Hukuk Bölümü 2009/181 E., 2010/138 K.

"İçtihat Metni"

Davacılar : E. A. - S. A.

Vekilleri : Av. V. G. D. - Av. F. B.

Davalı : Milli Savunma Bakanlığı

O L A Y : Hava Kuvvetleri Komutanlığı Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın 27.8.2008 gün ve PER:1900-14003-08 sayılı yazısında, 4 Ağustos 2008 tarihinde kendilerine ulaşan ilgi dilekçenin detaylı olarak incelendiği, yürürlükteki mevzuat (Hava Harp Okulu Kanunu ve Askeri Okullardan Ayrılacak Öğrencilere Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmelik) ve E. A. ile velisi Ş. A. tarafından imzalanan yüklenme senedi gereğince borcunun olmadığına ilişkin herhangi bir karar almalarının söz konusu olmadığı, personel ve amortisman giderlerinin de mevzuat uyarınca hesaplanmak durumunda olduğu, personel ve amortisman giderlerinin ne şekilde hesaplandığı hususunun da ekteki yazıda açıklandığı belirtilmiştir.

Davacılar vekili dava dilekçesinde, E.A.'ın, Maltepe Askeri Lisesi'nde 2002-2006 yılları arasında öğrenim gördükten sonra Hava Harp Okulu'nda öğrenimine 1.9.2006 tarihinde başladığını ve 29.8.2007 tarihinde okuldan çıkarıldığını, 10 Ocak 2008 tarihli ve PER.:0907-579-08/2008/579 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısı ile, S. A.'a Devletçe yapılan masrafların ödettirilmesine ilişkin bilgi verildiğini, 18 Ocak 2008 tarihli ve MLY.:1000-14-08/25 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısında, E. A.'a Hazine alacağının faizi ile birlikte tebliğ tarihinden itibaren en geç 10 gün içinde ödenmesi ve ödenmediği takdirde cebren tahsil yoluna gidileceğinin bildirildiğini, E. A.'ın, 30 Ocak 2008 tarihli dilekçesiyle, maddi zorluk içinde olduğundan taksitlendirme ve aynı zamanda personel ve amortisman giderlerinin nasıl tespit edildiği konusunda bilgi verilmesi talebinde bulunduğunu, 18 Şubat 2008 tarihli ve MLY.:1000-43-08/90 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısında, talep edilen taksitlendirme isteğinin MSB Başhukuk Müşavirliği ve Davalar Daire Başkanlığına görüş alınmak üzere gönderilmiş olduğu bilgisinin verildiğini, aynı yazıda, Hazine alacağının oluşmasında kullanılan personel giderlerinin; Hava Harp Okulu Komutanlığı'nda görev yapan tüm personele ödenen maaşların toplam öğrenci sayısına bölünmesiyle ve amortisman giderlerinin; Hava Harp Okulu Komutanlığı'nda öğrenim görülen dönem içerisinde demirbaşlarda yapılan tamirat ve bakımların toplam öğrenci sayısına bölünmesiyle bulunduğu şeklinde açıklama yapılarak personel ve amortisman giderlerinin nasıl hesaplandığı konusunda bilgi verildiğini, davacılar adına Hava Harp Okulu Komutanlığı'na yaptıkları başvuruyla, davacıların yüklenme ve kefalet senetlerinden dolayı hiçbir borcunun olmadığına ilişkin bir idari karar alınması; bu talebin reddedilmesi halinde ise personel ve amortisman giderlerinin tespitinde kanun ve yönetmeliğe aykırı şekilde hesaplanan tahsil işleminin hukuka aykırı olması nedeniyle bu giderlerin iptal edilerek yeniden hesaplama yapılmasının ve bu talebin reddedilmesi halinde ise Hava Harp Okulu Komutanlığı tarafından E. A.'a doğrudan yapılan personel ve amortisman giderlerinin ayrıştırılarak saptanmasının talep edildiği, 27 Ağustos 2008 tarihli ve PER.:1900-14003-08 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısında, yürürlükteki mevzuat ve yüklenme senedi gereğince borcun olmadığına ilişkin herhangi bir karar alınmasının mümkün olmadığı ve personel ve amortisman giderlerinin mevzuat uyarınca hesaplandığı belirtilerek taleplerinin reddedildiğini ileri sürerek açıkça hukuka aykırı ve keyfi olarak hesaplanan personel ve amortisman giderlerinin hukuka uygun olarak yeniden hesaplanmasına ilişkin taleplerinin reddine ilişkin Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın 27 Ağustos 2008 tarihli ve PER: 1900-14003-08 sayılı işleminin iptal edilmesine ve neticeten personel ve amortisman giderlerinin hukuka uygun olarak yeniden hesaplanmasına; davacılar aleyhine idari işlem yapılmasına sebebiyet veren "Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin" 7 ve 10. maddeleri ile Örnek-1 yüklenme senedinde ve Örnek-2'de yer alan gider kalemlerinden başta personel ve amortisman giderleri olmak üzere gider kalemlerinin nasıl hesaplanacağı açık bir şekilde düzenlenmediğinden, ilgili düzenlemelerin iptaline karar verilmesi istemiyle askeri idari yargı yerinde dava açmıştır.

