Hukuk Bölümü         2013/1210 E.  ,  2013/1440 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

                Davacı     : Türkiye İş Bankası

                Vekili      : Av. F.A.

                                  Adli Yargıda

                Davalı      : Kayseri 8. İcra Müdürlüğü

                Vekili      : Av. D.E.

                                  İdari Yargıda

                Davalı      : Kayseri Vergi Dairesi Başkanlığı

               O L A Y  : Davacı vekili, dava  dilekçesinde özetle;  dava dışı Borçlu T. Çelik Kapı San. Ve Tic. A.Ş. ve N.M.T.’nin banka müşterileri olduğunu ve bu kişilerin davacı banka ile aralarındaki kredi sözleşmesi gereğince ödemeleri gereken kredi borcunu ödemediklerini, bu sebeple davacı tarafından kredi teminatı olarak ipotek konulan taşınmaz malın satışa çıkartıldığını ve davacı bankaya alacağına mahsuben ihale edildiğini, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-1 maddesi ve Damga Vergisi Kanunu’nun 9. Maddesi gereğince, yapılan satış işleminden KDV ve Damga Vergisi alınmasının hukuka aykırı olduğunu belirterek; kanuna aykırı icra müdürlüğü işleminin iptaline karar verilmesi istemi ile adli yargı yerinde dava açmıştır.

Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesi : 03.05.2011 gün ve 2010/1045 Esas, 2011/353 Karar sayılı kararı ile takibin; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip niteliğinde olduğunu, Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 17/4-1 maddesi gereğince söz konusu takip nedeni ile yapılan satış işleminin Katma Değer Vergisi istisnaları arasında sayıldığını, bu nedenle yapılan işlemin hukuka aykırı olduğunu belirterek; davanın kabulüne ve işlemin iptaline karar vermiştir. Kararın, Maliye Hazinesi tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin, 10.02.2012 gün ve 2011/16349 Esas, 2012/3015 Karar sayılı kararı ile, KDV ve Damga Vergisinin tarh ve tahakkuk işlemlerinin anılan vergilerin mükellefi sıfatı ile yapıldığını, bu işlemlerden doğan ihtilafların çözüm yerinin de vergi mahkeme leri olduğunu belirterek; mahkeme nin kararını bozmuştur. Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesi , 12.12.2013 tarih ve 2012/504 Esas, 2013/123 Karar sayılı kararı ile, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin bozma ilamına uyulmasına ve davanın görev yönünden reddine karar vermiş; karar, davacı TC İş Bankası tarafından temyiz edilmiş, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 29.03.2013 gün ve 2013/9438 Esas, 2013/12054 Karar sayılı kararı ile onanarak kesinleşmiştir.

 Davacı vekili, bu kez rehnin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan takip sırasında, taşınmazın satışına KDV ve Damga vergisi uygulanması şeklindeki kararın iptali istemi ile idari yargı yerinde dava açmıştır.

Kayseri Vergi Mahkemesi : 25.04.2013 gün ve 2013/354 sayılı ara kararı ile; icra müdürlüğü tarafından yürütülen takip sonucunda gerçekleştirilen taşınmaz satışına ilişkin olarak,  Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nce hesaplanarak beyan edilen katma değer vergisinin, kanuna aykırılığı iddiasının şikayet yolu ile İcra Mahkemesi ’nde incelenip, karara bağlanması gerektiğini; bu nedenle davada 2004 sayılı İİK’nun 16. Maddesi gereğince adli yargı mercilerinin görevli olduğunu; mahkemelerinin görevine girmeyen ve adli yargı yerince de görevsizlik kararı verilen bu davada, görevli yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesi uyarınca Uyuşmazlık Mahkemesi ’ne gönderilmesine, davanın Uyuşmazlık Mahkemesi  kararına kadar ertelenmesine karar vermiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi  Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Bahri AYDOĞAN, Abdullah ERGİN, Sıddık YILDIZ, Nurdane TOPUZ, Sedat ÇELENLİOĞLU ve Ayhan AKARSU’nun katılımlarıyla yapılan 7.10.2013 günlü toplantısında;

