Hukuk Bölümü Hüküm Uyuşmazlığı Olmadığına Dair         1993/59 E.  ,  1993/57 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Hüküm uyuşmazlığının giderilmesini isteyen : N.G.

Davalı                                                                       : 1-A.G.

                                                                                    2- T.K. 

            O L A Y          : Davalı T.K. tarafından davacı N.G.’e karşı karşılıksız görünen 17 milyon liralık bir çek nedeniyle ilamsız takipte bulunulmuştur. Davacının bu takibi itirazla durdurması üzerine davalı T.K., borcun ödendiğine dair bir belge ibraz edilmediğinden bahisle itirazın kaldırılmasına, takibin devamına karar verilmesi ve %40 inkar tazminatına hükmedilmesi istemiyle adli yargı yerinde 3. 6.1992 tarihinde dava açmıştır.

            ORDU ASLİYE 1. HUKUK MAHKEMESİ; 22.9.1993 gün ve E:92/343, K:93/414 sayıyla: Davanın kabulüne, itirazın kaldırılmasına, takibin devamı ve davalının %40 inkar tazminatına mahkumiyetine karar vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            Diğer bir çekte ciranta olan davacı, alacaklı A.G. tarafından yapılan icra takibine itiraz ederek durdurmuştur. Buna karşılık davalı A.G. 13.4.1993 tarihinde itirazın iptali ve alacağın tahsili istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

            İMRANLI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 8.11.1993 gün 12-100 sayıyla; alacaklının rücu hakkını kullanarak cirantadan talepte bulunabilmesi için gereğini yerine getirmediği, muhatabın çeki düzenleyen kişi olması nedeniyle, olayda Ticaret Yasası’nın 644. maddesi gereğince sebepsiz iktisap davası açılamaması, özel olarak düzenlenmiş olan bu çekin başka bir ilişki nedeniyle davalıya (N.G.) karşı ileri sürülen alacak nedeniyle yazılı delil başlangıcı sayılamayacağı gerekçesiyle davayı reddetmiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            Davacı, Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderdiği 6.12.1993 tarihli dilekçeyle Ordu ve İmranlı Asliye Hukuk Mahkemeleri kararları arasında hüküm uyuşmazlığı doğduğunu ileri sürerek çelişkinin giderilmesini istemektedir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, Selçuk Tüzün’ün Başkanlığında, Şükrü Kaya EROL, Dr. Ekrem SERİM, Feridun TAŞKIN, Alp Yüksel FIRAT, İrfan ERDİNÇ ve Osman ŞİMŞEK’in katılmaları ile yaptığı 27.12.1993 günlü toplantıda, Rapörtör Hakim- Ayten ANIL’ın raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıya,  Yargıtay Başsavcısı yerine katılan Savcı İsmet GÖKALP ile Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan DİNÇ’in 2247 sayılı Yasa’nın 1. ve 24. maddelerine uygun olmayan başvurunun redinin gerektiği yolundaki yazılı düşünceler doğrultusundaki sözlü açıklamaları alındıktan sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

2247 sayılı Yasa’nın 2592 sayılı Yasayla değişik 24. maddesinde: adli, idari ve askeri yargı mercilerinden en az ikisi tarafından görevle ilgili olmak üzere, kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş, aynı konuya ve sebebe ilişkin, taraflardan en az biri aynı olan ve kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesi olanaksız bulunan hallerde hüküm uyuşmazlığının varlığı kabul edilmektedir.

Başvuru dilekçesi ve eklerinin incelenmesinden, oluştuğu ileri sürülen hüküm uyuşmazlığının adli yargı düzeninde yer alan mahkemeler arasında doğduğu anlaşılmaktadır. Bu tür uyuşmazlıkların çözümü Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasası’nın 428/3.ve 445/10. maddeleri uyarınca Yargıtay’ın görevleri arasında bulunduğundan başvurunun 2247 sayılı Yasa’nın 1.ve 24. maddeleri uyarınca reddi gerekmektedir. 

SONUÇ         :Uyuşmazlık konusu, adli yargı düzeni içinde yer alan mahkemeler arasında doğmuş olması nedeniyle, kararlar arasında 2247 sayılı Yasa’nın 24. maddesinde hüküm uyuşmazlığının varlığı için öngörülen koşullar gerçekleşmediğinden başvurunun aynı Yasa’nın 1. ve 24. maddeleri uyarınca REDDİNE ,27.12.1993 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.