Hukuk Bölümü         2002/30 E.  ,  2002/32 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           :M.Y.

Vekili              :Av. C.Z.

Davalı              :GÜNEYDOĞUBİRLİK , Güneydoğu Tarım Satış Kooperatifleri Birliği        

                           Genel Müdürlüğü

Vekili               :Av. N.N.

             O  L  A  Y       :GÜNEYDOĞUBİRLİK Yönetim Kurulunun 4.1.2001 günlü kararı ile, Birlik Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapmakta olan davacının iş akdi, kıdem ve ihbar tazminatları ödenmek suretiyle 15.1.2001 tarihi itibariyle feshedilmiştir.

            Davacı vekili, iş akdinin feshine ilişkin işlemin iptali istemiyle, 19.3.2001 gününde idari yargı yerinde dava açmıştır.

            Davalı Birlik vekilince, birinci savunma dilekçesinde, 16.6.2000 tarihinde yürürlüğe giren 4572 sayılı Kanun’un Geçici 1/C. maddesine göre, 9.12.2000 tarihli Olağan Genel Kurulda organların seçiminin tamamlanmasıyla Genel Müdür ve Yardımcılarının görevlerinin kendiliğinden sona erdiği, 13.12.2000 tarihli Yönetim Kurulu kararı ile görevine devam eden davacı hakkında yeni mevzuata göre tesis edilen işlemin özel hukuk hükümlerine tabi olduğu, bu nedenle davanın görüm ve çözümünün adli yargının görevine girdiği ileri sürülerek görev itirazında bulunulmuştur.

            GAZİANTEP İDARE MAHKEMESİ; 31.5.2001 gün ve E:2001/525 sayı ile, 3186 sayılı Yasa’nın 11/2. maddesi ve Birlik Anasözleşmesinin 46. maddesinde düzenlemeler ile dosyadaki belgelerin değerlendirilmesinden, davacı ile davalı idare arasında yapılan sözleşmenin idari nitelikte olduğunun ve davacının statü hukukuna tabi bulunduğunun anlaşıldığı, bu nedenle davanın görüm ve çözümünün idari yargının görevine girdiği gerekçesiyle davalı Birlik vekilinin görev itirazını reddederek görevlilik kararı vermiştir.

Davalı Birlik vekilince, süresinde verilen dilekçe ile, olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılması istemiyle başvuruda bulunulması üzerine dilekçe ve dava dosyası, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmiştir.

            YARGITAY CUMHURİYET BAŞSAVCISI; Kooperatifler ve Birlikler üzerinde 3186 sayılı Kanunla getirilen Sanayi ve Ticaret Bakanlığı vesayetini kaldırmak ve Birlikleri özerk ve bağımsız kılmak için 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanun’un çıkarıldığı; görevli yargı yeri bakımından öncelikle, davacının görevinin niteliği ile atama ve göreve son verilme işlemlerinin niteliğinin tespitinin gerekeceği; davacının, imza yetkili Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığı; 3186 sayılı Yasa döneminde bu sınıf personelin ataması Birlik Yönetim Kurulu tarafından yapılarak Sanayi ve Ticaret Bakanlığının onayı alınmakta olduğundan, Bakanlık onayının sözkonusu atama işlemini idari bir işleme dönüştürdüğü; 3186 sayılı Kanunu yürürlükten kaldıran ve bu Birlikleri bağımsız hale getirmek amacıyla çıkarılan 4572 sayılı Kanun’un 7. maddesi hükmü uyarınca hazırlanıp yürürlüğe konulan Birlik Anasözleşmesinin 46. maddesinde Genel Müdür ve Yardımcılarının Yönetim Kurulu kararı ile atanacağı ve atamadaki usule uyularak iş aktine son verileceği hükümlerinin yer aldığı; buna göre bu tür atamaların  Sanayi ve Ticaret Bakanlığının onayına tabi bulunmadığı; davacı ile davalı Birlik arasında 1475 sayılı İş Kanunu’na tabi iş akti imzalanmakta olup, bu iş aktinin sona erdirilmesinin de aynı Yasa’ya göre olduğu; bu durumda, davacı ile davalı Birlik arasında kurulan ilişki 1475 sayılı İş Kanunu kapsamında bulunan bir ilişki olduğundan ve artık bu ilişkiye idari nitelik kazandıracak Bakanlık onayı da bulunmadığından, davanın özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde çözümlenmesi ve bu nedenle Gaziantep İdare Mahkemesi’nin görevlilik kararının kaldırılması gerektiği gerekçesiyle adli yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkarmış olup, 2247 sayılı Yasa’nın 10. maddesine göre görev konusunun incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesi’nden istemiştir.

