T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

        

     ESAS      NO : 2020 / 409

     KARAR  NO : 2020 / 430

   KARAR TR  : 13.07.2020

 

ÖZET : Tapuda kayıtlı, 3531,05 m2 miktarlı, “Mezarlık” vasıflı taşınmazın, “üzerinde mezarlar bulunan yaklaşık 60 m2 lik kısmının taşınmazdan ifraz edilip, mezarlık vasıflı olarak;  fiilen arsa vasfında kalan kısmının ise arsa vasıflı olarak ve ayrı parsel numaraları ile "Söğütlü Köyü Camii Vakfı'' adına tapuya tescillerine; bu taleplerin kabul edilmemesi halinde ise taşınmazın (Mezarlık) olan vasfının (Arsa ve Mezarlık) olarak düzeltilmesine karar verilmesi ve aynı istemle yapılan  başvurunun reddine ilişkin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Trabzon 9. Bölge Müdürlüğü işleminin iptali  istemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

K  A  R  A  R

 

Davacı          : Vakıflar Genel Müdürlüğünü İzafeten Trabzon Vakıflar Bölge Müdürlüğü

Vekili           : Av. M. D.

Davalı           : Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünü İzafeten Şavşat Tapu Müdürlüğü

 

O  L  A  Y    : Davacı vekili dilekçesinde; Artvin İli, Şavşat İlçesi, Söğütlü Mahallesinde,  tapunun 207 ada 149 parselinde kayıtlı 3531,05 m2 miktarlı taşınmazın, müvekkili tarafından yönetilip temsil edilen mazbut, "Söğütlü Köyü Camii Vakfı"na, ait olduğunu; tapu kaydında vasfının Mezarlık olarak göründüğünü, bu durumun hatalı olduğunu,  düzeltilmesinin gerektiğini, çünkü; taşınmazın evveliyatında, Şavşat Asliye Hukuk Mahkemesinin 12.12.1955 tarih 955/2 Esas, karar sayılı ilamı ile oluşan tapu kaydı ile 3000 m2 miktarlı, "Escari Müsmireyi havi tarla" vasıflı olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü adına kayıtlı iken, 1998     yılında mahallinde yapılan kadastro çalışmaları sonucunda, vakıf taşınmazının doğu hududunda bulunan mezarlığın bir kısmının vakıf taşınmaza eklendiğini, taşınmazın, sanki tamamı mezarlıkmış gibi vasfı mezarlık olarak değiştirildiğini ve taşınmazın, 207 ada ve 149 parsel numarası ile 3.562,95 m2 miktarlı olarak Vakıflar Genel Müdürlüğü adına tespit ve tapuya tescil edildiğini; daha sonra  2015 yılında yapılan yenileme kadastrosu çalışmaları neticesinde,  taşınmazın aynı ada ve parsel numarası ile ve aynı vasıfla ancak 3.531,05 m2 miktarlı olarak müvekkili adına tespit ve tapuya tescil edilmiş olduğunu; ancak, taşınmazın yalnızca, sonradan taşınmaza eklenen, yaklaşık 60 m2.lik kısmı üzerinde mezarlar bulunduğunu, diğer kısımlarının arsa vasfında olduğunu; son olarak, müvekkili İdarenin talebi üzerine, dava konusu taşınmazın Vakıflar Genel Müdürlüğü olan maliki evveliyat tapu kayıtları ile müvekkili nezdinde tutulan kayıtlara uygun olarak,  Söğütlü Köyü Camii Vakfı olarak düzeltildiğini;  müvekkili İdare tarafından, 17.08.2018 tarih ve 121434 sayılı yazı ile, söz konusu taşınmazın, üzerinde mezar bulunmayan ve fiilen arsa vasfında olan kısmının ifraz edilerek bahse konu kısmın arsa vasfı ile üzerinde mezar bulunan kalan kısmının ise mezarlık vasfı ile tapuya tescil edilmesi istenilmesine rağmen; bu talebin Tapu ve Kadastro Trabzon 9. Bölge Müdürlüğü tarafından 2538601 sayılı yazı ile reddedildiğini; ayrı bir tüzel kişiliği ve bütçesi olan, tüm gelirlerini dava konusu taşınmaz gibi taşınmazları gelir getirici şekilde değerlendirmek suretiyle elde ettiği gelirlerden sağlayan, tüm giderlerini de bahse konu gelirlerden karşılayan, müvekkili İdarenin, yatırım programına aldığı, ancak vasfı itibarıyla üzerinde herhangi bir yatırım yapamadığı, dava konusu taşınmazın, üzerinde yatırım yapılabilmesi için (evveliyat tapu kayıtları ile fiili zemine uygun olarak) taleplerinin karşılanması gerektiğini ifade ederek;  mülkiyeti müvekkili mazbut, "Söğütlü Köyü Camii Vakfı"na ait olan, Artvin İli, Şavşat İlçesi, Söğütlü Mahallesinde kâin tapunun 207 ada 149 parselinde kayıtlı, 3531,05 m2 miktarlı, “Mezarlık” vasıflı taşınmazın “üzerinde mezarlar bulunan yaklaşık 60 m2 lik kısmının taşınmazdan ifraz edilip, mezarlık vasıflı olarak;  fiilen arsa vasfında olan, kalan kısmının ise arsa vasıflı olarak ve ayrı parsel numaraları ile "Söğütlü Köyü Camii Vakfı" adına tapuya tescillerine, bu taleplerinin  kabul edilmemesi halinde ise, taşınmazın (Mezarlık) olan vasfının ( Arsa ve Mezarlık ) olarak düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle 2.7.2019 tarihinde  adli yargı yerinde dava açmıştır.

