T.C.

  UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

          ESAS     NO: 2018/575

          KARAR NO: 2018/628

          KARAR TR : 22.10.2018              

 

ÖZET: 2918 sayılı Yasa’nın Ek 2/3. maddesi uyarınca verilen idari para cezasına ilişkin kararın iptal edilmesi istemiyle açılan davanın, araç trafikten men işleminin de idari yargıda konu yapılması karşısında 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 3. maddesi ve aynı Kanun’un 27. maddesinin sekizinci fıkrası hükmü bir arada değerlendirildiğinde İDARİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

     

 

     

 

K  A  R  A  R

 

 

            Davacılar        : 1-A.Ç.

                                      2-M.A.P.Mah. Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği        

                                      3-A.Ç. mirasçıları

            Vekili             : Av. Suat Ekentok

            Davalı            : Kocaeli Valiliği

           

            O L A Y         : Kocaeli Valiliği Trafik Denetleme Şube Müdürlüğünce yapılan denetim sırasında, 41 L… 408 plaka sayılı aracın ilgili belediyeden izin almaksızın ticari amaçlı yolcu taşıdığının ve aracın üzerinde yapılan teknik değişikliğin ilgili kuruma bildirilmediğinin tespit edildiğinden bahisle, sürücü belgesi sahibi davacı A.Ç. adına 16.4.2014 gün ve HA-689204 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlenerek, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2/3 ve 32. madde ve fıkraları uyarınca 2.264,00 TL idari para cezası verilmiş, araç sahibi davacı M.A.P. Mah. Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği adına 16.4.2014 gün ve HA-689206 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı düzenlenerek, 2918 sayılı Kanun’un Ek 2/3. madde ve fıkrası uyarınca 2.184,00 TL idari para cezası verilmiş, ayrıca bu tutanaklara istinaden düzenlenen Araç Trafikten Men Tutanağı ile araç trafikten men edilerek muhafaza altına alınmıştır.

            Davacılar A.Ç. ile M.A.P. Mah. Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği, 16.4.2014 gün ve HA-689204 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile verilen idari para cezası ile, aracın 60 gün süre ile trafikten men edilmesine ilişkin işlemin iptali istemiyle; davacı M.A.P. Mah. Kurs ve Okul Talebelerine Yardım Derneği 16.4.2014 gün ve HA-689206 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile verilen idari para cezasının iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açmışlardır.

KOCAELİ 2. İDARE MAHKEMESİ: 25.9.2014 gün ve E:2014/473, K:2014/913 sayı ile; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27/8. maddesi uyarınca idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararın da verilmiş olması nedeniyle, davacı derneğe ait aracın trafikten men edilmesine ilişkin tutanak ile dernek adına 16.4.2014 gün ve HA-689206 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile verilen idari para cezasının iptaline, davacı sürücü adına 16.4.2014 gün ve HA-689204 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılan davanın, bu konuda karar verme görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görev yönünden reddine karar vermiş,  kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Danıştay 15. Dairesinin 18.11.2015 gün ve E:2015/662, K:2015/7771 sayılı kararı ile kararın onanmasına karar verilmiş, davalı vekili tarafından yapılan karar düzeltme talebi, Danıştay 15. Dairesinin 10.6.2016 gün ve E:2016/2984, K:2016/4286 sayılı kararı ile reddedilmiştir.

Bu kez, davacı A.Ç. mirasçıları vekili, 16.4.2014 gün ve HA-689204 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile verilen idari para cezasının iptali istemiyle adli yargı yerine itirazda bulunmuştur. 

KOCAELİ 2. SULH CEZA HAKİMLİĞİ: 31.5.2018 gün ve D.İş No:2018/2793 sayı ile; 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 27/8. maddesi uyarınca idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı maddi olay nedeniyle, aynı araç ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararın da verilmiş olması nedeniyle, yapılan başvuru konusunda karar verme görevinin idari yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle başvurunun görev yönünden reddine karar vermiş, yapılan itiraz Kocaeli 3. Sulh Ceza Hakimliğince kesin olarak reddedilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesinin Hicabi DURSUN’un başkanlığında, Üyeler Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Birol SONER, Süleyman Hilmi AYDIN, Aydemir TUNÇ ve Nurdane TOPUZ’un katılımlarıyla yapılan 22.10.2018 tarihli toplantısında:

I-İLK İNCELEME:Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;

İdari ve adli yargı yerleri arasında 2247 sayılı Yasa'nın 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, adli yargı dosyasının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak, davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren Mahkemece, idari yargı dosyası sureti de temin edilmek suretiyle Uyuşmazlık Mahkemesi’ne gönderildiği ve usule ilişkin işlemlerde herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, “16.4.2014 gün ve HA-689204 seri-sıra sayılı Trafik İdari Para Cezası Karar Tutanağı ile verilen idari para cezasının iptali istemiyle açılan dava yönünden oluşan” görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi .

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Gülten Fatma BÜYÜKEREN’in davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, 2918 sayılı Kanun’un Ek 2. maddesinin üçüncü fıkrası ile 32. maddesi uyarınca verilen idari para cezasının kaldırılması istemiyle açılmıştır.

2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun “Araçların tescil edildikleri amacın dışında kullanılması” başlığı altında düzenlenen Ek 2. maddesi, üçüncü fıkrasında, “(Ek fıkra: 31/5/2012-6321/3 md.) İlgili belediyeden izin veya ruhsat almaksızın, belediye sınırları dâhilinde ticari amaçlı yolcu taşıyan kişiye, araç sahibine, bağlı bulunduğu durak, işyeri ve işletmelerin sorumlularına birinci fıkrada gösterilen idari para cezası üç kat olarak, fiilin işlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde tekerrürü halinde ise beş kat olarak uygulanır. Ayrıca, araç her defasında altmış gün süre ile trafikten men edilir” hükmü yer almış iken, Anayasa Mahkemesi 9.4.2015 tarih ve 29321 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan, 11.9.2014 gün ve E:2014/52, K:2014/139 sayılı kararı ile, fıkrada yer alan “araç sahibine” ibaresi ile “Ayrıca, araç her defasında altmış gün süre ile trafikten men edilir” cümlesinin araç sahibi yönünden iptaline karar vermiş;

“Adres değiştirme ve araçlar üzerindeki değişiklikleri bildirme” başlığı altında düzenlenen 32. maddesinde ise, “Araçlar üzerinde yönetmelikte belirtilen şekillerde yapılacak her türlü değişikliğin ve adres değişikliklerinin işleten tarafından otuz gün içinde tescili yapan kuruluşa bildirilmesi zorunludur.

(Değişik fıkra: 21/5/1997-4262/4 md.) Bu madde hükmüne uymayanlar 1 800 000 lira para cezası ile cezalandırılırlar.

Üzerinde teknik değişiklik yapılan araçlar, değişikliğin şartlara uygun olarak yapıldığı belgelenip bu durum ilgili tescil bürosunda tescil edilinceye ve tescil belgesine işleten tarafından yazdırılıncaya kadar trafikten men edilir.” denilmiştir.

Uyuşmazlık Mahkemesi, 2918 sayılı Yasa’nın 116. maddesi kapsamında araç tescil plakasına göre düzenlenenler dışında trafik zabıtasınca uygulanan idari para cezalarına karşı açılan davaları; bu uygulamanın idari ceza kapsamında bulunması; Yasada idari cezalarla ilgili davalarda görevli yargı yerini açıkça belli eden bir hükme yer verilmemesi; bu Yasada gösterilen adli cezalara hükmetmekle görevli mahkemeye işaret eden 112. maddeye de herhangi bir atıfta bulunulmamış olması karşısında ve göreve ilişkin genel ilkelere göre idari yargının görev alanında görmüştür.

30.3.2005 gün ve 25772 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 1.6.2005 tarihinde yürürlüğe giren 30.3.2005 gün ve 5326 sayılı Kabahatler Kanunu’nun 6.12.2006 gün ve 5560 sayılı Yasa’nın 31. maddesiyle değişik  3. maddesinde ise,” (1) Bu Kanunun;

            a) İdarî yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümleri, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde,

            b) Diğer genel hükümleri, idarî para cezası veya mülkiyetin kamuya geçirilmesi yaptırımını gerektiren bütün fiiller hakkında,

            uygulanır” denilmiştir.      

           Aynı Kanun’un 27. maddesine, 5560 sayılı Kanun ile eklenen sekizinci fıkrada ise; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği kurala bağlanmış, bu maddenin gerekçesinde de bu hükümle, Kabahatler Kanunu'ndaki düzenlemelerin ortaya çıkardığı bağlantı sorununa çözüm getirilmesinin amaçlandığı ifade edilmiştir.

