T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2022/545

KARAR NO  : 2023/273      

KARAR TR  : 17/04/2023

ÖZET: 2886 sayılı Kanun kapsamında yapılmış olan Kartaltepe Tabiat Parkı İşletmeciliği işine ilişkin ihale sonucunda imzalanan sözleşmenin uygulanması aşamasında, sözleşme maddelerinin iptali istemiyle açılan davanın ADLİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

                       

           

Davacı         : T. Y. P. K. D. Adına

                                    Yönetim Kurulu Başkanı K. A

Vekilleri       : Av. H. E. K,Av. M. B. K

Davalı          : İdari Yargıda

                      Tarım ve Orman Bakanlığı

Vekili           : Hukuk Müşaviri S. T

Davalı          : Adli Yargıda

                      Tarım ve Orman Bakanlığı'nı İzafeten

                      Doğa Koruma ve Milli Parklar I. Bölge Müdürlüğü

Vekili           : Av. S. S. Ü

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1.Tekirdağ İli, Süleymanpaşa İlçesi, ..... Mahallesinde bulunan ..... Tabiat Parkı İşletmeciliği işinin ihalesi2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca kapalı tekli usulü ile 31/05/2018 tarihinde yapılmış,ihaleyi kazanan firma olan davadışı D. İ. Gıd. Teks. Oto. Tur. San. ve Tic. Ltd. Şti. ile davalı idare arasında Beyoğlu 51. Noterliğince düzenlenen 28/06/2018 tarih ve 14531 no.lu işletmecilik sözleşmesi imzalanmış, sözleşmesinin "J.Özel Hükümler" bölümünün 105. maddesinde, "Yamaç paraşütü ile uçuş ücreti, single uçuşlarda 15,00 TL ve tandem uçuşlarda 30,00 TL olacaktır...", 106. maddesinde, "Yamaç Paraşütü ile atlayanlardan gün içinde Tabiat Parkına girişten, tek giriş ücreti alınacak olup, her atlamada atlayan her kişi için ayrıca belirlenen uçuş ücreti alınacaktır."hükümlerine yer verilmiştir.

 

2. Davasürecinde 105. maddede belirlenen ücretler, artış oranları kapsamında 17,50- 35, 20- 40 TL olmuştur.

 

3. Davacı tarafından, tabiat parkı için belirlenen şahıs ve araç giriş ücretlerine ilave olarak yamaç paraşütü sporcularının yaptığı yamaç paraşütü uçuşlarında ayrıca uçuş ücreti alınmasına ilişkin sözleşmenin "J.Özel Hükümler” bölümünün 105. ve 106. maddelerinin; yamaç paraşütü sporcularından ek ücret alınmasına gerekçe gösterilen ek hizmetlerin hiç birisinin inşaatına dahi başlanmadığı, tabiat parkına yamaç paraşütü amacıyla girenlerden ilave ücret alınması gerektiğine dair 2873 sayılı Milli Parklar Kanunu'nda veya Milli Parklar Yönetmeliğinde ya da Tarım ve Orman Bakanlığınca yayımlanan Korunan Alanlar Ücret Tarifesinin Uygulama Usul ve Esaslarında hiçbir hüküm bulunmadığı, lisanslı dağcılık sporcularından koruma alanlarına girişte giriş ücreti dahi alınmadığı, yamaç paraşütü sporunun da doğası gereği aynı dağcılık sporunda olduğu gibi belli arazi şartlarına sahip olan bölgelerde yapılabildiği, bu durumun eşitliğe aykırı olduğu, kamu yararı bulunmadığı ileri sürülerek iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açılmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

4. Tekirdağ İdare Mahkemesi veİstanbul 3. İdare Mahkemesince karşılıklı verilen yetkisizlik kararlarından sonra, dosya yetkili yargı yerinin belirlenmesi için İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Onuncu İdari Dava Dairesine gönderilmiş, anılan Daire 23/10/2019 tarih veE.2019/2944, K.2019/2783 sayı ile davanın görüm ve çözümünde İstanbul 3. İdare Mahkemesinin yetkili olduğunakarar vermiştir.