ŞAVŞAT SULH HUKUK MAHKEMESİ: 18.12.2019 gün ve E:2019/268, K:2019/549 sayı ile, “(…)Davacının talebinin tapuda cins ve vasıf düzeltilmesine yönelik olduğu, 22.07.2013 tarihli ve 2013/5150 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan (18.05.1994 tarihli ve 94/5623 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan Tapu Sicili Tüzüğü'nün 81 ve 85.) Tapu Sicili Tüzüğünün 72. ve 74. maddelerine göre tapu kütüğündeki kaydın değiştirilmesi ve kütük üzerindeki düzeltmelerin, bir başka ifade ile tapuda cins ve vasıf düzeltilmesi işlemlerinin tapu idaresince yapılacağı ve idari bir görev olduğu (Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/18335 esas 2018/10662 karar, 2015/2599 esas 2015/3071 karar sayılı ilamları) tartışmasız olduğundan bu görevin tapu idaresince yapılacağı, davacı tarafın cins tashihi için kadastro müdürlüğüne müracaatı üzerine isteğinin reddedildiği ve bu karar üzerine idari yargı yoluna gidilebileceği anlaşılmakla her ne kadar iş bu dava mahkememizde açılmış ise de idari bir işlemin iptali istenilmiş olup davanın konusunun adli yargı alanına dahil olmayıp, idari yargı ile bağlı olduğu anlaşılmıştır.

HMK 114/1-b maddesi gereğince yargı yolunun caiz olması dava şartlarındandır. HMK 115/1 maddesi gereğince mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır, HMK 115/2 maddesi gereğince de mahkeme dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.

