Ceza Bölümü         2006/26 E.  ,  2006/26 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           :K.H. 

Sanık             :A.A.                      

OLAY             : Kars/Akyaka İlçe Jandarma Komutanlığı emrinde görevli sanık J. Er A.A.’in, bir gün önce kimseden izin almadan bölük binasının dış kısmında eşofmanlı vaziyette koştuğu sırada, durumu öğrenen bölük nöbetçi astsubayı olarak görevli Uzm. J. Çvş. E.C. tarafından koğuşa gitmesi konusunda defalarca uyarıldığı ve kendisine bu konuda emir verildiği halde, içeri girmeyeceğini, moralinin bozuk olduğunu söylediği ve içeri girmediği, daha sonra yemekhanede otururken tekrar çağırıldığı halde gitmediği ve yanına gelen E.C.’a küfür edip yakasından tutarak iteklediği olayı ile ilgili olarak 7.1.2001 günü saat 10.00 sıralarında Uzm. J. Çvş. E.C. tarafından tutulan tutanağı öğrenen sanığın koğuşta bulunan G-3 Piyade Tüfeğini ve hücum yeleğini alarak uzman çavuşların bulunduğu odaya gittiği ve elindeki tüfeği odada bulunanlara doğrultarak “çık lan dışarı, sen kim oluyorsun da bana tutanak tutuyorsun, seni öldüreceğim” şeklinde sözler sarfettiği, böylece üstü silahla tehdit etmek suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Askeri Ceza Kanunu’nun  82/2. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle 9. Piyade Tümen Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 16.2.2001 gün ve E:2001/53, K:2001/57 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

 9. Piyade Tümen  Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nce, suç tarihinde sanığın askerliğe elverişsiz olduğu anlaşıldığından eylemin görevli memuru tehdit suçunu oluşturduğu gerekçesiyle 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun  191/2, 273, 59/2.  maddeleri  uyarınca sanığın cezalandırılmasına karar verilmiş, kararın sanık tarafından temyiz edilmesi üzerine, Askeri Yargıtay 4. Dairesi, Askeri Ceza Kanunu’nun Ek-6 maddesinde, “……askerlik görevlerine ilişkin işleri yapmaya veya yapmamaya zorlamak için şiddet ve tehdide başvuranlar……” denilmek suretiyle askerlere karşı işlenen şiddet ve tehdit eylemlerinin bu madde kapsamında değerlendirilebilmesinin “askerlik görevlerine ilişkin işleri yapmaya ve yapmamaya zorlamak” amacıyla hareket edilmiş olma şartına bağlanmış olduğu dikkate alındığında sanığa yüklenen eylemin bu madde kapsamında askeri suç olmadığı, dolayısıyla askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesilmesi sebebiyle yargılama görevinin adliye mahkemelerine ait olduğu gerekçesiyle  hükmün bozulmasına karar vermiştir. 

9. PİYADE TÜMEN KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 27.1.2004 gün ve E:2004/226, K:2004/28 sayıyla; bozma ilamında belirtilen hususları tekrar ederek yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası,  Akyaka Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

AKYAKA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 2.5.2006  gün ve E:2006/116, K:2006/111 sayıyla; 353 sayılı Yasa’nın 11. ve benzer düzenlemenin yer aldığı 1632 sayılı Askeri Ceza Kanunu’nun Ek-6. maddeleri uyarınca sanığı yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası, aynı Mahkemece,  Mahkememize  gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Süleyman ÖZCAN, Hamdi Yaver AKTAN, Muvaffak TATAR, Recep SÖZEN, Tamer KORKMAZ, Hasan DENGİZ’in katılımlarıyla yapılan 06.11.2006 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Askeri Yargıtay  Başsavcı  Yardımcısı Namık ÖZTÜRK’ün başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

            Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararında, karara karşı itiraz yolunun açık bulunduğunun  belirtildiği  görülmektedir. 

            5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin 10. fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır” düzenlemesi yer almıştır. 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri dışında ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 9.12.1931 gün ve E:1931/12, K:1931/48 sayılı kararında da belirtildiği gibi yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, sanığa başvurabileceği kanun yolu, mercii ve şekli gösterilmeyen, itiraz yolunun açık olduğu bildirilen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanığa, yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, dava dosyası kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle, Akyaka  Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kararının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. 

SONUÇ         : 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşma-dığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 06.11.2006 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.