Hukuk Bölümü 2007/51 E., 2007/131 K.

  • OLUMSUZ GÖREV UYUŞMAZLIĞI
  • 5237 S. TÜRK CEZA KANUNU [ Madde 7 ]
  • 5307 S. SIVILAŞTIRILMIŞ PETROL GAZLARI (LPG) PİYASASI K... [ Madde 8 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 321 ]
  • 1412 S. CEZA MUHAKEMELERİ USULÜ KANUNU (MÜLGA) [ Madde 334 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 1 ]
  • 2247 S. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNİN KURULUŞ VE İŞLEYİŞİ HAK... [ Madde 27 ]
  • 6762 S. TÜRK TİCARET KANUNU [ Madde 64 ]
  • "İçtihat Metni"

    O L A Y: Müşteki Şirketler vekili, Sanık İ.K'nın aynı grup bünyesinde faaliyet gösteren müşteki Şirketlere ait LPG tüplerini herhangi bir bayilik sözleşmesi olmaksızın satışa arzettiği, sanığın müşteki şirketler dışında bir başka şirket ile de bayilik sözleşmesi bulunmadığı iddiasıyla Cumhuriyet Başsavcılığına başvurmuştur.

    Konya/Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığı, sanığın müştekiye karşı haksız rekabet/TTK.m.64 suçunu işlediğinin anlaşıldığı, müsned suçun CMUK.334. maddesinde sayıldığı gerekçesiyle takipsizlik kararı vermiştir.

    Müştekiler vekilinin itirazı üzerine Karaman Ağır Ceza Mahkemesi; sanık hakkında 1705 sayılı Kanuna aykırılıktan dava açmaya yeterli delil bulunduğu anlaşıldığından, takipsizlik kararının kaldırılarak dava açılması için evrakın mahalline gönderilmesine karar vermiştir.

    Konya/Ereğli Cumhuriyet Başsavcılığınca, 16.11.2001 tarih ve 2001/I382 esas sayılı iddianamesiyle 1705 sayılı yasaya muhalefet suçundan sanık hakkında kamu davası açılmıştır.

    Ereğli /Konya Asliye Ceza Mahkemesi, 15.7.2002 gün ve E:2001/895, K:2002/714 sayı ile, sanığın eyleminin Yargıtay 7.Ceza Dairesinin 2.3.1999 tarih ve 1999/1149-1474 E.K. Sayılı ilamında açıklandığı üzere Türk Ticaret Kanunun 64.maddesinde düzenlenen suça uyduğunun anlaşıldığı gerekçesiyle işin esası hakkında karar vermiş; bu karar sanık tarafından temyiz edilmiştir.

    Yargıtay 7.Ceza Dairesi, 21.2.2006 gün ve E:2004/820, K:2006/520 sayılı İlamı ile, hükümden sonra, 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 12.maddesinin b fıkrası ile 765 sayılı Türk Ceza Kanunu bütün ek ve değişiklikleri ile birlikte yürürlükten kaldırılmış olduğu, aynı tarihte yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 7.maddesi uyarınca lehe olan yasanın belirlenip sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve değerlendirilmesinde zorunluluk bulunmasının; bozmayı gerektirdiği, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı yasanın 8/1 maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321.maddesi uyarınca bozulmasına karar vermiştir.

    Konya/Ereğli 2.Asliye Ceza Mahkemesi, 22.3.2006 gün ve E:2006/161, K:2006/139 sayı ile; sanığın üzerine atılı 556 Sayılı Markaların Korunması Hakkındaki Kanun Hükmündeki Kararnameden kaynaklanan ceza davaları için, H.S.Y.K nun 24/03/2005: tarihli ve 188 sayılı kararı ile 1.Asliye Ceza Mahkemesi görevli olduğundan, Mahkemelerinin GÖREVSİZLİĞİNE, karar kesinleştiğinden, sanığın Türk Ticaret Kanununun 64/2. fıkrası ve TCK 81/1. maddesi gereğince cezalandırılması için dosyanın Ereğli/Konya 1.Asliye Ceza Mahkemesine gönderilmesine karar vermiştir.

    KONYA/EREĞLİ 1.ASLİYE CEZA MAHKEMESİ, 4.8.2006 gün ve E:2006/303, K:2006/347 sayı ile; Sanığın üzerine atılı 1705 Sayılı yasaya muhalefet, (556 sayılı markaların korunması hakkındaki kanun hükmünde kararnameye muhalefet) suçunun 5307 S.Y. 8/4-1 madde kapsamındaki eylemi oluşturduğu; yine aynı yasanın 16/4 madde ve fıkrası gereğince bu eylemin idari para cezasını gerektirdiği ve aynı yasanın 18. maddeye göre bu eylemleri soruşturma ve cezalandırılma yetkisinin Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna verilmiş olduğu, Mahkemelerinin görevli bulunmadığı anlaşılmakla, CMK 3, 4, 5, 223/10 madde gereğince Mahkemelerinin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın karar kesinleştiğinde; sanık hakkında 5307 S.Y. 8/4-1 madde delaletiyle aynı yasanın 16/4 madde gereğince işlem yapılmak üzere aynı yasanın 18. maddesi gereğince görevli ve yetkili Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna gönderilmesine karar vermiş; kararın kesinleşmesinden sonra dava dosyası Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna gönderilmiştir.