Görev kamu düzeninden olup mahkemelerce yargılamanın her aşamasında resen gözetilecek hususlar olduğundan 22.07.2013 tarihli Tapu Sicili Tüzüğünün 72 ve 74 (18.05.1994 tarihli Tüzüğün 81 ve 85) maddeleri gereğince cins (vasıf) düzeltilmesi işlemlerinin tapu idaresince yapılacağı gerekçesiyle görev yönünden davanın reddine karar vermek gerekmiş, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;

1-22/07/2013 tarihli ve 2013/5150 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile yürürlüğe konulan tapu sicil tüzüğünün 72. ve 74. maddelerine göre tapu kütüğündeki kaydın değiştirilmesi ve kütük üzerindeki düzeltmelerin, tapuda cins ve vasıf düzeltilmesi işlemlerinin tapu idaresince yapılacağı ve idari bir görev olduğu anlaşılmakla davanın yargı yolu caiz olmadığından GÖREV YÖNÜNDEN REDDİNE…” karar vermiş; istinaf yoluna başvurulması üzerine Trabzon Bölge Adliye Mahkemesi 3.Hukuk Dairesince; 20.2.2020 gün ve E:2020/59, K:2020/55 sayı ile, davacı tarafın istinaf başvurusunun HMK’nın 353/(l)-b.l maddesi gereğince esastan reddine kesin olmak üzere karar vermiş ve görevsizlik kararı kesinleşmiştir.

Davacı vekili bu kez, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Trabzon 9. Bölge Müdürlüğü’nün 04.09.2018 tarih ve 2538601 sayılı red işleminin iptali ile dava konusu Artvin İli, Şavşat İlçesi, Söğütlü Mahallesinde kâin tapunun 207 ada 149 parselinde kayıtlı, 3531,05 m2 miktarlı, “Mezarlık” vasıflı taşınmazın “üzerinde mezarlar bulunan yaklaşık 60 m2 lik kısmının taşınmazdan ifraz edilip, mezarlık vasıflı olarak, fiilen arsa vasfında olarak, kalan kısmının ise arsa vasıflı olarak ve ayrı parsel numaraları ile "Söğütlü Köyü Camii Vakfı'' adına tapuya tescillerine, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise taşınmazın (Mezarlık) olan vasfının (Arsa ve Mezarlık) olarak düzeltilmesine karar verilmesi  istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

RİZE İDARE MAHKEMESİ: 19.3.2020 gün ve E:2020/212 sayı ile, “(…)Türk Medeni Kanununun 997. maddesinde; "Taşınmazlar üzerindeki hakları göstermek üzere tapu sicili tutulur. Tapu sicili, tapu kütüğü ve kat mülkiyeti kütüğü ile bunları tamamlayan yevmiye defteri ve belgeler ile planlardan oluşur. Sicilin örneği, nasıl tutulacağı ve yardımcı siciller tüzükle belirlenir", 1027. maddesinin 1. fıkrasında; "İlgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memuru tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararıyla düzeltebilir." , 3. fıkrasında "Tapu memuru, basit yazı yanlışlıklarını, tüzük kuralları uyarınca resen düzeltir." hükümlerine yer verilmiştir.

Tapu Sicil Tüzüğünün 1. maddesinde "Bu tüzüğün amacı, 22.11.2001 tarih ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun öngördüğü tapu sicillerinin düzenli bir biçimde tutulmasını sağlamaktır.", 16. maddesinde "Kanunlarda veya bu Tüzükte belirlenen istisnalar dışında, yazılı istem olmadıkça tapu sicili tapu sicili üzerinde işlem yapılamaz", 17. maddesinde "Kanuni istisnalar dışında, tapu sicilinde hak sahibi olan kişiler istemde bulunabilir.", 72. Maddesinde "Tapu sicilinde değişiklik, hak sahibinin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır.", 74. maddesinin 1. fıkrasında "Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı basit yazım hatası yapıldığının tespit edilmesi halinde, müdür tarafından nedeni düzeltmeler sicilinde açıklanarak, re'sen düzeltme yapılır.", 5. fıkrasında "Yapılacak düzeltmeler hatalı yazımdan sonra hak sahibi olmuş kişilerin hakkını etkileyici nitelikte ise, bu hak sahiplerinin de yazılı olurları aranır." düzenlemelerine yer verilmiştir.