            Başkanlıkça, 2247 sayılı Yasa’nın 13. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, Danıştay Başsavcısından yazılı düşüncesi istenilmiştir.

            DANIŞTAY BAŞSAVCISI; Davacı ile davalı Birlik arasında 1475 sayılı İş Kanunu’na tabi olarak imzalanan iş akdinin aynı Yasa’ya göre sona erdirildiği anlaşılmakta olup, 3186 sayılı Yasa’yı yürürlükten kaldıran 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif ve Birlikleri Hakkında Kanun ve bu Kanun uyarınca çıkarılan Anasözleşmede iş akdinin sona erdirilmesine ilişkin Birlik Yönetim Kurulu kararlarının Sanayi ve Ticaret Bakanlığının onayına tabi olduğu yolunda bir hüküm de yer almadığından, bu haliyle davacı ile davalı Birlik arasında 1475 sayılı İş Kanunu kapsamındaki uyuşmazlığın 1475 sayılı İş Kanunu hükümleri uyarınca adli yargı yerinde görülmesinin gerektiği; bu nedenle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2247 sayılı Yasa’nın 10. maddesine göre yaptığı başvurunun kabulü gerektiği yolunda yazılı düşünce vermiştir.

            İNCELEME VE GEREKÇE  : Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Samia AKBULUT’un Başkanlığında, Üyeler: Dr. Mustafa KILIÇOĞLU, Ümran SAYIŞ, Bekir AKSOYLU, Ayla ALKIVILCIM, Ertuğrul TAKA ve Dr. Serdar ÖZGÜLDÜR’ ün katılımlarıyla yapılan 24/6/2002 günlü toplantısında, Raportör- Hakim İsa YEĞENOĞLU’ nun  davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının adli yargı yararına olumlu görev uyuşmazlığı çıkarılmasına ve Danıştay Başsavcısının davada adli  yargının görevli bulunduğuna ilişkin düşünce yazıları ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay  Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Danıştay Savcısı Emin Celalettin ÖZKAN’ın yazılı  düşünceler doğrultusundaki açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

            USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Başvuru dilekçesi ve ekleri üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, davalı Birlikçe anılan Yasa’nın 10. maddesinde öngörülen şekilde görev itirazında bulunulduğu ve 12. maddede öngörülen süre içinde başvurulduğu, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından Yasa’da öngörülen usul ve yönteme uygun biçimde olumlu görev uyuşmazlığı çıkarıldığı anlaşılmakta olup esas inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verildi.

 ESASA İLİŞKİN İNCELEME   :

            Dava, Birlik Genel Müdür Yardımcısı olarak görev yapan davacının iş akdinin feshedilmesine ilişkin 4.1.2001 günlü Birlik Yönetim Kurulu işleminin iptali istemiyle açılmıştır.

            Ülkemizde tarım satış kooperatifleri, başlangıçta 1926 tarih ve 865 sayılı Ticaret Kanunu ile bir ticaret şirketi olarak kurulup faaliyet göstermekteyken, ilk olarak 1935 tarih ve 2834 sayılı Yasa ile, ve daha sonra bu Yasa’yı büyük ölçüde değiştiren 1985 tarih ve 3186 sayılı Yasa ile düzenlenmiş olup, mali olanaklar ile vergi resim ve harçlarla kimi gider ve masraflardan muaf tutulmaları bakımından tarım satış kooperatif ve birlikleri kamu tüzel kişiliğine yaklaştırılmış; kuruluş aşamasındaki Devletin müdahalesi ile teftiş ve denetim yetkisi dikkate alındığında organları ve personel atamaları yönünden kısmen de olsa idari vesayet altına alınmış; bu gelişmeler ise, gerek 1961 gerekse 1982 Anayasalarında işaret edilen milli ekonominin yararları dikkate alınarak kooperatifçiliğin gelişmesini sağlayacak tedbirleri almak şeklinde Devlete yüklenen görev kapsamında olduğu kabul görmüştür.

