T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2024/352

KARAR NO  : 2024/395      

KARAR TR  : 07/10/2024

ÖZET: 6458 sayılı Kanun'un 57/A. maddesi uyarınca idari gözetime alternatif olarak parmak izi ve imza yoluyla bildirimde bulunma yükümlülüğü getirilmesine ilişkin kararın iptaliistemiyle açılan davanın, ADLİ YARGI YERİNDE çözümlenmesi gerektiği hk.

 

 

 

 

 

 

 

 

K A R A R

 

Davacı       : F. R.

Vekili         : Av. C. F. Ö.

Davalı        : Burdur Valiliği İl Göç İdaresi Müdürlüğü          

Vekili         : Ş. K.

 

I. DAVA KONUSU OLAY

 

1. Davacı vekili,İran uyruklu müvekkili hakkında Burdur Valiliği İl Göç İdaresinin 25/03/2024 tarih ve 5277881 sayılı idari gözetime alternatif yükümlülük olarak, parmak izi ve imza yoluyla bildirimde bulunma yükümlülüğü getirilmesine ilişkin kararının iptali istemiyle idari yargı yerine başvuruda bulunmuştur.

 

II. UYUŞMAZLIĞA İLİŞKİN BAŞVURU SÜRECİ

 

A. İdari Yargıda

 

2. Isparta 1. İdareMahkemesi 16/04/2024 tarih ve E.2024/330 K.2024/340sayılı kararı ile, uyuşmazlığın adli yargının görevinde bulunduğundan bahisle davanın, 2577 sayılı Kanun'un 15/1-a maddesi uyarınca görev yönünden reddine karar vermiş, bu karar kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Olayda, açılan davanın davacı hakkında, 6458 sayılı Kanun uyarınca sınır dışı edilmek üzere verilen idari gözetim kararının devam edip etmemesi yönünde yapılan değerlendirme sonucunda idari gözetim kararına alternatif olarak, parmak izi verilerinin doğrulanması ve ıslak imza yoluyla bildirimde bulunma yükümlülüğü getiren idari gözetime alternatif yükümlülük kararının iptaline yönelik olduğu, 6458 sayılı Kanun'da idari gözetim kararına karşı Sulh Ceza Hakimliğine başvurulacağı düzenlenmiş olup, dava konusu işlemin de bu kararın devamı niteliğinde ve aynı amaçla verildiği gözetildiğinde, bakılan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

Nitekim, Uyuşmazlık Mahkemesinin 18/12/2023 tarih ve E:2023/625 K:2023/733 sayılı kararı da bu yöndedir.

Öte yandan; dava konusu işlemin davacıya tebliğine ilişkin 25.03.2024 tarihli tebliğ formu incelendiğinde, karara karşı itiraz usulünün gösterildiği (3) numaralı bölümde bu karara karşı tebliğ tarihinden itibaren 60 gün içinde İdare Mahkemelerine başvurulabileceği belirtilmek suretiyle davalı idarece davacının itiraz mercii bakımından yanlış yönlendirildiği görülmekle, söz konusu tebliğ üzerine ve davalı idarenin yanlış yönlendirmesi nedeniyle davacının görevsiz yargı yerine başvurmuş olduğu gözetildiğinde, görevsiz yargı yerine yapılan başvuru nedeniyle oluşan avukatlık ücreti dışındaki yargılama giderlerinden davalı idarenin sorumlu tutulması gerektiği kanaatine varılmaktadır.

Açıklanan nedenlerle;

1-2577 sayılı Kanunun 14. ve 15/1-a maddesi ile 6458 sayılı Kanunun 57/6 maddesi uyarınca davanın görev yönünden reddine, ..."