Dosyanın incelenmesinden; davacı tarafından, Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Trabzon 9. Bölge Müdürlüğü'nün 04.09.2018 tarih ve 2538601 sayılı ret işleminin iptali ile Mazbut Söğütlü Köyü Camii Vakfı'nın maliki olduğu ve Artvin ili Şavşat ilçesi Söğütlü Mahallesinde yer alan 207 ada 149 parselde kayıtlı 3.531,05 m2 yüzölçümlü mezarlık vasıflı taşınmazın üzerinde mezarlar bulunan 60 m2'lik kısmının mezarlık vasıflı olarak taşınmazdan ifraz edilerek, kalan kısmının ise arsa vasıflı olarak ve ayrı parsel numaraları ile "Söğütlü Köyü Camii Vakfı" adına tapuya tescillerine, bu talebin kabul edilmemesi halinde ise taşınmazın 'Mezarlık’ olan vasfının 'Arsa ve mezarlık' olarak düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

Tapu sicili ile ilgili olarak yukarıda yer verilen hükümler birlikte değerlendirildiğinde, tapu sicili üzerinde yapılacak değişikliklerin hak sahiplerinin istemi ile ya da basit yazım hatası yapıldığının tespit edilmesi halinde Mahkeme kararına gerek kalmaksızın resen Tapu Müdürü tarafından yapılabilecek iken bunlar haricindeki tapu sicili üzerindeki değişikliklerin ancak Mahkeme kararıyla yapılabileceği sonucuna varılmaktadır. Davaya konu olayda, tapu sicili üzerinde hak sahiplerini etkileyen bir değişiklik talebinin bulunması ve bu değişiklik ile ilgili hak sahiplerinin talebi bulunmaması karşısında değişikliğin ancak Mahkeme kararı ile yapılabileceği, tapu sicili üzerinde değişiklik yapılacak kararın verileceği davanın da adli yargı görev alanında olduğu sonucuna varılmıştır.

Nitekim, benzer uyuşmazlıklarda verilen Uyuşmazlık Mahkemesi'nin 26/03/2018 tarih ve E:2018/74 K:2018/140 sayılı kararı ile 26/11/2018 tarih ve E:2018/637 K:2018/707 sayılı kararı da bu yöndedir.

Bu durumda; anılan Yasa hükümleri ve Uyuşmazlık Mahkemesi kararları uyarınca söz konusu uyuşmazlığın adli yargı merciilerinin görevine girdiği ve Mahkememizin görevsiz olduğu sonucuna varıldığından, görev uyuşmazlığının giderilmesi ve görevli yargı merciinin belirlenmesi için dava dosyasının Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesi gerekmektedir.

Açıklanan nedenlerle;

1.2247 sayılı Kanun'un 19'uncu maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için işbu dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi'ne gönderilmesine,

2.Şavşat Sulh Hukuk Mahkemesi'nin E:2019/268 sayılı dosyasının Mahkemesinden istenilmesine,

3-Dosya incelemesinin Uyuşmazlık Mahkemesi'nce karar verilinceye kadar ertelenmesine…” karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Hicabi DURSUN’un Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan 13.07.2020 günlü toplantısında:

I-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; İdare Mahkemesince, 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, idari yargı dosyasının Mahkemece, ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Taşkın ÇELİK’in, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ’nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise  davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, Artvin İli, Şavşat İlçesi, Söğütlü Mahallesinde bulunan, tapunun 207 ada 149 parselinde kayıtlı, 3531,05 m2 miktarlı, “Mezarlık” vasıflı taşınmazın, “üzerinde mezarlar bulunan yaklaşık 60 m2 lik kısmının taşınmazdan ifraz edilip, mezarlık vasıflı olarak;  fiilen arsa vasfında olarak kalan kısmının ise arsa vasıflı olarak ve ayrı parsel numaraları ile "Söğütlü Köyü Camii Vakfı'' adına tapuya tescillerine; bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise taşınmazın (Mezarlık) olan vasfının (Arsa ve Mezarlık) olarak düzeltilmesine karar verilmesi ve aynı istemle yapılan  başvurunun reddine ilişkin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Trabzon 9. Bölge Müdürlüğü’nün 04.09.2018 tarih ve 2538601 sayılı işleminin iptali  istemiyle açılmıştır.