ASKERİ YÜKSEK İDARE MAHKEMESİ İKİNCİ DAİRESİ; 7.1.2009 gün ve E:2008/1285, K:2009/15 sayı ile, davacılar vekilleri, 19.9.2008 tarihinde AYİM'de kayda geçen dava dilekçesi ile 4.11.2008 tarihinde AYİM'de kayda geçen yenileme dilekçesinin AYİM 2. Dairesi'nce reddi üzerine 19.12.2008 tarihinde AYİM'de kayda geçen ikinci yenileme dilekçesinde özetle; davacılardan E. A.'ın 2002-2006 yılları arasında Maltepe Askeri Lisesi'nde öğrenim gördükten sonra 1.9.2006 tarihinde Hava Harp Okulu'nda öğrenime başladığını ve 29.8.2007 tarihinde okuldan çıkarıldığını, 18.1.2008 tarihli, MLY.:1000-14/25 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısında, davacı E. A.'a Hazine alacağının faizi ile birlikte tebliğ tarihinden itibaren en geç 10 gün içinde ödenmesi ve ödenmediği takdirde cebren tahsil yoluna gidileceğinin bildirildiğini, davacı E. A.'ın 30.1.2008 tarihli dilekçesiyle, maddi zorluk içinde olduğundan taksitlendirme ve aynı zamanda personel ve amortisman giderlerinin nasıl tespit edildiği konusunda bilgi verilmesi talebinde bulunduğunu, 18.2.2008 tarihli ve MLY.:1000-43-08/90 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısında, talep edilen taksitlendirme isteğinin MSB Baş Hukuk Müşavirliği ve Davalar Daire Başkanlığına görüş alınmak üzere gönderilmiş olduğu bilgisinin verildiğini, aynı yazıda, Hazine alacağının oluşmasında kullanılan personel giderlerinin, Hava Harp Okulu Komutanlığı'nda görev yapan tüm personele ödenen maaşların toplam öğrenci sayısına bölünmesiyle ve amortisman giderlerinin, Hava Harp Okulu Komutanlığı'nda öğrenim görülen dönem içerisinde demirbaşlarda yapılan tamirat ve bakımların toplam öğrenci sayısına bölünmesiyle bulunduğu şeklinde açıklama yapılarak personel ve amortisman giderlerinin nasıl hesaplandığı konusunda bilgi verildiğini, davacının adına Hava Harp Okulu Komutanlığı'na yaptıkları başvuruyla, davacıların yüklenme ve kefalet senetlerinden dolayı hiçbir borcunun olmadığına ilişkin bir idari karar alınması, bu talebin reddedilmesi halinde ise personel ve amortisman giderlerinin tespitinde, kanun ve yönetmeliğe aykırı şekilde hesaplanması sebebiyle, tahsil işleminin hukuka aykırı olması nedeniyle bu giderlerin iptal edilerek yeniden hesaplama yapılmasını ve bu talebin reddedilmesi halinde ise Hava Harp Okulu Komutanlığı tarafından davacılardan E. A'a doğrudan yapılan personel ve amortisman giderlerinin ayrıştırılarak saptanmasını talep ettiklerini, 27.8.2008 tarihli, PER.:1900-14003-08 sayılı Hava Harp Okulu Komutanlığı yazısında, yürürlükteki mevzuat ve yüklenme senedi gereğince borcun olmadığına ilişkin herhangi bir karar alınmasının mümkün olmadığı ve personel ve amortisman giderlerinin mevzuat uyarınca hesaplandığı belirtilerek taleplerinin hepsinin reddedildiğini, bunun üzerine işbu iptal davasının açılması zorunluluğunun doğduğunu, açıkça hukuka aykırı ve keyfi olarak hesaplanan personel ve amortisman giderlerinin hukuka uygun olarak yeniden hesaplanmasına