 

3. Davacı vekili bu kez, İran uyruklu müvekkili hakkında Burdur Valiliği İl Göç İdaresinin 25/03/2024 tarihli ve 5277881 sayılı idari gözetime alternatif yükümlülük olarak parmak izi ve imza yoluyla bildirimde bulunma yükümlülüğü getirilmesine ilişkin kararının iptali ve müvekkili hakkındaki idari gözetime alternatif yükümlülüğün ayda bir kez ıslak imza atmak suretiyle alternatif yükümlülüğe çevrilmesi istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Adli Yargıda

 

4. Burdur Sulh Ceza Hakimliği07/05/2024 tarih ve D.İş 2024/1229 sayılı kararı ile, uyuşmazlığın idari yargının görev alanına girdiğinden bahisle, itirazın görev yönünden reddine karar vermiş bu karar yasal süresi içerisinde itiraz edilmediğinden kesinleşmiştir. Kararın ilgili kısmı şöyledir:

 

"...Yasa koyucu idari gözetime alternatif yükümlülükleri ise 57/A maddesinde düzenlenmiş olup; 57 nci maddenin ikinci fıkrasında sayılan yabancılara ya da idari gözetimi sonlandırılan yabancılara Belirli adreste ikamet etme, Bildirimde bulunma, Aile temelli geri dönüş, Geri dönüş danışmanlığı, Kamu yararına hizmetlerde gönüllülük esasıyla görev alma, Teminat ve Elektronik izleme şeklinde idari gözetime alternatif yükümlülükler getirilebileceğini belirtmiştir. İdari gözetime alternatif yükümlülüklerin yine idare tarafından alınacağı gerek kanun gerekse YABANCILAR VE ULUSLARARASI KORUMA KANUNUNUN UYGULANMASINA İLİŞKİN YÖNETMELİKte belirtilmiş olup Sulh Ceza hakimliklerine kanun tarafından idari gözetime itirazda olduğu gibi genel bir görev tayin edilmemiş olup hatta sadece 57/A maddesinin (5). Bendinde açıkça ve yalnızca "Elektronik izleme yükümlülüğüne tabi tutulan yabancı" yönünden bu karara karşı sulh ceza hâkimine başvurabileceği düzenlenmiştir.

Tüm bu açıklamalar ve yasal düzenlemeler dikkate alındığında, idare mahkemesinin görevli olduğu kanaati ile başvuran yönünden oluşan olumsuz görev uyuşmazlığı hakkında 2247 sayılı yasanın 14. Maddesi uyarınca talepte bulunma yönünden muhtariyeti olduğu da gözetilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

KARAR :Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;

1-Başvuran F. R. vekili Av.C. F. Ö.'in başvurusunun görev yönünden REDDİNE,

2-İdare mahkemesinin görevli olduğu kanaati ile başvuran yönünden oluşan olumsuz görev uyuşmazlığı hakkında 2247 sayılı yasanın 14. Maddesi uyarınca talepte bulunma yönünden MUHTARİYETİNE..."

 

5. Davacı vekili, 2247 sayılı Kanun’un 14. maddesine göre doğduğunu öne sürdüğü olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi istemiyle başvurması üzerine, Burdur Sulh Ceza Hakimliğince dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

6. Davacı vekilinin dilekçesi ile 2247 sayılı Kanun’un 14. maddesine göre doğduğunu öne sürdüğü olumsuz görev uyuşmazlığının giderilmesi istemiyle başvurması üzerine, Burdur Sulh Ceza Hakimliğince dava dosyaları Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

 

III. İLGİLİ HUKUK

 

7. 6458 sayılı Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu’nun “Amaç” başlıklı 1. maddesi şöyledir:

 

“(1) Bu Kanunun amacı; yabancıların Türkiye’ye girişleri, Türkiye’de kalışları ve Türkiye’den çıkışları ile Türkiye’den koruma talep eden yabancılara sağlanacak korumanın kapsamına ve uygulanmasına ilişkin usul ve esasları (…) düzenlemektir.”