4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun Üçüncü Kısım, İkinci Bölümünde Tapu Sicili başlığı altında; Kanunun 997.maddesinde, taşınmazlar üzerindeki hakları göstermek üzere tapu sicili tutulacağı, tapu sicilinin, tapu kütüğü ve kat mülkiyeti kütüğü ile bunları tamamlayan yevmiye defteri ve belgeler ile plânlardan oluştuğu, sicilin örneğinin, nasıl tutulacağının ve yardımcı sicillerin tüzükle* belirleneceği; 998.maddesinde, arazilerin, taşınmazlar üzerindeki bağımsız ve sürekli hakların, kat mülkiyetine konu olan bağımsız bölümlerin tapu siciline taşınmaz olarak kaydedileceği; arazinin tapu siciline kaydının, özel kanun hükümlerine tâbi olduğu, bağımsız ve sürekli hakların kaydedilmesi için gerekli koşullar ve usulün tüzükle*  belirleneceği; 1007. maddesinde, tapu sicilinin tutulmasından doğan bütün zararlardan Devletin sorumlu olduğu, Devletin, zararın doğmasında kusuru bulunan görevlilere rücu edeceği; Devletin sorumluluğuna ilişkin davaların, tapu sicilinin bulunduğu yer mahkemesinde görüleceği;   1008.maddesinde, taşınmaza ilişkin, mülkiyet, irtifak hakları ve taşınmaz yükleri ve rehin haklarının tapu kütüğüne tescil edileceği; 1013.maddesinde, tescilin, tasarrufa konu olan taşınmaz malikinin yazılı beyanı üzerine yapılacağı; 1014. maddesinde,  bir tescilin terkin edilmesi veya değiştirilmesinin, ancak bu kaydın kendilerine hak sağladığı kimselerin yazılı beyanı üzerine yapılabileceği; 1015.maddesinde; tescil, terkin ve değişiklik gibi tasarruf işlemlerinin yapılabilmesi, istemde bulunanın, tasarruf yetkisini ve hukukî sebebi belgelemiş olmasına bağlı olduğu;  istemde bulunan kimsenin, kendisinin, sicilde hak sahibi görünen kişi veya bu kişinin temsilcisi olduğunu ispat etmek suretiyle tasarruf yetkisini belgelemiş olacağı;  hukukî sebebin belgelenmesinin, bu sebebin geçerliliği için gerekli şekle uyulduğunun ispatı suretiyle olacağı;  1019.maddesinde, tapu memurunun, ilgililerin bilgisi dışında yaptığı işlemleri onlara tebliğ etmekle yükümlü olduğu; 1021. Maddesinde, kurulması kanunen tescile tâbi aynî hakların, tescil edilmedikçe varlık kazanamayacağı; 1027.maddesinde, ilgililerin yazılı rızaları olmadıkça, tapu memurunun, tapu sicilindeki yanlışlığı ancak mahkeme kararıyla düzeltebileceği; düzeltmenin, eski tescilin terkini ve yeni bir tescilin yapılması biçiminde de olabileceği; tapu memurunun, basit yazı yanlışlıklarını, tüzük* kuralları uyarınca*(2/7/2018 tarihli ve 700 sayılı KHK’nin 139 uncu maddesiyle, bu fıkralarda  yer alan “tüzükle” ibareleri “Cumhurbaşkanınca çıkarılan yönetmelikle” şeklinde değiştirilmiştir.) re'sen düzelteceği hükümleri yer almıştır.