 

5.İstanbul3. İdare Mahkemesi 19/12/2019 tarih ve E.2019/2261, K.2019/2599 sayı ile, davanın görüm ve çözümünün adli yargı mercilerinin görev alanında olduğu gerekçesiyle, davanın görev yönünden reddine karar vermiş, istinaf yoluna başvurulması üzerine İstanbul Bölge İdare Mahkemesi Onuncu İdari Dava Dairesi 06/06/2020 tarih veE.2020/553,K.2020/641 sayı ile istinaf istemininreddinekesin olarak karar vermiş vekarar kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...ihale karar alımından sözleşmenin imzalanması aşamasına kadar ilgili yasalara dayanılarak idarece alınan karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerektiği, bu çerçevede uyuşmazlık konusu olaya ilişkin olarak, 2886 sayılı Kanun kapsamında yapılmış olan Kartaltepe Tabiat Parkı İşletmeciliği işine ilişkin ihalenin görüm ve çözümünün adli yargı mercileri olduğu sonucuna varılmaktadır. "

 

6. Bu kez davacıdernek vekili, aynı istemle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

7. İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesi 13/12/2021 tarih ve E.2020/202, K.2021/499 sayı ile, uyuşmazlığınidari yargının görev alanına girdiğinden bahisle, yargı yolu caiz olmadığından dava şartı yokluğundandavanın usulden reddine ve"Olumsuz görev uyuşmazlığı için dosyanın uyuşmazlık mahkemesine GÖNDERİLMESİNE" karar vermiş, bu karar istinaf yoluna başvurulmaksızın kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"... davalı idarece akdedilen sözleşmenin İdari Yargılama Usulü Kanunu kapsamında idari işlem unsurlarını taşıdığı her ne kadar İstanbul 3. İdare Mahkemesince sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerektiği belirtilmiş ise de dava konusunun ilgili sözleşmenin uygulanmasının (örn; bedelin tahsili) aksine bizzat sözleşmenin hukuka aykırı akdedildiği iddiasından ibaret olduğu, dolayısı ile idari yargı yerinde iptal davası ile çözüme kavuşturulması gerektiği kanaatine varılmaklamahkememizin görevsizliğine..."

 

8.2247 sayılı Kanun'un 14., 19., 21. ve 16. maddeleri uyarınca Danıştay Başsavcısı ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının yazılı düşünceleri istenilmiştir.

 

III. BAŞSAVCILIK DÜŞÜNCELERİ

 

9. Danıştay Başsavcısı, sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığın, idari yargının görev alanı dışında kaldığı ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargıda çözümlenmesi gerektiği yolunda düşünce vermiştir.

 

10. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlığın sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülüp çözümlenmesi gerektiği yolunda düşünce vermiştir.

 

IV. İLGİLİ HUKUK

 

A. Mevzuat

 

11. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun "İdari dava türleri ve idari yargı yetkisinin sınırı" başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

" 1. (Değişik: 10/6/1994-4001/1 md.) İdari dava türleri şunlardır:

a) (İptal: Anayasa Mahkemesinin 21/9/1995 tarihli ve E:1995/27, K:1995/47 sayılı kararı ile; Yeniden Düzenleme: 8/6/2000-4577/5 md.) İdarî işlemler hakkında yetki, şekil, sebep, konu ve maksat yönlerinden biri ile hukuka aykırı olduklarından dolayı iptalleri için menfaatleri ihlâl edilenler tarafından açılan iptal davaları,

b) İdari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları doğrudan muhtel olanlar tarafından açılan tam yargı davaları,

c) (Değişik: 18/12/1999-4492/6 md.) Tahkim yolu öngörülen imtiyaz şartlaşma ve sözleşmelerinden doğan uyuşmazlıklar hariç, kamu hizmetlerinden birinin yürütülmesi için yapılan her türlü idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar.