 

 

8. 6458 sayılı Kanunu’nun“Kapsam” başlıklı 2. maddesi şöyledir:

 

“(1) Bu Kanun, yabancılarla ilgili iş ve işlemleri; sınırlarda, sınır kapılarında ya da Türkiye içinde yabancıların münferit koruma talepleri üzerine sağlanacak uluslararası korumayı, ayrılmaya zorlandıkları ülkeye geri dönemeyen ve kitlesel olarak Türkiye’ye gelen yabancılara acil olarak sağlanacak geçici korumayı (…) kapsar.

(2) Bu Kanunun uygulanmasında, Türkiye’nin taraf olduğu milletlerarası anlaşmalar ile özel kanunlardaki hükümler saklıdır.”

 

9. 6458 sayılı Kanunu’nun “Sınır dışı etme” başlıklı 52. maddesi şöyledir:

 

“(1) Yabancılar, sınır dışı etme kararıyla, menşe ülkesine veya transit gideceği ülkeye ya da üçüncü bir ülkeye sınır dışı edilebilir.”

 

10. 6458 sayılı Kanunu’nun “Sınır dışı etme kararı” başlıklı 53. maddesi şöyledir:

 

“(1) Sınır dışı etme kararı, Genel Müdürlüğün talimatı üzerine veya resen valiliklerce alınır.

(2) Karar, gerekçeleriyle birlikte hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancıya veya yasal temsilcisine ya da avukatına tebliğ edilir. Hakkında sınır dışı etme kararı alınan yabancı, bir avukat tarafından temsil edilmiyorsa kendisi veya yasal temsilcisi, kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında bilgilendirilir.

(3) Yabancı veya yasal temsilcisi ya da avukatı, sınır dışı etme kararına karşı, kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde idare mahkemesine başvurabilir. Mahkemeye başvuran kişi, sınır dışı etme kararını veren makama da başvurusunu bildirir. Mahkemeye yapılan başvurular on beş gün içinde sonuçlandırılır. Mahkemenin bu konuda vermiş olduğu karar kesindir. Yabancının rızası saklı kalmak kaydıyla, dava açma süresi içinde veya yargı yoluna başvurulması hâlindeyargılama sonuçlanıncaya kadar yabancı sınır dışı edilmez.”

 

11. 6458 sayılı Kanunu’nun “Sınır dışı etme kararı alınacaklar” başlıklı 54. maddesi şöyledir:

“(1) Aşağıda sayılan yabancılar hakkında sınır dışı etme kararı alınır:

a) 5237 sayılı Kanunun 59 uncu maddesi kapsamında sınır dışı edilmesi gerektiği değerlendirilenler

b) Terör örgütü yöneticisi, üyesi, destekleyicisi veya çıkar amaçlı suç örgütü yöneticisi, üyesi veya destekleyicisi olanlar

c) Türkiye’ye giriş, vize ve ikamet izinleri için yapılan işlemlerde gerçek dışı bilgi ve sahte belge kullananlar

ç) Türkiye’de bulunduğu süre zarfında geçimini meşru olmayan yollardan sağlayanlar

d) Kamu düzeni veya kamu güvenliği ya da kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar

e) Vize veya vize muafiyeti süresini on günden fazla aşanlar veya vizesi iptal edilenler

f) İkamet izinleri iptal edilenler

g) İkamet izni bulunup da süresinin sona ermesinden itibaren kabul edilebilir gerekçesi olmadan ikamet izni süresini on günden fazla ihlal edenler

ğ) Çalışma izni olmadan çalıştığı tespit edilenler

h) Türkiye’ye yasal giriş veya Türkiye’den yasal çıkış hükümlerini ihlal edenler ya da bu hükümleri ihlale teşebbüs edenler