 4721 sayılı Kanunun 913., 997., 998., 1000., 1012. ve 1017. maddelerine dayanılarak hazırlanmış olan Tapu Sicil Tüzüğü’nün, “Amaç” başlıklı 1.maddesinde, “ (1) Bu Tüzüğün amacı, 22/11/2001 tarih ve 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun öngördüğü tapu sicillerinin düzenli bir biçimde tutulmasını sağlamaktır.” Hükmüne;

“İstem” başlıklı 16. Maddesinde,  "(1) Kanunlarda veya bu Tüzükte belirlenen istisnalar dışında, yazılı istem olmadıkça tapu sicili üzerinde işlem yapılamaz,(…)"hükmüne;

İstemde bulunacaklar” başlıklı  17. maddesinde "(1) Kanunî istisnalar dışında, tapu sicilinde hak sahibi olan kişiler istemde bulunabilir. Tescilden önce hak sahibi olmuş kişiler de hakkın tescili için gerekli belgeleri ibraz ederek istemde bulunabilirler.(…)"hükmüne;  

“Kaydın değiştirilmesi” başlıklı 72.maddesinde, “(1) Tapu sicilinde değişiklik, hak sahibinin istemine ya da yetkili makam veya mahkeme kararına istinaden yapılır.

 (2) Tapu sicilindeki değişiklikler, üzerinin kırmızı mürekkepli kalemle çizilip, değişiklik tarih ve yevmiye numarasıyla yeni kaydın yazılması suretiyle yapılır.

(3) Önceki kayıt bir harfle yazılı ise, değişiklikte de aynı harf kullanılır.

(4) Rehinli alacağın kısmen ödenmesi veya rehnin miktar, faiz, derece, süre gibi unsurlarında yapılacak değişiklikler, düşünceler sütununda ilgili rehnin harfi kullanılmak suretiyle belirtilir.” hükmüne;

“Ana veya yardımcı siciller üzerindeki düzeltmeler” başlıklı 74.maddesinde, “(1) Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı basit yazım hatası yapıldığının tespit edilmesi hâlinde, müdür tarafından nedeni düzeltmeler sicilinde açıklanarak, re'sen düzeltme yapılır.

(2) İstem belgesinde yapılan yanlışlık veya eksiklik düzeltilerek belgenin uygun bir yerine yazılmak suretiyle taraflar ve tapu görevlilerince imzalanır ve sicilde buna uygun düzeltme yapılır.

(3) Ana veya yardımcı siciller üzerinde yapılmış hata veya eksikliklerin, ilgililerce sunulan veya başka idarelerce düzenlenen belgelerden kaynaklanması hâlinde, ilgililerin gerçek durumu kanıtlayıcı belgelere dayalı başvuruları üzerine, istem yevmiye defterine kaydedilerek gerekli düzeltme yapılır.

(4) Kütük, yevmiye defteri ve yardımcı sicillerde, belgelere aykırı tescil veya esaslı yazım hatasının düzeltilebilmesi için ilgililerin yazılı olurunun alınması gerekir. İlgililerden birisinin yazılı oluru olmazsa, bu durum beyanlar sütununda belirtilerek, 26/9/2011 tarih ve 659 sayılı Kanun Hükmünde Kararname hükümlerine göre işlem yapılır.

(5) Yapılacak düzeltmeler hatalı yazımdan sonra hak sahibi olmuş kişilerin hakkını etkileyici nitelikte ise, bu hak sahiplerinin de yazılı olurları aranır.

(6) Müdürlük, ilgililerin bilgisi dışında yaptığı işlemleri tebliğ etmekle yükümlüdür.” Hükmüne; “Tapu sicilindeki bilgilerin güncellenmesi” başlıklı 75.maddesinde, “ (1) Kadastro çalışmalarından kaynaklanan malikin veya hak sahibinin adı, soyadı ve baba adına ilişkin tapu kütüğündeki yazım hataları ilgilisinin başvurusu üzerine;

a) Senetsizden tespitlerde; nüfus kayıt örneği ve taşınmazın bulunduğu belediye veya muhtarlıktan alınacak fotoğraflı ilmühaber,

b) Kayda dayalı tespitlerde; dayanağı kayıt ve belgeler,

incelenmek ve gerektiğinde tanık ve varsa tespit bilirkişileri dinlemek ve zeminde inceleme yapmak suretiyle istemin gerçek hak sahibinden geldiği belirlenirse, istem yevmiye defterine kaydedilerek düzeltilir.

