Ceza Bölümü         2000/20 E.  ,  2000/19 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

           Davacı           : K.H.

            Sanıklar         : 1-Mahmut Gündüz

                                       2-Ziya Çınar

                                      3-Cem Gülmez 

            O L A Y          : 19.2.1999 günü, saat 23.00 sıralarında, Lüleburgaz 65. Mknz. P. Tug. İs. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık İs. Astsb. Çvş. Cem Gülmez'in, alkollü bir şekilde önceden tanıdığı diğer sivil kişi sanıklar Mahmut Gündüz ile Ziya Çınar'ın oturmakta oldukları çay ocağına giderek "dışarıda araba bekliyor, arkadaşımla Ayanoğlu tesislerinden geliyoruz, bize karı bulun, sizin bildiğiniz karı vardır, telefonunu verin" şeklinde sözler sarfederek sanıklara hakaret ettiği, sanıklardan Mahmut'un itmesi nedeniyle yere düştüğünde belinde bulunan tabancasını eline alıp diğer sanıklara doğrultarak teşhir ettiği, sanıklar Mahmut ve Ziya'nın ise sanık Cem'e yumrukla vurarak 5 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaraladıkları ve tüm sanıkların alkollü oldukları ileri sürülerek;

            1-Asker kişi sanık Cem Gülmez'in eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 482/3 (iki kez), 466/1, 572/1.,

            2-Sivil kişi sanıklar Mahmut Gündüz ile Ziya Çınar'ın eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 456/4, 572/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Lüleburgaz Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 4.3.1999 gün ve E:1999/158, K:1999/46 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

            LÜLEBURGAZ SULH CEZA MAHKEMESİ: 30.11.1999 gün ve E:1999/151, K:1999/791 sayıyla; sanıklardan Cem Gülmez'in asker kişi olması nedeniyle tüm sanıkları yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 5. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

5. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 13.4.2000 gün ve E: 2000/1084, K:2000/262 sayıyla; asker kişi sanığa yüklenen eylemin askeri suç olmadığı ve 353 sayılı Yasa'nın 9. maddesinde yazılı koşulların oluşmadığı, diğer sanıklar açısından ise aynı Yasa'nın 11. maddesinde yer alan koşulların bulunmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, 5. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Hasan GERÇEKER, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN , Recep SÖZEN, A. Fahir KAYACAN' ın katılımlarıyla yapılan 19.6.2000 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet ÖZDEVECİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Y.Sezai KARAA'nın, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

USULE İLİŞKİN İNCELEME :

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir. 

            ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

            353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Yasası'nın "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça, asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalâa edilmektedir. 

Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, adli yargı yerince, sanıklardan Cem Gülmez'in asker kişi olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ise de, sanığın sadece “asker kişi” sıfatını taşımasının, yukarıda anılan 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi hükmüne göre askeri mahkemede yargılanması için yalnız başına yeterli olmadığı, bu kriterin yanısıra asker kişi sanığa yüklenen suçun “askeri suç” olması, askeri suç olmasa bile “asker kişiye karşı” veya “askeri mahalde” yahut “askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlenmiş olması” kriterlerinin ve bunlardan en az birinin de bulunması gerekmektedir. 

Asker kişi sanığa yüklenen suçlar, askeri  suç olmadığı gibi atıf suretiyle askeri suç kapsamına alınan suçlardan da değildir. Suçun asker kişiye karşı veya askeri mahalde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlenmediği de açıktır. 

Sivil kişi sanıklar açısından 353 sayılı Yasa'nın asker olmayan (sivil) kişilerin askeri mahkemelerde yargılanma koşullarını belirleyen 11. maddesi ile Askeri Ceza Kanunu'nun benzer düzenlemeyi içeren Ek. 6. maddesi yönünden değerlendirme yapılması gerekmektedir. 

Sivil kişi sanıklara yüklenen suçların, 353 sayılı Yasa'nın 11. ve 1632 sayılı Yasa'nın Ek. 6. maddesinde yer almaması karşısında, davanın adli yargı yerinde görülmesi, bu nedenle Lüleburgaz Sulh Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

            SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Lüleburgaz Sulh Ceza Mahkemesi’nin 30.11.1999 günlü, E:1999/151, K:1999/791 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 19.6.2000 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.