Ceza Bölümü 2004/26 E., 2004/26 K.

  • ASKER KİŞİLERİN TEDBİRSİZLİK VE DİKKATSİZLİK İLE YARALANMAYA SEBEP OLMASI
  • ASKER SANIKLARDAN BİR KISMININ TERHİS EDİLMESİYLE ASKERİ MAH. YARGILANMAYI GEREKTİREN İLGİNİN KESİLMESİ
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 12 ]
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 18 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 459 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Gölcük Merkez Komutanlığı emrinde görevli sanık Dz. P. Kd. Bçvş. Ahmet Altıntaş'ın, 20.1.2001 günü, garaj amiri olarak görevli bulunduğu sırada, garajda temizlik yapan erlerin başında bulunarak nezaret etmemesi nedeniyle, garaj çavuşu olarak görevli Dz. Onb. Yavuz Akça'nın, benzinle temizlik yaptırması, temizliğe nezaret etmeyerek Dz. Şoför Er Tevfik Arık'ın, mağdur erler Mehmet Sadık Karaağaç, Öztürk Özmen ile görev odası tabir edilen kapalı mahalli, benzin ile temizliğini yaptıkları sırada, elinde bulunan çakmakla oynarken, çakmaktan çıkan kıvılcımın etkisiyle çıkan yangın sonucu Mehmet Sadık Karaağaç'ın 25 gün iş ve gücüne engel olacak, hayati tehlike geçirecek, Öztürk Özmen'in 10 gün iş ve gücünden kalacak, hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandıkları, böylece, sanığın, tedbirsizlik veya dikkatsizlik nedeniyle yaralanmaya sebebiyet verdiği ileri sürülerek, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 459/3, 2. cümle ve son maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Gölcük Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 3.12.2003 gün ve E:2002/351, K:2003/19 sayılı ek iddianamesi ile kamu davası açılmıştır. ( Sanıklardan Yavuz Akça hakkında Türk Ceza Kanunu'nun 383/2,1 yarım cümle 2 defa 413, 2 defa, Tevfik Arık'ın 459/3, 2. cümle maddeleri uyarınca cezalandırılmaları istemiyle aynı Savcılıkça, ayrı ayrı kamu davası açılmıştır. )

    GÖLCÜK ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 24.2.2004 gün ve E: 2004/125, K: 2004/97 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askeri görev sırasında, askeri mahalde işlendiği ileri sürüldüğünden yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Donanma Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    DONANMA KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 30.4.2004 gün ve E: 2004/518, K: 2004/196 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmadığı, askeri bir suça bağlı bulunmadığı, 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi hükmü uyarınca, yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu, suçu birlikte işledikleri gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Donanma Komutanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Tülay TUĞCU'nun Başkanlığında, Üyeler; Süleyman ÖZCAN, İhsan AKÇİN, Muvaffak TATAR, Erol KÜÇÜKARSLAN, Hasan DENGİZ, M. Sadık LİMAN'ın katılımlarıyla yapılan 1.7.2004 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Derya YAMAN'ın, davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

    353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a ) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b ) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c ) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Aynı Yasa'nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 4191 sayılı Yasa'yla değişik 17. maddesinde; "askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer" denilmektedir.

    Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E: 1996/74, K: 1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir.

    Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. Artık, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

    Diğer sanıklar Yavuz Akça ile Tevfik Arık'ın, yargılama aşamasında terhis edildikleri, böylece askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren ilginin kesildiği anlaşılmaktadır.

    353 sayılı Yasa'nın "Müşterek Suçlar" başlığı altında düzenlenen 12. maddesinde: "askeri mahkemelere ve adliye mahkemelerine tabi kişiler tarafından bir suçun müştereken işlenmesi halinde eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı bir suç ise sanıkların yargılanmaları askeri mahkemelere; eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı olmayan bir suç ise adliye mahkemelerine aittir" denmek suretiyle askeri olan suçlar ile askeri olmayan suçlara göre görevli yargı yeri belirlenmektedir.

    Aynı Yasa'nın 18. maddesinde, "Bir kimse birkaç suçtan sanık olur veya ne sıfatla olursa olsun birkaç sanık bulunursa bağlılık var sayılır." hükmü yer almaktadır.

    Olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasında, asker kişi sanık ile yargılama aşamasında terhis edilmiş olan sanıkların, ortak kusurlarıyla Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenmiş bulunan taksirli suçlarından dolayı, 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca birlikte yargılanmalarının mümkün olup olamayacağının incelenmesi gerekmektedir.

    Dosyanın incelenmesinde, dosya içinde bulunan bilirkişi raporundan, Tevfik Arık ile Yavuz Akça'nın olayda 3/8, sanığın ise 2/8 oranında kusurlu bulundukları anlaşılmaktadır.

    Anılan Yasa'nın 12. maddesinde yer alan "bir suçun müştereken işlenmesi halinin, iştirak hükümlerini de içine almakla beraber daha geniş bir mana ifade etmesi, bir eylemin birlikte beraber işlenmesi, eylemi ile başka eylemlerin meydana gelmesine ve sonuçta bir eylemin oluşmasına ayrı ayrı kusurlarıyla birlikte sebep olan sanıklar arasında 353 sayılı Yasa'nın 18. ve Ceza Muhakemeleri Usulü Yasası'nın 3. maddesinde düzenlenen "bağlılık" durumunun da mevcut olması, ayrıca kusur derecelerinin belirlenmesinde, kanıtların değerlendirilmesinde, ceza miktarlarının saptanmasında çelişkilerin meydana gelmemesi bakımından da ortak kusurla birlikte işlendiği ileri sürülen eylem nedeniyle sanıklar hakkında açılan kamu davalarının aynı yargı yerinde birlikte görülmesi, bu nedenle yüklenen suçun da askeri suç olmaması göz önüne alınarak 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi hükmü uyarınca sanıkların birlikte adli yargı yerinde yargılanmaları, bu nedenle Gölcük Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

    SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Gölcük Asliye Ceza Mahkemesi'nin 24.2.2004 günlü ve E: 2004/125, K: 2004/97 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 1.7.2004 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.