T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2023/275

KARAR NO  : 2023/362      

KARAR TR  : 15/05/2023

ÖZET: Karayolunda meydana gelen trafik kazası nedeniyle uğranılan zararın idarece giderilmesi istemiyle açılan davanın, 2918 sayılı Kanun'un 110. maddesi kapsamında, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

K A R A R

 

 

Davacı : M.ŞKendi adına asaleten müşterek çocuk

               F.N.Ş'a velayeten

Vekili   : Av. Cengiz ERKOYUNCU

Davalı  : Konya Valiliği

Vekili   : Av. H. G

 

I. DAVA KONUSU OLAY  

 

1. Davacı vekili, taşımalı sistem dahilinde hizmet veren Çumra Cumhuriyet Anadolu Lisesinde okuyan kızı F.N.Ş'ın 11/03/2013 tarihindebindiği ... J ... plakalı okul servis aracının eve dönüş yolunda karıştığı trafik kazasında yaralanması sonucunda %67 oranında malül kalması nedeniyle uğradığı ileri sürülen zararın, F.N.Ş için 1.000 TL (ıslah sonrası 202.369,35 TL) maddi, 300.000 TL manevi, Meryem Şahman için 50.000 TL manevi tazminatın idarenin ortaöğretimi zorunlu kılması, taşımalı eğitimin sağlanmasında hizmet kusuru bulunduğu ve vermiş olduğu zararın tazmin edilmesi gerektiği gerekçesiyle, kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesi istemiyle idari yargı yerinde dava açmıştır.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. Konya 2. İdare Mahkemesi14/07/2017 tarih ve E.2014/426, K.2017/1286 sayılı kararı ile, davanın kısmen kabulü ile davalı idarece davacılardan Meryem Şahman'a 20.000 TL manevi tazminatın 12/12/2013 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine, F.N.Ş'a 47.460,24 TL maddi ve 100.000 TL manevi tazminatın 12/12/2013 tarihinden itibaren yürütülecek yasal faiziyle birlikte ödenmesine, davacıların fazlaya ilişkin tazminat taleplerinin reddine karar vermiş, bu karara karşı taraf vekillerince istinaf isteminde bulunulmuştur.

 

3. Konya Bölge İdare Mahkemesi 4. İdari Dava Dairesi 06/02/2018 tarih ve E.2017/4267, K.2018/204 sayılı kararı ile, 2918 sayılı Kanun'un 110. maddesinden söz ederek, uyuşmazlığın çözümü idari yargının görevinde olmayıp, adli yargının görevine girdiğinden, uyuşmazlığın esasının incelenmesi sonucu verilen idare mahkemesi kararında hukuki isabet bulunmadığını, nitekim Uyuşmazlık Mahkemesinin 05/11/2012 tarih ve E.2012/144, K.2012/224 sayı ile 01/04/2014 tarih ve E.2014/280, K.2014/325 sayılı kararlarının da bu yönde olduğunu belirterek, istinaf istemlerinin kabulüne, Konya 2. İdare Mahkemesinin 14/07/2017 tarih ve E.2014/426, K.2017/1286 sayılı kararın kaldırılmasına, dava dosyasının yeniden karar verilmek üzere mahkemesine iadesine karar vermiştir.

 

4. Konya 2. İdare Mahkemesi 23/05/2018 tarih ve E.2018/696, K.2018/696 sayılı kararı ile, bozma kararına uyarak, adli yargı yerinin görevli olduğunu belirterek davanın görev yönünden reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir.

 

5. Davacı vekili aynı istemle bu kez adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

6. Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesi 30/01/2023 tarih ve E.2018/721, K.2023/57 sayılı kararı ile, 11/02/2013 tarihinde davacı F.N.Ş'ın okul servisinde bulunduğu sırada meydana gelen trafik kazasında davalı idarenin kamu hizmeti olan taşımalı eğitim servis hizmetini kamu hizmetinin gereklerine aykırı olarak yerine getirdiği iddiasından bahisle açılan davada, davalı idarenin hizmet kusuru bulunduğu iddiasına dayanıldığını, bu nedenle açılan davanın idari yargı kolunda görülmesi gerektiğini, mahkemelerinin yargı alanı itibariyle görevsiz olduğunu belirterek, davanın hizmet kusuruna dayalı olduğu, HMK 114/1-b ve 115/2 maddesi uyarınca yargı yolunun caiz olmadığı gerekçesiyle davanın usulden reddine, mahkemelerinin görevsizliğine, kararın istinaf yoluna başvurulmayarak kesinleşmesi halinde görev uyuşmazlığının incelenmesi ve görevli yargı alanının belirlenmesi amacıyla dosyanın Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığına gönderilmesine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

A. Mevzuat

 

7. 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 1. maddesinde, Kanun'un amacının karayollarında can ve mal güvenliği yönünden trafik düzenini sağlayacak ve trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri belirlemek olduğu; "Kapsam" başlıklı 2. maddesinde, bu Kanun'un trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri bunların uygulamasını ve denetlenmesini ilgili kuruluşları ve bunların görev, yetki ve sorumluluk, çalışma usulleri ile diğer hükümleri kapsadığı ve bu Kanun'un karayollarında uygulanacağı belirtilmiştir.

