Ceza Bölümü 1996/7 E., 1996/7 K.

  • ASKERİ SUÇLARIN SİVİL KİŞİLERCE İŞLENMESİ
  • SİVİL KİŞİ TARAFINDAN İŞLENEN ASKERİ SUÇ
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 75 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 78 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 79 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 131 ]
  • 1632 S. ASKERİ CEZA KANUNU [ Madde 192 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 14 ]
  • 6136 S. ATEŞLİ SİLAHLAR VE BIÇAKLAR İLE DİĞER ALETLER H... [ Madde 13 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Sanık E.Ç.`

    `ın; asker kişi T.F.S., iki adet MKE yapımı ve üzerinde 90, 85 numaraları yazılı, G-3 marka uzun namlulu tüfekler atılabilen; taşınması ve bulundurulması yasak olan mermileri satın aldığı ve 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Yasa`

    `nın 13/son maddesine aykırı davrandığı ileri sürülerek, anılan madde uyarınca cezalandırılması için; Fethiye Cumhuriyet Başsavcılığının 1.5.1995 gün ve 1995/602-351 esas sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    FETHİYE ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 8.8.1995 gün ve 1995/379-654 sayı ile; sanıkta yakalanan mermilerin ordu malı olduğu ve ağır ceza mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizliğine karar vermiştir.

    FETHİYE AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 4.10.1995 gün ve 1995/71-88 sayı ile; sanıkta ele geçirilen mermilerin daha evvel asker kişi tarafından çalışan askeri eşya olup, atılı suç askeri bir suça bağlı suçu oluşturduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

    MALATYA 2. ORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 23.11.1995 gün ve 1995/606- 363 sayı ile; sanık E.Ç.`

    `a atılı suçun askeri suç olmadığı gibi, askeri bir suçla da bağlılığının bulunmadığı; adı geçen hakkına 1632 sayılı Askeri Ceza Yasası`

    `nın 192. maddesi göndermesiyle aynı Yasanın 131/1-2 maddesi uyarınca cezalandırılmasının gerektiği ve yargılamanın adli yargı yerinin (Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi) görev alanına girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, bu karar da temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

    Böylece; adli ve askeri yargı yerleri arasında, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Yasanın 14. maddesinde belirtilen biçimde, olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş; dava dosyası, Malatya 2. Ordu Askeri Savcılığının 8.2.1996 gün ve 1996/İ-9-430 sayılı yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümü Selçuk Tüzün`

    `ün Başkanlığında; İrfan Kılınç, Teoman Üneri, Seydi Yetkin, Dr. Ferhat Ferhanoğlu, Necmettin Özkan ve Vahap Pekbaş`

    `ın katılmaları ile yaptığı 29.3.1996 günlü toplantıda, raportör Hakim Necdet Selçuk`

    `un raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı İsmet Gökalp ile Askeri Yargıtay Başsavcısı yerine katılan Hakim Kd. Binbaşı Gürcan Gürdal`

    `ın davanın çözümünün adli yargı yerinin görevine girdiği yolundaki yazılı düşünceleri doğrultusunda, sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

    353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu ve Yargılama Usulü Yasasının "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığını taşıyan 9. maddesinde; "Askeri Mahkemelerin görevleri asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işledikleri suçlara bakmak" olarak sayılmıştır.

    Askeri suç ise, öğretide ve uygulamada;

    a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza yasasında yazılı olan; bir diğer ifadeyle, Askeri Ceza Yasası dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar;

    b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Yasasında; kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c) Türk Ceza Yasasına atıf suretiyle, askeri suç haline getirilen suçlar,

    olmak üzere, üç grupta mütalaa edilmektedir.

    1632 sayılı Askeri Ceza Yasasının 131/1. maddesinde; "Askeri bir hizmet yaparken veya vazifeyi suistimal ederek bir hizmet veya vazifeden ötürü tevdi veya emanet edilmiş olan para veya kıymeti ne olursa olsun bir eşyayı yahut kendisine tevdi veya emanet edilmiş olmasa bile her türlü askeri erzak, eşya ve hayvanları çalanlar veya zimmetine geçirenler, yahut ihtilas edenler veya satanlar, yahut rehine verenler ve bunları bilerek satın alanlar veya rehin kabul edenler veya gizleyenler beş seneye kadar ağır hapis cezası ile cezalandırılır"; aynı Yasa`

    `nın 192. maddesinde de; "Askeri Ceza Yasası`

    `nın 75. ve 79. maddeleriyle 78. maddesinin (C) fıkrasının iki numarasında ve askeri eşyayı satın almak, rehin olarak kabul etmek ve gizlemek fiillerine dahil 131. maddede yazılı suçlar askeri mahkemelere tabi olmayan siviller tarafından yapılırsa umumi mahkemeler bu kanun hükümlerini tatbik ederler" denilmektedir.

    Sanığın üzerine atılı suçun subutu halinde; 1632 sayılı Askeri Ceza Yasasının yukarıda belirtilen maddelerinin uygulanması olasılığı vardır.

    Sanık asker olmayan (sivil) kişi olup; atılı suçu asker kişi ile birlikte işledikleri hususunda bir kanıt da bulunmamaktadır. Ayrıca 353 sayılı Yasa`

    `nın 11. maddesi kapsamında mütalaa edilmesi de mümkün değildir.

    Açıklanan nedenlerle; açılan kamu davasına adli yargı yerinde bakılmasına ve Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi`

    `nin 4.10.1995 gün ve 1995/71-88 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına karar verilmelidir.

    SONUÇ : Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle Fethiye Ağır Ceza Mahkemesi`

    `nin 4.10.1995 gün ve 1995/71-88 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 29.3.1996 gününde, kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.