Hukuk Bölümü 2005/53 E., 2005/73 K.

  • İDARİ YARGI YERİNDE GÖRÜLEMEYECEK DAVA
  • OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • TESPİT DAVASI
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 27 ]
  • 2577 S. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU [ Madde 3 ]
  • 2577 S. İDARİ YARGILAMA USULÜ KANUNU [ Madde 5 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Davacılar vekili, 657 sayılı Yasa'ya tabi bulunan müvekkillerinin, davalı Kurumun İstanbul ve Çanakkale istasyonlarında motor kaptanı, makinist, motor makine teknisyeni, gemi adamı olarak görev yaptıkları dikkate alınarak, bedensel çalışmalarının zihinsel çalışmalarından üstün olması nedeniyle işçi niteliğine sahip bulunduklarının tespiti ile müvekkilleri hakkındaki atama ve diğer idari işlemlerin iptali istemiyle, idari yargı yerinde dava açmıştır.

    İSTANBUL 6. İDARE MAHKEMESİ; 19.9.2002 gün ve E:2002/1295, K:2002/1061 sayı ile, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunun 3. maddesinin 2. bendinde dilekçelerde tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları ve unvanlarının veya adreslerinin davaya konu idari işlemin yazılı bildirim tarihinin; tam yargı davalarında uyuşmazlık konusu miktarın gösterileceğinin hükme bağlandığı, 3. bendinde de dava konusu kararın ve belgelerin asılları veya örneklerinin dava dilekçesine ekleneceğinin dilekçeler ile bunlara ekli evrakın örneklerinin karşı taraf sayısından bir fazla olacağının belirtildiği, aynı Yasa'nın 4001 sayılı Yasa ile değişik 5. maddesinin 1. fıkrasında ise, her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağının ancak aralarında maddi ve hukuki yönden bağlılık yada sebep- sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir dilekçe ile de dava açılabileceğinin hükme bağlandığı, 2577 sayılı Yasa'nın 2. maddesinde iptal davalarının idari işlem nedeniyle hak ve menfaatleri ihlal edilenler tarafından yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden hukuka aykırı oldukları iddiasıyla açılabileceği hükmünün yer aldığı, tespit davalarının bu yönüyle idari yargı yerlerinin görevinde olmayıp adli yargının görevinde olduğu, diğer yandan davacılar vekili müvekkilleriyle ilgili atama ve bilcümle işlemin iptalini talep etmekte ise de yukarıda aktarılan Yasa hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere dava dilekçesinde iptale konu işlemler tek tek tarih sayısı, tebliğ tarihi belirtilerek ve işlem eklenmek suretiyle iptali istemiyle dava açılabileceği öngörülmüş olup, iş bu davada bu açıklanan hususlara uyulmadığının anlaşıldığı, ayrıca davacılar hakkında tesis edilen atama ve göreve başlatma gibi işlemler şahsı ilgilendireceğinden tek bir dava dilekçesinde birden çok kişinin hakkında tesis edilmiş olan ve aralarında maddi ve hukuki bağ bulunmadığından, birlikte dava edilmelerinin de mümkün bulunmadığı, buna göre davacıların iptal davasını davalı idareye yaptıkları başvurunun reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle açabilecekleri, tespit şeklinde bir dava türünün idari yargı yerlerinde görülmediği ve yukarıda belirtilen noksanlıkların giderilerek dava açılmasının gerektiği gerekçesiyle, 2577 sayılı Kanun'un 3. ve 5. maddelerine uygun olmayan dava dilekçesinin, aynı Kanun'un 15. maddesinin 1. fıkrasının ( d ) bendi gereğince kararın tebliğini izleyen günden itibaren 30 gün içinde her işleme karşı ayrı ayrı dava açmakta muhtar olunmak üzere reddine karar vermiştir.

    Davacılar vekili, müvekkillerin bedensel çalışmalarının zihinsel çalışmalarından üstün olması nedeniyle işçi niteliğine sahip bulunduklarının tespiti istemiyle, 6.6.2003 gününde adli yargı yerinde dava açmıştır.

    İSTANBUL 1. İŞ MAHKEMESİ; 25.12.2003 gün ve E:2003/424, K:2003/1558 sayı ile, işyeri kayıtları münderecatından davacıların davalı idarede 657 sayılı Yasa hükümlerine göre kamu personeli sıfatıyla çalıştırıldıkları anlaşıldığından davaya bakma görevinin Mahkemenin görev alanı dışında kaldığı sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, YARGITAY 9. HUKUK DAİRESİ'nin 13.12.2004 gün ve E:2004/12158, K:2004/27478 sayılı kararıyla onanmak suretiyle kesinleşmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler: Dr. Atalay ÖZDEMİR,M. Lütfü ÜÇKARDEŞLER, Serap AKSOYLU, Z. Nurhan YÜCEL, Abdullah ARSLAN ve H. Hasan MUTLU'nun katılımlarıyla yapılan 10/10/2005 günlü toplantısında;

    -Raportör-Savcı İsa YEĞENOĞLU'nun 2247 sayılı Yasa'da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Danıştay Savcısı Ahmet Yahya ÖZDEMİR'in başvurunun reddi gerektiği yolundaki açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    KARAR : 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 14. maddesine göre; olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararın kesin veya kesinleşmiş olması gerekmekte; bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi ise, hukuk uyuşmazlıklarında ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilmektedir. Aynı Yasa'nın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesi'nin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir.

    Olayda; adli ve idari yargı yerlerinde tespit istemi yönünden açılan davaların tarafları, konusu ve sebebi aynı ise de; İş Mahkemesi'nce görevsizlik kararı verilmiş olmasına karşılık, İdare Mahkemesi'nce, davacıların idareye başvuruları üzerine tesis edilecek olumsuz bir idari işlemin iptali istemiyle ve 2577 sayılı Yasa'nın 3 ve 5. maddelerine uygun olarak düzenlenecek dilekçe ile idari yargı yerinde dava açılabileceği ve tespit şeklinde bir dava türünün idari yargı yerlerinde görülmediği belirtilerek dava dilekçesinin reddine karar verilmiş olduğundan, ortada olumsuz görev uyuşmazlığı doğmasına neden olacak şekilde idari yargı yerince göreve ilişkin olarak verilmiş bir karar bulunmamaktadır.

    Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan başvurunun, anılan Yasa'nın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmektedir.

    SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 10.10.2005 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.