ı) Hakkında Türkiye’ye giriş yasağı bulunmasına rağmen Türkiye’ye geldiği tespit edilenler

i) Uluslararası koruma başvurusu reddedilen, uluslararası korumadan hariçte tutulan, başvurusu kabul edilemez olarak değerlendirilen, başvurusunu geri çeken, başvurusu geri çekilmiş sayılan, uluslararası koruma statüleri sona eren veya iptal edilenlerden haklarında verilen son karardan sonra bu Kanunun diğer hükümlerine göre Türkiye’de kalma hakkı bulunmayanlar

j) İkamet izni uzatma başvuruları reddedilenlerden, on gün içinde Türkiye’den çıkış yapmayanlar

 

k) (Ek: 3/10/2016-KHK-676/36 md. ; Aynen kabul: 1/2/2018-7070/31 md.) Uluslararası kurum ve kuruluşlar tarafından tanımlanan terör örgütleriyle ilişkili olduğu değerlendirilenler.

(2) (Değişik: 3/10/2016-KHK-676/36 md.; Aynen kabul: 1/2/2018-7070/31 md.) Bu maddenin birinci fıkrasının (b), (d) ve (k) bentleri kapsamında oldukları değerlendirilen uluslararası koruma başvuru sahibi veya uluslararası koruma statüsü sahibi kişiler hakkında uluslararası koruma işlemlerinin her aşamasında sınır dışı etme kararı alınabilir.”

 

12. 6458 sayılı Kanunu’nun “Sınır dışı etmek üzere idari gözetim ve süresi” başlıklı 57. maddesi şöyledir:

 

“- (Ek:6/12/2019-7196/78 md.)

(1) 54 üncü madde kapsamındaki yabancılar, kolluk tarafından yakalanmaları hâlinde, haklarında karar verilmek üzere derhâl valiliğe bildirilir. Bu kişilerden, sınır dışı etme kararı alınması gerektiği değerlendirilenler hakkında, sınır dışı etme kararı valilik tarafından alınır. Değerlendirme ve karar süresi kırk sekiz saati geçemez.

(2) (Değişik:6/12/2019-7196/77 md.) Hakkında sınır dışı etme kararı alınanlardan; kaçma ve kaybolma riski bulunan, Türkiye’ye giriş veya çıkış kurallarını ihlal eden, sahte ya da asılsız belge kullanan, kabul edilebilir bir mazereti olmaksızın Türkiye’den çıkmaları için tanınan sürede çıkmayan, kamu düzeni, kamu güvenliği veya kamu sağlığı açısından tehdit oluşturanlar hakkında valilik tarafından idari gözetim kararı alınır ya da 57/A maddesi uyarınca idari gözetime alternatif yükümlülükler getirilir. Hakkında idari gözetim kararı alınan yabancılar, yakalamayı yapan kolluk birimince geri gönderme merkezlerine kırk sekiz saat içinde götürülür.

(3) Geri gönderme merkezlerindeki idari gözetim süresi altı ayı geçemez. Ancak bu süre, sınır dışı etme işlemlerinin yabancının iş birliği yapmaması veya ülkesiyle ilgili doğru bilgi ya da belgeleri vermemesi nedeniyle tamamlanamaması hâlinde, en fazla altı ay daha uzatılabilir.

(4) (Değişik:6/12/2019-7196/77 md.) İdari gözetimin devamında zaruret olup olmadığı, valilik tarafından her ay düzenli olarak değerlendirilir. Gerek görüldüğünde, otuz günlük süre beklenmez. İdari gözetimin devamında zaruret görülmeyen yabancılar için idari gözetim derhâl sonlandırılır. Bu yabancılara, 57/A maddesi uyarınca idari gözetime alternatif yükümlülükler getirilir.

(5) İdari gözetim kararı, idari gözetim süresinin uzatılması ve her ay düzenli olarak yapılan değerlendirmelerin sonuçları, gerekçesiyle birlikte yabancıya veya yasal temsilcisine ya da avukatına tebliğ edilir. Aynı zamanda, idari gözetim altına alınan kişi bir avukat tarafından temsil edilmiyorsa, kendisi veya yasal temsilcisi kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında bilgilendirilir.