ilişkin taleplerinin reddine ilişkin Hava Harp Okulu Komutanlığı işleminin iptal edilmesi ve neticeten personel ve amortisman giderlerinin hukuka uygun olarak yeniden hesaplanması gerektiği, ayrıca davacılar aleyhine idari işlem yapılmasına sebebiyet veren "Askeri Okullara AIınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin" 7 ve 10. maddeleri ile Örnek-1 yüklenme senedinde ve Örnek-2'de yer alan gider kalemlerinden başta personel ve amortisman giderleri olmak üzere hesaplanmasının açıkça tespit edilmemesinin Günışığında Yönetim ilkelerine aykırı olduğundan, belirtilen düzenlemelerin evleviyetle iptalinin gerektiğini belirterek, davacılar aleyhine idari işlem yapılmasına sebebiyet veren "Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin" 7 ve 10. maddeleri ile Örnek-1 yüklenme senedinde ve Örnek-2'de yer alan gider kalemlerinden başta personel ve amortisman giderleri olmak üzere gider kalemlerinin nasıl hesaplanacağı açık bir şekilde düzenlenmediğinden ilgili düzenlemelerin iptaline, açıkça hukuka aykırı ve keyfi olarak hesaplanan personel ve amortisman giderlerinin yukarıda belirtilen gerekçelerle hukuka uygun olarak yeniden hesaplanmasına ilişkin taleplerinin reddine ilişkin Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın 27.8.2008 tarihli ve PER.:1900-14003-08 sayılı işleminin iptal edilmesine ve neticeten personel ve amortisman giderlerinin hukuka uygun olarak yeniden hesaplanmasına ve yürütmenin durdurularak davacılar aleyhine yapılan tazminat takibinin durdurulmasına karar verilmesini talep ve dava ettikleri, 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu'na göre, davanın görevli yargı yerinde açılıp açılmadığının ilk inceleme sırasında davanın esasına girilmeden incelenecek hususlar arasında sayıldığı, zira; görevin kamu düzeni ile ilgili olup, davanın her safhasında dikkate alınmasının hukuk alanında ihtilafsız kabul edilen bir keyfiyet olduğu, bu nedenle, işin esasına girilmeden davanın görevli yargı yerinde açılıp açılmadığı hususunun incelendiği, Anayasa'nın, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin görevleri, üyelerinin seçimi ve özlük hakları, kuruIuşu, işleyişi ile yargılama usullerine ilişkin 157. maddesinde, "Askeri Yüksek İdare Mahkemesi askeri olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile, asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların yargı denetimini yapan ilk ve son derece mahkemesidir. Ancak askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda ilgilinin asker kişi olması şartı aranmaz" hükmünün bulunduğu, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin görevlerini belirleyen 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu'nun 2508 sayılı Kanun'la değişik 20. maddesinde, "Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Türk Milleti adına askeri olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile, asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların ilk ve