Ceza Bölümü         1999/22 E.  ,  1999/22 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanık             : D.S.

            O L A Y       : Genel Kurmay Haber Alma Heyeti Van Bölge Daire Başkanlığı emrinde görevli Ulş. Er sanık D.S.’ın 10.4.1995 günü, aynı Başkanlık emrinde görevli P. Er Y.Y. ile birlikte 04.00-07.00 saatleri arasında Bölge Komutanlığı giriş kapısı nöbetçisi olduğu sırada, P. Er Y.Y.’in nöbete geç gelmesi üzerine aralarında çıkan kavgada G-3 piyade tüfeğini havaya doğrultup altı kez ateş etmek suretiyle “kavgada korkutmak amacıyla silah boşaltmak”suçunu işlediği ileri sürülerek eylemine uyan Türk Ceza Yasası’nın 466.maddesi uyarınca cezalandırılması, hazine zararının 353 sayılı Yasa’nın 16. maddesi uyarınca tazmin ve tahsili istemiyle 2. Ordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 12.10.1995 gün ve 481-352 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.

            2. ORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 27.6.1996 gün ve 76-112 sayıyla; sanığa yüklenen suçun askeri suç olmaması ve sanığın yargılama sırasında terhis edilmesiyle askeri mahkemede yarılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşmiştir.

            VAN SULH CEZA MAHKEMESİ: 12.3.1999 gün ve 1996/815-1999/195 sayıyla; sanığın askeri mahkemede yargılandığı sırada terhis edilmesi nedeniyle 353 sayılı Yasa’nın değişik 17. maddesi uyarınca askeri mahkemenin görevinin sona ermeyeceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

            Böylece, askeri ve adli yargı yerleri arasında 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü  biçimde, olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş, dosya, Van Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 15.4.1999 gün ve 1996/1313 Es. sayılı yazısı ile Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı’na gönderilmiştir.

            İNCELEME VE GEREKÇE : Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Mustafa Bumin'in Başkanlığında, Üyeler; Teoman Üneri, Zeki Aslan, Seydi Yetkin, Ferhat Ferhanoğlu, M. Münip Emre, A. Necmi Özler'in katılımlarıyla yapılan  18.6.1999 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma Büyükeren'in davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa Ekinci  ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı İrfan Yılmazlar  'ın davanın çözümünün askeri yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

353 Sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Yasası'nın "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

            "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Yasası'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Yasası dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Yasası'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Yasası'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.

            Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir.

            Olayda, asker kişi sanık hakkında asker kişiye karşı, askeri mahalde işlendiği ileri sürülen suç nedeniyle askeri mahkemeye 12.10.1995 günü kamu davası açıldığı sonradan yargılama sırasında sanığın 7.5.1996 günü terhis edildiği anlaşılmaktadır. Askeri Mahkemenin görevsizlik kararı gerekçesinde, sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesilmiş olduğundan söz edilmekte ise de; asker kişi sanığın, asker kişiye karşı askeri mahalde işlendiği ileri sürülen suç nedeniyle aynı kimliği taşıdığı sırada kamu davası askeri mahkemede açılmış olduğundan 353 sayılı Yasa’nın değişik 17. maddesi hükmü karşısında, davanın askeri mahkemede görülmesi ve 2. Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

S O N U Ç : Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın askeri yargı yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle 2.Ordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin 27.6.1996 gün ve 76-112 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına 18.6.1999 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.