(6) İdari gözetim altına alınan kişi veya yasal temsilcisi ya da avukatı, idari gözetim kararına karşı sulh ceza hâkimine başvurabilir. Başvuru idari gözetimi durdurmaz. Dilekçenin idareye verilmesi hâlinde, dilekçe yetkili sulh ceza hâkimine derhâl ulaştırılır. Sulh ceza hâkimi incelemeyi beş gün içinde sonuçlandırır. Sulh ceza hâkiminin kararı kesindir. İdari gözetim altına alınan kişi veya yasal temsilcisi ya da avukatı, idari gözetim şartlarının ortadan kalktığı veya değiştiği iddiasıyla yeniden sulh ceza hâkimine başvurabilir.

(7) İdari gözetim işlemine karşı yargı yoluna başvuranlardan, avukatlık ücretlerini karşılama imkânı bulunmayanlara, talepleri hâlinde 19/3/1969 tarihli ve 1136 sayılı Avukatlık Kanunu hükümlerine göre avukatlık hizmeti sağlanır.

(8) (Ek:6/12/2019-7196/77 md.) İdari gözetim altına alınan yabancıların uyruklarının tespit edilmesi amacıyla elektronik ve iletişim cihazları incelenebilir. İnceleme sonucunda elde edilen veriler bu amaç dışında kullanılmaz.”

 

13. 6458 sayılı Kanunu’nun “İdari gözetime alternatif yükümlülükler” başlıklı 57/A. maddesi şöyledir:

 

“(Ek:6/12/2019-7196/78 md.)

(1) 57 nci maddenin ikinci fıkrasında sayılan yabancılara ya da idari gözetimi sonlandırılan yabancılara aşağıdaki idari gözetime alternatif yükümlülükler getirilebilir:

a) Belirli adreste ikamet etme

b) Bildirimde bulunma

c) Aile temelli geri dönüş

ç) Geri dönüş danışmanlığı

d) Kamu yararına hizmetlerde gönüllülük esasıyla görev alma

e) Teminat

f) Elektronik izleme

(2) Yabancıya birinci fıkradaki yükümlülüklerden bir ya da birkaçının getirilmesi durumunda, bu süre yirmi dört ayı geçemez.

(3) 57nci maddenin ikinci fıkrası kapsamında olup da idari gözetim altına alınmayan yabancılara bu maddenin birinci fıkrasında sayılan yükümlülüklerden birinin ya da birkaçının getirilmesi zorunludur.

(4) İdari gözetime alternatif yükümlülüklere tabi tutulduğu, yabancıya veya yasal temsilcisine ya da avukatına gerekçeleri ile birlikte tebliğ edilir. Hakkında idari gözetime alternatif yükümlülükler getirilen yabancı, bir avukat tarafından temsil edilmiyorsa kendisi veya yasal temsilcisi, kararın sonucu, itiraz usulleri ve süreleri hakkında bilgilendirilir.

(5) Elektronik izleme yükümlülüğüne tabi tutulan yabancı veya yasal temsilcisi ya da avukatı bu karara karşı sulh ceza hâkimine başvurabilir. Başvuru yabancının tabi tutulduğu idari yükümlülüğü durdurmaz. Sulh ceza hâkimi incelemeyi beş gün içinde sonuçlandırır. Sulh ceza hâkiminin kararı kesindir.

(6) İdari gözetime alternatif yükümlülüklere uymayan yabancılar idari gözetim altına alınabilir.

(7) Yabancıya teminat yükümlülüğü getirilmesi ve yabancının teminat süresi içerisinde mücbir sebepler ve mahkeme sürecinin sona ermemesi halleri saklı kalmak kaydıyla Türkiye’den çıkmaması durumunda teminat Hazineye irat kaydedilir.

(8) Bu maddenin uygulanmasına ilişkin usul ve esaslar Bakanlıkça düzenlenir.”

 

14. 6458 sayılı Kanunu’nun “Geri gönderme merkezleri” başlıklı 58. maddesi şöyledir:

 

“(1) İdari gözetime alınan yabancılar, geri gönderme merkezlerinde tutulurlar.

(2) Geri gönderme merkezleri Bakanlık tarafından işletilir. Bakanlık, kamu kurum ve kuruluşları, Türkiye Kızılay Derneği veya kamu yararına çalışan derneklerden göç alanında uzmanlığı bulunanlarla protokol yaparak bu merkezleri işlettirebilir.

(3) Geri gönderme merkezlerinin kurulması, yönetimi, işletilmesi, devri, denetimi ve sınır dışı edilmek amacıyla idari gözetimde bulunan yabancıların geri gönderme merkezlerine nakil işlemleriyle ilgili usul ve esaslar yönetmelikle düzenlenir.”

 

IV. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

15. Uyuşmazlık Mahkemesinin Kenan YAŞAR'ın Başkanlığında, Üyeler Doğan AĞIRMAN, Eyüp SARICALAR, Seyfi HAN, Ahmet ARSLAN, Mahmut BALLI ve Bilal ÇALIŞKAN’ın katılımlarıyla yapılan 07/10/2024 tarihli toplantısında; 2247 sayılı Kanun'un 27. maddesi gereğince yapılan incelemeye göre, adli ve idari yargı yerleri arasında anılan Kanun'un 14. maddesinde öngörülen biçimde Burdur Valiliği İl Göç İdaresinin 25/03/2024 tarihli ve 5277881 sayılı idari gözetime alternatif yükümlülük olarak parmak izi ve imza yoluyla bildirimde bulunma yükümlülüğü getirilmesine ilişkin kararının iptali istemi yönünden olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu, adli yargı dosyasının 15. maddede belirtilen hüküm doğrultusunda davacı vekilinin istemi üzerine son görevsizlik kararını veren Mahkemece, ekinde idari yargı dosyası ile birlikte Uyuşmazlık Mahkemesine gönderildiği ve sonuçta usule ilişkin herhangi bir noksanlık bulunmadığı anlaşıldığından, görev uyuşmazlığının esasının incelenmesine oy birliği ile karar verildi.

 

B. Esasın İncelenmesi

 

16. Raportör-Hakim Şerife ÖZDOĞAN' ın davanın çözümünde adli yargının görevli olduğu yolundaki raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ'nin davada adli yargının, Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın ise davada idari yargının görevli olduğu yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra, gereği görüşülüp düşünüldü:

 

17. Dava, davacı hakkında 6458 sayılı Kanun uyarınca bildirimde bulunmak suretiyle verilen idari gözetime alternatif yükümlülük kararının iptali istemiyle açılmıştır.

 

18. Dosya içinde bulunan bilgi ve belgelerden, davacı hakkında terör örgütü propagandası yapma suçundan gerekli adli işlemler yapılarak davacının evraklarının Burdur İl Emniyet Müdürlüğünün 07/12/2022 tarihli yazısı ile Burdur İl Göç İdaresi Müdürlüğüne teslim edildiği, Burdur Valiliğinin 08/12/2022 tarihli kararı ile 6458 sayılı Kanun'un 54/1 (d) bendi kapsamında davacı hakkında sınır dışı etme ve idari gözetim altına alınmasına karar verildiği, hakkında alınan bu kararlar, hakkında alınan kararlara karşı başvuru yollarına ilişkin bilgiler içeren tebliğ formu ile 08/12/2022 tarihinde davacıya tebliğ edildiği, davacının hakkında alınan sınır dışı etme kararına karşı açtığı davada E.2022/998 sayılı dosyada 29/03/2023 tarihinde davanın reddine ve E.2023/139 sayılı dosyada açtığı davada ise 08/03/2023 tarihinde derdestlik nedeniyle red kararı verildiği, söz konusu red kararı üzerine İdari Gözetimi sonlandırılan davacınınBurdur iline sevk edildiğive en son Burdur Valiliğinin 25/03/2024 tarihli kararı ile haftanın bir günü parmak izi, 4 günü ıslak imza yoluyla bildirim yapılması yönünde İdari Gözetime Alternatif yükümlülük getirildiği anlaşılmıştır.