son derece mahkemesi olarak yargı denetimini ve diğer kanunlarda gösterilen görevleri yapar. Ancak, askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda, ilgilinin asker kişi olması şartı aranmaz. Bu kanun uygulanmasında asker kişiden maksat, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli bulunan veya hizmetten ayrılmış olan subay, askeri memur, astsubay, askeri öğrenci, uzman çavuş, uzman jandarma çavuş, erbaş ve erler ile sivil memurlardır" hükmünün, aynı Kanunun "İdari davalar ve yargı yetkisinin sınırı" başlığını taşıyan 21. maddesinde de, 20. maddesinde belirtilen kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemden dolayı açılacak iptal ve tam yargı davalarının doğrudan doğruya ve kesin olarak Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde çözümlenip karara bağlanacağı hükmünün yer aldığı, Anayasa'nın ve 1602 sayılı Kanun'un bu hükümleri karşısında bir davaya Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nde bakılabilmesi için; idari işlemin bir asker kişi gözönünde tutularak tesis edilmesi veya idari eylemin bir asker kişiye yönelmiş olması, yahut uyuşmazlığın askerlik yükümlülüğünden doğmuş olması ve dava konusu idari işlem ve eylemin askeri hizmete ilişkin bulunması şartlarının birlikte gerçekleşmiş olması gerektiği, açıklanan mevzuat çerçevesinde dava konusu işlemler incelendiğinde; Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin 7, 10. maddeleri ile Örnek-1 yüklenme senedinin ve Örnek-2'de yer alan gider kalemlerinden personel ve amortisman giderlerinin iptali istemi yönünden; iptali istenen Yönetmeliğin, MiIIi Savunma Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Maliye Bakanlığı tarafından yürütüldüğü, özü itibariyle askeri okullardan çıktıklarından/çıkartıldıklarından askeri öğrenci, dolayısıyla "asker kişi" sıfatı kalmayan sivil şahısların, yüklenme senedine uygun olarak kendilerine yapılan harcamaların tahsiline yönelik olduğu, bu anlamda "askeri hizmete ilişkin olma" şartının da gerçekleşmediği, anılan Yönetmeliğin uygulanmasından kaynaklanan uyuşmazlıkların da adliye mahkemelerinde çözümlendiği göz önünde bulundurulduğunda (U.M.,12.11.2001/63 E., 2001/74 K.) Yönetmeliğin anılan maddelerinin iptali istemli davanın görülmesi ve çözüm yerinin AYİM olmadığı, genel idari yargı yerinin görevli olduğu, dava konusu öğrenim giderlerinin yeniden hesaplanması talebinin reddine ilişkin işlemin iptali yönünden; öğrenim giderlerinin hesaplanması ve tahsili işleminin özel hukuk ilişkisinden doğan bir alacak borç ilişkisi olduğu ve davacılar ile davalı idare tarafından düzenlenen "Yüklenme Senedi" ve "Kefalet Senedi'ne dayandığı, düzenlenen bu Yüklenme ve Kefalet Senedinden çıkacak ihtilaflarda Ankara Mahkemeleri ile İcra Dairelerinin yetkili olduğunun belirtildiği, buna göre davacıların bu talebi yönünden görevli mahkemenin AYİM değil, adliye mahkemeleri olduğu sonuç ve kanaatine varıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir.

