T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS NO       : 2015 / 540

            KARAR NO : 2015 / 550

            KARAR TR   : 06.07.2015

 

ÖZET: Davacıların müşterek maliki oldukları taşınmaza kamulaştırma yapılmaksızın okul yapılarak kullanılmak suretiyle fiilen el atıldığından bahisle açılan tazminat istemine ilişkin davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

K  A  R  A  R

 

Davacılar         : 1- S.K.

                          2- C.K.

  M.K. Mirasçıları

  3- A.K.

  4- A.K.

  5- D.K.

            Vekilleri          : Av. A.A. & Av. N.B.

Davalı             : Milli Eğitim Bakanlığı (Samsun İl Özel İdaresi)

Vekili              : Av. T.K.        (Adli Yargıda)

                           Av. Y.E.S. ( İdari Yargıda)

 

O L A Y          : Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin Samsun İli, Atakum İlçesi, Çakırlar Mahallesi, 24 ada 9 parselde yer alan taşınmazın müşterek maliki olduklarını, taşınmazın vasfının imar planında “İlköğretim Alanı” olarak tahsis edilmesine rağmen, bu güne kadar herhangi bir düzenleme yapılmadığını, bu durumun müvekkillerinin ve diğer hissedarlarının taşınmaz üzerinde tasarrufta bulunmalarında engel teşkil ettiğini, davalı idarenin taşınmazı kamulaştırma seçeneği varken yıllarca bir girişimde bulunmadığını belirterek, davalı tarafından kamulaştırılmaksızın el atılan taşınmazın müvekkillerin hisselerinin davalı kurum adına tesciline, müvekkillerinin hisselerinin tespit edilecek değerin tam ve kesin olarak belirlenebilmesinin mümkün olduğu anda arttırılmak üzere kamulaştırmasız el atma karşılığı 1.000 TL bedelin kamulaştırmasız el atma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili istemiyle davalı Samsun İl Özel İdaresi aleyhine  adli yargı yerinde dava açmıştır.

SAMSUN 3.ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ: 31.12.2013 tarih ve E:2013/268 K:2013/653 sayılı kararında; “...davalının davaya konu taşınmaza fiilen el atmadığı, davacı malikin tasarruf yetkisinin, ilgili mevzuattan dolayı kısıtlanmış olduğu, imar kısıtlamalarından kaynaklanan tazminat davalarının idari yargıda görülmesi gerektiğini…”  belirtilerek davanın görev yönünden reddine karar vermiş ve tarafların kararı temyiz etmemesi üzerine karar kesinleşmiştir.

Davacı vekili aynı istemle bu kez idari yargı yerinde dava açmıştır.

SAMSUN 1. İDARE MAHKEMESİ: 16.04.2014 gün ve E:2014/ 302  sayılı hasım düzeltme kararında “ …  06.12.2012 günlü, 28489 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve bazı maddeleri yayımı tarihinden, bazı maddeleri ise ilk mahalli idareler genel seçiminden sonra yürürlüğe giren 6360 sayılı "On Üç İlde Büyükşehir Belediyesi ve Yirmi Altı İlçe Kurulması ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un" 1. maddesinin 2. fıkrasında, aralarında Samsun Büyükşehir Belediyesinin de bulunduğu on dört büyükşehir belediyesinin sınırları il mülki sınırları olarak belirlenmiş, maddenin 5.fıkrası ile başka bazı illerle birlikte bu illerdeki il özel idarelerinin tüzel kişiliği kaldırılmış, aynı Kanun'un 3.maddesinin 2.fıkrasında ise; " Mevzuatla il özel idarelerine yapılan atıflar bu Kanun kapsamında tüzel kişiliği kaldırılan il özel idareleri için ilgisine göre bakanlıklara, bakanlıkların bağlı veya ilgili kuruluşları ile bunların taşra teşkilatına, Hâzineye, valiliklere, büyükşehir belediyelerine ve bağlı kuruluşlarına veya ilçe belediyelerine yapılmış sayılır. Tüzel kişiliği kaldırılan il özel idarelerine 22/2/2005 tarihli ve 5302 sayılı İl Özel İdaresi Kanunu ve diğer mevzuatla verilmiş olan yetki, görev ve sorumluluklar ilgisine göre bu kurum ve kuruluşlar tarafından kullanılır ve yerine getirilir. Söz konusu il özel idarelerinin mahkemelerde süren davaları ile il özel idaresi olarak faaliyet gösterdikleri dönem ve yapılan işlemlere ilişkin olarak açılacak davalarda muhatap, devir işleminin yapıldığı ilgili kurum ve kuruluştur." hükmüne yer verilmiştir.