    ENERJİ PİYASASI DÜZENLEME KURUMU (Hukuk Dairesi Başkanlığı); Konya Ereğli 1.Asliye Ceza Mahkemesi'ne hitaben 4.1.2007 gün ve 085 sayılı yazı ile; Enerji Piyasası Düzenleme Kurulunun 26/10/2006 tarihli ve 965/17 sayılı Kararı ile " 20/12/2003 tarih ve 25322 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5015 sayılı Petrol Piyasası Kanunu ile 13/03/2005 tarihli 25754 sayılı Resmi Gazete de yayımlanarak yürürlüğe giren 5307 sayılı Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Kanunu ve Elektrik Piyasası Kanununda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun Yürürlüğe girmesinden önce işlenen suçlara ilişkin olarak Mahkemelerden Muhtelif tarihlerde Kurumlarına intikal eden dosyalar ile bundan sonra Kurumlarına intikal edecek aynı durumdaki dosyalar üzerinde Kurum Yetkisi olmadığına" Karar verilmesi üzerine, Kurumlarınca yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığından bahisle, dava dosyasını Mahkemeye göndermiştir.

    KONYA/EREĞLİ 1.ASLİYE CEZA MAHKEMESİ, 8.1.2007 gün ve E:2006/303, K:2006/347 sayı ile; 1705 sayılı yasaya muhalefet suçundan sanık İsmail Kıyak hakkında Ereğli/Konya 1.Asliye Ceza Mahkemesinin 04.08.2006 tarih ve 2006/303 esas 2006/347 karar sayılı ilamı ile Mahkemelerinin görevsizliğine ve dosyanın görevli ve yetkili Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna gönderilmesine karar verilmiş ve dosyanın Enerji Piyasası Düzenleme Kuruluna gönderilmiş olduğu; her ne kadar iş bu dosya Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu'nca kurum yetkisi olmadığından bahisle Mahkemelerine tekrar gönderilmiş ise de; Mahkemelerince yeniden Herhangi Bir Hüküm Tesisine Yer Olmadığına; ancak; Ereğli/Konya 1.Asliye Ceza Mahkemesi ile Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından, uyuşmazlığın giderilmesi ve görevli Merciin tayini yolunda, dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiş ve dava dosyası Mahkememize gönderilmiştir.

    İNCELEME VE GEREKÇE:

    Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü'nün, Ahmet AKYALÇIN'ın Başkanlığında, Üyeler: M. Lütfü ÜÇKARDEŞLER, Coşkun ÖZTÜRK, Z. Nurhan YÜCEL, Esen EROL, Levent ÖZÇELİK ve Celal IŞIKLAR'ın katılımlarıyla yapılan 2.7.2007 günlü toplantısında; Raportör-Hakim Taşkın ÇELİK'in 2247 sayılı Yasa'da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR ile Danıştay Savcısı Gülen AYDINOĞLU'nun, başvurunun reddi gerektiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

    Uyuşmazlık Mahkemesi Genel Kurulunun 13.10.1988 tarih ve 19958 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 11.7.1988 günlü, E:1988/1, K:1988/1 sayılı İlke Kararının sonuç kısmında, " 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un bütünü ile incelenip değerlendirilmesinden, bu Kanun'un uygulanması yönünden, 2. maddesinin ikinci fıkrasında yer alan "Ceza Uyuşmazlıkları" ibaresinden, savcının ya da şahsi davacının talebiyle başlayan yargılanması sonucunda sanığın mahkûmiyetine ya da beraatine hükmedilebilecek davalarda Askeri ve Adli Ceza Mahkemeleri arasında çıkan görev ve hüküm uyuşmazlıklarının anlaşılması; bunun dışında kalan tüm görev ve hüküm uyuşmazlıklarının "Hukuk Uyuşmazlığı" sayılması gerektiği sonucuna varılmaktadır." denilmekte olup, adli ceza mahkemesi ile idari mercii arasında görev uyuşmazlığı doğduğu öne sürüldüğüne göre, başvurunun 2247 sayılı Yasa'nın uygulanması yönünden "hukuk uyuşmazlığı" kapsamında bulunduğu açıktır.

    Anayasa'nın 158. maddesinin birinci fıkrasında "Uyuşmazlık Mahkemesi adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir". denilmiş; 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 1. maddesinde " Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu Kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir.