Davacılar vekili, bu kez, aynı istemle genel idari yargı yerinde dava açmıştır.

DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRESİ; 16.3.2009 gün ve E:2009/1779, K:2009/1858 sayı ile, davanın; Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksekokullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin 7. ve 10. maddeleri ile Örnek -1 yüklenme senedinde ve Örnek-2 de yer alan gider kalemlerinden personel ve amortisman gideri ile yeniden maliyet hesabı yapılması istemiyle yapılan başvuruların reddine ilişkin Hava Harp Okulu Komutanlığı işlemlerinin iptali istemiyle açıldığı, Anayasa'nın 157. maddesinde, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin, askeri olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların yargı denetimini yapan ilk ve son derece mahkemesi olduğu, ancak askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda ilgilinin asker kişi olması şartının aranamayacağının belirtildiği, 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Yasası'nın değişik 20. maddesinin 1. fıkrasında da aynı hükmün yer aldığı, yukarıda açıklanan Anayasa ve Yasa kurallarına göre, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin bir davaya bakabilmesi için dava konusu idari işlemin "asker kişileri ilgilendirmesi" ve "askeri hizmete ilişkin bulunması" şartlarının birlikte gerçekleşmesi gerektiği, dava konusu olayda, Hava Harp Okulu'nda öğrenci iken okuldan ayrılan E. A.'ın askeri öğrenciliği döneminde yapılan öğrenim masraflarının tahsil edileceğinin bildirilmesi üzerine adı geçen ve kefili tarafından hesaplama şekline yapılan itirazın reddi nedeniyle, bireysel işlem ile işlemin dayanağı olan Yönetmeliğin konuyla ilgili hükümlerinin iptalinin istendiğinin görüldüğü, bu durumda, dava konusu Yönetmeliğin, 1602 sayılı Yasa'nın 20. maddesinde öngörülen asker kişiyi ilgilendirme ve askeri hizmete ilişkin bulunma koşullarını birlikte taşıdığı sonucuna varıldığından, davanın görüm ve çözümünde görevli mahkemenin Askeri Yüksek İdare Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar kesinleşmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler: Mustafa KICALIOĞLU, Mahmut BİLGEN, Habibe ÜNAL, Sıddık YILDIZ, Muhittin KARATOPRAK ve Sedat ÇELENLİOĞLU'nun katılımlarıyla yapılan 5.7.2010 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME : Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; genel idari ve askeri idari yargı yerleri arasında anılan Yasanın 14. maddesinde öngörülen biçimde Yönetmelik iptali yönünden olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, genel idari yargı dosyasının davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren Danıştay'ca 15. maddede belirtilen hükmün aksine, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası temin edilmeden Mahkememize gönderildiği görülmekte ise de; Başkanlıkça, askeri idari yargı dosyası da ilgili Mahkemesinden getirtilmiş olup, sonuçta usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, genel idari ve askeri idari yargı yerleri arasında Yönetmelik iptali yönünden doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ : Raportör-Hakim Nurdane TOPUZ'un, bireysel işlem yönünden, 2247 sayılı Yasa'da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği; Yönetmelik iptali yönünden, davanın çözümünde genel idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Danıştay Savcısı Mehmet AKKAYA'nın bireysel işlem yönünden, başvurunun reddi gerektiği; Yönetmelik iptali yönünden, davada askeri idari yargının görevli olduğu, AYİM Savcısı Yasin TEKAKÇA'nın bireysel işlem yönünden, başvurunun reddi gerektiği; Yönetmelik iptali yönünden, davada genel idari yargının görevli olduğu yolundaki yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