            21.10.1935 tarihli ve 2834 sayılı Yasa ve 30.4.1985 tarihli ve 3186 sayılı Yasa ile bu Yasalarda ek ve değişiklikler yapan yasaları yürürlükten kaldıran 1.6.2000 tarih ve 4572 sayılı Tarım Satış Kooperatif Ve Birlikleri Hakkında Kanun’un 1. maddesinde, bu Kanun’un amacının, tarım satış kooperatif ve birliklerine ilişkin hükümleri düzenlemek ve bu kuruluşların yeniden yapılanması için yasal bir çerçeve oluşturarak, tarım satış kooperatif ve birliklerini etkin ve sürdürülebilir bir şekilde özerk ve mali yönden bağımsız kılmak olduğuna işaret edilmiş;  “ Organlar, temsil, genel müdürlük ve personel” başlıklı 4. maddesinin son fıkrasının ikinci cümlesinde “(...) Kooperatif ve birliklerde istihdam edilecek müdür, genel müdür ve diğer personelde aranacak şartlar ile atama, nakil, terfi, görevden alma, kadro ve özlük hakları ile sair esaslar, birlik yönetim kurulunca hazırlanarak, genel kurulca kabul edilecek yönetmelikte gösterilir. (...)” denilmiştir.

            Anılan Yasa’nın 4. maddesine dayanılarak Birlik Yönetim Kurulunca hazırlanan ve Genel Kurulca 9.12.2000 tarihinde kabul edilerek yürürlüğe giren GÜNEYDOĞUBİRLİK Personel Yönetmeliğinde, bu Yönetmelik kapsamına giren bütün personelin iş ilişkisi İş Kanunu hükümlerine göre düzenlenmiş; aynı Yönetmeliğin 23. maddesinde, ortak kooperatif, Birlik ve bağlı işyerlerinde personel atamasının Birlik Yönetim Kurulu kararı ile yapılacağı ve 113. maddesinde ise, İş Kanunu’nun kabul ettiği bildirimsiz fesih sebepleri bulunmasa dahi çalıştırılmasında yarar görülmeyen personelin görevine, atamadaki usule uyularak ve yasal hakları ödenmek suretiyle her zaman son verilebileceği kurala bağlanmıştır.

            Son düzenlemelerden anlaşılacağı üzere, kooperatif ve birliklerin “sürdürülebilir özerkliği” doğrultusundaki en önemli değişikliğin personel atamaları üzerindeki idari vesayetin kaldırılması olduğu görülmektedir.

            Olayda, 4572 sayılı Yasa’nın Geçici 1. maddesinin (C ). bendinde yer alan, “ Birliklerin mevcut genel müdür ve genel müdür yardımcılarının görevleri, organların seçiminin yapıldığı birlik genel kurulu toplantısında (...) sona erer. Bunlar, yönetim kurulunun uygun görmesi halinde yeniden atanabilirler.” hükmüne uygun olarak, 9.12.2000 tarihli Birlik Genel Kurulu toplantısında seçilen Yönetim Kurulunca, 13.12.2000 günü yapılan toplantıda yeniden Genel Müdür Yardımcısı olarak atanmış olan davacının iş akdi, Yönetim Kurulunun 4.1.2001 günlü kararı ile, kıdem ve ihbar tazminatları ödenmek suretiyle ve 15.1.2001 tarihi itibariyle feshedilmiştir.

            Belirtilen duruma göre, davalı Birlik ile Genel Müdür Yardımcısı olan personeli arasında 1475 sayılı İş Kanunu hükümlerine göre kurulan hukuki ilişkinin özel hukuk ilişkisi olması karşısında ve 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesinde yer alan, İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözülmesi ile iş mahkemelerinin görevli olduğu yolundaki hüküm uyarınca, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yeri görevli bulunmaktadır.

             Açıklanan nedenlerle, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan başvurunun kabulü ile Gaziantep İdare Mahkemesi’nin görevlilik kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ         : Davanın çözümünde ADLİ  YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının başvurusunun KABULÜ ile, Gaziantep İdare Mahkemesi'nin 31.5.2001 gün ve E:2001/525 sayılı GÖREVLİLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 24.6.2002 gününde KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ İLE karar verildi.