2. İdari yargı yetkisi, idari eylem ve işlemlerin hukuka uygunluğunun denetimi ile sınırlıdır. İdari mahkemeler; yerindelik denetimi yapamazlar, yürütme görevinin kanunlarda ve Cumhurbaşkanlığı kararnamelerinde gösterilen şekil ve esaslara uygun olarak yerine getirilmesini kısıtlayacak, idari eylem ve işlem niteliğinde veya idarenin takdir yetkisini kaldıracak biçimde yargı kararı veremezler.

3. (Mülga: 2/7/2018 - KHK-703/185 md.)"

 

12. 08/09/1983 tarihli ve 2886 sayılı Devlet İhale Kanunun'un ''Kapsam'' başlıklı 1. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

 

"Genel bütçeye dahil dairelerle katma bütçeli idarelerin, özel idare ve belediyelerin alım, satım, hizmet, yapım, kira, trampa, mülkiyetin gayri ayni hak tesisi ve taşıma işleri bu Kanunda yazılı hükümlere göre yürütülür. ''

 

13. Kanun'un "Tanımlar" başlıklı4. maddesinin ilgili kısımları şöyledir:

 

"Bu Kanunun uygulanmasında:

...

İhale: Bu Kanunda yazılı usul ve şartlarla, işin istekliler arasından seçilecek birisi üzerine bırakıldığını gösteren ve yetkili mercilerin onayı ile tamamlanan sözleşmeden önceki işlemleri,

...

Sözleşme: İdare ile müteahhit veya müşteri arasında yapılan yazılı anlaşmayı,

...

ifade eder."

 

14. Aynı Kanun'un ''İhalenin sözleşmeye bağlanması" başlığını taşıyan 53. maddeden önce yer alan hükümlerde, ihale aşaması düzenlenmiştir.

 

B. Yargı Kararları

 

15. Uyuşmazlık Mahkemesi, benzer konulara ilişkin olarak önüne gelen uyuşmazlıklarda, sözleşme aşamasına kadar kanuna dayanılarak idarece alınan karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adlî yargı yerinde görülmesi gerektiği yolunda pek çok karar vermiştir. (16/06/2003 tarihli ve E.2003/47, K.2003/51; 05/02/2007 tarihli, E.2006/154, K.2007/3; 04/06/2013 tarihli ve E.2013/394, K.2013/881; 13/10/2014 tarihli ve E.2014/671, K.2014/890; 29/12/2014 tarihli ve E.2014/1097, K.2014/1145; 20/02/2017 tarihli ve E.2016/91, K.2017/3; 24/12/2018 tarihli, E.2018/865, K.2018/865; 24/02/2020 tarihli, E.2019/859, K.2020/162; 30/05/2022 tarihli ve E.2021/622, K.2022/347 sayılı kararlarında olduğu gibi.)

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

16. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 17/04/2023 tarihli toplantısında; dosya üzerinde 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, olay kısmında belirtildiği üzere, tarafları, konusu ve nedeni aynı olan davada; idari yargı yerince adli yargı yerinin görevli olduğu gerekçesiyle verilmiş bir görevsizlik kararı bulunmakta olup, bunun üzerine kendine gelen davayı inceleyen adli yargı yerinin sahip olduğu seçenekler ile verdiği karar bakımından bir değerlendirme yapılması gerekmektedir.

 

17. 2247 sayılı Kanun'un 14. maddesinde yer alan, “Olumsuz görev uyuşmazlığının bulunduğunun ileri sürülebilmesi için adli ve idari yargı mercilerinin tarafları, konusu ve sebebi aynı olan davada kendilerini görevsiz görmeleri ve bu yolda verdikleri kararların kesin veya kesinleşmiş olması gerekir.

Bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi, ancak davanın taraflarınca (…) ileri sürülebilir.” hükmüne göre, idare mahkemesinin kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine adli yargı yerince de görevsizlik kararı verilmesi ve bu kararın kesinleşmesi halinde, olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş olacak; hukuk alanında doğmuş bulunan bu uyuşmazlığın giderilmesi istemi ise, ancak davanın taraflarınca ileri sürülebilecektir.

