T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

       

            ESAS   NO : 2018/892

            KARAR NO : 2019/96

            KARAR TR: 28.01.2019

 

ÖZET:2247 sayılı Yasanın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayanBAŞVURUNUN, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca REDDİ gerektiğihk.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

                                                              KARAR                                   

                       

            Davacı    :Adli Yargıda                      

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı

Vekili       : Av. K.V.

Davalı    : T.Y.

  İdari Yargıda

            Davacı    : T.Y.

Davalı    : Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı

                                         

O L A Y:  Adli yargı yerinde davacı olan Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili dava dilekçesinde; davalı T.Y.'nun 10.12.2017 tarihinde 06 KZR 37 plakalı aracı ile seyir halindeyken "Sanayi Bulvarı" istikametine köprü üzerine geldiğinde yerinden çıkan köprü bağlantısı demirinin üzerinden geçerken sağ arka lastiğinin patladığını ve jantın eğildiğini, kazanın oluşumunda yol bakım ve onarımından sorumlu kurum ve kuruluşların kusurlu olduğunu ileri sürerek, uğradığı maddi zararının Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığınca giderilmesi istemiyle Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığına müracaat ettiğini, Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 5.3.2018 tarih, 026120180001108 sayılı kararı ile talebin kabulüne karar verilmesi üzerine; Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekilince, talebe ilişkin zararın 2577 sayılı İYUK madde 2/b bendi uyarınca İdari Yargıya taşınması gereken bir durum olduğu, ilgili madde hükmünde İdari Yargı Davaları tanımlanırken;"...İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar (zarar gören) tarafından açılan tam yargı davaları..." olarak ifade edildiği, zarara konu talebin İdari Yargı üzerinden müvekkili idareye yöneltilmesi gerekmekte iken Tüketici Hakem Heyeti eliyle bu doğrultuda karar verilmiş olmasının mevzuat kapsamının dışında olduğu, bu nedenlerle Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 5.3.2018 tarih, 026120180001108 sayılı kararının iptali istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

ANKARA BATI 1. TÜKETİCİ MAHKEMESİ: 5.7.2018 gün ve E:2018/107, K:2018/227 sayı ile,"... … Dosya kapsamına göre; davalı T.Y.’nun 10/12/2017 tarihinde 06 KZR 37 plakalı aracı ile seyir halinde iken "Sanayi Bulvarı" istikametine köprü üzerinde geldiğinde yerinden çıkan köprü bağlantısı demirinin üzerinden geçmesi sonucu sağ arka lastiğinin patladığı ve jantın eğildiği, kazaların oluşumunda yol bakım ve onarımından sorumlu kurum ve kuruluşların kusurlu olduğundan bahisle 280,00 TL zararının Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'ndan tahsili için Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığına müracaatta bulunduğu, hakem heyeti başkanlığı tarafından ayıplı hizmet nedeniyle tüketicinin talebinin kabulü ile 280,00 TL zararın Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı tarafından tüketiciye iadesine karar verildiği anlaşılmış olup, yol yapım, bakım ve denetiminden sorumlu olan davacı kuruma hizmet kusuruna dayalı olarak, alınması gerekli tedbirlerin alınmaması nedeniyle doğan zararın tazmini talebinde 2577 sayılı İYUK 2/1-b maddesi gereğince İdari Yargı'nın görevli olması, gerek Mahkememizin gerekse Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının görev alanında bulunmaması sebebiyle davanın kabulü ile, davaya konu Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 05/03/2018 tarih, 026120180001108 sayılı kararının uyuşmazlığın idarenin hizmet kusurundan kaynaklanması ve İdari Yargının görev alanında kalması sebebiyle iptaline, ödenmiş ise 280,00-TL’nın davacı idareye iadesine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurmak gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi ve ayrıntıları yukarıda açıklandığı üzere;

1-Davanın kabulüne;

Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığının 05/03/2018 tarih,026120180001108 sayılı kararının uyuşmazlığın idarenin hizmet kusurundan kaynaklanması ve İdari Yargının görev alanında kalması sebebiyle iptaline, ödenmiş ise 280,00-TL’nın davacı idareye iadesine …” karar vermiştir.

Bu kez, davacı T.Y. Ankara İli, Şaşmaz Bölgesinde köprünün çıkan demirinin kazaya ve aracının lastiğinde hasara neden olduğundan bahisle aracının lastiğinin tamiri için harcadığı 280,00-TL ile işbu davadan önce Tüketici hakem heyetine ve ardından Tüketici Mahkemesine başvuru aşamalarında harcadığı 280,00-TL olmak üzere toplam 560.00-TL'nin tazmini istemiyleAnkara Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na karşı idari yargıda dava açmıştır.

ANKARA 4. İDARE MAHKEMESİ: 7.12.2018 gün ve E:2018/2123 sayı ile, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun uygulanmasına ilişkin bir tazminat davası olduğu, anılan Kanunun 110. maddesi uyarınca davanın görüm ve çözümünde adli yargı mercilerinin görevli olduğu gerekçesiyle adli yargının görev alanına giren davanın, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesi’nin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine ve dosya incelemesinin bu konuda Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilinceye kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi'nin, Hicabi DURSUN’un Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Süleyman Hilmi AYDIN, Aydemir TUNÇ ve Nurdane TOPUZ'un katılımlarıyla yapılan 28.01.2019 günlü toplantısında:Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 

 

Anayasanın "Uyuşmazlık Mahkemesi" başlıklı 158. maddesinde;

"Uyuşmazlık Mahkemesi adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir. Uyuşmazlık Mahkemesinin kuruluşu, üyelerinin nitelikleri ve seçimleri ile işleyişi kanunla düzenlenir. Bu mahkemenin Başkanlığını Anayasa Mahkemesince, kendi üyeleri arasından görevlendirilen üye yapar.