19.12.2006 tarihinde yürürlüğe giren bu düzenlemeye göre,  Kabahatler Kanunu’nun; idari yaptırım kararlarına karşı kanun yoluna ilişkin hükümlerinin, diğer kanunlarda aksine hüküm bulunmaması halinde uygulanacağı; diğer kanunlarda görevli mahkemenin gösterilmesi durumunda ise uygulanmayacağı ancak; idari yaptırım kararının verildiği işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararların da verilmiş olması halinde; idari yaptırım kararına ilişkin hukuka aykırılık iddialarının, bu işlemin iptali talebiyle birlikte idari yargı merciinde görüleceği anlaşılmaktadır.

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nce de, idari para cezası yönünden oluşan olumsuz  görev uyuşmazlıklarının çözümünde, idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak idari yargının görev alanına giren kararın da verilmiş olması ve dosya içeriğinden bu kararın idari yargı yerinde dava konusu edildiğinin anlaşılması halinde; idari para cezasına ilişkin kararın  hukuka aykırılığı iddiasının da, idari yargı yerinde görüleceği sonucuna varılarak, idari yargı yerince verilen görevsizlik kararlarının  kaldırılmasına karar verilmiştir.

Görev kuralları kamu düzenine ilişkin olduğundan, görev konusunda taraflar için bir müktesep hak doğmayacağı; bu nedenle, yeni bir yasayla kabul edilen görev kurallarının, geçmişe de etkili olacağı, bilinen bir genel hukuk ilkesidir.

Davanın açıldığı andaki kurallara göre görevli olan mahkeme, yeni bir yasa ile görevsiz hale gelmiş ise, (davanın açıldığı anda görevli olan ve fakat yeni yasaya göre görevsiz hale gelen) mahkemenin görevsizlik kararı vermesi gerekeceği; ancak, yeni yasadaki görev kuralının, değişikliğin yürürlüğe girmesinden sonra açılacak davalarda uygulanacağına dair intikal hükümlerinin varlığı halinde, mahkemece görevsizlik kararı verilemeyeceği açıktır.

Diğer taraftan, dava görevsiz mahkemede açılmış, bu sırada yapılan bir kanun değişikliği ile görevsiz mahkeme o dava için görevli hale gelmiş ise, mahkeme, artık görevsizlik kararı veremeyip (yeni kanuna göre görevli hale geldiği için) davaya bakmaya devam etmesi gerekir.

İncelenen uyuşmazlıkta, öngörülen trafik para cezasının 5326 sayılı Kanun’un 16. maddesinde belirtilen idari yaptırım türlerinden biri olduğu, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nda da bu para cezasına itiraz konusunda görevli mahkemenin gösterilmediği, ancak; idari para cezasına konu işlem kapsamında aynı kişi ile ilgili olarak (aynı maddi olay nedeniyle, aynı araç ile ilgili olarak) aracın trafikten men edilmesi kararı da verildiği ve idari yargı yerinde dava konusu edildiği anlaşıldığından; idari para cezasına ilişkin kararın hukuka aykırılığı iddiasının da, idari yargı yerinde görüleceği kuşkusuzdur.

Bu durumda, Kabahatler Kanunu’nun 5560 sayılı Kanun’la değişik 3. maddesi ve aynı Kanunun 27. maddesine 5560 sayılı Kanun’la eklenen sekizinci fıkra hükmü bir arada değerlendirildiğinde, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun Ek 2. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca verilen para cezasına karşı açılacak davanın çözümünde idari yargı yerinin görevli olduğu sonucuna varılmıştır.

Açıklanan nedenlerle, Kocaeli 2. İdare Mahkemesince verilen 25.9.2014 gün ve E:2014/473, K:2014/913 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

  

S O N U Ç: Davanın çözümünde İDARİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle, Kocaeli 2.İdare Mahkemesince verilen 25.9.2014 gün ve E:2014/473, K:2014/913 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 22.10.2018 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

  Başkan                              Üye                                 Üye                                  Üye                     

   Hicabi                             Şükrü                            Mehmet                              Birol  

DURSUN                         BOZER                           AKSU                             SONER         

 

 

 

 

 

       Üye                                 Üye                                  Üye

Süleyman Hilmi                   Aydemir                           Nurdane

     AYDIN                           TUNÇ                             TOPUZ