Hukuk Bölümü         1996/42 E.  ,  1996/85 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı             : H.K.

Davalı              : Derbent Belediye Başkanlığı

 OLAY: Davacı, davalı belediye başkanlığı ile 15.2.1994 - 14.2.1996 tarihle­rini kapsayan avukatlık hizmet sözleşmesi yaptığını, ancak davalı belediyenin, söz­leşmenin bitimine 17 ay kala haksız olarak tek yanlı aldığı encümen kararıyla söz­leşmeyi feshettiğini ileri sürerek, sözleşme süresinin tamamlanmamasından dolayı mahrum kaldığı ücret ve tazminat toplamının tahsili istemiyle 8.12.1994 tarihinde adlî yargı yerinde dava açmıştır.

Konya İş Mahkemesi; 9.2.1995 gün ve E.94/700, K.95/42 sayıyla; davacı­nın belediyeye karşı iş akdiyle değil Bakanlar Kurulu Kararına daya­nılarak yapılan sözleşmeyle çalıştırılan kamu görevlisi olduğu, bu nedenle anlaşmazlığın çözümü­nün idare mahkemesinin görevine girdiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

Davacı, aynı istekle 3.11.1995 tarihinde idare mahkemesine başvur­muştur.

Konya İdare Mahkemesi; 3.4.1996 gün ve 95/1679 sayıyla; davalı ile bele­diye arasında akdedilen sözleşmenin “hizmet sözleşmesi” olarak ta­nımlandığı, 4. maddesinde mesai saatiyle bağlı olmaksızın çalışacağından, 5. maddesinde ödene­cek yevmiyeden söz edildiğini belirterek, bu sözleşme­nin bir özel hukuk sözleşmesi niteliği taşıdığı gerekçesiyle davanın çözümü­nün adlî yargının görevine girdiği ancak, Konya İş Mahkemesince daha önce görevsizlik kararı verilmiş bulunduğun­dan görevli yargı yerinin belirlenmesi için 2247 sayılı Yasanın 19. maddesi uya­rınca Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulmasına karar vermiş, 95/1679 sayılı dosya mahkeme başkanının 18.6.1996 tarihli yazısı ekinde Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

İnceleme ve Gerekçe: Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, Sel­çuk Tüzün’ün Başkanlığında, O. Hulusi Mustafaoğlu, Süleyman Sezen, Nursel Aymakoğlu, Mustafa Birden, Dr. Erol Alpar ve Halit Karabulut’un katılmaları ile yaptığı, 8.7.1996 günlü toplantıda, Raportör-Hâkim Ayten Anıl’ın raporu ile dosya­daki belgeler okunduktan; toplantıya, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katı­lan Savcı İsmet Gökalp’in davanın adlî yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği şek­lindeki görüşü ile Danıştay Baş­savcısı yerine katılan Savcı Sinan Yörükoğlu’nun idari yargı yerinin görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da alındıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

Dava konusu, hizmet sözleşmesinin idarenin tek yanlı bir kararıyla feshedil­mesi sonucu uğranılan zararın tazmin edilmesi istemine ilişkindir.

Dosyada bulunan “Hizmet Sözleşmesi”nin 1. maddesinde: “sözleşmeli per­sonel çalıştırılmaya ilişkin esasları belirleyen Bakanlar Kurulunun 6.6.1978 gün ve 7/15754 sayılı kararı ile ek ve değişiklikleri uyarınca Konya Derbent Belediyesi ile Av. H.K. arasında hizmet sözleşmesi ya­pılmıştır.” açıklaması yer almış­tır. Tarih ve numarası belirtilen ve 28.6.1978 gün ve 16330 tarihli Resmi Gazetede yayımlanmış bulunan Bakanlar Kurulu Kararı, “Sözleşmeli Personel Çalıştırılma­sına İlişkin Esaslar” başlığını taşı­makta ve 1. maddesinde de: Genel Bütçeye Dahil Dairelerde, Katma Bütçeli İdarelerde, Döner Sermayeli Kuruluşlarda, Belediye­lerde, Özel İdarelerde ve Kamu İktisadi Teşebbüslerinde (sermayesinin yarısından fazlası yukarıda sayılan kuruluşlara ait olanlar dahil) sözleşme ile çalıştırılacak personel hak­kında bu kararnamede belirtilen hükümlerin uygulanacağı öngörülmüş bu­lunmaktadır.

Davacının, açıklanan kararname hükmüne göre sözleşmeli personel statü­sünde çalıştırıldığı duraksamaya yer vermeyecek şekilde açık bulun­maktadır.

Sözleşmeli personel ile idare arasında düzenlenen sözleşmede taraf­lardan bi­rinin kamu idaresi olması, idarecilerinin personelden daha üstün bir hakka sahip olduğunu göstermektedir. Sözleşmeler genellikle idare tarafın­dan düzenlenen -tip sözleşmeler- olup, idari sözleşme niteliği taşımaktadır. Bu sebeplerle kamu kuru­munda aslî ve sürekli kamu görevini yerine getiren ve kamu görevlisi olan sözleş­meli personelin yönetimle arasındaki ilişki idare hukuku ilkelerine dayanan ve idare hukuku kurallarıyla düzenlenen bir kamu hukuku ilişkisidir.

Açıklanan nedenlerle idarenin sözleşmeli statüdeki personeli hakkında yap­tığı işlemlerin idare nitelikte olduğunun kabulüyle, sözleşmenin idarece feshedil­mesi sonucu uğranılan zararın tazmin edilmesi istemiyle açılan da­vanın idari yargı yerinde çözümlenmesi, bu nedenle Konya İdare Mahkeme­sinin 2247 sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca yaptığı başvurunun reddi gerekmektedir.

SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre davanın idari yargı yerinde görül­mesi gerektiğine, bu nedenle Konya İdare Mahkemesinin 2247 sayılı Yasanın 19. maddesi uyarınca vaki 3.4.1996 günlü, 95/1679 sayılı başvuru­sunun reddine, 8.7.1996 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.