(2) Zeminde inceleme, kadastro müdürlüğü teknik personeli ile birlikte yapılır ve inceleme neticesinde teknik rapor düzenlenir. Zeminde incelemede, komşu parsel malikleri, muhtar ve diğer ilgililer dinlenir; vergi kaydı ve diğer her türlü bilgi ve belgeden yararlanılır.

(3) Tapu sicilindeki bilgilerin güncellenmesi ve eksikliklerin giderilmesinde de yukarıdaki fıkralar uygulanır.

(4) Bu madde hükümleri uyarınca kayıt düzeltmeleri için müdürlüklere başvuru yapılması zorunludur.” hükmüne;

“Düzeltmenin şekli” başlıklı 76.maddesinde, “ (1) Yanlış yazım okunacak şekilde, kırmızı mürekkepli kalemle çizilir ve ilk boş satıra doğrusu yazılır.

(2) Kazıntı, silinti, satır aralarına veya sayfa kenarına çıkıntı veya kayda ek yapılmak suretiyle düzeltme yapılamaz.

(3) Yevmiye defterine kaydedilerek yapılan düzeltmelerde tarih ve yevmiye numarası, düzeltmeler siciline kaydedilerek yapılanlarda ise, bu sicilin numarası düzeltilen işlemin üzerine “D.S.” şeklinde başlayarak yazılır. Düzeltme ile ilgili belgeler taşınmaza ait dosyada saklanır.” hükmüne  yer verilmiştir.

Öte yandan, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırı” başlığını taşıyan 2. maddesinin 1 numaralı bendinde, idari işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlal edilenler tarafından açılan iptal davaları; idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları ile tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar, idari dava türleri olarak sayılmıştır.

