Hukuk Bölümü 1988/15 E., 1988/20 K.

  • AYNI YARGI DÜZENİ İÇERİSİNDEKİ MAHKEMELER ARASINDAKİ OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • İDARİ PARA CEZASINA KARŞI AÇILAN İTİRAZ DAVASI
  • OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI DOĞMAMIŞ OLMASI
  • SULH CEZA MAHKEMESİYLE İŞ MAHKEMESİ ARASINDAKİ OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN GÖREV ALANI
  • 506 S. SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) [ Madde 134 ]
  • 506 S. SOSYAL SİGORTALAR KANUNU(MÜLGA) [ Madde 140 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY:1 - Eskişehir işyerinde çalıştırılan sigortalıya ait işe giriş bildirgesinin 506 sayılı Yasa`

    `nın 9. maddesinde öngörülen süre geçirildikten sonra verilmesi nedeniyle anılan yasanın 140. maddesi ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği`

    `nin 28. maddesi uyarınca 50.000.-TL. idari para cezası verildiği hususu 28.12.1987 günlü, 98712 sayılı tebligatla davacı şirkete duyurulmuştur.

    Davacı şirket vekili 4.2.1988 günlü dilekçe ile adli yargı yerine başvurarak, idari para cezasının iptaline karar verilmesini istemiştir.

    Eskişehir İş Mahkemesi: 8.3.1988 gününde, 1988/74-146 sayı ile; 506 sayılı Yasanın 3395 sayılı Yasa ile değişik 140. maddesinde, aynı maddede düzenlenen para cezalarının Sosyal Sigortalar Kurumu tarafından verileceğinin öngörüldüğü, bu madde ile Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği`

    `nin 32. maddesine göre, idari para cezalarına karşı tebliğ tarihinden itibaren 30 gün içinde yetkili mahkemeye itiraz edilebileceği, ancak sözü edilen maddelerde görevli mahkemenin gösterilmediği, anılan yasanın uygulanmasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde veya bu davalara bakmakla görevli mahkemelerde görüleceğini öngören 134. maddenin, aynı yasanın hukuki düzenlemeleri içeren bölümünde yer aldığı, 5521 sayılı Yasanın 1. maddesine göre, iş mahkemelerinin hukuk uyuşmazlıklarını çözümlemekle görevli olduğu, 506 sayılı Yasanın "ceza hükümleri" başlığını taşıyan 13. bölümünde yer alan 140. maddesinde değişiklikten önce hangi mahkemenin görevli olduğu belirtilmediği halde açılan davaların sulh ceza mahkemelerinde görüldüğü, değişiklikten sonra 140. madde uyarınca verilen para cezalarına karşı 134. madde nedeniyle iş mahkemelerine itiraz edilmesi gerektiğinin öne sürülemiyeceği idari para cezalarına görevli ceza mahkemelerinde itiraz edilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar vermiştir. Bu karar temyiz edilmeyerek 1.4.1988 gününde kesinleşmiştir.

    2 - Davacı vekili bu karar üzerine aynı istemi içeren 15.4.1988 günlü dilekçe ile ceza mahkemesine başvurmuştur.

    Eskişehir 1. Sulh Ceza Mahkemesi: 19.4.1988 gününde, 1988/39 Müt. sayı ile; 825 sayılı Yasanın 2248 sayılı Yasa ile değişik 29. maddesinin son fıkrasına göre özel yasalarda yazılı olan kabahat eylemlerine ait davalarla, yalnız para cezasını gerektiren eylemlere ait davaların sulh ceza mahkemelerinde görüleceği, olayda davanın söz konusu olmadığı, yalnızca itiraz dilekçesi verilmiş olduğu, hiçbir yasa ile sulh ceza mahkemelerine bu tür itirazlara bakma görevinin verilmediği, 506 sayılı Yasanın 140. maddesindeki "yetkili mahkeme" sulh ceza mahkemesi olsa idi (bu mahkemelerin istisnai mahkemeler olması nedeniyle) yasa koyucunun bunu açıkca belirteceği, bu durum karşısında bu itirazlara sulh ceza mahkemesinde bakılamıyacağı, anılan yasa kuralındaki para cezasının idari para cezası olması nedeniyle bu cezaya yönelik itirazında idari yargı yerinde incelenmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, anılan karar temyiz edilmeyerek 5.5.1988 gününde kesinleşmiştir.

    Davacı vekili, yukarıda sözü edilen ve kesinleşen kararlar nedeniyle olumsuz görev uyuşmazlığının oluştuğunu öne sürerek, bu uyuşmazlığın giderilmesi istemini içeren 6.5.1988 günlü dilekçe ile Uyuşmazlık Mahkemesine başvurmuştur.

    Dava dosyası ve ilgili belgeler Eskişehir 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 13.5.1988 günlü, 1988/39 Müt. sayılı yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Türk Ulusu adına yargı yetkisini kullanan Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü; Muammer Turan`

    `ın Başkanlığında, Kamil Kadıoğlu, Hüseyin Örmeci, Erol Çırakman, Rüştü Altay, Taner Candemir, Abdullah Demir`

    `in katılmaları ile yaptığı 12.7.1988 günlü toplantıda, geçici rapotör Danıştay Tetkik Hakimi Zehra Birden`

    `in raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıya Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Yardımcı İsmail Malkoç ile Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan Dinç`

    `in başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    2247 sayılı Yasanın 1. maddesi ile Uyuşmazlık Mahkemesi; adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili bir yüksek mahkeme olarak görevli kılınmış, anılan Yasanın 14. maddesinde de: "olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari ve askeri yargı mercilerinden enaz ikisinin tarafları, sebebi ve konusu aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir" kuralına yer verilmiştir.

    Olayda, adli yargı düzeni içinde yer alan Eskişehir İş Mahkemesi ile aynı yer 1. Sulh Ceza Mahkemesinin verdikleri görevsizlik kararları nedeniyle doğduğu öne sürülen olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü istenilmektedir.

    Yukarıda sözü edilen yasa kuralına göre, Uyuşmazlık Mahkemesi`

    `nin çözümlemeye yetkili olduğu olumsuz görev uyuşmazlığı, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığıdır. Bir başka anlatımla, aynı yargı düzeni içinde yer alan yargı mercilerinin aynı dava hakkında görevsizlik kararı vermeleri halinde Uyuşmazlık Mahkemesi`

    `nin görev alanına giren olumsuz görev uyuşmazlığından söz edilemez.

    Olay bölümünde belirtildiği üzere, 506 sayılı Yasanın 3395 sayılı Yasa ile değişik 140. maddesi uyarınca Sosyal Sigortalar Kurumunca verilen idari para cezasının iptali istemi ile açılan davada, Eskişehir İş Mahkemesi, Ceza Mahkemesinin; aynı yer 1. Sulh Ceza Mahkemesi, idari yargı yerinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş ise de, aynı dava hakkında idari yargı yerince verilmiş bir görevsizlik kararı bulunmamaktadır.

    Belirtilen durum karşısında, ayrı yargı düzenlerine dahil yargı yerlerince verilmiş görevsizlik kararlarının bulunmaması nedeniyle 2247 sayılı Yasanın 14. maddesindeki koşulun gerçekleşmediği, dolayısıyla olumsuz görev uyuşmazlığının oluşmadığı açıktır.

    SONUÇ : 2247 sayılı Yasanın 14. maddesinde olumsuz görev uyuşmazlığının varlığı için öngörülen koşulların gerçekleşmediğinin anlaşılması nedeniyle başvurunun aynı Yasanın 1. ve 27. maddeleri uyarınca REDDİNE, 12.7.1988 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.