Bakılan dava, imar planında ilköğretim alanı olarak işlevlendirilmiş taşınmazın kamulaştırılmaması nedeniyle uğranılan zararın tazmini istemiyle açıldığından, ülke çapında eğitim ve öğretim hizmetlerini yürütmekle görevli kurumun Milli Eğitim Bakanlığı olması nedeniyle yukarıda anılan yasa kuralı ve 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 15. maddesinin l/c bendi uyarınca Samsun İl Özel İdaresi hasım mevkiinden çıkartılarak gerçek hasmın “Milli Eğitim Bakanlığı” olarak saptanmasına, 6360 sayılı yasanın 3.maddesinin fıkrasında sürmekte olan davalarda da ilgili kurum ve kuruluşların hasım olacağının düzenlenmiş olması nedeniyle davanın yeniden tekemmülüne gerek görülmeyerek tekemmülün bulunduğu aşamadan itibaren Milli Eğitim Bakanlığı husumetiyle yürütülmesine…” karar vermiş ve dava Milli Eğitim Müdürlüğü’ne karşı devam etmiştir.

SAMSUN 1. İDARE MAHKEMESİ: 26.05.2015 gün ve E:2014/302 sayılı gönderme kararında; “...dava konusu taşınmazın imar planında okul alanı olarak düzenlendiği, ancak idare tarafından bu alanda herhangi bir kamulaştırma yapılmaksızın okul yapıldığı ve davacının asıl zararının plan kararından kaynaklanmayıp, kamulaştırmasız el atmadan kaynaklandığı açık olduğundan, davanın, haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünün, adli yargı yerinin görevine girdiği sonucuna ulaşılmıştır.” demek suretiyle davanın görev yönünden reddine ve 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca dava dosyasının adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderilmesine, dosyanın incelenmesinin Uyuşmazlık Mahkemesi’nce karar verilene kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Eyüp Sabri BAYDAR, Ali ÇOLAK, Nurdane TOPUZ, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Ayhan AKARSU ve Mehmet AKBULUT’un katılımlarıyla yapılan 06.07.2015 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesi’nce anılan Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen usul ve yönteme uygun biçimde başvuruda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasın incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Filiz BUDAK’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Uğurtan ALTUN ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, davacıların hisseli taşınmazına, imar planında ilköğretim alanı olarak ayrılmak suretiyle kamulaştırmasız el atıldığından bahisle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00 TL’nin faizi ile birlikte davalıdan tahsili istemiyle açılmıştır.

Dava dosyalarında mevcut bilgi ve belgelerin incelenmesi sonucunda; dava konusu Samsun İli, Atakum İlçesi, Çakırlar Mahallesi, 24 ada 9 parselin davacılar ve müşterekleri adına tapuda kayıtlı olduğu, 1993 yılında kesinleşin 1/1000 ölçekli uygulama imar planında “ilköğretim alanı” olarak ayrıldığı, adli yargıda 01.10.2013 tarihinde yapılan keşif ve sonrasında 25.10.2013 tarihli bilirkişi heyetinin verdiği raporda, dava konusu taşınmaz üzerinde herhangi bir fiili el atma durumu tespit edilmediğinden mahkemece davada idari yargının görevli olduğu gerekçesiyle verilen görevsizlik kararının kesinleşmesi üzerine idari yargıda dava açıldığı; idari yargıda yapılan yargılamada sırasında 25.02.2015 tarihinde yapılan keşif sonrası verilen 20.03.2015 tarihli bilirkişi heyetinin vermiş olduğu raporda ise dava konusu taşınmazın üzerinde Çakırlar İlköğretim Okulunun olduğu ve keşif tarihi itibariyle söz konusu taşınmazda fiilen okul alanı yapılmış olduğunun tespit edildiği açıklanarak rapora taşınmaza ait uydu görüntüleri ve fotoğrafların eklendiği anlaşılmıştır.

