Hukuk Bölümü 1999/50 E., 1999/54 K.

  • HÜKMÜN KESİN OLARAK VERİLMİŞ VEYA KESİNLEŞMİŞ OLMASI
  • HÜKÜM UYUŞMAZLIĞI
  • MÜDAHALENİN ÖNLENMESİ
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 24 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : 1) Konya İli, Ereğli İlçesi, Çayhan Kasabası halkından olan K. K. ve üç dava arkadaşı tarafından, Çayhan-Koçpınar mevkiinde yer alan ve kadimden beri içme ve sulama suyu olarak kullandıkları kaynak suyuna Ulukışla Belediyesi ile Şeyhömerli Köyü'nün müdahalelerinin önlenmesi istemiyle, 2.6.1995 gününde adli yargı yerinde dava açılmıştır.

    ULUKIŞLA ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ; 2.6.1995 tarih ve E: 1993/153, K: 1995/146 sayı ile, davanın kabulüne ve davalılar Ulukışla Belediyesi ile Şeyhömerli Köyü'nün müdahalelerinin önlenmesine karar vermiş; bu karar, YARGITAY 3. HUKUK DAİRESİ'nin 9.10.1995 günlü, E: 1995/10859, K: 1995/11037 sayılı kararıyla onanmak ve aynı DAİRE'nin 21.12.1995 günlü, E: 1995/14321, K: 1995/14769 sayılı kararıyla da karar düzeltme isteği reddedilmek suretiyle kesinleşmiştir.

    Şeyhömerli Köyü Muhtarlığınca, Ulukışla İcra Müdürlüğü'nün ilama dayalı su teslimine ilişkin kararının iptali istemiyle icra müdürlüğü ile adıgeçen kişiler aleyhine 3.4.1997 gününde dava açılmış ise de, Ulukışla İcra Tetkik Mercii Hakimliği'nce 4.6.1998 gün ve E: 1997/2, K: 1998/6 sayı ile, davalılardan icra müdürlüğü aleyhine açılan dava husumet yönünden; kişiler aleyhine açılan dava ise esas yönünden reddedilmiş, bu karar da Yargıtay'ca onanmak ve karar düzeltme isteği reddedilmek suretiyle kesinleşmiştir.

    2) K.K. ve üç dava arkadaşı tarafından, idarece Koçpınar kaynağının Niğde İli, Ulukışla İlçesi, Şeyhömerli Köyü'ne içmesuyu olarak tahsisine ilişkin 14.2.1997 gün ve 3 sayılı işlemin iptali istemiyle Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü aleyhine, idari yargı yerinde dava açılmıştır.

    KONYA İDARE MAHKEMESİ; 18.6.1998 gün ve E: 1997/344, K: 1998/679 sayı ile, dava konusu işlemde hukuk ve usule aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir.

    Bu karar, davacıların temyiz istemi üzerine DANIŞTAY SEKİZİNCİ DAİRESİ'nin 9.2.1999 gün ve E: 1998/5260, K: 1999/344 sayılı kararı ile onanmış ise de, Başkanlık yazısı ile dava dosyasının istenilmesi üzerine adıgeçen Mahkeme Başkanlığınca 29.11.1999 tarih ve 1997/344 sayılı yazı ile verilen bilgiden, karar düzeltme isteminde bulunulduğu; bunun üzerine 2.12.1999 gününde ilgili yazı işleri müdürlüğünden sorulduğunda, anılan DAİRE'nin 1999/2259 sayılı esasına kaydedilen dosyanın karara bağlanmadığı öğrenilmiş olup, sözkonusu idari yargı kararı kesinleşmemiştir.

    UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNDEN İSTEK: Davacılardan K.K. ve R.T. tarafından, aynı konuda iki farklı yargı merciince verilen ve biri lehe diğeri aleyhe olan hükümler arasında doğduğu öne sürülen hüküm uyuşmazlığının giderilmesi istemiyle, 7.10.1999 gününde Ulukışla Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kaydına giren dilekçe ile Uyuşmazlık Mahkemesi'ne başvuruda bulunulmuştur.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ali HÜNER'in Başkanlığında, Üyeler: Yılmaz DERME, Dr. Mustafa KILIÇOĞLU, Bekir AKSOYLU, Mustafa BİRDEN, Dr. Erol ALPAR ve Ertuğrul TAKA'nın katılımlarıyla yapılan 27/12/1999 günlü toplantısında, Raportör-Hakim İsa YEĞENOĞLU'nun 2247 sayılı Yasa'da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı O. Cem ERBÜK'ün başvurunun reddi gerektiğine ilişkin açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 24. maddesinin 2592 sayılı Kanun ile değişik birinci fıkrası, "1 nci maddede gösterilen yargı mercilerinden en az ikisi tarafından, görevle ilgili olmaksızın kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş, aynı konuya ve sebebe ilişkin, taraflarından en az biri aynı olan ve kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesi olanaksız bulunan hallerde hüküm uyuşmazlığının varlığı kabul edilir." hükmünü taşımaktadır.

    Anılan hükme göre, hüküm uyuşmazlığının varlığının incelenebilmesi için, uyuşmazlığa konu edilen kararların kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olması gerekmektedir.

    Olayda, hüküm uyuşmazlığına konu edilen kararlardan, adli yargı yerince verilen karar kesinleşmiş ise de, idari yargı yerince verilen kararın kesinleşmediği anlaşılmaktadır.

    Belirtilen durum karşısında, hüküm uyuşmazlığının varlığı için aranan "uyuşmazlık yaratan hükümlerin kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olması" koşulu gerçekleşmediğinden, 2247 sayılı Yasa'nın 24. maddesine uygun bulunmayan başvurunun reddi gerekmektedir.

    SONUÇ : Hüküm uyuşmazlığının varlığı için 2247 sayılı Yasa'nın 2592 sayılı Yasa ile değişik 24. maddesinde öngörülen, kararların kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş olması koşulu gerçekleşmediğinden başvurunun REDDİNE, 27.12.1999 gününde kesin olarak OYBİRLİĞİ ile karar verildi.