T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

          CEZA BÖLÜMÜ

          ESAS     NO  : 2015 / 42

          KARAR NO  : 2015 / 42

          KARAR TR   : 28.12.2015

 

ÖZET: Asker kişi sanık hakkında, askeri suç olmayan, asker kişiye karşı veya askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlendiği de ileri sürülmeyen  “gerçeğe aykırı mal bildiri-minde bulunmak”  suçu nedeniyle açılan kamu davasının, ADLİ YARGI yerinde görülmesinin gerektiği hk.

 

 

K  A  R  A  R

 

 

 

            Davacı             : K.H.

            Sanık               : H.E.K.

 

O L A Y         : Bolu 2. Komando Tugayı Lojistik Destek Komutanlığı 1. Basamak Mua. Mrk. Komutanlığı emrinde görevli sanık Sağ.Astsb.Kd.Üçvş.H.E.K.’ın,  23.12.2013 tarihinde vermiş olduğu mal bildirimi ile 12.03.2014 tarihinde vermiş olduğu mal bildiriminde gerçeğe aykırı mal beyanında bulunduğundan bahisle suç duyurusunda bulunulmuş ise de, şikayet olunanın asker kişi olduğu,  gerçeğe aykırı olduğu iddia olunan beyanların sanık tarafından görev yapmakta olduğu askeri makama verilmiş olduğu, işlendiği iddia olunan suçla ilgili olarak 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi uyarınca askeri mahkemelerin yetkili ve görevli bulunduğu gerekçesiyle, Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 11.6.2014 gün ve Soruşturma No:2014/4345, K:2014/24 sayılı kararı ile, görevsizlik kararı verilerek, soruşturma evrakının gereğinin takdir ve ifası için Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığına gönderilmesine karar verilmesi üzerine;

Deniz Kuvvetleri Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 14.11.2014 gün ve E:2014/156, K:2014/195 sayılı iddianamesiyle, her ne kadar Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından görevsizlik kararı verilerek dosya Askeri Savcılıklarına  gelmiş ise de, Uyuşmazlık Mahkemesi’nin 18.11.2002  gün ve E:2002/32, K: 2002/61 sayılı kararı ve Askeri Yargıtay 1.  Dairesi’nin 19.1.2011 gün ve E:2011/71, K:2011/69 sayılı kararında, sanığın işlemiş olduğu 3628 sayılı Kanun kapsamında yer alan gerçeğe aykırı mal beyanında bulunmak suçunun “.... askeri bir suç olmaması, asker kişiler aleyhine veya askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlenmemiş olması nedeniyle, yargılama görevinin askeri mahkemeye ait olmadığı açıktır” denilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği belirtilmiş olsa da, bilindiği üzere savcılık makamında olumsuz görev uyuşmazlığı çıkarma yetkisinin bulunmadığı, kovuşturma aşamasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıkarma imkanının olduğu açıklanarak, halen Ankara Asker Hastanesi 1. Basamak Mua. Aile Sağlığı Mrk. Ve  Çiğiltepe  Polikliniği Kh. Komutanlığı emrinde görevli sanık Sağ.Astsb.Kd.Üçvş. H.E.K.’ın,  23.12.2013 tarihinde vermiş  olduğu mal bildirimi ile 12.3.2014 tarihinde vermiş olduğu mal bildiriminde gerçeğe aykırı mal beyanında bulunduğundan bahisle,  sanığın gerçeğe aykırı mal bildiriminde bulunmak suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan 3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu’nun 12. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

 

DENİZ KUVVETLERİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 8.12.2014 gün ve E:2014/390, K:2014/349 sayıyla, sanığa yüklenen eylemin askeri suç olmaması ve askeri bir suça da bağlı bulunmaması nedeniyle  sanığı yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmiştir.

             BOLU 2. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 10.6.2015 gün ve  E:2015/91,  K:2015/338 sayıyla,

sanık H.E.K.'ın halen Sağ. Astsb. Kd. Üçvş. olarak görevini sürdürdüğünün anlaşıldığı, gerçeğe aykırı olduğu iddia olunan mal beyanlarının sanık tarafından görev yapmakta olduğu askeri makama verilmiş olduğu ve yaptığı hizmete ilişkin olduğu, bu nedenle sanığı işlediği iddia edilen suçla ilgili olarak 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi uyarınca yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Bolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir.