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, Kayseri Vergi Mahkemesi ’nce anılan Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen usul ve yönteme uygun biçimde başvuruda bulunulduğu anlaşılmaktadır. Usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığından, her iki yargı yerinde ortak işlem olan Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün 2009/3575 esas sayılı dosyası üzerinden gerçekleştirilen takip sırasında yapılan satış işlemine, damga vergisi ve katma değer vergisi uygulanması şeklindeki işlemin iptali yönünden oluşan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Birgül YİĞİT’in, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mehmet BAYHAN ile Danıştay Savcısı Mehmet Ali GÜMÜŞ’ün davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava;  davacının, dava dışı borçlu T. Çelik Kapı San. Ve Tic. A.Ş. ve N.M.T.isimli kişilerden olan kredi alacağı nedeni ile Kayseri 8. İcra Müdürlüğü’nün 2009/3575 esas dosyasında başlattığı ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip sonucu yapılan taşınmaz satışına, katma değer vergisi ve damga vergisi uygulanması şeklindeki işlemin iptali istemi ile açılmış; Kayseri 3. İcra Mahkemesi ’nin davanın kabulüne yönelik 03.05.2011 gün ve 2010/1045 Esas, 2011/353 Karar sayılı kararının, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 10.02.2012 gün ve 2011/16349 Esas, 2012/3015 Karar sayılı kararı ile bozulması sonrasında  Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesi ’nin 12.12.2013 tarih ve 2012/504 Esas, 2013/123 Karar sayılı kararı ile davanın görev nedeni ile reddine karar verdiği, kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 29.03.2013 gün ve 2013/9438 Esas, 2013/12054  karar sayılı ilamı ile onanarak kesinleştiği, davacının bu kez aynı işlemlerin iptali istemi ile idari yargı yerinde dava açtığı,  Kayseri Vergi Mahkemesi ’nin, 25.04.2013 gün ve  2013/354  sayılı ara kararı ile  görevlerine girmeyen, adli yargı mercilerince de görevsizlik kararı verilen dosyanın mahkeme mize gönderilmesine karar verdiği anlaşılmıştır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Şikayet ve Şartlar” başlıklı 16. maddesinde; “Kanunun hallini mahkeme ye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra Mahkemesi ne şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır. Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir.” hükmü yer almaktadır.

Aynı kanunun “şikayet üzerine yapılacak muameleler”  başlıklı 17. Maddesinde: “Şikayet tetkik merciince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir. Memurun sebepsiz yapmadığı veya geciktirdiği işlerin icrası emrolunur.” hükmü yer almaktadır.

Aynı kanunun “Tetkik mercii” başlıklı 4. maddesinde de: “İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların incelenmesi icra tetkik mercii hâkimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hâkim tarafından yapılır. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca icra tetkik merciinin birden fazla dairesi kurulabilir. Bu durumda icra tetkik mercii daireleri numaralandırılır. İcra tetkik merciinin birden fazla dairesi bulunan yerlerde iş dağılımı ve buna ilişkin esaslar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. Her icra tetkik mercii hâkimi, kendisine Adlî Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığınca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflâs dairelerinin muamelelerine yönelik şikâyetleri ve itirazları inceler, bu dairelerin gözetim ve deneTekelerini yapar, idarî işlerine bakar. İcra yetkisini haiz sulh mahkemelerinin muamelelerine karşı vuku bulacak şikayet ve itirazların tetkik mercii o mahkeme nin hâkimidir.” denilmiştir.

Olayda, Kayseri 8. İcra Müdürlüğü'nün 2019/3575 E. sayılı dosyasında yapılan taşınmaz satışında; davacının, taşınmaz satışa KDV ve damga vergisi uygulanmasına yönelik işlemin iptali istemi ile yapılan başvurusunun, İcra Müdürlüğünce reddedilmesi üzerine, KDV ve Damga Vergisi uygulanmasına ilişkin kararın iptali istemiyle dava açtığı anlaşılmıştır.

2576 sayılı Bölge İdare Mahkeme leri, İdare Mahkeme leri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanunun "Vergi Mahkemelerinin Görevleri" başlıklı 6. maddesinde, Vergi Mahkemelerinin genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalarla, bu konularla ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği hükmüne yer verilmiştir.

Hal böyle iken, İcra Müdürlüğü tarafından yürütülen takibe ilişkin olarak yapılan ihale sonucunda alınan taşınmaza ilişkin, icra müdürlüğünce verilen % 18 oranında KDV ve 453.00 TL Damga Vergisi ödenmesine dair kararın, kanuna aykırılığı iddiasının şikayet yolu ile İcra Mahkemesi nde çözümleneceği,  mahkeme nin incelemeyi, söz konusu icra dosyası üzerinde yaparak, anılan işlemin kanuna uygun olup olmadığı hususunda karar vereceği kuşkusuzdur. Adli yargılamanın bir parçasını oluşturan bu uyuşmazlığın, İcra Müdürlüğünün tesis ettiği bir işlemden kaynaklandığı gözetildiğinde, bu işlemin yasaya uygun olup olmadığının adli yargı yerince çözümlenmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır.

Belirtilen nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yeri görevli olduğundan, Kayseri 3. İcra Hukuk Mahkemesi ’nce verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Kayseri 3.İcra Hukuk Mahkemesi ’nin 12.12.2013 gün ve 2012/504 Esas, 2013/123 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 7.10.2013 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.