Ceza Bölümü         2001/91 E.  ,  2001/91 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

             Davacı                      : K.H.

            Ölen                           : S.Ç.

            Davaya Katılan        : S.Ç.

            Sanık                         : H.V.K.

             O L A Y                      : Bozüyük/Bilecik 55003 Müh. Dp. Komutanlığı emrinde görevli sanık Ord. Er H.V.K.’ın, S.Ç. ile birlikte 8.8.1998 günü, 07:30-09:30 saatleri arasında, birliğin 3 nolu nöbet yerinde nöbetçi olduğu sırada, sanığın beyanına göre şaka yapmak amacıyla, hamili bulunduğu yarım dolduruştaki piyade tüfeğinin emniyetini açıp kurma kolunu, namluya mermi sürmeye yetmeyecek kadar kısmen çekip bıraktıktan sonra silahın namlusunu maktülün sol omzuna dayadığı, bunun üzerine maktülün “vur da görelim” şeklinde sözlerle sanığa şaka yaptığı, sanığın ise tüfeğin atım yatağına mermi sürülmüş olmasına ihtimal vermeyerek silahın boş olduğu ve ateş etmeyeceği düşüncesiyle tetiğe dokunduğu, neticede atım yatağına mermi almış olan silahın patladığı, çıkan mermi çekirdeğinin  S.Ç.’nın sol kolundan geçip, sol yandan göğsüne isabet ederek solunum ve dolaşım organlarını harap ettikten sonra sağ omuzdan çıktığı ve ölümüne neden olduğu, ileri sürülerek, sanığın eylemine uyan Askeri Ceza Kanunu’nun 146. maddesi delaletiyle Türk Ceza Kanunu’nun 455/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle 1. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 12.8.1998 gün ve E:1998/1646, K:1998/434 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

            1. Taktik Hava Kuvvet Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nce, sanığın, yüklenen eylem nedeniyle cezalandırılmasına karar verilmiş, Askeri Yargıtay 1. Dairesi, yüklenen eylemin kasten adam öldürme suçunu oluşturduğunu açıklayarak suç niteliğinde yanılgıya düşüldüğü gerekçesiyle, hükmü bozmuştur. Bu kez, Mahkemece ilk hükümde direnilmesine, sanığın sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi üzerine, Askeri Yargıtay Daireler Kurulu, hükmü eksik inceleme nedeniyle usulden bozmuştur. 

  1. TAKTİK  HAVA  KUVVET KOMUTANLIĞI  ASKERİ MAHKEMESİ:  31.1.2001 gün  ve E:2001/90, K:2001/70 sayıyla; tüm dosya kapsamından, sanığa yüklenen eylemin kasten adam öldürmek suçunu oluşturduğunun anlaşıldığı, bu suçun da askeri bir suç olmadığı, askeri bir suça bağlı bulunmadığı ve yargılama sırasında sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

BİLECİK AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 4.5.2001 gün ve E:2001/60, K:2001/113 sayıyla; asker kişi sanığın askerlik hizmet ve görevleri sırasında, asker kişiyi, askeri mahalde kasten öldürdüğü iddia edildiğinden 353 sayılı Yasa’nın 9 ve 17. maddeleri gereğince yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, Bilecik Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Sadık LİMAN, Hasan GERÇEKER'in katılımlarıyla yapılan 9.7.2001 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Atilla POYRAZ'ın, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

            USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucu verilen görevsizlik kararının, sanık H.V.K. ile davaya katılan S.Ç.    ya da vekiline tebliğ edilmediği anlaşılmıştır.

 Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, sanık ile davaya katılana tebliğ edilmeyen görevsizlik kararının kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. 

            Açıklanan nedenlerle, Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmektedir.

             SONUÇ: 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine, 9.7.2001 günü  kesin olarak oybirliği ile karar verildi.