Olayda, Davacı tarafından esas itibariyle;  Söğütlü Köyü Camii Vakfı'na ait olan, Artvin İli, Şavşat İlçesi, Söğütlü Mahallesinde kâin tapunun 207 ada 149 parselinde kayıtlı, 3531,05 m2 miktarlı "Mezarlık" vasıflı taşınmazın üzerinde mezarlar bulunan yaklaşık 60 m2.lik kısmının taşınmazdan ifraz edilip, mezarlık vasıflı olarak;   fiilen arsa vasfında olan kalan kısmının ise, arsa vasıflı olarak ve ayrı parsel numaraları ile Söğütlü Köyü Camii Vakfı adına tapuya tescillerine, bu talebin kabul edilmemesi halinde ise taşınmazın "Mezarlık" olan vasfının "Arsa ve Mezarlık” olarak düzeltilmesine karar verilmesi istemiyle dava açıldığı;  idari yargı yerinde, aynı istemle bağlantılı olarak; yapılan  başvurunun reddine ilişkin Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğü Trabzon 9. Bölge Müdürlüğü’nün 04.09.2018 tarih ve 2538601 sayılı işleminin iptalinin de talep edildiği; bu bağlamda, anılan işleme bakıldığında, “Artvin İli Şavşat İlçesi Söğütlü Mahallesi 207 ada 149 nolu parselle ilgili ifraz ve cins değişikliği talebinin incelenmesi sonucunda 207 ada 149 nolu parselin kadastro tutanağı, paftası ve diğer fenni ve tasarruf evraklarında taşınmazın mezarlık olarak tespit gördüğü anlaşılmaktadır. / 3998 sayılı Mezarlıkların Korunması Hakkındaki Kanunun Korunma başlıklı 2.maddesi "Mezarlıklar ve şehitlikler ile mezarlar bozulamaz, tahrip edilemez ve kirletilemez. Bu yerler imar mevzuatı ile veya başka herhangi bir şekilde park, bahçe, meydan otopark, çocuk parkı, yeşil alan gibi sahalar olarak ayrılamaz ve asli gayesi dışında bir amaç için kullanılamaz. Yol geçme zorunluluğu bulunduğu İçişleri Bakanlığınca kabul edilen mezarlıklar veya bölümleri bu hükmün dışındadır. ile: Mezarlık Yerlerinin İnşaası İle Cenaze Nakil ve Defin İşlemleri Hakkında Yönetmeliğin Mezarlıkların Mülkiyeti başlıklı 8.maddesi "(1) Umumi mezarlıkların mülkiyeti belediye bulunan yerlerde belediyelere, köylerde ise köy tüzel kişiliklerine aittir. Bu yerler satılamaz ve kazandırıcı zaman aşımı zilyetliği yolu ile iktisap edilemez. (2) Mezarlıklar ve şehitlikler ile mezarlar bozulamaz, tahrip edilemez ve kirletilemez. Bu yerler imar mevzuatı ile veya başka herhangi bu şekilde park, bahçe, meydan otopark, çocuk parkı, yeşil alan gibi sahalar olarak ayrılamaz ve asli gayesi dışında hiç bir amaç için kullanılamaz. Yol geçine zorunluluğu bulunduğu İçişleri Bakanlığınca kabul edilen mezarlıklar veya bölümleri bu hükmün dışındadır. Mezarlık vasfı taşımayan mevcut mezarlıklar da mezarlık dışında başka hiç bir amaç için kullanılamaz" hükmünde olup İçişleri Bakanlığınca yol geçme zorunluluğu istisnası hariç, mezarlık vasfındaki bir taşınmazın cinsinin değiştirilmesi mümkün bulunmamaktadır. / Bu itibarla, ifrazı ve sonrasında cins değişikliği talep edilen. 207 ada 149 nolu parselin cinsinin mezarlık olması nedeni ile işlemin karşılanmasının mümkün olmadığı değerlendirilmektedir.” Denilmek suretiyle, davacının talebinin reddedildiği anlaşılmıştır.

Her ne kadar, davacı vekili tarafından, aynı zamanda davalı İdare işleminin iptali de talep edilmekte ise de,  talebin/taleplerin (terditli olarak), tapu sicilinde “Mezarlık” vasıflı olarak tescilli taşınmazın, ifraz edilerek bir kısmının “mezarlık”, büyük kısmının ise “arsa”  şeklinde ayrı parsel numaraları ile tapuya tescillerine; bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde ise taşınmazın “Mezarlık” olan vasfının “Arsa ve Mezarlık” olarak düzeltilmesine yönelik;   bir başka ifade ile tescil sonucu doğuracak bir talep olduğu gözetildiğinde, ortada idari yargı yetkisi kapsamına giren bir idari dava bulunmadığı ve uyuşmazlığın çözümlenmesinde, Medeni Kanun hükümlerine göre adli yargı yerlerinin görevli bulunduğu sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, Rize İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Şavşat Sulh Hukuk Mahkemesinin, 18.12.2019 gün ve E:2019/268, K:2019/549 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç: Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Rize İdare Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN KABULÜ ile, Şavşat Sulh Hukuk Mahkemesinin, 18.12.2019 gün ve E:2019/268, K:2019/549 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 13.07.2020 gününde, Üye Ahmet ARSLAN’ın KARŞI OYU ve OY ÇOKLUĞU İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Hicabi

DURSUN

Üye

Şükrü

BOZER

Üye

Mehmet

AKSU

Üye

Birol

SONER

 

 

 

 

Üye

Aydemir

TUNÇ

Üye

Nurdane

TOPUZ

Üye

Ahmet

ARSLAN