Dava, Hava Harp Okulu Komutanlığı'nın 27 Ağustos 2008 tarihli ve PER: 1900-14003-08 sayılı işleminin ve Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin 7 ve 10. maddeleri ile Örnek-1 yüklenme senedinde ve Örnek-2'de yer alan gider kalemlerinden başta personel ve amortisman giderleri olmak üzere gider kalemleriyle ilgili düzenlemelerin iptaline karar verilmesi istemiyle açılmıştır.

İptali istenilen bireysel işlem yönünden konu incelendiğinde:

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 14. maddesinde, "Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir.

Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca ve ceza davalarında ise ayrıca ilgili makamlarca ileri sürülebilir" hükmüne yer verilmiştir.

Açılan bir davada bir yargı merciinin görevsizlik kararı vermesinden sonra görevli olduğu işaret edilen yargı merciine bu davanın intikali üzerine, bu yargı merciince de görevsizlik kararı verilerek daha önce görevsizlik kararı veren yargı merciinin görevli olduğuna işaret edilmesi halinde doğan olumsuz görev uyuşmazlığı nedeniyle tarafları, sebebi ve konusu aynı olan bir davaya bakacak mahkeme bulunmadığından, anılan Yasanın 14. maddesine göre yapılacak başvuru üzerine Uyuşmazlık Mahkemesi'nce görevli yargı merci belirtilmek suretiyle davanın esasının incelenebilmesi olanaklı hale gelecektir.

Olayda, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Dairesi'nce verilen görevsizlik kararında, bireysel işlem yönünden adli yargının görevli olduğuna işaret edildiği halde Yönetmelikle birlikte bireysel işlemin iptali istemiyle genel idari yargı yerinde dava açıldığı, Danıştay Sekizinci Dairesi'nce, davanın görüm ve çözümünde görevli mahkemenin Askeri Yüksek İdare Mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verildiği; davacı vekili tarafından, söz konusu kararlar nedeniyle doğduğu ileri sürülen görev uyuşmazlığının giderilmesinin istenildiği anlaşılmıştır.

Oysa, AYİM İkinci Dairesi'nin görevli olduğuna işaret ettiği adli yargı yerine açılmış bir dava ve bu dava sonucunda daha önce görevsizlik kararları veren yargı mercilerinin görevli olduğu yolunda verilmiş bir görevsizlik kararı olmadığına göre, olayda davaya bakacak bir mahkeme kalmadığından söz edilemez. Başka bir ifadeyle, davacının, AYİM İkinci Dairesi'nce verilen görevsizlik kararı üzerine adli yargı yerinde dava açması gerekirdi.

Bu durumda, askeri idari yargı yeri tarafından, davada üçüncü bir yargı mercii olan adli yargı yerinin görevli olduğuna işaret edilerek görevsizlik kararı verilmiş olması karşısında, olayda 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen yönteme uygun olarak olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğundan söz etmek olanaksızdır.

İptali istenilen Yönetmelik yönünden konu incelendiğinde:

Anayasa'nın 157. maddesinde, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin, askeri olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile, asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların yargı denetimini yapan ilk ve son derece mahkemesi olduğu; ancak, askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda ilgilinin asker kişi olması şartının aranmayacağı belirtilmiş; 1602 sayılı Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Kanunu'nun 25.12.1981 tarih ve 2568 sayılı Yasa ile değişik 20. maddesinin birinci fıkrasında, "Askeri Yüksek İdare Mahkemesi Türk Milleti adına; askeri olmayan makamlarca tesis edilmiş olsa bile, asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden doğan uyuşmazlıkların ilk ve son derece mahkemesi olarak yargı denetimini ve diğer kanunlarda gösterilen, görevleri yapar. Ancak, askerlik yükümlülüğünden doğan uyuşmazlıklarda; ilgilinin asker kişi olması şartı aranmaz"; 21. maddesinin birinci fıkrasında ise, "20 nci maddede belirtilen kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin idari işlem ve eylemlerden dolayı; yetki, sebep, şekil, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından bahisle menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılacak iptal davaları, aynı idari işlem ve eylemlerin haklarını ihlal etmesi halinde açılacak tam yargı davaları, doğrudan doğruya ve kesin olarak Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde çözümlenir ve karara bağlanır" denilmiştir.

Bu düzenlemelere göre, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi'nin bir davaya bakabilmesi için dava konusu idari işlem veya eylemin "asker kişiyi ilgilendirmesi" ve "askeri hizmete ilişkin bulunması" koşullarının birlikte gerçekleşmesi gerekmektedir.

