Ceza Bölümü 1997/33 E., 1997/33 K.

  • ASKER KİŞİYE KARŞI GÖREVİ SIRASINDA İŞLENEN MUKAVEMET SUÇU
  • GÖREVLİ MEMURA AKTİF MUKAVEMET SUÇU
  • MEMURA AKTİF MUKAVEMET SUÇU
  • SİVİL KİŞİNİN ASKER KİŞİYE KARŞI İŞLEDİĞİ SUÇ
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 11 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 258 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 6 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Şirvan İlçesi Ormanbağı Köyü Jandarma Karakol Komutanlığı'nda görevli yakınan J.Astsb. Üçvş Y.C.'nın, 18.6.1996 tarihinde sivil kişi sanık H.Ö.'a ait 35 VR 730 plaka sayılı kamyonda, odun taşıma izninin olup olmadığı hususunda arama yapılacağı sırada, sanığın yakınana yumruk vurmaya kalkışıp, "-sen kim oluyorsun, arabamı arattırmam" demesi üzerine Karakola getirilen sanığın direnmesi, burada da yakınana hitaben; "seni örgüte öldürteceğim, sen H.Ö.'ın kim olduğunu göreceksin, keşke buradan gidiyor olmasaydın seni kesinlikle yaşatmazdım. Ama yine de ben bunun hesabını sorarım" şeklinde sözler sarfetmek suretiyle görevli memura mukavemet suçunu işlediği ileri sürülerek, TCK.nun 258/1-3, 81 ve 40. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemi ile Şirvan Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 19.6.1996 gün ve 52-17 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    ŞİRVAN ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 9.7.1996 GÜN VE 16-46 sayıyla; sanığın yüklenen suçu, askeri mahalde ve asker kişiye karşı işlediği ileri sürüldüğünden, 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Yasası'nın 11. maddesi uyarınca davanın çözümünün askeri yargı yerine ait bulunduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşmiştir.

    DİYARBAKIR 7. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ:

    24.9.1996 gün ve 1392-724 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, Siirt İli Şirvan İlçesi Ormanbağı Köyü'nde meydana geldiğinin ileri sürülmesine göre; Siirt İli'nde işlenen suç nedeniyle yargı yetkisi, 2. Taktik Hv. Kuv. K. Askeri Mahkemesi'nde bulunduğundan, mahkemenin yetkisizliğine karar vermiştir.

    DİYARBAKIR 2. TAKTİK HAVA KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 23.1.1997 gün ve 251-10 sayıyla; Yakınanın mülki görev yaptığı sırada, sanığın görevli memura mukavemet suçunu işlediğinin ileri sürülmesine ve sanığın eylemine uyan TCK.nun 258. maddesinin, 353 sayılı Yasa'nın 11. maddesinin B bendinde yer almış bulunmasına, ancak aynı maddenin C bendinde de; umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta görevini ifa ettikleri sırada B bendinde sayılan eylemlerin Jandarma subay, astsubay, erbaş ve erlere karşı işlenmesi halinde sivil kişilerin askeri mahkemelerde yargılanmayacağının hüküm altına alınmış bulunduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine ve oluşan görev uyuşmazlığının çözümlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

    Böylece; adli ve askeri yargı yerleri arasında, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Yasa'nın 14. maddesinde yazılı olduğu biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş, dosya Diyarbakır 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 8.5.1997 gün ve 251 sayılı yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığına gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümü'nün Selçuk Tüzün'ün Başkanlığında, Üyeler; İrfan Kılınç, Teoman Üneri, Nedim Baran, Fahrettin Demirağ, Dr. Ferhat Ferhanoğlu ve A. Necmi Özler'in katılımları ile yaptığı 23.5.1997 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Sadi Büyükeren'in davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Erdoğan Güneş ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı R. Teoman Akça'nın da davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşülüp, düşünüldü: 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Yasası'nın "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığını taşıyan 9. maddesinde; "Askeri Mahkemelerin görevleri asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili işledikleri suçlara ait davalara askeri mahkemelerde bakılacağı" öngörülmektedir.