Belediyelerin 3194 sayılı imar Kanunu 8. maddesi ve 18. maddesinin verdiği yetki ile arazi ve arsalar üzerinde imar planlarının hazırlanması ve yürürlüğe konulması, arazi ve arsa düzenlemesi gibi faaliyetleri kapsamında yaptıkları imar planlarından kaynaklanan işlemlerin tek yanlı ve kamu gücüne dayanan irade açıklamaları ile tesis edilen genel ve düzenleyici işlemler olduğu bu yönü ile de idari eylem ve işlemlerden kaynaklanan uyuşmazlıkların idari yargı yerlerinde çözümlenmesi gerektiği tartışmasızdır. Buna karşılık, davalı Bakanlıkça, Kamulaştırma Kanunu’nda öngörülen usul ve yöntemlere uygun idari nitelikte uygulama işlemleri yapılmaksızın, dava konusu taşınmazın bir kısmına fiilen el atması karşısında, idarenin bu eyleminin kamulaştırmasız el atma niteliğini taşıdığı açıktır.

Öte yandan, İdarenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu plan ve projeye göre meydana getirdiği yol, kanal, baraj, su yolları, su şebekesi gibi tesislerin kurulması, işletilmesi ve bakımı sırasında kişilere verdiği zararların tazmini istemiyle açılacak davaların görüm ve çözümünün, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları muhtel olanlar tarafından açılacak tam yargı davaları kapsamında yargısal denetim yapan idari yargı yerine ait olduğu; idarece herhangi bir ayni hakka müdahalede bulunulduğu, özel mülkiyete konu taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı veya plan ve projeye aykırı iş görüldüğü iddiasıyla açılacak müdahalenin men’i ve meydana gelen zararın tazmini davalarının ise, mülkiyete tecavüzün önlenmesine ve haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde çözümleneceği, yerleşik yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.

Nitekim, yukarıda belirtilen genel kabul doğrultusundaki Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 11.2.1959 günlü, E:1958/17, K:1959/15 sayılı kararının III. bölümünde,  “İstimlaksiz el atma halinde amme teşekkülü İstimlak Kanununa uygun hareket etmeden ferdin malını elinden almış olması sebebiyle kanunsuz bir harekette bulunmuş durumdadır. Ve bu bakımdan dava Medeni Kanun hükümlerine giren mülkiyete tecavüzün önlenmesi veya haksız fiil neticesinde meydana gelen zararın tazmini davasıdır. Ve bu bakımdan adliye mahkemesinin vazifesi içindedir.” görüşüne yer verilmiştir.

Bu durumda, idarenin dava konusu taşınmaza kamulaştırmasız el atmasından doğan zararın tazminine yönelik bulunan davanın, davalı idarece kamulaştırma yapılmaksızın taşınmaz üzerinde okul yapılması suretiyle taşınmaza el atılması karşısında, haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre görüm ve çözümünün adli yargı yerinin görevine girdiği anlaşılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle, Samsun 1.İdare Mahkemesi’nin başvurusunun kabulü ile, Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 31.12.2013 gün ve E:2013/268 K:2013/653 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

 

S O N U Ç      : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Samsun 1. İdare Mahkemesi’nin BAŞVURUSUNUN KABULÜ İLE, Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 31.12.2013 gün ve E:2013/268 K:2013/653 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 06.07.2015 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

Başkan

Serdar

ÖZGÜLDÜR

 

 

 

Üye

Eyüp Sabri

BAYDAR

 

 

 

 

 

 

Üye

Alaittin Ali

ÖĞÜŞ

Üye

Ali

ÇOLAK

 

 

 

 

 

 

Üye

Ayhan

AKARSU

Üye

Nurdane

TOPUZ

 

 

 

 

 

 

Üye

Mehmet

AKBULUT