T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO    : 2021/486

KARAR NO : 2022/41

 KARAR TR : 31/01/2022

 

 

ÖZET: Davacının maliki olduğu taşınmazın yol yapım çalışmaları sırasında dökülen hafriyatın dere yatağını doldurarak yönünü değiştirmesi ve taşkın suyun sürekli şekilde tarım yapma imkanı bırakmadığından bahisle uğranıldığı ileri sürülen zararın tazmini istemiyle açılan davanın İDARİ YARGI YERİNDE görülmesi gerektiği hk.

 

 

K A R A R

         

Davacı   : H.K.

Vekili     : Av. E.Ö.

Davalı    : Karayolları Genel Müdürlüğü

Vekili     : Av. F.Y.

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1.Davacı vekili, Artvin İli, Merkez İlçesi, Ortaköy Köyü, Soylu mevkiinde bulunan 492 ada, 3 sayılı parselde kayıtlı taşınmazın maliki olan davacının taşınmazının bulunduğu bölgede yüklenici dava dışı firma tarafından yapılan "Artvin-Şavşat Ayrım Ortaköy İl Yolu" yol yapım çalışmaları sırasında dökülen hafriyatın dere yatağını doldurarak yönünü değiştirmesi sonucu taşkın suyun ve hafriyatın taşınmazına zarar verdiği, sulu tarım ve üretim yapma imkanının sürekli şekilde ortadan kalktığından bahisle taşınmazın kamulaştırılması ya da zararın giderilmesi maksatlı başvurunun reddi üzerine zararın tazmini istemiyle idari yargı yerinde tam yargı davası açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. Rize İdare Mahkemesinin 27/08/2019 tarihli ve E.2019/371, K.2019/559 sayılı kararı ile; "haksız fiilden doğan zararların tazmini davasında özel hukuk hükümlerine göre adliyargı yerinin görevli olduğu" gerekçesiyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Bu karar, istinaf edilmeksizin 09/09/2019 tarihinde kesinleşmiştir.

 

3. Davacı, bu kez maddi tazminatın ödenmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

4. Artvin Asliye Hukuk Mahkemesinin 10/03/2021 tarihli ve E.2020/34, K.2021/168 sayılı kararı ile; "idari eylemden kaynaklı zararların tazmininde idari yargının görevli olduğu" gerekçesiyle, görevsizlik sebebiyle davanın usulden reddine ve kesinleşmeden sonra dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir. Bu karar, istinaf edilmeksizin 18/05/2021 tarihinde kesinleşmiştir.

5. Davacı vekilinin olumsuz görev uyuşmazlığının çözümü yönündeki başvurusu üzerine, dava dosyası Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

A. Mevzuat

 

6. Anayasa'nın 125. maddesinin son fıkrasında, idarenin kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararı ödemekle yükümlü olduğu kuralı getirilmiştir.

 

B. Yargı Kararları

 

7. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 11/02/1959 tarihli, E.1958/17, K.1959/15 sayılı kararının, III. Bölümü şöyledir:

 

İstimlâksiz el atma halinde amme teşekkülü İstimlâk Kanununa uygun hareket etmeden ferdin malını elinden almış olması sebebiyle kanunsuz bir harekette bulunmuş durumdadır. Ve bu bakımdan dava Medeni Kanun hükümlerine giren mülkiyete tecavüzün önlenmesi veya haksız fiil neticesinde meydana gelen zararın tazmini davasıdır. Ve bu bakımdan adliye mahkemesinin vazifesi içindedir.

Bundan başka, bir amme teşekkülü tarafından bir tesisin yaptırılması sırasında Devlet malı olmayan yerlerden toprak alınması veya böyle yerlere toprak veya moloz yığılması neticesinde meydana gelen zararların tazmini davası da başkasının malına amme teşekkülünün dilediği gibi el atma hakkı bulunmadığı ve plan ve projelere ve şartnamelere başkasının malına ihtiyaca göre el atılabilmesini gerektirecek esaslar konulamayacağı cihetle, haksız fiilden doğan bir tazminat davası sayılır.

Yapılan işlerin plan veya projeye aykırı olarak yapılması hali de idari karara aykırı bir hareket bulunması itibariyle yine idari kararın tatbiki olan bir fiil sayılamaz ve bu bakımdan bu iddia ile açılmış bir dava haksız fiilden doğan bir davadan ibaret olacaktır.

Bu bentte anılan davalar, içtihadı birleştirme kararının dışında kaldıklarından kararın bunlara şümulü yoktur

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

8. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL’ın başkanlığında, Üyeler Birol SONER, Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan 31/01/2022 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, İdare Mahkemesince, anılan Kanun'un 14. maddesine göre başvuruda bulunulmuş olduğu, Mahkemece idari yargı dosyasının ekinde adli yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

9. Raportör-Hakim Murat UÇUR'un davanın çözümünde idari yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

10. Dava, davacının maliki olduğu taşınmazının bulunduğu bölgede yüklenici firma tarafından yapılan "Artvin-Şavşat Ayrım Ortaköy İl Yolu" yol yapım çalışmaları sırasında dökülen hafriyatın dere yatağını doldurarak yönünü değiştirmesi sonucu taşkın suyun ve hafriyatın dere kenarındaki taşınmazına zarar verdiğinden, sulu tarım ve üretim yapma imkanının sürekli şekilde ortadan kalktığından bahisle taşınmazın kamulaştırılması ya da zararın giderilmesi maksatlı başvurunun reddi üzerine zararın tazmini istemiyle açılmıştır.

 

11. İdarenin yürütmekle yükümlü bulunduğu kamu hizmetine ilişkin olarak uygulamaya koyduğu plan ve projeye göre meydana getirdiği yol, kanal, baraj, su yolları, su şebekesi gibi tesislerin kurulması, işletilmesi ve bakımı sırasında kişilere verdiği zararların tazmini istemiyle açılacak davaların görüm ve çözümünün, idari eylem ve işlemlerden dolayı kişisel hakları muhtel olanlar tarafından açılacak tam yargı davaları kapsamında yargısal denetim yapan idari yargı yerine ait olduğu; idarece bir ayni hakka müdahalede bulunulduğu, özel mülkiyete konu taşınmaza kamulaştırmasız el atıldığı veya plan ve projeye aykırı iş görüldüğü iddiasıyla açılacak müdahalenin men'i ve meydana gelen zararın tazmini davalarının ise mülkiyete tecavüzün önlenmesine ve haksız fiillere ilişkin özel hukuk hükümlerine göre adli yargı yerince çözümleneceği, yerleşik yargısal içtihatlarla kabul edilmiş bulunmaktadır.

 

12. Somut olayda, "kamulaştırmasız fiilen el atma" ve "hizmet kusuru" hallerinin karşılaştırılması gerekmektedir. Kamulaştırma yapmaya yetkili devlet kamu tüzel kişileri kamu kurumları veya kamu yararı bulunması halinde adlarına kamulaştırma yapılacak gerçek ve özel hukuk tüzel kişileri, hukuka uygun bir kamulaştırma işlemi yapmaksızın, bir kimsenin mülkiyetinde bulunan taşınmaz malına sahiplenme kastıyla ve kalıcı olarak el koyup, taşınmazüzerine bir tesis veya bina yapar yahut da o taşınmaz malı bir hizmete tahsis ederek mal sahibinin taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkını engellerse, kamulaştırmasız fiilen el atmış sayılır. Kamu hizmetinin yerine getirilmesi sırasında veya sebebiyle idarenin belli bir görevlisine atıf ve izafe edilmesi mümkün bir kişisel kusur ile ortaya çıkmış olmayan, kamu hizmetinin bizzat kuruluş, işleyiş veya teşkilatlanmasındaki aksaklık bozukluk, düzensizlik, eksiklik ve sakatlık halinde karşımıza çıkan kusura hizmet kusuru denir.

 

13. Bu durumda, sahiplenme kastıyla el koyma niteliğinde olmayan ve yine müdahalenin önlenmesi talebini içermeyen davanın, idarenin görevinde olan kamu hizmetini yüklenici aracılığıyla da olsa yürüttüğü sıradaki eyleminden doğan zararın giderilmesine yönelik olarak açıldığının kabulü gerekir.

 

14. Kamu hizmetinin yöntemine ve hukuka uygun olarak yürütülüp yürütülmediğinin, kamu yararına uygun şekilde işletilip işletilmediğinin, hizmet kusuru ya da başka bir nedenle idarenin sorumluluğu bulunup bulunmadığının yargısal denetiminin, idari işlem ve eylemlerden dolayı zarara uğrayanlar tarafından açılacak tam yargı davası kapsamında idari yargı yerlerince yapılacağı açık olup, Rize İdare Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde İDARİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Rize İdare Mahkemesinin 27/08/2019 tarihli ve E.2019/371, K.2019/559 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

31/01/2022 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.     

 

 

       Başkan Vekili                 Üye                               Üye                              Üye

          Muammer                   Birol                             Nilgün                          Doğan     

           TOPAL                     SONER                          TAŞ                          AĞIRMAN       

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                            Aydemir                         Nurdane                         Ahmet

                                              TUNÇ                           TOPUZ                       ARSLAN