    2803 sayılı Jandarma Teşkilat, Görev ve Yetkileri Yasasının 7. maddesinde Jandarmanın sorumluluk alanlarında genel olarak görevleri;

    a) Mülki görevleri; Emniyet ve Asayiş ile kamu düzenini sağlamak, korumak ve kollamak, kaçakçılığı men, takip ve tahkik etmek, suç işlenmesini önlemek için gerekli tedbirleri almak ve uygulamak, ceza infaz kurumları ve tutukevlerinin dış korumalarını yapmak,

    b) Adli görevleri; İşlenmiş suçlarla ilgili olarak, kanunlarda belirtilen işlemleri yapmak ve bunlara ilişkin adli hizmetleri yerine getirmek,

    c) Askeri görevleri; Askeri Kanun ve nizamların gereği görevlerle Genelkurmay Başkanlığınca verilen görevleri yapmak,

    d) Diğer görevleri; Yukarıda belirtilen görevler dışında kalan ve diğer kanun ve nizam hükümlerinin icrası ile bunlara dayalı emir ve kararlarla Jandarmaya verilen görevleri yapmak,

    Şeklinde sayılmıştır.

    Askeri Ceza Yasası'na 25.5.1972 gün, 1590 sayılı Yasa'nın ikinci maddesi ile getirilen Ek -6. maddesinde;

    "Birinci askeri yasak bölgeler içinde veya nöbet yerlerinde, karakollarda, kışlalarda, karargahlarda, askeri kurumlarda, yerleşme ve konaklama amacıyla kullanılan bina ve mahaller içinde; askerlere fiilen taarruzda bulunanlar, sövenler veya hakaret edenler veyahut askerlik görevlerine ilişkin işleri yapmaya veya yapmamaya zorlamak için şiddet veya tehdite başvuranlar Türk Ceza Yasasının bu fiillere ilişkin 188, 190, 191, 254, 255, 256, 257, 258, 259, 260, 266, 267, 268, 269, 271, 272 ve 273. maddeleri uyarınca cezalandırılırlar.

    Nöbetçi, devriye, karakol, inzibat, askeri trafik, kolluk veya kurtarma ve yardım görevi yapan askerlere karşı bu görevi yaptıkları sırada yukarıdaki fıkrada yazılı suçları işleyenler aynı Yasa maddeleriyle cezalandırılırlar. Umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta görevlerini ifa ettikleri sırada Jandarma subay, astsubay, erbaş ve erlerine karşı işlenen suçlarda yukarıdaki fıkralar hükümleri uygulanamaz" denilmektedir.

    Bu maddenin tekrarı olan;

    353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Yasası'nın; "Asker olmayan kişilerin askeri mahkemelerde yargılanmaları" başlığını taşıyan 11/C maddesinde; "Nöbetçi, devriye, karakol, inzibat, askeri trafik, kolluk, kurtarma ve yardım görevi yapan askerlere (Umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve adli zabıta görevlerini ifa ettikleri sırada Jandarma subay, astsubay, erbaş ve erleri hariç) karşı bu görevleri yaptıkları sırada işlenen yukarıdaki (B) fıkrasında yazılı suçlara" ilişkin davalara askeri mahkemelerde bakılacağı öngörülmektedir.

    Gerek 1632 sayılı Yasa'nın Ek-6. ve gerek 353 sayılı Yasa'nın 11/B madde ve fıkrasında TCK.nun 258. maddesi yer almaktadır.

    Ancak, yukarıda belirtildiği üzere; olayın mağduru Jandarma Astsubay'ı, umumi emniyet ve asayişi korumaya ilişkin önleyici ve idari ve adli zabıta görevi ifa ettiği sırada, sanığın tehdit ve mukavemetine maruz kalmıştır. O halde, askeri mahkemeyi görevli kabul etmek mümkün değildir.

    Açıklanan nedenlerle, açılan kamu davasına adli yargı yerinde bakılması ve Şirvan Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmesi gerekmektedir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre davanın Adli Yargı yerinde görülmesi gerektiğine bu nedenle Şirvan Asliye Ceza Mahkemesi'nin 9.7.1996 gün ve 1392-724 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına 23.5.1997 gününde oybirliğiyle kesin olarak karar verildi.