Ceza Bölümü         2002/39 E.  ,  2002/31 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

            Davacı           : K.H.

            Ölen               : G.K.

            Mağdur          : M.H.

            Müdahiller    : 1- F.A.

                                     2- Y.K.

            Sanık             : A.B. 

            OLAY             : Marmaris/Muğla Aksaz Dz. Üs. K. Bak. Onr. ve İsth. Komutanlığı emrinde görevli sanık Dz. Mek. Er A.B.'un, 15.9.2000 günü, denetlemeler öncesi 3-4 Kademe Amirliğinde yapılan Netebatarya temizlik faaliyetleri sırasında, Kademe içinde yağlama kanalının bulunduğu bölüme gelerek, kanala inen merdivenlerin başında sigarasını yakmasıyla, temizlik sebebiyle yere dökülmüş ve yayılmış benzinden uçuşan benzin buharının ve yanık yağların aniden tutuştuğu, ayaklarının dibinde oluşan küçük alev hüzmesinin kanal boyunca ilerleyerek, kanal içinde mevcut kir ve lekeleri benzinle silerek çıkarmaya çalışan aynı Komutanlık emrinde görevli Dz. Mek. Er M.H. ile Dz.Şoför Er G.K.'nin bulundukları yerde parladığı, çalışan erlerin alevler içinde kalarak yanmaya başladıkları, G.K.'nin vücutta oluşan % 93 oranında ikinci ve üçüncü derecede yanık ve yanığa bağlı komplikasyon nedeniyle yaşamını yitirdiği, M.H.'in 25 gün iş ve güçten kalacak şekilde yaralandığı, böylece, tedbirsizlik, dikkatsizlik, emir ve talimatlara riayetsizlik sonucu ölüme ve yaralamaya sebebiyet verdiği ileri sürülerek, eylemine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 455/2. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle Güney Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığı'nın 1.3.2001 gün E:2001/75, K:2001/142 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır.           

            GÜNEY DENİZ SAHA KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 6.11.2001 gün ve E:2001/681, K:2001/787 sayıyla; sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve yargılama sırasında sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava dosyası, Marmaris Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderilmiştir, 

            MARMARİS ASLİYE CEZA MAHKEMESİ: 1.3.2002 gün ve E:2002/151, K:2002/132 sayıyla; askeri savcılıkça, aynı olayla ilgili olarak, Astsubay Y.B. hakkında, temizlik emirlerini verirken nezaret ve ihtimam vazifesini ihmal ettiğinden bahisle Türk Ceza Kanunu'nun 230/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı, 353 sayılı Yasa'nın 18. maddesinde, "...veya bir suçta ne sıfatla olursa olsun birkaç sanık bulunuyor ise bağlılık var sayılır." hükmüne yer verilmiş olduğu, aynı Yasa'nın 17. maddesinde, suçun askeri bir suça bağlı olmaması durumunda askeri mahkemenin görevinin sona ereceğinin düzenlendiği, bu durumda, askeri mahkemede yürütülen davanın sanığı ile bu dosya sanığının aynı tek bir suçun sanıkları olduğu, yani bu dava sanığı yönünden bağlılığın devam ettiği, bu nedenle de askeri mahkemede yargılanmayı gerektirir ilginin kesilmediği, böylece askeri mahkemenin görevinin sona ermediği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın temyiz edilmeyerek kesinleşmesi üzerine, dava dosyası, Marmaris Cumhuriyet Başsavcılığı'nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

            İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Samia AKBULUT'un Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN, Recep SÖZEN, Tamer KORKMAZ' ın  katılımlarıyla yapılan 24.6.2002 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Haluk ULUGÖL'ün, davanın çözümünün adli yargının görev alanına girdiğine ilişkin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 USULE İLİŞKİN İNCELEME:

            Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmemiştir. Askeri ve adli yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuştur. Esasa ilişkin inceleme yapılmasına oybirliği ile karar verilmiştir.

 ESASA İLİŞKİN İNCELEME:

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda, kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalâa edilmektedir.       

Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir. 

            Ancak, Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı kararı ile maddenin ikinci tümcesinde yer alan "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." sözcükleri iptal edilmiştir. 

            Bu duruma göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesiyle birlikte sanığa yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır.

             Dosyanın incelenmesinde, Aksaz Deniz Üs Komutanlığı Bakım Onarım ve İstihkam Komutanlığı emrinde 3-4 Kademede Mal Sorumlusu olarak görevli Çark.Kd.Üçvş. Y.B. hakkında, zararlı sonuçlar doğurmaya müsait olduğunu bilebileceği benzinle temizlik emri ve bu işin ifasında mecbur olduğu nezaret ve ihtimam vazifesinde ihmal ve tekasül gösterdiği ileri sürülerek, Türk Ceza Kanunu'nun 230/1. maddesi uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı anlaşılmıştır. 

            Adli yargı yerinin görevsizlik kararı gerekçesinde, 353 sayılı Yasa'nın 17 ve 18. maddelerinde düzenlenen "bağlılık" gerekçesine yer verilmiş ise de, askeri savcılıkça açılan kamu davasında, sanığa yüklenen eylem, memuriyet görevini ihmal etmektir. Görüldüğü gibi her iki sanığa ayrı ayrı eylemler yüklenmekte ve dolayısıyla bir suçta birden fazla sanık bulunmamaktadır. Bu durumda somut olayda, 353 sayılı Yasa'nın 18. maddesinde düzenlenen bağlılıktan söz edilerek, aynı Kanunun 17. maddesinde belirtilen biçimde askeri bir suça bağlı suç olduğu, bu nedenle askeri mahkemenin görevinin sona ermeyeceği şeklinde bir yoruma varmak mümkün görülmemiştir. 

            Asker kişi sanık hakkında, asker kişiye karşı, askeri mahalde, askerlik hizmet ve görevleriyle ilgili olarak işlediği ileri sürülen "dikkatsizlik, tedbirsizlik, emir ve talimatlara riayetsizlik sonucu ölüme ve yaralamaya sebebiyet vermek" suçu nedeniyle askeri mahkemeye kamu davası açıldığı, yargılama sırasında sanığın terhis edildiği, dosya içindeki bilgilerden anlaşılmaktadır. 353 sayılı Yasa'nın 4191 sayılı Yasa ile değişik 17. maddesi uyarınca, yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması ve askeri mahkemede yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmiş olması nedeniyle davanın adli yargı yerinde görülmesi ve Marmaris Asliye Ceza Mahkemesi'nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir. 

            SONUÇ         : Davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Marmaris Asliye Ceza  Mahkemesi'nin  1.3.2002  günlü,  E:2002/151,  K:2002/132 sayılı görevsizlik KARARININ kaldırılmasına,24.6.2002 günü KESİN OLARAK OYBİRLİĞİ                       ile karar verildi.