    Özel kanun uyarınca hakeme başvurulmasının zorunlu olduğu hallerde, eğer hakemlik görevi hakim tarafından yerine getirilmiş ise bu merci, davanın konusuna göre, yukarıdaki fıkrada yazılı adli veya idari yargı mercilerinden sayılır." hükümleri yer almış; aynı Yasanın 27. maddesinde ise, Uyuşmazlık Mahkemesinin, uyuşmazlık çıkarmaya veya görev uyuşmazlıklarına ilişkin istemleri önce şekil ve süre açısından inceleyeceği; yöntemine uymayan veya süresi içinde ileri sürülmemiş istemleri reddedeceği kuralına yer verilmiştir.

    Anılan hükümlere göre, Uyuşmazlık Mahkemesince bir görev ya da hüküm uyuşmazlığının incelenebilmesi için, uyuşmazlığa konu edilen karar veya kararların, adli, idari veya askeri yargı mercilerince ya da hakemliğin hakim tarafından yerine getirilmesinde olduğu gibi yargı merci sayılanlarca verilmiş bulunması gerekmektedir.

    Olayda, Konya/Ereğli 1. Asliye Ceza Mahkemesince görevsizlik kararı verilerek dosyanın gönderilmesi üzerine Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu tarafından, Kurumlarınca yapılacak herhangi bir işlem bulunmadığından dava dosyası iade edilmiş olup, Asliye Ceza Mahkemesince; bu durumda, Kurul ile Mahkeme arasında olumsuz görev uyuşmazlığı çıktığından bahisle dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği anlaşılmaktadır.

    Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) elektrik piyasalarının düzenlenmesi amacıyla 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile 2001 yılında kurulmuştur. Kanunun, Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu başlıklı 4. maddesinde; "Kamu tüzel kişiliğini haiz, idari ve mali özerkliğe sahip ve bu Kanun ile kendisine verilen görevleri yerine getirmek üzere Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu kurulmuştur.

    Kurum, tüzel kişilerin yetkili oldukları faaliyetleri ve bu faaliyetlerden kaynaklanan hak ve yükümlülüklerini tanımlayan Kurul onaylı lisansların verilmesinden, işletme hakkı devri kapsamındaki mevcut sözleşmelerin bu Kanun hükümlerine göre düzenlenmesinden, piyasa performansının izlenmesinden, performans standartlarının ve dağıtım ve müşteri hizmetleri yönetmeliklerinin oluşturulmasından, tadilinden ve uygulattırılmasından, denetlenmesinden, bu Kanunda yer alan fiyatlandırma esaslarını tespit etmekten, piyasa ihtiyaçlarını dikkate alarak serbest olmayan tüketicilere yapılan elektrik satışında uygulanacak fiyatlandırma esaslarını tespit etmekten ve bu fiyatlarda enflasyon nedeniyle ihtiyaç duyulacak ayarlamalara ilişkin formülleri uygulamaktan ve bunların denetlenmesinden ve piyasada bu Kanuna uygun şekilde davranılmasını sağlamaktan sorumludur.

    Kurum, Kurul kararıyla bu Kanun hükümleri uyarınca çıkaracağı yönetmelikleri, piyasada faaliyet gösteren tüzel kişilerin ve ilgili kurum ve kuruluşların görüşlerini alarak hazırlar.

    Kurumun merkezi Ankara'dadır. Kurumun ilişkili olduğu Bakanlık, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığıdır. Kurum, dağıtım bölgelerinde müşteri ilişkilerini sağlamak üzere irtibat büroları kurabilir.

    Kurumun teşkilatı; Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu, başkanlık ve hizmet birimlerinden oluşur.

    Kurum, bu Kanundan kaynaklanan görevlerini yerine getirirken yetkilerini Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu vasıtasıyla kullanır. Kurumun temsil ve karar organı Kuruldur." hükmüne Dava hakkı başlıklı 12. maddesinde "Kurul kararına karşı açılacak davalar ilk derece mahkemesi olarak Danıştayda görülür. Danıştay, Kurul kararlarına karşı yapılan başvuruları acele işlerden sayar." hükmüne yer verilmiştir.

    Anılan düzenlemeye göre Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu, Anayasa'nın 158. ve 2247 sayılı Yasanın 1. maddesinde belirtilen yargı mercilerinden olmadığından, ortada Uyuşmazlık Mahkemesince çözümü gereken bir görev uyuşmazlığı bulunduğundan söz etmek olanaksızdır.

    Bu durum karşısında, 2247 sayılı Yasa'nın 1. maddesine uygun olmayan başvurunun, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca reddi gerekmiştir.

    SONUÇ: 2247 sayılı Yasa'nın 1.maddesine uygun bulunmayan BAŞVURUNUN, aynı Yasa'nın 27. maddesi uyarınca REDDİNE, 2.7.2007 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.