Ceza Bölümü         2012/27 E.  ,  2012/27 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanık             : O.B.                  

                         OLAY             : Solhan İlçesi Bölge Trafik Denetleme İstasyon Amirliği karşısındaki iki markete 14.10.2010 günü yapılan silahlı saldırı olayıyla ilgili olarak hakkında yürütülen soruşturma kapsamında geçici köy korucusu olan sivil kişi sanık O.B.’un evinde yapılan aramada bir adet MKE MOD45 KF MKE 1-22 sayılı el bombasının ele geçirildiği, bombanın sanığa koruculuk göreviyle ilgili olarak tevdii edilmediğinin anlaşıldığı, sanığın bu suç eşyasını izinsiz surette muhafaza ettiği, böylece tehlikeli maddelerin izinsiz olarak bulundurulması suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 174/1,53. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Solhan Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 29.11.2010 gün ve E:2010/310, K:2010/47 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

SOLHAN ASLİYE CEZA MAHKEMESİ:22.12.2011 gün ve E:2010/57, K:2011/55 sayıyla, suça konu eşyanın Kara Kuvvetleri Komutanlığı envanterinde kayıtlı olması ve sanığın da geçici köy korucusu olması nedeniyle eylemin “hizmete mahsus eşyanın kaybedilmesi”  ya da “askeri eşyanın çalınması” suçlarını oluşturacağı, bu durumda yargılamanın askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle Bingöl Ağır Ceza Mahkemesi’nde itiraz  yolu açık olmak üzere görevsizlik kararı vermiş, dava dosyası 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’ne gönderilmiştir. 

7. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 1.3.2012 gün ve E:2012/526, K:2012/88 sayıyla, sivil kişi sanığı, ileri sürüldüğü gibi “askeri suç” işlemiş olsa dahi yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, 7. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler; Ali Cengiz ÖZBEK, Ahmet DURU,  Ahmet KARADAVUT, Y. Sezai KARAA, Turgut SÖNMEZ, Haluk ZEYBEL’in katılımlarıyla yapılan 24.09.2012 günlü toplantısında, Raportör-Hâkim G. Fatma BÜYÜKEREN’in, başvurunun reddi yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Mehmet Sıdkı KÖK’ün, başvurunun reddine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dosyanın incelenmesinde, adli yargı yerince verilen görevsizlik kararının itiraz yolu açık olmak üzere verildiği anlaşılmıştır. 

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 34. maddesi 2. fıkrasında, “Kararlarda, başvurulabilecek kanun yolu, süresi, mercii ve şekilleri belirtilir” denilmiş, 223. maddesinin 10. fıkrasında, “Adli yargı dışındaki bir yargı merciine yönelik görevsizlik kararı kanun yolu bakımından hüküm sayılır” düzenlemesi yer almış, 232. maddesinin 6. fıkrasında ise, “Hüküm fıkrasında, 223 üncü maddeye göre verilen kararın ne olduğunun, uygulanan kanun maddelerinin, verilen ceza miktarının, kanun yollarına başvurma ve tazminat isteme olanağının bulunup bulunmadığının, başvuru olanağı varsa süresi ve merciinin tereddüde yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerekir” hükmüne yer verilmiştir. 

2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’un “Olumsuz görev uyuşmazlığı” başlığı altında düzenlenen 14. maddesinde, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli, idari veya askeri yargı mercilerinden en az ikisinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir” denilmektedir. 

Uyuşmazlığın incelenebilmesi için, 2247 sayılı Yasa’nın 1 ve 14. maddeleri uyarınca, yargı yerlerince verilen kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekmektedir. Ceza Muhakemesi Kanunu hükümleri dışında ayrıca, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu'nun 9.12.1931 gün ve E:1931/12, K:1931/48 sayılı kararında da belirtildiği gibi yargı yolunu değiştirmeye yönelik görevsizlik kararlarının temyize tabi oldukları kuşkusuzdur. Böylece, başvuracağı  kanun  yolu,  süresi,  mercii  yasaya uygun olarak gösterilmeyen kararın kesinleşmesinden söz edilmesine olanak yoktur. Bu nedenle, sanığa yukarıda açıklanan haklarını belirtir nitelikte tebligat yapılarak temyiz süresinin beklenmesi, görevsizlik kararı kesinleştikten sonra dosyanın Mahkememize gönderilmesi gerekmektedir. 

Açıklanan nedenlerle, Solhan Asliye Ceza Mahkemesi'nce verilen görevsizlik kara-rının kesinleşmemiş olması nedeniyle, 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşmadığından, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan başvurunun reddine karar verilmesi gerekmiştir. 

SONUÇ : 2247 sayılı Yasa'nın 1 ve 14. maddesinde belirtilen koşullar oluşma-dığından aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca yöntemine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN REDDİNE, 24.09.2012 günü  OYBİRLİĞİ  İLE  KESİN OLARAK karar verildi.