Ceza Bölümü         2011/24 E.  ,  2011/23 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanıklar         : 1-D.K.

                          2-K.K. 

O L A Y          : Konya Hv. Svn. Eğt. Tb. Krş. Er Eğt. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanıklar Hv. Svn. Onb. D.K. ile Hv. Svn. Onb. K.K.’un, 24.4.2009 günü saat 01.00 sıralarında, birlik içersinde yer alan D. A.Ş.’ne ait çay kahve makinesinin para haznesini kırarak içindeki madeni paraların tümünü aldıkları, böylece, geceleyin açıkta kilitlenmek suretiyle bırakılmış eşya üzerinde iştirak halinde hırsızlık ve kamunun yararlanmasına  ayrılmış eşya üzerinde iştirak halinde mala zarar  verme suçlarını  işledikleri ileri sürülerek, eylemlerine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 142/1-b,143/1,37/1,142/4,152/1-a,37/1,168/1. maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 11.9.2009 gün ve E:2009/266, K:2009/276 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.           

            DENİZ  KUVVETLERİ  KOMUTANLIĞI ASKERİ  MAHKEMESİ: 3.11.2010  gün  ve    E:2010/93, K:2010/360 sayıyla, sanıklara yüklenen eylemin askeri mahalde işlendiği ileri sürülmüş ise de, Anayasa’nın 145. maddesinde yapılan değişiklik nedeniyle yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Konya 12. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

KONYA 12. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 9.2.2011 gün ve E:2011/312, K:2011/14 sayıyla, 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesinin halen yürürlükte olduğu, Mahkemelerin kanunları uygulamakla yükümlü oldukları Anayasa’ya aykırı bir durum olduğunda, durumun iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurulması gerektiği, bu hususları yerine getirmeden yargılamanın adli yargı yerinde yapılmasının mümkün olmadığı, bu nedenlerle görevli yargı yerinin askeri yargı yeri olduğu gerekçesiyle itiraz yolu açık olmak üzere görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, kendisine gelmekle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nca gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Ali Cengiz ÖZBEK, Ahmet DURU,  Ahmet KARADAVUT, Y. Sezai KARAA, Turgut SÖNMEZ, Haluk ZEYBEL’in, katılımlarıyla yapılan 03.10.2011 günlü toplantısında, Raportör-Hâkim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Birol DİNLER’in, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararının itiraz yolu açık olmak üzere verildiği anlaşılmıştır. 

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin 10. fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır” düzenlemesi yer almıştır. 

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’un “Olumsuz görev uyuşmazlığı” başlığı altında düzenlenen 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir” denilmektedir. 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri dışında ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 9.12.1931 gün ve E:1931/12, K:1931/48 sayılı kararında da belirtildiği gibi yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, başvuracağı  kanun  yolu,  süresi,  mercii  yasaya uygun olarak gösterilmeyen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanıklara yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, görevsizlik kararı kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle, Konya 12. Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. 

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşma-dığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 03.10.2011 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.