 

8. 2918 sayılı Kanun'un, "Milli Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının görev ve yetkileri" başlıklı 8. maddesi şöyledir:

 

"(Değişik: 12/7/2013-6495/14 md.)

Bu Kanun kapsamında Millî Eğitim Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığının görev ve yetkileri şunlardır:

a) Millî Eğitim Bakanlığı:

1. Motorlu araç sürücülerinin yetiştirilmesi için 123 üncü madde gereğince sürücü kursları açmak, özel sürücü kursu açılmasına izin vermek, bunları her safhada denetlemek

 

2. Sürücü adaylarının teorik ve uygulamalı sınavlarını yapmak ve başarılı olanlara sertifika verilmesini sağlamak

3. Okul öncesi, okul içi ve okul dışı trafik eğitimini düzenleyen trafik genel eğitim planı hazırlamak ve ilgili kuruluşlarla iş birliği yaparak uygulamak..."

 

9. 2918 sayılı Kanun'un, 19/01/2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanun'un 14. maddesiyle değişik 110. maddesinde şu hükme yer verilmiştir:

         

"İşleteni veya sahibi Devlet ve diğer kamu kuruluşları olan araçların sebebiyet verdiği zararlara ilişkin olanları dâhil, bu Kanundan doğan sorumluluk davaları, adli yargıda görülür. Zarar görenin kamu görevlisi olması, bu fıkra hükmünün uygulanmasını önlemez. Hemzemin geçitte meydana gelen tren-trafik kazalarında da bu Kanun hükümleri uygulanır.

Motorlu araç kazalarından dolayı hukuki sorumluluğa ilişkin davalar, sigortacının merkez veya şubesinin veya sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde açılabileceği gibi kazanın vuku bulduğu yer mahkemesinde de açılabilir."

 

10. Aynı Kanun'un Geçici 21. maddesi şöyledir:

 

"Bu Kanunun 110 uncu maddesinin birinci fıkrasının göreve ilişkin hükmü, yürürlüğe girdiği tarihten önce idari yargıda ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesinde açılmış bulunan davalara uygulanmaz."

 

B. Yargı Kararları

 

11. 2918 sayılı Kanun'un 110. maddesinin birinci fıkrasının iptali istemiyle Bursa 3. Asliye Hukuk Mahkemesi ve Batman 2. Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan itiraz başvuruları üzerine konuyu inceleyen Anayasa Mahkemesi, şu gerekçesi ile anılan kuralı Anayasa'ya aykırı görmemiş ve iptal istemini oy birliğiyle reddetmiştir:

 

   "… Anayasa Mahkemesi’nin daha önceki kimi kararlarında da belirtildiği üzere, tarihsel gelişime paralel olarak Anayasa’da adli ve idari yargı ayırımına gidilmemiş ve idari uyuşmazlıkların çözümünde idare ve vergi mahkemeleriyle Danıştay yetkili kılınmıştır. Bu nedenle, genel olarak idare hukuku alanına giren konularda idari yargı, özel hukuk alanına giren konularda adli yargı görevli olacaktır. Bu durumda, idari yargının görev alanına giren bir uyuşmazlığın çözümünde adli yargının görevlendirilmesi konusunda kanun koyucunun mutlak bir takdir yetkisinin bulunduğunu söylemek olanaklı değildir. Ancak, idari yargının denetimine bağlı olması gereken idari bir uyuşmazlığın çözümü, haklı neden ve kamu yararının bulunması halinde kanun koyucu tarafından adli yargıya bırakılabilir. İtiraz konusu kural, trafik kazasında zarar görenin asker kişi ya da memur olmasına, aracın askeri hizmete ilişkin olmasına veya olayın hemzemin geçitte meydana gelmesi durumlarına göre farklı yargı kollarında görülmekte olan 2918 sayılı Kanun’dan kaynaklanan tüm sorumluluk davalarının adli yargıda görüleceğini öngörmektedir. İtiraz konusu düzenlemenin gerekçesinde de ifade edildiği gibi, askeri idari yargı, idari yargı veya adli yargı kolları arasında uygulamada var olan yargı yolu belirsizliği giderilerek söz konusu davalarla ilgili olarak yeknesak bir usul belirlenmektedir. Aynı tür davaların aynı yargı yolunda çözümlenmesi sağlanarak davaların görülmesi ve çözümlenmesinin hızlandırıldığı, bu suretle kısa sürede sonuç alınmasının olanaklı kılındığı ve bunun söz konusu davaların adli yargıda görüleceği yolunda getirilen düzenlemenin kamu yararına yönelik olduğu anlaşılmaktadır. Öte yandan, 2918 sayılı Kanun’da tanımlanan Karayolu şeridi üzerindeki araç trafiğinden kaynaklanan sorumlulukların, özel hukuk alanına girdiği konusunda bir tartışma bulunmamaktadır. İdare tarafından kamu gücünden kaynaklanan bir yetkinin kullanılması söz konusu olmadığı gibi, aynı karayolu üzerinde aynı seyir çizgisinde hareket eden, bu nedenle aynı tür risk üreten araçlar arasında özel-kamu ayırımı yapılmasını gerektiren bir neden de yoktur. Açıklanan nedenlerle, itiraz konusu kural Anayasa’nın 2.,125. ve 155. maddelerine aykırı değildir. İtirazın reddi gerekir…" (Any. Mah.'nin 26.12.2013 tarih ve E.2013/68, K.2013/165 sayılı kararı; R.G. 27.3.2014, Sayı: 28954, s.136-147.)

 

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

12. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL'ın Başkanlığında, Üyeler Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 15/05/2023 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi uyarınca yapılan incelemeye göre, idari ve adli yargı yerleri arasında anılan Kanun’un 14. maddesinde öngörülen biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, idari ve adli yargı dosyalarının 15. maddede belirtilen yönteme uygun olarak davacının istemi üzerine son görevsizlik kararını veren mahkemece Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve usule ilişkin işlemlerde herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

13. Raportör-Hakim Gülşen AKAR PEHLİVAN'ın, davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nindavada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

14.     Dava, karayolunda meydana gelen trafik kazası nedeniyle oluştuğu öne sürülen maddi ve manevi zararın tazmini istemiyle açılmıştır.

 

15 Anayasa Mahkemesinin yukarıda gerekçesine yer verilen kararı, kanun koyucunun idari yargının görevine giren bir konuyu adli yargının görevine verebileceğine, dolayısıyla 2918 sayılı Kanun'un 110. maddesinin birinci fıkrası ile öngörülen, bu Kanun’dan doğan tüm sorumluluk davalarının adli yargıda görülmesi düzenlemesinin Anayasa’ya aykırı bulunmadığına dair olup, esas itibariyle görev konusunda verilmiş bir karardır ve Anayasa’nın 158. maddesi uyarınca, başta Uyuşmazlık Mahkemesi olmak üzere diğer yargı organları bakımından da uyulması zorunlu bir karar mesabesindedir.

 

16. Bu durumda, 2918 sayılı Kanun'un 19/01/2011 tarihinde yürürlüğe giren 110. maddesi ile Anayasa Mahkemesinin işaret edilen kararı gözetildiğinde, bahsi geçen Kanun maddesinin karayollarında, can ve mal güvenliği yönünden trafik düzeninin sağlanarak trafik güvenliğini ilgilendiren tüm konularda alınacak önlemleri kapsadığı ve Kanun'un, trafikle ilgili kuralları, şartları, hak ve yükümlülükleri, bunların uygulanmasını ve denetlenmesini, ilgili kuruluşları ve bunların görev yetki ve sorumlulukları ile, çalışma usullerini kapsadığı, dolayısıyla oluşan trafik kazası nedeniyle açılacak sorumluluk davalarının görüm ve çözümünde adli yargının görevli olduğu; meydana gelen zararın tazmini istemiyle açılan bu davanın da adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

17. Yukarıda belirtilen hususlar gözönünde bulundurularak; Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/01/2023 tarih ve E.2018/721, K.2023/57 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Konya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 30/01/2023 tarih ve E.2018/721, K.2023/57 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

15/05/2023 tarihinde, Üye Ahmet ARSLAN'ın KARŞI OYU ve OY ÇOKLUĞU İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

            Başkan                        Üye                             Üye                               Üye

          Muammer                   Nilgün                          Doğan                           Eyüp

           TOPAL                       TAŞ                         AĞIRMAN                 SARICALAR

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                 Üye

                                              Ahmet                             Mahmut                          Bilal

                                             ARSLAN                         BALLI                      ÇALIŞKAN

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KARŞI OY

 

 

İdarenin kendi kuruluş kanununda belirlenen ve 2918 sayılı Kanun'da tekrarlanan görevlerinden, yani; yol yapım, bakım, işletme, trafik güvenliğini sağlama şeklinde yürütülen kamu hizmetlerinden kaynaklanan hukuki sorumluluğunun idare hukuku ilke ve kurallarına göre belirlenmesi; uyuşmazlığın, özel hukuktaki araç işletenin hukuki sorumluluğundan değil, davalı idare tarafından görevlerinin tam ve eksiksiz yerine getirilmediği, dolayısıyla yürütülen hizmetlerin kusurlu işletildiği, meydana gelen zararda hizmet kusuru bulunduğu iddiasından kaynaklanması karşısında uyuşmazlığın çözümünün idari yargının görevinde bulunduğu sonucuna ulaşıldığından, uyuşmazlığın çözümünde adli yargıyı görevli kabul eden çoğunluğun kararına katılmıyorum.

 

 

                                                                                                             Üye

                                                                                                                Ahmet ARSLAN