Ceza Bölümü 2003/46 E., 2003/51 K.

  • ASKER KİŞİNİN HAKARETİ
  • HAKARET
  • KAMU DAVASI
  • 353 S. ASKERİ MAHKEMELER KURULUŞU VE YARGILAMA USULÜ K... [ Madde 9 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 251 ]
  • 765 S. TÜRK CEZA KANUNU (MÜLGA) [ Madde 482 ]
  • "İçtihat Metni"

    OLAY : Bayrak/Gölbaşı/Ankara Genelkurmay Elektronik Sistemler Komutanlığı emrinde görevli olup, 2000 - 2001 öğretim yılında Gölbaşı Sağlık Meslek Lisesinde Milli Güvenlik öğretmeni olarak görevlendirilmiş bulunan sanık Ord.Bnb. Sinan Alper'in, 13.6.2001 günü, Müdür Muavini odasında, aynı yerde öğretmen olarak görev yapan yakınan Nuran Tonkuş'un bazı kurumlarda çalışanların ve özellikle Askeri Kurum Personelinin genele göre fazla ücret aldıklarını söylemesi üzerine, yakınana hitaben "becerebiliyorsanız sizde yapın, 1980 öncesi sokaklarda sürtemezken 1980 sonrası bizim sayemizde sokaklarda sürtüyorsunuz" demek suretiyle hakaret suçunu işlediği ileri sürülerek, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 482/3, 251. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle Gölbaşı/Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 2.4.2002 gün ve E: 2002/215, K: 2002/161 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

    GÖLBAŞI/ANKARA ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 12.9.2002 gün ve E: 2002/190, K: 2002/194 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlendiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Genelkurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir.

    GENELKURMAY BAŞKANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 2.4.2003 gün ve E: 2003/135, K: 2003/43 sayıyla; yüklenen eylemin, askeri suç olmadığı, askeri hizmetle ilişkili bulunmadığı, askeri görevin ifası sırasında, asker kişiye karşı ya da askeri mahalde işlenmediği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Yalçın ACARGÜN'ün Başkanlığında, Üyeler; Süleyman ÖZCAN, Hamdi Yaver AKTAN, Muvaffak TATAR, Recep SÖZEN, Erdoğan GENEL, Hasan DENGİZ'in katılımlarıyla yapılan 17.11.2003 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN'in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ahmet BEŞİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Turgut SÖNMEZ'in, davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    USULE İLİŞKİN İNCELEME:

    Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

    ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

    353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

    "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

    a ) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

    b ) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar,

    c ) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

    Sanığa yüklenen "hakaret" suçu, Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı bir suç olmadığı gibi bu Yasa ile Türk Ceza Kanunu'na atıfta bulunan bir suç da değildir. Bu nedenle olumsuz görev uyuşmazlığına konu kamu davasındaki suçun, "askeri suç" kapsamında olduğunu söylemek mümkün değildir. Ayrıca suçun asker kişiye karşı veya askeri mahalde işlenmediği açıkça ortada olup, askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işlenmediğinde de kuşku yoktur. Olayda sanık, 1739 sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu ve ilgili Milli Güvenlik Bilgisi Öğretimi Yönetmeliği hükümleri uyarınca, Milli Güvenlik Bilgisi derslerini okutmak üzere öğretmen olarak görevlendirilmiş olup, işlediği ileri sürülen "hakaret" suçunun yerine getirdiği görev ile ilgisi ve bağlantısı bulunmamaktadır.

    Askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olmayan, asker kişiye karşı ve askeri mahalde işlenmediği belirtilen askeri bir suça da bağlı bulunmayan sanığa yüklenen, unsurları ve cezaları Türk Ceza Kanunu'nda düzenlenen "hakaret" suçuna ilişkin kamu davasının adli yargı yerinde görülmesi ve Gölbaşı/Ankara Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

    SONUÇ : Davanın çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Gölbaşı/Ankara Asliye Ceza Mahkemesi'nin 12.9.2002 günlü ve E: 2002/190, K: 2002/194 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 17.11.2003 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ ile karar verildi.