 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler; Şuayip ŞEN, Kenan YUMUŞAK, Osman ATALAY, Yusuf Tamer ÇETİN, Mehmet AVCIOĞLU ve Sevilay TEMİZYÜREK BATIR’ın katılımlarıyla yapılan 28.12.2015 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME: Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN’un adli yargı, Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Engin KÜÇÜK’ün, davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 

Anayasanın  “askeri yargı” yı düzenleyen 145 nci maddesinde asker kişilerin “askeri mahallerde” işledikleri suçlara bakmanın askeri mahkemelerin görevinde olduğu belirtilmişken; 12.9.2010 tarihinde yapılan halkoylaması sonucu kabul edilip, 23.9.2010 gün ve 27708 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 5982 sayılı Yasa’nın 15. maddesi ile yapılan değişiklik ile maddenin birinci fıkrasında, “Askeri yargı, askerî mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından yürütülür.  Bu   mahkemeler;  asker   kişiler   tarafından   işlenen  askerî  suçlar  ile bunların asker kişiler aleyhine veya askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidir. Devletin güvenliğine, anayasal düzene ve bu düzenin işleyişine karşı suçlara ait davalar her halde adliye mahkemelerinde görülür.

Savaş hali haricinde, asker olmayan kişiler askeri mahkemelerde yargılanamaz” denilmek suretiyle  “askeri mahallerde” unsuru madde metninden çıkarılmıştır.

 

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmekte iken, maddenin “….askeri mahallerde….” ibaresi Anayasa Mahkemesi’nin 26.6.2012 tarih ve 28335 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 15.3.2012 gün ve E:2011/30, K:2012/36 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

 

          

            3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu’nun “Gerçeğe aykırı bildirimde bulunma”  başlığı altında düzenlenen 12. maddesinde,  “Kanunen daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde gerçeğe aykırı bildirimde bulunana altı aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.” denilmektedir.

 

Bu durumda, sanığa yüklenen eylemin 3628 sayılı Kanun’nda düzenlendiği, Askeri Ceza Kanunu’nda bu suça ilişkin bir düzenlemenin bulunmadığı, bu nedenle yüklenen eylemin “askeri suç” olmadığı açıktır.

 

Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararında, gerçeğe aykırı olduğu iddia olunan mal beyanlarının sanık tarafından görev yapmakta olduğu askeri makama verilmiş olduğu ve yaptığı hizmete ilişkin olduğu, bu nedenle sanığı işlediği iddia edilen suçla ilgili olarak 353 sayılı Yasa’nın 9. maddesi uyarınca yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesine yer verilmiş ise de, dosyanın incelenmesinde, sanığın 23.12.2013 tarihinde vermiş olduğu mal bildirimi ile,  2. Komando Tugay Komutanlığınca başka bir olay sırasında disiplin soruşturma raporu için yapılan araştırma ve soruşturma sırasında TAKBİS (tapu ve kadastro bilgi sistemi) sisteminde tespit edilen mal varlığı arasında farklılıklar olduğu, beyanlarının birbiriyle uyuşmadığının tespit edilmesi ve  durumun kendisine bildirilmesi üzerine, 12.3.2014 tarihinde vermiş olduğu mal beyanının TAKBİS sisteminde kayıtlı olan taşınmaz mallardan farklı olduğunun belirlenmesi sonucunda sanık hakkında yüklenen eylem nedeniyle suç dosyası düzenlendiği anlaşıldığından, yüklenen eylemin, sanığın askerlik hizmet ve görevleriyle bir ilgisinin bulunmadığı da kuşkusuzdur.

 

Açıklanan nedenlerle, askeri suç olmayan, asker kişiye karşı veya askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği de ileri sürülmeyen eylem nedeniyle sanık hakkında açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması  gerekmiştir.

 

SONUÇ: Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Bolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 10.6.2015 gün ve  E:2015/91,  K:2015/338 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 28.12.2015 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

           Başkan

Serdar ÖZGÜLDÜR

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Şuayip ŞEN

 

                           

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Yusuf Tamer ÇETİN

Üye

Kenan YUMUŞAK

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Mehmet AVCIOĞLU      

 

Üye

Osman ATALAY

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Üye

Sevilay TEMİZYÜREK BATIR