T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2022/338

KARAR NO  : 2022/695      

KARAR TR  : 26/12/2022

ÖZET: Davalı idarenin yaptırdığı yol çalışması sırasındaki eylemlerden doğan zararın giderilmesine yönelik olarak açılan davanın İDARİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

                       

Davacı        : Türkiye Elektrik İletim A.Ş. Genel Müdürlüğü

Vekili          : Av. R. A

Davalı         : Karayolları Genel Müdürlüğü

Vekili          : Av. V. Y

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili,iktisadi devlet teşekkülü olan davacı şirket tarafından, inşa ve tesis ettikleri 154 kw Çorum ili, Bayat ilçesi, Havza Trafo Merkezinin, su ihtiyacının karşılanabilmesi amacıyla karayolu altından su hattı geçişi için Karayolları Genel Müdürlüğünden, geçiş izni verilmesi talebinde bulunulduğunu, bu amaçla enine yatay sondaj yöntemi ile su temini amacıyla boru hattı geçirilmesi işi için davalı Karayolları Genel Müdürlüğü ile davacı TEİAŞ arasında 07/06/2017 onay tarihli 17-B-07-015 nolu protokol imzalandığını, akabinde yapılan protokol kapsamında yatay sondaj işinin tamamlandığını, Çorum - Çankırı Devlet Yolunda devam eden yol yapım çalışmalarının, Bayat Kavşağı civarına geldiği noktada 15/10/2017 tarihinde davacı şirkete ait Trafo Merkezinin karayolu bağlantı noktasında Karayolları Genel Müdürlüğünden yol yapım çalışmaları için ihaleyi aldığı anlaşılan dava dışı Şimşek Grup Müşavirlik İnş. Petrol ve Madencilik San. Tic. A.Ş.'nin yaptığı kazı çalışmaları esnasında; söz konusu su hattının demir pik borusunun kırıldığı ve su hattının patlatıldığını, bunun üzerine Trafo Merkezi güvenlik birimince olayla ilgili tutanak tutulduğunu, davalı Karayolları Genel Müdürlüğü ile hattın onarımı hususunda yazışmalar yapıldığını, davalı tarafından hatta inilmesi gereken derinliğe inilmediğinden ve protokol hükümleri gereğince sorumlu tutulamayacaklarından bahisle sorumluluğun davacı tarafta bulunduğunun ileri sürüldüğünü, hattın onarımı için davalı ile herhangi bir çözüme varılamaması üzerine, Trafo Merkezinin 15/10/2017 tarihinden beri su ihtiyacının karşılanamamış olması ve Trafo Merkezinde başkaca sorunların da meydana gelmemesi bakımından davacı tarafından hattın yenilenmesi yoluna gidildiğini, bu amaçla davalıdan tekrar yatay sondaj yapılması hususunda geçiş izni istendiğini, davalı Karayolları Genel Müdürlüğünce 17-B-07-015 nolu protokol kapsamında, yapılan hattın 100 metre geri alınarak 180.02 kontrol kesim numaralı yolun 21+400 km'sinden geçişinin uygun görüldüğünü, bunun üzerine Trafo Merkezinin su sorununun ivedilikle çözüme kavuşturulması amacıyla 10/09/2018 tarihinde işin Fatih İstif Makina Fatih Birinci firmasına 35.533,60 TL bedelle ihale edildiğini, yapılan ihale kapsamında yatay sondaj işinin 24/09/2018 tarihi itibariyle bitirilerek tamamlandığını belirterek, davacının su hattı işinin tekrar ihale edilerek yenilenmesi nedeniyle 35.533,60 TL + kdv dahil 41.929,65 TL zararı olduğundan bahisle bu zarara sebebiyet veren davalı KGM ile dava dışı Şimşek Grup Müşavirlik İnş. Petrol ve Madencilik San. Tic. A.Ş. aleyhine kurum zararının tazmini istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. Adli Yargıda

 

2. İskilip Asliye Hukuk Mahkemesi 30/03/2021 tarihli ve E.2021/77, K.2021/145 sayılı kararı ile, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, davalı Karayolları Genel Müdürlüğüne karşı hizmet kusuruna dayanılarak açılan bu davada davaya bakma görevinin idari yargıya ait olduğu gerekçesiyle 6100 sayılı HMK'nın 114/1-b ve 115. maddeleri gereğince yargı yolunun caiz olmaması nedeniyle dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar vermiş, bu karara karşı davacı vekili istinaf isteminde bulunmuştur.

