Hukuk Bölümü         2013/250 E.  ,  2013/651 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı    : İ.Ç.

Vekilleri  : Av. S.O.,  Av. M.B.     

Davalılar : 1-Bakırköy 5.İcra Müdürlüğü (İdari Yargıda)

                 2-Bakırköy Vergi Dairesi Müdürlüğü    (İdari Yargıda) 

O L A Y  : Davacı vekili özetle, Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9347 E. sayılı dosyasında 23.03.2012 tarihinde yapılan taşınmaz satışında borçluya ait olduğu bilirkişi raporuyla da tespit edilen İstanbul İli Güngören İlçesi Genç Osman Mah. Ü.Ç. Sok. No:… K:… D:.. deki taşınmazın alacağa mahsuben alacaklı tarafından alındığını, taşınmaz satışından doğan KDV oranına ilişkin açmış oldukları talepte KDV oranının %1 olarak hesap edilmesi taleplerinin Bakırköy 5.İcra Müdürlüğünün 26.03.2012 tarihli kararı ile satışa konu gayrimenkulün, tapu kaydında arsa vasıflı olduğu ileri sürülerek reddedilmiş ve satışa değer KDV oranının %18 olarak hesap edilmesine karar verilmiş olduğunu belirterek, Bakırköy 5. İcra Müdürlüğünün 2011/9347 E. sayılı dosyasında verdiği kararın iptali ile, KDV oranının %1 olarak belirlenmesine karar verilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

Bakırköy 4.İcra Hukuk Mahkemesi; 29.03.2012 gün, E:2012/253, K:2012/293 sayı ile özetle, icra dairesinde ihale gerçekleştirildikten sonra ihaleye ilişkin KDV ve damga vergisinin tarh ve tahakkuk işlemlerinin bu verginin mükellefi sıfatıyla ilgili icra dairesi tarafından yürütüldüğü için bu durumda icra dairesinin anılan vergilerin mükellefi sıfatıyla yaptığı işlemlerden dolayı ihtilafların çözüm yerinin vergi mahkemeleri olduğunu belirterek, şikayet dilekçesinin yargı yolu nedeniyle reddine karar vermiş ve karar kesinleşmiştir.

Davacı bu kez, aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

İstanbul 9. Vergi Mahkemesi; 30.05.2012 gün, E:2012/1015, K:2012/1655 sayı ile özetle, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 17.07.2003 tarih ve 4949 sayılı Kanun'la değişik 4.maddesinin 1.fıkrasında, icra ve iflas dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikayetlerle itirazların incelenmesinin icra mahkemesi hakimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hakim tarafından yapılacağının belirtildiğini ifade ederek, davaya bakmakla görevli mahkemenin İcra Mahkemeleri olduğundan bahisle davanın görev yönünden reddine karar vermiş ve karar kesinleşmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE :

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Serdar ÖZGÜLDÜR’ün Başkanlığında, Üyeler: Mustafa AYSAL, Eyüp Sabri BAYDAR, Sıddık YILDIZ, Nurdane TOPUZ, Sedat ÇELENLİOĞLU ve Ayhan AKARSU’nun katılımlarıyla yapılan 13.5.2013 günlü toplantısında:

l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasanın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre; adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Kanun'un 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari yargı dosyasının, davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece adli yargı dosyası da temin edilmek suretiyle mahkememize gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, adli ve idari yargı yerleri arasında doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Selim Şamil KAYNAK’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı M. BAYHAN ile Danıştay Savcısı Tuncay DÜNDAR’ın davada adli yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9347 E. sayılı dosyasında yapılan taşınmaz satışında, borçluya ait taşınmazın alacaklı tarafından alacağa mahsuben alınması üzerine, davacının, taşınmaz satışından doğan KDV oranının %1 olarak hesap edilmesi yönündeki talebinin Bakırköy 5.İcra Müdürlüğünce reddi ile, satışa değer KDV oranının %18 olarak hesap edilmesine ilişkin kararın iptali ile, KDV oranının %1 olarak belirlenmesi istemiyle açılmıştır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanununun “Şikayet ve Şartlar” başlıklı 16. maddesinde; “Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır. Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir.” hükmü yer almaktadır.

“Şikayet üzerine yapılacak muameleler”  başlıklı 17. maddesinde de, “Şikayet tetkik merciince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir. Memurun sebepsiz yapmadığı veya geciktirdiği işlerin icrası emrolunur.” hükmü yer almaktadır.

“Tetkik mercii” başlıklı 4. maddesinde de:  “İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların incelenmesi icra tetkik mercii hâkimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hâkim tarafından yapılır. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca icra tetkik merciinin birden fazla dairesi kurulabilir. Bu durumda icra tetkik mercii daireleri numaralandırılır. İcra tetkik merciinin birden fazla dairesi bulunan yerlerde iş dağılımı ve buna ilişkin esaslar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. Her icra tetkik mercii hâkimi, kendisine Adlî Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığınca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflâs dairelerinin muamelelerine yönelik şikâyetleri ve itirazları inceler, bu dairelerin gözetim ve denetimlerini yapar, idarî işlerine bakar. İcra yetkisini haiz sulh mahkemelerinin muamelelerine karşı vuku bulacak şikayet ve itirazların tetkik mercii o mahkemenin hâkimidir.” denilmiştir.

Olayda, Bakırköy 5. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9347 E. sayılı dosyasında yapılan taşınmaz satışında, davacının, taşınmaz satışından doğan KDV oranının %1 olarak hesap edilmesi yönündeki talebinin İcra Müdürlüğünce reddi ile, satışa değer KDV oranının %18 olarak hesap edilmesine ilişkin kararın iptali ve KDV oranının %1 olarak belirlenmesi istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır.

2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanunun "Vergi Mahkemelerinin Görevleri" başlıklı 6. maddesinde, Vergi Mahkemelerinin genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve hA.lar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalarla, bu konularla ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği hükmüne yer verilmiştir.

Hal böyle iken, İcra Müdürlüğü tarafından yürütülen takibe ilişkin olarak yapılan ihale sonucunda alınan taşınmaza ilişkin, icra müdürlüğünce verilen % 18 oranında KDV ödenmesine dair kararın, kanuna aykırılığı iddiasının şikayet yolu ile İcra Mahkemesinde çözümleneceği,  mahkemenin incelemeyi,  söz konusu icra dosyası üzerinde yaparak, anılan işlemin kanuna uygun olup olmadığı hususunda karar vereceği kuşkusuzdur. Adli yargılamanın bir pA.asını oluşturan bu uyuşmazlığın, İcra Müdürlüğünün tesis ettiği bir işlemden kaynaklandığı gözetildiğinde, bu işlemin yasaya uygun olup olmadığının adli yargı yerince çözümlenmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır.

Belirtilen nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yeri görevli olduğundan,  Bakırköy 4.İcra Hukuk Mahkemesince verilen görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

SONUÇ  : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Bakırköy 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 29.03.2012 gün, E:2012/253, K:2012/293 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 13.5.2013 gününde OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.