 

18. 2247 sayılı Kanun'un 19. maddesindeki “Adli ve idari yargı mercilerinden birisinin kesin veya kesinleşmiş görevsizlik kararı üzerine kendisine gelen bir davayı incelemeye başlayan veya incelemekte olan bir yargı mercii davada görevsizlik kararı veren merciin görevli olduğu kanısına varırsa, gerekçeli bir karar ile görevli merciin belirtilmesi için Uyuşmazlık Mahkemesine başvurur ve elindeki işin incelenmesini Uyuşmazlık Mahkemesinin karar vermesine değin erteler.

(Değişik ikinci fıkra: 23/7/2008 – 5791/9 md.) Yargı merciince, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası da temin edilerek, gerekçeli başvuru kararı ile birlikte dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilir.” hükmüne göre ise, adli yargı yeri, davaya bakma görevinin daha önce görevsizlik kararı veren idari yargı yerine ait olduğunu belirten gerekçeli bir karar ile doğrudan Uyuşmazlık Mahkemesine başvurma olanağına sahiptir. Şu kadar ki, başvuru kararının, görev konusunda Uyuşmazlık Mahkemesince karar verilmesine değin işin incelenmesinin ertelenmesi hususunu da içermesi gerekir.

 

19. Kanun koyucu, 14. maddeye göre olumsuz görev uyuşmazlığı doğması durumunda her iki yargı merciince işten el çekilmiş olduğundan başvurma istencini davanın taraflarına bırakmış iken, bu yönteme oranla daha kısa zamanda çözüme ulaşılmasını amaçladığı 19. madde ile, daha önce görevsizlik kararı veren yargı merciinden sonra davayı inceleyen yargı merciine, işten el çekmeden doğrudan Uyuşmazlık Mahkemesine başvurma olanağını tanımıştır.

 

20. Olayda, adli yargı yerince görevsizlik kararı yanında, olumsuz görev uyuşmazlığı için dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine de karar verildiği; ancak bununara kararı ile değil, dosyanın kapatılıp karar numarası alınmak suretiyle yapıldığı ve daha sonra, dosyanın bir üst yazıyla Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği görülmüştür.

 

21. Bu haliyle, Asliye Hukuk Mahkemesince re’sen yapılan başvuru, 2247 sayılı Kanun’da öngörülen yönteme uymamaktadır. Ancak adli ve idari yargı yerleri arasında olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğundan, Uyuşmazlık Mahkemesinin önüne gelmiş bulunan görev uyuşmazlığının çözüme kavuşturulması, gerek dava ekonomisine gerekse Uyuşmazlık Mahkemesinin kuruluş amacına uygun olacaktır.

 

22. Bu nedenle, adli yargı dosyasının, davacı vekilinin de dilekçesi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece, 2247 sayılı Kanun'un 14. ve 19. maddelerindeöngörülen durumun aksine, önceki görevsizlik kararına ilişkin dava dosyası temin edilmeden Uyuşmazlık Mahkemesine başvurulduğu görülmekte ise de idari yargı dosyasının Mahkemesinden temin edildiğive sonuçta usule ilişkin başka bir noksanlık da bulunmadığı anlaşıldığından, idari ve adli yargı yerleri arasında doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

23. Raportör-Hâkim Taşkın ÇELİK'in davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ileDanıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

24. Dava, Tekirdağ ili, Süleymanpaşa ilçesi, ..... Mahallesinde bulunan "...... Tabiat Parkı" için belirlenen şahıs ve araç giriş ücretlerine ilave olarak, yamaç paraşütü ile atlayanlardan ayrıca uçuş ücreti alınmasına ilişkin Beyoğlu 51. Noterliğince düzenlenen 28/06/2018 tarih ve 14531 no.lu İşletmecilik Sözleşmesinin "J. Özel Hükümler" bölümünün 105. ve 106. maddelerinin iptali istemiyleaçılmıştır.

