Hukuk Bölümü         2009/253 E.  ,  2009/267 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : D. Dış Ticaret ve Yatırım A.Ş.

Vekili              : Av. Y.D.

Davalılar        : 1- D. Belediye Başkanlığı

Vekili              :  Av. M.B.

                          2- Gebze Belediye Başkanlığı

Vekili             :  Av. M.Y.

 O L A Y : Davacı, 18.3.2008 tarihinde aldığı gayrimenkuller nedeniyle 2004-2008 yıllarına ilişkin herhangi bir vergi borcu bulunmadığının tespiti amacıyla idari yargı yerinde dava açmıştır.

KOCAELİ 1. VERGİ MAHKEMESİ; 31.3.2009 gün ve E:2009/455, K:2009/563 sayı ile, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun “İdari Dava Türleri ve İdari Yargı Yetkisinin Sınırları” başlıklı 2. maddesinde, idari dava türlerinin, idari işlemlere karşı açılan iptal davaları, idari eylem ve işlemlerden dolayı açılacak tam yargı davaları ve idari sözleşmelerden dolayı çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar olarak belirlendiği, idari dava türleri arasında “tespit” ve “yorum” davası adı altında dava türlerine yer verilmediği, dava dosyasının incelenmesinden, davacının 18.3.2008 tarihinde aldığı gayrimenkuller nedeniyle 2004-2008 yıllarına ilişkin herhangi bir vergi borcu bulunmadığının tespiti amacıyla iş bu davanın açıldığının anlaşıldığı, idari yargıda “tespit” davası adı altında dava türü bulunmadığından, herhangi bir iptal talebi bulunmaksızın sadece vergi borcunun bulunmadığının tespitinin yapılması isteminin incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiş; bu karar kesinleşmiştir.

            Davacı vekili,  bu kez, davacı şirkete ait Kocaeli İli, Gebze İlçesi, Organize Sanayi Bölgesi, Eski Bağat Yolu, Serenlikuyu mevkii, 6 pafta, 122 parsel ve 50 K1A pafta ve 3241 parselde kayıtlı bulunan gayrimenkullere ilişkin emlak ve çöp vergisinin davalılardan D. Belediye Başkanlığı'na mı, yoksa davalılardan Gebze Belediye Başkanlığı'na mı yatırılması hususunda ihtilaf bulunduğundan, söz konusu gayrimenkullere ilişkin emlak ve çöp vergisinin hangi makama yatırılacağının tespiti ile tespit kararı verilinceye kadar sözkonusu gayrimenkullere ilişkin emlak ve çöp vergisinin yatırılması için bir tevdi mahallinin gösterilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

GEBZE 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ; 17.7.2009 gün ve E:2009/625, K:2009/928 sayı ile, davacı vekili 28.5.2009 havale tarihli dava dilekçesi ile; Gebze 1. İcra Müdürlüğü’nün 2006/475 Tal. sayılı dosyasından yapılan cebri satış sonucu Gebze Organize Sanayi Bölgesi Eski Bağdat Yolu Serenli Kuyu mevkii 6 pafta 122 parsel ve 50 K1A pafta, 3241 parselde kayıtlı taşınmazları davacı şirketin satın aldığını, satış sırasında İcra Müdürlüğünün talimatı ile gayrimenkullerin aynına ilişkin 2004-2008 dahil tüm vergilerin satış bedelinden mahsup edilmek üzere D. Belediye Başkanlığı’na yatırıldığını, ancak Gebze Belediye Başkanlığı’nın davacı şirketten 2004-2008 yılları emlak ve çöp vergisinin kendilerine ödenmesi hususunu tebliğ ettiğini, bunun üzerine davacı şirketin D. Belediye Başkanlığı’na yazı yazılarak kendilerine ödenen vergilerin Gebze Belediyesi’ne havale edilmesini istediği, ancak D. Belediyesi’nin taşınmazların kendi Belediye hudutları dahilinde bulunduğunu belirttiğini, davacı şirketin emlak ve çöp vergisinin davalı D. Belediye Başkanlığı’na mı yoksa Gebze Belediye Başkanlığı’na mı yatırılacağının tespiti ile tespit kararı verilinceye kadar ödeme yerinin gösterilmesine karar verilmesini istediği, davacı vekili duruşmada davanın kabulüne karar verilmesini istediğini beyan ettiği, davalı D. Belediye Başkanlığı vekilinin 17.7.2009 havale tarihli cevap dilekçesi ile idarenin iş ve eylemlerinden doğan uyuşmazlıklara adli yargı makamları tarafından tespit veya yorum davası olarak adlandırılacak şekilde dava türü olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini istediği, davalı vekili duruşmada davanın reddine karar verilmesini istediğini beyan ettiği, davalı Gebze Belediye Başkanlığı vekilinin 17.7.2009 havale tarihli cevap dilekçesi ile; davacıya ait taşınmazların Belediyeleri sınırlarında kaldığından emlak ve çöp vergisinin tahsil yetkisinin Belediyelerine ait olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istediği, davalı vekili duruşmada davanın reddine karar verilmesini istediğini beyan ettiği, davanın tespit ile ödeme yeri belirlenmesi istemi olduğu, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamından taraflar arasındaki uyuşmazlığın emlak ve çöp vergisi ile ilgili Gebze Belediye Başkanlığı ile D. Belediye Başkanlığı arasındaki yetki uyuşmazlığından kaynaklandığı, Belediyeler arasındaki yetki uyuşmazlığının çözüm yerinin idare ve vergi mahkemeleri olduğu, idari yargının görev kapsamında bulunduğu, istem hakkında Mahkemelerinin görevli olmadığı gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş; bu karar, temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            İNCELEME VE GEREKÇE :

            Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler: Mustafa KICALIOĞLU, Mahmut BİLGEN, Habibe ÜNAL, Turan KARAKAYA, Serdar AKSOY ve Muhittin KARATOPRAK’ın katılımlarıyla yapılan 2.11.2009 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Nurdane TOPUZ’un 2247 sayılı Yasa’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Dr. İlknur ALTUNTAŞ ile Danıştay Savcısı Gülen AYDINOĞLU’nun başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :

            Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir.

Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca ve ceza davalarında ise ayrıca ilgili makamlarca ileri sürülebilir” denilmiştir. Aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmektedir.

Olayda, görev uyuşmazlığına konu edilen kararlardan Kocaeli 1. Vergi Mahkemesi’nin kararı, idari yargıda “tespit” davası adı altında dava türü bulunmadığından, her hangi bir iptal talebi bulunmaksızın sadece vergi borcunun bulunmadığının tespitinin yapılması isteminin incelenmesine olanak bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine ilişkindir.

Bu durumda, Kocaeli 1. Vergi Mahkemesi’nin kararı görevsizlik kararı olmadığından, 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen koşullar gerçekleşmemiştir.

Belirtilen duruma göre, 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan başvurunun, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir.

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa’nın 14. maddesinde öngörülen koşulları taşımayan BAŞVURUNUN, aynı Yasanın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 2.11.2009 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.