 

3. Samsun Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi 07/09/2021 tarihli ve E.2021/1877, K.2021/1807 sayılı kararı ile, dosya kapsamı, delil durumu gözönüne alınarak,davacı vekilinin istinaf nedenleri yönünden mahkemenin vakıa ve hukuki değerlendirmesinde usul ve esas yönünden kanuna aykırı bir durum bulunmadığı gerekçesiyle, davacı vekilinin istinaf başvurusunun HMK'nın 353(1)b-1 maddesi gereğince esastan reddine kesin olarak karar vermiştir.

 

4. Davacı vekili bu kez, aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. İdari Yargıda

 

5. Çorum İdare Mahkemesi 11/05/2022 tarihli ve E.2021/933 sayılı kararı ile, kamu kuruluşları arasındaki protokollerden bir başka değişle sözleşmelerden doğan uyuşmazlıkların çözümünün 3533 sayılı Kanun kapsamında bulunduğu hususunda herhangi bir tereddüt bulunmadığını belirterek, uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görev alanı içerisinde bulunmadığı gerekçesiyle, 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine, dosya incelemesinin Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

6. Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrası şöyledir:

 

"İdare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlüdür."

 

7. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

"1. (Değişik: 10/6/1994 - 4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır:

a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21/9/1995 tarihli ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8/6/2000-4577/5 md.) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları

c) (Değişik: 18/12/1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2. İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler."

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

8. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 26/12/2022 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesince, Kanun'un 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, idari yargı dosyasının Mahkemece, ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

9. Raportör-Hâkim Gülşen AKAR PEHLİVAN'ın davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

10. Dava, davalı idarenin gerekli tedbirleri almaksızın gerçekleştirdiği ileri sürülen yol yapım çalışması neticesinde, kendileri tarafından yapılan su hattının demir pik borusunun kırılması ve su hattının patlatılması nedeniyle, yapılan ihale sonucunda hattın yenilenmesi neticesinde meydana gelen maddi zararın işletilecek ticari faiziyle birlikte tahsili istemiyle açılmıştır.

 

11. İdarenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu plan ve projeye göre meydana getirdiği yol, kanal, baraj, su yolları, su şebekesi gibi tesislerin kurulması, işletilmesi ve bakımı sırasında kişilere verdiği zararların tazmini istemiyle açılacak davaların görüm ve çözümünün, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları muhtel olanlar tarafından açılacak tam yargı davaları kapsamında yargısal denetim yapan idari yargı yerine ait olduğu; idarece herhangi bir ayni hakka müdahalede bulunulduğu; özel mülkiyete konu taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı veya plan ve projeye aykırı iş görüldüğü iddiasıyla açılacak müdahalenin men'i ve meydana gelen zararın tazmini davalarının ise, mülkiyete tecavüzün önlenmesine ve haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerince çözümleneceği, yerleşik yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.

 

12. Bu sebeplerle açılan davanın, idarenin plan ve proje kapsamında yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak kurulmuş bir işleme karşı ya da bu nitelikteki işlem ve eyleminden doğan zararların tazminine yönelik olarak 2577 sayılıKanun'un 2/1. maddesinde belirtilen dava türlerinden olması nedenleriyle uyuşmazlığın idari yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

13. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Çorum İdare Mahkemesinin 11/05/2022 tarihli ve E.2021/933 sayılı başvurusunun reddi gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Çorum İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN REDDİNE,

 

26/12/2022 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                       Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                   Nilgün                          Doğan                           Eyüp

            TOPAL                       TAŞ                         AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                              Ahmet                             Mahmut                          Bilal

                                             ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN