maddesi ve devamında, kıdem tazminatı, ücretli izin, bildirim süresinden kaynaklanan yükümlülük ve haklara ilişkin hususlara ise Kanun'un değişik maddelerinde yer verilmiştir.

 

10. 7036 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun "İş mahkemelerinin kuruluşu" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

"(1) İş mahkemeleri, Hâkimler ve Savcılar Kurulunun olumlu görüşü alınarak, tek hâkimli ve asliye mahkemesi derecesinde Adalet Bakanlığınca lüzum görülen yerlerde kurulur. Bu mahkemelerin yargı çevresi, 26/9/2004 tarihli ve 5235 sayılı Adlî Yargı İlk Derece Mahkemeleri ile Bölge Adliye Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yetkileri Hakkında Kanun hükümlerine göre belirlenir.

   (2) İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde iş mahkemelerinin birden fazla dairesi oluşturulabilir. Bu daireler numaralandırılır. İhtisaslaşmanın sağlanması amacıyla, gelen işlerin yoğunluğu ve niteliği dikkate alınarak, daireler arasındaki iş dağılımı Hâkimler ve Savcılar Kurulu tarafından belirlenebilir. Bu kararlar Resmî Gazete’de yayımlanır. Daireler, tevzi edilen davalara bakmak zorundadır.

   (3) İş mahkemesi kurulmamış olan yerlerde bu mahkemenin görev alanına giren dava ve işlere, o yerdeki asliye hukuk mahkemesince, bu Kanundaki usul ve esaslara göre bakılır."

 

11. 7036 sayılı Kanun'un "Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 3. maddesinin (1) numaralı fıkrası şöyledir:

 

" (1)Kanuna, bireysel veya toplu iş sözleşmesine dayanan işçi veya işveren alacağı ve tazminatı ile işe iade talebiyle açılan davalarda, arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır."

 

12. 7036 sayılı Kanun'un "Görev" başlıklı 5. maddesi şöyledir:

 

"(1) İş mahkemeleri;

a) 5953 sayılı Kanuna tabi gazeteciler, 854 sayılı Kanuna tabi gemiadamları, 22/5/2003 tarihli ve 4857 sayılı İş Kanununa veya 11/1/2011 tarihli ve 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununun İkinci Kısmının Altıncı Bölümünde düzenlenen hizmet sözleşmelerine tabi işçiler ile işveren veya işveren vekilleri arasında, iş ilişkisi nedeniyle sözleşmeden veya kanundan doğan her türlü hukuk uyuşmazlıklarına,

b) İdari para cezalarına itirazlar ile 5510 sayılı Kanunun geçici 4 üncü maddesi kapsamındaki uyuşmazlıklar hariç olmak üzere Sosyal Güvenlik Kurumu veya Türkiye İş Kurumunun taraf olduğu iş ve sosyal güvenlik mevzuatından kaynaklanan uyuşmazlıklara,

c) Diğer kanunlarda iş mahkemelerinin görevli olduğu belirtilen uyuşmazlıklara, ilişkin dava ve işlere bakar."

 

13. 7036 sayılı Kanun'un "Geçici Hükümleri" başlıklı Geçici 1. maddesi şöyledir:

 

"(1) Mülga 5521 sayılı Kanun gereğince kurulan iş mahkemeleri, bu Kanun uyarınca kurulmuş iş mahkemeleri olarak kabul edilir. Bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce açılmış olan davalar, açıldıkları mahkemelerde görülmeye devam olunur.

(2) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.

(3) Başka mahkemelerin görev alanına girerken bu Kanunla iş mahkemelerinin görev alanına dâhil edilen dava ve işler, iş mahkemelerine devredilmez; kesinleşinceye kadar ilgili mahkemeler tarafından görülmeye devam olunur.

(4) İlk derece mahkemeleri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten önce verilen kararlar, karar tarihindeki kanun yoluna ilişkin hükümlere tabidir."

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

14. Uyuşmazlık Mahkemesinin Celal Mümtaz AKINCI’nın başkanlığında, Üyeler Birol SONER, Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan 27/12/2021 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, davacı tarafından anılan Kanun'un 14. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

15. Raportör-Hakim Murat UÇUR'un,davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

16. Dava, 1987-2013 yılları arasında Torbalı Halk Eğitim Merkezi Müdürlüğünde düzenlenen makine nakışı ve el sanatları boyama kurslarında hizmet akdiyle usta öğretici olarak çalıştığı döneme ilişkin kıdem tazminatının davalıdan tahsili istemiyle açılmıştır.

 

17. Davacının, idareyle arasında bir hizmet ilişkisi kurulduğu, talep edilen tazminatlarının İş Kanunu’ndan kaynaklanan haklardan olduğu dikkate alındığında, uyuşmazlığın özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

 

18. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak; davacı tarafın başvurusunun kabulü ile İzmir 6. İş Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. İzmir 6. İş Mahkemesinin 22/12/2015 tarihli ve E.2014/395, K.2015/719 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

27/12/2021 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

              Başkan                   Üye                               Üye                              Üye

        Celal Mümtaz             Birol                             Nilgün                          Doğan     

            AKINCI                SONER                           TAŞ                          AĞIRMAN       

 

 

 

 

 

                                               Üye                               Üye                              Üye

                                           Aydemir                        Nurdane                        Ahmet

                                             TUNÇ                          TOPUZ                      ARSLAN