Diğer mahkemelerle, Anayasa Mahkemesi arasındaki görev uyuşmazlıklarında, Anayasa Mahkemesinin kararı esas alınır." hükmüne yer verilmiş;

2247 Sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanunun "Mahkemenin görevi" başlıklı 1. maddesinde;

"Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli ve idari yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir.

Özel kanun uyarınca hakeme başvurulmasının zorunlu olduğu hallerde, eğer hakemlik görevi hakim tarafından yerine getirilmiş ise bu merci, davanın konusuna göre, yukarıdaki fıkrada yazılı adli veya idari yargı mercilerinden sayılır. " denilmiş;

Aynı Yasanın "Yargı merciilerinin uyuşmazlık mahkemesine başvurmaları" başlıklı 19. maddesinde;

Adli ve idari yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

(Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir. denilmiş.

"İncelemede izlenecek sıra" başlıklı 27. maddesinde;

"Uyuşmazlık Mahkemesi, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceler; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddeder." kuralına yer verilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; 06 KZR 37 plakalı aracın 10.12.2017 tarihinde "Ümitköy" istikametinden "Sanayi Bulvarı" istikametine seyir halindeyken köprü üzerine geldiğinde yerinden çıkan köprü bağlantı demirinin sağ arka lastiği patlaması ve jantı eğmesi suretiyle tek taraflı maddi hasarlı trafik kazası oluştuğu; Turgut Yarpuzlu'nun Etimesgut Kaymakamlığı Tüketici Hakem Heyeti Başkanlığına başvurarak aracında meydana gelen hasarın giderilmesini talep ettiği; Tüketici Hakem Heyetinin 05/03/2018 tarih ve 026120180001108 sayılı kararı ile talebin kabulüne karar verdiği, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığının Hakem Kurulu kararına itiraz ettiği ve neticesinde Ankara Batı 1. Tüketici Mahkemesinin E.2018/107 esasına kayıtlı davayı açtığı,Ankara Batı 1. Tüketici Mahkemesinin 05.07.2018 tarih ve 2018/227 sayılı kararı ile uyuşmazlığın idare mahkemelerince çözümlenmesi gerektiği gerekçesiyle anılan Hakem Heyeti kararının iptaline kesin olarak karar verildiği ve bu kez T.Y.'nun trafik kazası nedeniyle oluştuğunu önesürdüğü zararın tazmini için idari yargı yerinde dava açtığı; Ankara 4. İdare Mahkemesinin E:2018/2123 sayılı ara kararı ile dosyanın mahkememize gönderildiğianlaşılmıştır.

Olayda, Ankara 4. İdare Mahkemesinin kendisini görevsiz görerek verdiği Ara Kararı'nın görevsizlik kararı olduğunda tereddüt bulunmamaktadır, ancak, görev uyuşmazlığına konu edilen Ankara Batı 1. Tüketici Mahkemesi kararı incelendiğinde, mahkemece Tüketici Hakem Heyeti Kararının iptaline, davanın kabulüne karar verdiği anlaşılmaktadır.

 

Diğer yandan idari yargı yerinde açılan davanın, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunundan kaynaklanan sorumluluk yani trafik kazası nedeniyle oluştuğu önesürülen zararın tazmini davası olmasına karşın; adli yargı yerinde açılan davanın Tüketici Hakem Kurulu kararınaitiraz davası niteliği taşıdığı dolayısıyla adli ve idari yargı yerlerinde açılan davaların konularının da aynı olmadığı görülmektedir.

Kaldı ki; Uyuşmazlık Mahkemesinin, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunundan kaynaklanan sorumluluk davalarının, adli yargı yerince çözümlenmesi gerektiği yönünde istikrar kazanmış kararları bulunmaktadır ve sözkonusu davaların adli yargıdaki çözüm yerinin tüketici mahkemeleri değil, asliye hukuk mahkemeleri olduğu da açıktır; dolayısıyla davacı tarafından adli yargı yerinde dava açılırken asliye hukuk mahkemesinde dava açılacağının da gözetilmesi gerekmektedir.

Bu durumda, Tüketici Mahkemesi kararı idari yargı yerinin görevli olduğu gerekçesiyle verilmiş bir görevsizlik kararı niteliğinde olmadığından ve ayrıca adli ve idari yargı yerlerinde açılan davanın konularının da farklılık gösterdiğinden bahisle adli ve idari yargı yerleri arasında 2247 sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca görev uyuşmazlığı koşullarının gerçekleştiğinden sözetmek mümkün değildir.

Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasanın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan Ankara 4. İdare Mahkemesinin 7.12.2018 gün ve E:2018/2123 sayılı başvurusunun, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir.

 

S O N U Ç:2247 sayılı Yasanın 19. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan ve Ankara 4. İdare Mahkemesinin 7.12.2018 gün ve E:2018/2123 sayılı başvurusunun, aynı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 28.01.2019 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

      Başkan                               Üye                               Üye                              Üye

      Hicabi                              Şükrü                          Mehmet                          Birol       

    DURSUN                           BOZER                         AKSU                          SONER          

 

 

 

                                                  Üye                                Üye                              Üye    

                                        Süleyman Hilmi                 Aydemir                        Nurdane

                                              AYDIN                          TUNÇ                          TOPUZ