 

19. Olayda açılan davanın, davacı hakkında, 6458 sayılı Kanun 57. maddesiuyarınca yapılan değerlendirme sonucunda, haftanın bir günü parmak izi, 4 günü ıslak imza yoluyla bildirim yapılması yükümlülüğü getiren idari gözetime alternatif yükümlülük kararının iptaline yönelik olduğu, 6458 sayılı Kanun'da idari gözetim kararına karşı sulh ceza hakimine başvurulacağı düzenlenmiş olup, dava konusu işlemin de bu kararın devamı niteliğinde ve aynı amaçla verildiği gözetildiğinde, dava konusu işleme karşı yapılan başvurunun da adli yargı yerinde görülmesi gerektiği sonucuna varılmıştır.

 

20. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak, Burdur Sulh Ceza Hakimliğinin 07/05/2024 tarih ve D.İş.2024/1229 sayılı görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir.

 

V. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

A. Davanın çözümünde ADLİ YARGININ GÖREVLİ OLDUĞUNA,

 

B. Burdur Sulh Ceza Hakimliğinin 07/05/2024 tarih ve D.İş.2024/1229 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA,

 

07/10/2024 tarihinde,Üye Ahmet ARSLAN ve Üye Bilal ÇALIŞKAN'ın KARŞI OYLARI ve OY ÇOKLUĞU İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

 

        Başkan Vekili                     Üye                                 Üye                                  Üye

              Kenan                           Doğan                             Eyüp                               Seyfi

            YAŞAR                     AĞIRMAN                     SARICALAR                      HAN

 

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                                 Üye

                                             Ahmet                             Mahmut                           Bilal

                                           ARSLAN                          BALLI                        ÇALIŞKAN

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

KARŞI OY

Dava, davacı hakkında 6458 sayılı Kanun uyarınca haftanın bir günü parmak izi 4 günü ıslak imza yoluyla bildirim yapılması yükümlülüğü getiren idari gözetime alternatif yükümlülük kararınıniptali istemiyle açılmıştır.

Olayda, davacı hakkında, 6458 sayılı Kanun uyarınca sınır dışı edilmek üzere verilen idari gözetim kararının kaldırılarak,haftanın bir günü parmak izi 4 günü ıslak imza yoluyla bildirim yapılması yükümlülüğü getiren idari gözetime alternatif yükümlülük kararınıniptaline yönelik olduğu, 6458 sayılı Kanunun 57/A maddesinin 5. fıkrasında ise elektronik izleme yükümlülüğü kararına karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edileceğinin düzenlendiği, davacı hakkında İstanbul İl Göç İdaresi tarafından alınan imza atmak şeklindeki yükümlülüğün ise idari işlem niteliğinde olduğu, idari gözetime alternatif yükümlülüğe karşı Sulh Ceza Mahkemesine itiraz edileceği şeklinde bir düzenleme olmaması nedeniyle idarenin kamu gücüne dayanılarak ve tek taraflı iradesi sonucunda tesis edilen işlemden uyuşmazlığın kaynaklandığı anlaşılmaktadır.

Bu durumda, idarenin tek yanlı irade açıklamasıyla tesis ettiği işlerden kaynaklanan uyuşmazlığın 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 2/1-a maddesi uyarınca iptal davası niteliğinde olduğu dikkate alındığında davanın çözümünde idari yargı yerleri görevli bulunduğundan uyuşmazlığın çözümünde adli yargıyı görevli kabul eden çoğunluğun kararına katılmıyoruz.

 

 

                   Üye                                                     Üye

        Ahmet ARSLAN                               Bilal ÇALIŞKAN