 

25. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler çerçevesinde, 2886 sayılı Kanun'un kamu hukukunu ilgilendiren kanun olması nedeniyle, sözleşme aşamasına kadar yasaya dayanılarak idarece alınan karar ve yapılan işlemlerin iptali istemiyle açılan davaların idari yargı yerinde, sözleşme yapıldıktan sonra sözleşme hükümlerinin uygulanması nedeniyle ortaya çıkan uyuşmazlıkların ise sözleşme ve özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerinde görülmesi gerekmekte ise de, sözleşme yapıldıktan sonra tesis edilse bile sözleşmenin uygulanmasından kaynaklanmayan, sözleşmeden doğan bir hak veya alacağın takibi niteliğini taşımayan, idarenin kamu gücüne dayanarak ve tek yanlı olarak tesis ettiği idari işlemlerin iptali istemiyle açılan veya bu nitelikteki idari işlemler nedeniyle doğan tazminat istemleri nedeniyle açılan davaların da idari yargı yerinde görülüp çözümlenmesi gerektiği tartışmasızdır.

 

26. İdari sözleşmeler, idarelerin tek yanlı, kamusal yetkiye dayanarak, kamu hizmetinin gereklerinin yerine getirilmesi için kamu yararı amacı ile taraflar arasında akdedilen ve idareye üstün hak ve yetkiler veren, gerektiğinde tek yanlı değişiklik ve fesih yetkisini de idareye tanıyan nitelikte sözleşmelerdir. Kamu idarelerinin özel hukuk alanında akdettikleri sözleşmelerin ise idari sözleşme niteliği taşımayıp, özel hukuk kurallarına göre düzenlendiği kuşkusuzdur.

 

27. Dava dosyalarının incelenmesinden, Tekirdağ ili, Süleymanpaşa ilçesi, Yeniköy Mahallesi ile Şarköy ilçesi Uçmakdere Mahallesi sınırları dahilinde yer alan 254 Ha. büyüklüğündeki Kartaltepe Tabiat Parkının, mülga Orman ve Su İşleri Bakanlığınca 06/02/2014 tarihinde "Tabiat Parkı" olarak tescil edildiği, akabinde Kartaltepe Tabiat Parkı Gelişme Planı ve buna bağlı uygulama projelerinin 17/11/2016 tarihinde kabul edildiği, plan ve proje gereği, Kartaltepe Tabiat Parkı işletmeciliği işinin 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu uyarınca ihalesinin kapalı teklif usulü ile 31/05/2018 tarihinde yapıldığı, ihaleyi kazanan firma olan D. İ. Gıd. Tekstil Otomotiv Turizm Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti ile davalı idare arasında Beyoğlu 51. Noterliğince düzenlenen 28/06/2018 tarih ve 14531 no.lu işletmecilik sözleşmesinin imzalandığı, Kartaltepe Tabiat Parkı içinde yamaç paraşütü yapan sporculardan şahıs ve araç giriş ücretine ilaveten yamaç paraşütü atlayışları için, single ve tandem uçuşlar için ayrı ayrı ücret tarifesi belirlenerekücret alınması nedeniyle,tabiatparkından yararlanan ve sözleşmenin taraflarından olmayan üçüncü kişi durumundaki davacı yamaç paraşüt kulübü derneği tarafından, işletmecilik sözleşmesinin "J.Özel Hükümler" bölümünün 105. ve 106. maddelerinin iptali istemiyle bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.

 

28. Bu durumda; 2886 sayılı Kanun kapsamında yapılmış olan Kartaltepe Tabiat Parkı İşletmeciliği işine ilişkin ihale sonucunda imzalanan sözleşmenin uygulanması aşamasında sözleşme maddelerinin iptali istemiyle açılan, dolayısıyla sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlığın,özel hukuk hükümlerine göre adli yargıda çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

29. Yukarıda belirtilen hususlar gözönünde bulundurularak, İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin başvurusunun reddi ile Mahkemece ayrıca verilen 13/12/2021 tarih ve E.2020/202, K.2021/499sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesinin BAŞVURUSUNUN REDDİ ile Mahkemece ayrıca verilen 13/12/2021 tarih ve E.2020/202, K.2021/499 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

17/04/2023 tarihinde,OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                        Üye                             Üye                               Üye

          Muammer                   Nilgün                          Doğan                           Eyüp

          TOPAL                       TAŞ                         AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                            Ahmet                               Mahmut                          Bilal

                                          ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN