T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

            HUKUK BÖLÜMÜ

            ESAS   NO : 2018/135

            KARAR NO : 2018/185

            KARAR TR: 26.03.2018

ÖZET : Miras yolu ile intikal eden gayrimenkul için kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davada Mahkemesince hükmedilen tazminatın tahsili amacıyla Ankara 16. İcra Dairesi Müdürlüğü nezdinde yapılan takip sonucu ilama konu taşınmazın veraset ve intikal vergisine tabi olduğundan bahisle icra dosyasına giren tahsilattan icra dairesince re'sen tahsil edilen veraset ve intikal vergisinin iptali ve iadesiistemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

KARAR

 

 

Davacı : S.K.K.

Vekili  : Av. H.S. (Azledilmiş) & Av. A.G.K.Ç.

Davalı  :         Adli Yargıda

                Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı

Vekili  : Av. F.S.B.        

İdari Yargıda

                Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı

Vekili  : Av. S.K.

 

OLAY : Davacı vekili, dava dilekçesinde özetle; müvekkiline miras yolu ile intikal eden gayrimenkul için kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davada Mahkemesince hükmedilen tazminatın tahsili amacıyla Ankara 16. İcra Dairesi Müdürlüğü nezdinde yapılan takip sonucu ilama konu taşınmazın veraset ve intikal vergisine tabi olduğundan bahisle, icra dosyasına giren tahsilattan icra dairesince re'sen tahsil edilen 1.151,25 TL veraset ve intikal vergisinin iptali ve iadesi istemiyle adli yargıda (İcra Hukuk Mahkemesinde) şikayet yoluyla dava açmıştır.

ANKARA 11. İCRA HUKUK MAHKEMESİ: 28.4.2017 gün ve E:2017/251, K:2017/353 sayı ile, İcra müdürlüğünün vergi almasında tahakkuk memuru olarak işlem yaptığı benzer Katma Değer Vergisi ile ilgili şikayette Yargıtay 12. Hukuk Dairesi'nin 05.05.2011 tarih ve 27292- 8426 sayılı kararında aynen “...icra yoluyla yapılan satışlarda verginin mükellefinin satışı gerçekleştiren icra daireleri olduğu... icra dairelerince müzayede mahallinde yapılan satışlar nedeniyle KDV nin bedelin ödenmesinden sonraki günün mesai saati sonuna kadar .... bu durumda icra adresinin anılan vergilerin mükellefi sıfatı ile yaptığı işlemlerden doğan ihtilafların çözüm yerinin vergi mahkemeleri olmaktadır." dediği ve benzer bir çok kararın olduğu, icra müdürlüğünün veraset ve intikal vergisinden kaynaklanan bu işleminin denetlenmesinin icra mahkemesi değil vergi mahkemelerinin görevi dahilinde bulunduğu gerekçesiyle şikayetin yargı yolu yönünden reddinin uygun olacağı kanaatine varılmakla davanın reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekili tarafından istinaf isteminde bulunulmuştur.

Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi Başkanlığı: 5.7.2017 gün ve E:2017/2249, K:2017/1539 sayı ile, Somut olayda, bölge adliye mahkemesince incelenmesi istenilen kararın miktar itibariyle istinaf yoluna başvurulabilecek kararlardan olmadığı kesin nitelikte bulunduğu görülmekle, İİK'nın 365/3 maddesi gereğince istinaf başvuru dilekçesinin kesin olmak üzere reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir.

Davacı vekili bu kez aynı istemle idari yargı yerinde dava açmıştır.

ANKARA 2. VERGİ MAHKEMESİ: 1.2.2018 gün ve E:2017/1269 sayı ile, Ankara 16. İcra Dairesi Müdürlüğünce, nezdinde yapılan ilamlı takip sonucu ilama konu taşınmazın veraset ve intikal vergisine tabi olduğundan bahisle icra dosyasına giren tahsilattan ilgili icra müdürlüğünce re'sen tahsil edilen veraset ve intikal vergisinin iptali ve iadesi istemiyle açılan davanın görüm ve çözümünün, İcra ve İflas Kanunu hükümleri uyarınca adli yargı yerine ait olduğu sonucuna varıldığı gerekçesiyle, 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun'un Yargı Mercilerinin Uyuşmazlık Mahkemesine Başvurmaları başlıklı 19. maddesi uyarınca; iş bu davada görevli yargı kolunun belirlenmesi için dava dosyasının Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar vermiş, 14.2.2018 tarih ve E:2017/1269sayılı üst yazısı ile Mahkememize gönderilmiş olup, 19.2.2018 tarihinde kayda girmiştir.  

            İNCELEME VE GEREKÇE:

Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü’nün, Nuri NECİPOĞLU’nun Başkanlığında, Üyeler: Şükrü BOZER, Mehmet AKSU, Ahmet Tevfik ERGİNBAY, Alaittin Ali ÖĞÜŞ, Süleyman Hilmi AYDIN ve Birgül KURT’un katılımlarıyla yapılan 26.03.2018 günlü toplantısında:          

            l-İLK İNCELEME: Dosya üzerinde 2247 sayılı Yasa’nın 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre;idari yargı dosyası ile birlikte adli yargı karar örnekleri de temin edilmek sureti ile 2247 sayılı Yasa’nın 19. maddesinde öngörülen şekilde başvurulduğu ve usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, adli ve idari yargı yerleri arasında doğan görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ: Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN’ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

Dava, miras yolu ile intikal eden gayrimenkul için kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davada Mahkemesince hükmedilen tazminatın tahsili amacıyla Ankara 16. İcra Dairesi Müdürlüğü nezdinde yapılan takip sonucu ilama konu taşınmazın veraset ve intikal vergisine tabi olduğundan bahisle icra dosyasına giren tahsilattan icra dairesince re'sen tahsil edilen 1.151,25 TL veraset ve intikal vergisinin iptali ve iadesi istemiyleaçılmıştır.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun “Şikayet ve Şartlar” başlıklı 16. maddesinde; “(Değişik: 3/7/1940 - 3890/1 md.) Kanunun hallini mahkemeye bıraktığı hususlar müstesna olmak üzere İcra ve İflas dairelerinin yaptığı muameleler hakkında kanuna muhalif olmasından veya hadiseye uygun bulunmamasından dolayı icra mahkemesine şikayet olunabilir. Şikayet bu muamelelerin öğrenildiği tarihten yedi gün içinde yapılır.

Bir hakkın yerine getirilmemesinden veya sebepsiz sürüncemede bırakılmasından dolayı her zaman şikayet olunabilir.” hükmüne; “Şikayet üzerine yapılacak muameleler” başlıklı 17. maddesinde; “Şikayet icra mahkemesince, kabul edilirse şikayet olunan muamele ya bozulur, yahut düzeltilir.

Memurun sebepsiz yapmadığı veya geciktirdiği işlerin icrası emrolunur.” hükmüne;“Tetkik mercii” başlıklı 4. maddesinde ise; “Değişik: 3/7/1940 - 3890/1 md.)

(Değişik birinci fıkra: 17/7/2003-4949/1 md.) İcra ve iflâs dairelerinin muamelelerine karşı yapılan şikâyetlerle itirazların incelenmesi icra mahkemesi hâkimi yahut kanun gereğince bu görev kendisine verilmiş olan hâkim tarafından yapılır. İş durumunun gerekli kıldığı yerlerde Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun olumlu görüşü ile Adalet Bakanlığınca icra mahkemesinin birden fazla dairesi kurulabilir. Bu durumda icra mahkemesi daireleri numaralandırılır. İcra mahkemesinin birden fazla dairesi bulunan yerlerde iş dağılımı ve buna ilişkin esaslar, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenir. Her icra mahkemesi hâkimi, kendisine Adlî Yargı Adalet Komisyonu Başkanlığınca dönüşümlü olarak bağlanan icra ve iflâs dairelerinin muamelelerine yönelik şikâyetleri ve itirazları inceler, bu dairelerin gözetim ve denetimlerini yapar, idarî işlerine bakar.

İcra yetkisini haiz sulh mahkemelerinin muamelelerine karşı vuku bulacak şikayet ve itirazların icra mahkemesi o mahkemenin hakimidir.” hükmüne yer verilmiştir.

Olayda, davacı tarafça davalı taraf aleyhine kamulaştırmasız el atmadan dolayı tazminata ilişkin kararına dayanılarak takip yapılıp borcun ödenirken veraset ve intikal vergisi almaya karar verip verginin vergi dairesine yatırıldığı ve bu işlemin şikayete konu edildiği anlaşıImıştır.

2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un "Vergi Mahkemelerinin Görevleri" başlıklı 6. maddesinde, Vergi Mahkemelerinin genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalarla, bu konularla ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği hükmüne yer verilmiştir.

Mevzuat hükümleri ile somut olay birlikte irdelendiğinde; İcra Müdürlüğü tarafından yürütülen takibe ilişkin olarak yapılan ihale sonucunda alınan taşınmaza ilişkin, İcra Müdürlüğünce verilen veraset ve intikal vergisi ödenmesine dair kararın, kanuna aykırılığı iddiasının şikayet yolu ile İcra Mahkemesinde çözümleneceği,mahkemenin incelemeyi,söz konusu icra dosyası üzerinde yaparak, anılan işlemin kanuna uygun olup olmadığı hususunda karar vereceği kuşkusuzdur. Adli yargılamanın bir parçasını oluşturan bu uyuşmazlığın, İcra Müdürlüğünün tesis ettiği bir işlemden kaynaklandığı gözetildiğinde, bu işlemin yasaya uygun olup olmadığının adli yargı yerince çözümlenmesinin gerektiği sonucuna varılmıştır.

Belirtilen nedenlerle, davanın görüm ve çözümünde adli yargı yeri görevli olduğundan,Ankara 2. Vergi Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 28.4.2017 gün ve E:2017/251, K:2017/353 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

S O N U Ç : Davanın çözümünde ADLİ YARGININ görevli olduğuna, bu nedenle Ankara 2. Vergi Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile, Ankara 11. İcra Hukuk Mahkemesinin 28.4.2017 gün ve E:2017/251, K:2017/353 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 26.03.2018 gününde Üye Birgül KURT’un KARŞI OYU ve OY ÇOKLUĞU İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

    Başkan                     Üye                               Üye                              Üye                   

      Nuri                      Şükrü                          Mehmet                   Ahmet Tevfik        

NECİPOĞLU             BOZER                         AKSU                     ERGİNBAY

 

 

 

                                      Üye                                  ÜyeÜye

                                Alaittin Ali                 Süleyman Hilmi                   Birgül

                                  ÖĞÜŞ                             AYDIN                         KURT

 

 

KARŞI OY

 

 

2576 sayılı Bölge İdare Mahkemeleri, İdare Mahkemeleri ve Vergi Mahkemelerinin Kuruluşu ve Görevleri Hakkında Kanun’un; "Vergi mahkemelerinin görevleri" başlıklı 6. maddesinde, vergi mahkemelerinin; genel bütçeye, il özel idareleri, belediye ve köylere ait vergi, resim ve harçlar ile benzeri mali yükümler ve bunların zam ve cezaları ile tarifelere ilişkin davalarla, bu konularla ilgili olarak 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un uygulanmasına ilişkin davaları ve diğer kanunlarla verilen işleri çözümleyeceği hükme bağlanmıştır.

Davacı; miras yoluyla intikal eden gayrimenkul için kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan davada hükmedilen tazminatın tahsili amacıyla yapılan takip sonucu, ilama konu taşınmazın veraset ve intikal vergisine tabi olduğu nedeniyle icra müdürlüğünce re’sen tahsil edilen veraset ve intikal verisinin iadesi istemiyle, vergi dairesine karşı dava açmıştır.

Bu aşamada, icra müdürlüğünün sorumlu sıfatı sona ermiştir. Bu davada; ilama konu taşınmazın veraset ve intikal vergisine tabi olup olmadığı... gibi hususlar incelenecektir. Vergi davalarını çözümleme görevi ise 2576 sayılı Kanun uyarınca idari yargı içerisinde yer alan, vergi mahkemelerine ait bulunmaktadır.

2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 16. maddesinde öngörülmüş bulunan şikayet yolu, anılan Kanun’un hallini mahkemeye bıraktığı hususlar hariç olmak üzere ve 2004 sayılı İcra İflas Kanun’u hükümlerinin uygulanmasıyla sınırlıdır.

Bu durumda, davacıdan tahsil edilen katma değer vergisinin kısmen iadesi istemiyle açılan davanın, görüm ve çözümünde idari yargı içerisinde yer alan vergi mahkemesinin görevli olduğu sonucuna varıldığından, davanın çözümünde adli yargı yerinin görevli olduğu yolunda verilen karara katılmıyorum.

 

 

                  Birgül KURT