1602 sayılı Yasa'nın değişik 20. maddesinin ikinci fıkrasında, Türk Silahlı Kuvvetlerinde görevli bulunan veya hizmetten ayrılmış olan subay, askeri memur, astsubay, askeri öğrenci, uzman çavuş, uzman jandarma çavuş, erbaş ve erler ile sivil memurlar asker kişi sayılmaktadır.

Askeri Okullara Alınan Öğrenciler ile Silahlı Kuvvetler Hesabına Fakülte ve Yüksek Okullarda Okuyan Öğrenciler İçin Yüklenme Senedi Düzenlenmesine ve Bu Okullardan Çeşitli Sebeplerle Ayrılacak Öğrencilere veya Kefillerine Ödettirilecek Tazminata Dair Yönetmeliğin "Amaç" başlığını taşıyan 1. maddesinde, "Bu Yönetmeliğin amacı; askeri okullara alınan öğrenciler ile Silâhlı Kuvvetler hesabına fakülte ve yüksek okullarda okuyan öğrenciler için düzenlenecek olan yüklenme ve kefalet senedi ile bu okullardan başarısızlık, disiplinsizlik ve benzeri diğer sebeplerle ayrılacak öğrencilere Devletçe yapılan harcamaların karşılığı olarak tesbit edilecek tazminatın hesaplanmasında uygulanacak esasları belirlemektir"; "Kapsam" başlığını taşıyan 2. maddesinde, "Bu Yönetmelik hükümleri her derecedeki askeri okullarda ve Silâhlı Kuvvetler hesabına fakülte ve yüksek okullarda okuyan öğrenciler ile bu okullardan ayrılan öğrencileri, bunların kefillerini ve velilerini kapsar" denilmiştir.

Buna göre; bu Yönetmelik hükümlerinin her derecedeki askeri okullarda ve Silâhlı Kuvvetler hesabına fakülte ve yüksek okullarda okuyan öğrenciler ile bu okullardan ayrılan öğrencileri, bunların kefillerini ve velilerini kapsadığı, davacılardan Erhan Acar'ın askeri öğrencilikle ilişiği kesilmiş olmakla birlikte 1602 sayılı Yasa'nın 20. maddesinde sayılan asker kişilerden olduğu ve bu nedenle dava konusu Yönetmeliğin asker kişiyi ilgilendirdiği; diğer davacının ise, Erhan Acar'ın kefili olması gözetildiğinde, anılan Yönetmeliğin bu kişiye de uygulanacağı kuşkusuzdur.

Dava konusu Yönetmeliğin iptalinin istenilmesi nedeniyle anılan Yönetmeliğin askeri hizmete ilişkin düzenlemeleri içerip içermediğine gelince:

Yönetmelikteki düzenlemeler, özünde asker sayılan askeri öğrencilere yönelik bulunduğundan, asker kişileri ilgilendiren ve askeri hizmete ilişkin bir düzenleme niteliği taşıdığı anlaşılmıştır.

Belirtilen durum karşısında, anılan Yönetmeliğin iptaline ilişkin açılan davada, Anayasa'nın 157. ve 1602 sayılı Yasa'nın 20. maddelerinde öngörülen koşullar birlikte gerçekleştiğinden, davanın görüm ve çözümünün askeri idari yargı yerinin görevine girdiği sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, 2247 sayılı Yasa'nın 27. maddesi, "Uyuşmazlık Mahkemesi, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceler; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddeder" hükmünü taşımakta olup, yukarıda açıklanan nedenlerle, bireysel işlem yönünden, yöntemine uymayan başvurunun anılan 27. madde uyarınca reddi; Yönetmelik iptali yönünden, Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Dairesi'nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ : Bireysel işlem yönünden, 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİNE; Yönetmelik iptali yönünden, davanın çözümünde ASKERİ İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Askeri Yüksek İdare Mahkemesi İkinci Dairesi'nin 7.1.2009 gün ve E:2008/1285, K:2009/15 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 5.7.2010 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.