T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

 

ESAS NO       : 2021/382

KARAR NO  : 2021/641     

KARAR TR  : 29/11/2021

ÖZET: 2247 sayılı Kanun'un 24. maddesinde öngörülen "kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesinin olanaksız bulunması" koşulunu taşımayan BAŞVURUNUN REDDİ gerektiği hk.

 

K A R A R

 

Hüküm Uyuşmazlığının

Giderilmesini İsteyen

(İdari Yargıda Davalı,

Adli Yargıda Davacı)       : Kahramanmaraş Valiliği

Vekili                                 : Av. G.D.

Karşı Taraf                       : D.Özel Eğitim ve Öğretim Kurumları Bilg.ve Kırt.

                                             Sağl.Hiz.İnş.San.ve Tic.Ltd.Şti.

Vekili                                 :Av. L.H. T.

 

I. İDARİ YARGIDA DAVA SÜRECİ

A. Dava Konusu Olay

1. Milli Eğitim Bakanlığınca yapılan denetim sonucunda, 3797 sayılı Kanun kapsamında özel eğitim kurumuna yapılan ödemelerden; a) kurumda okula devam eden öğrenciler için alınmaması gereken grup ücreti adı altında kuruma yersiz ödeme yapıldığı, b) aday öğretmenlerin temel ve hazırlayıcı eğitim almaksızın derslere girmelerine göz yumularak kuruma yersiz ödeme yapıldığı, c) yine rehber öğretmenlerin derse girmemesi gerektiği halde derslere girmelerine göz yumularak kuruma yersiz ödeme yapıldığından bahisle bu kalemlerin geri ödenmesinin istenilmesine ilişkin idari işlemin iptali istemiyle idari yargı yerinde dava açılmıştır.

B. Yargılama Aşamaları

2. Gaziantep 1. İdare Mahkemesinin 21/10/2011 tarihli ve E.2011/1175, K.2011/1527 sayılı kararı ile; rehber öğretmenlerin en fazla 40 saat derse girebileceği ve 40 saati aşan kısmın geri istenilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın bu kısmının iptaline, diğer kısımlar yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen reddine karar verilmiştir.

3. Danıştay Sekizinci Dairesinin 12/06/2013 tarihli ve E.2012/1069, K.2013/4788 sayılı kararı ile; aday öğretmenlerin çalışma izni onaylarının bulunup bulunmadığının tespiti gerektiği ve eksik inceleme gerekçesiyle aday öğretmenlerin derslere girmesinden kaynaklı geri ödeme kısmı yönünden kararın bozulmasına, diğer kısımların ise onanmasına karar verilmiştir. Böylelikle, kurumda okula devam eden öğrenciler için alınmaması gereken grup ücretinin ve rehber öğretmenlerin 40 saati aşan ders ücretlerinin kuruma yersiz ödeme yapıldığından bahisle geri ödenmesinin istenilmesine ilişkin işlem kesinleşmiştir.

4. Yargılama sürecinin sonunda, Kahramanmaraş İdare Mahkemesinin 20/04/2016 tarihli ve E.2016/334, K.2016/536 sayılı kararı ile; dava konusu idari işlemin, aday öğretmenlerin temel ve hazırlayıcı eğitim almaksızın ve çalışma izni onayları bulunmaksızın derslere girmelerinden kaynaklı yersiz ödemenin geri istenilmesine ilişkin kısmı yönünden davanın reddine karar verilmiş, bu karar temyiz edilmeksizin 30/06/2016 tarihinde kesinleşmiştir.

II. ADLİ YARGIDA DAVA SÜRECİ

 

A. Dava Konusu Olay

 

5.Milli Eğitim Bakanlığı, yapılan denetim sonucu düzenlenen raporlara göre, a) kurumda okula devam eden öğrenciler için alınmaması gereken grup ücretinin, b) aday öğretmenlerin temel ve hazırlayıcı eğitim almaksızın girdikleri ders ücretlerinin ve c) rehber öğretmenlerin derse girmemesi gerektiği halde girdikleri ders ücretlerinin, %8 KDV mahsup edilerek yersiz ve haksız ödeme yapılan davalı özel eğitim kurumundan tahsili istemiyle adli yargı yerinde dava açmıştır.

 

B. Yargılama Aşamaları

 

6. Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/11/2011 tarihli ve E.2010/467, K.2011/844 sayılı kararı ile; davanın kısmen kabulüne karar verilerek, davalı özel eğitim kurumuna yersiz ödendiği tespit edilen rehber öğretmenlerin 40 saati aşan ders ücretlerinin ve grup ücreti ile aday öğretmenler adına ödenen ders ücretlerinin davalıdan yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir.

 

7. Yargıtay 4. Hukuk Dairesinin 04/12/2012 tarihli ve E.2012/8996, K.2021/18502sayılı kararı ile, bu kararın onanmasına karar verilmiş ve böylelikle adli yargı ilk derece mahkemesinin kararı kesinleşmiştir.

 

III. UYUŞMAZLIK MAHKEMESİNDEN İSTEK

 

8. Davacı idare vekili, idari yargı mercii tarafından verilen kararda, Danıştay bozma ilamında belirtilen hususlara değinilmeksizin hüküm tesis edildiği ve adli yargı mercii tarafından verilen karar karşısında oluştuğu iddia olunan hüküm uyuşmazlığının giderilmesi istemiyle Uyuşmazlık Mahkemesine başvuruda bulunulmasını talep etmiştir.

 

9. Kahramanmaraş İdare Mahkemesinin 24/02/2021 tarihli ve E.2016/334 sayılı ara kararı ile, davalı idare vekilinin talebi doğrultusunda iddia olunan hükümler arasındaki uyuşmazlığın giderilmesi için dava dosyalarının Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.

 

10. Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığınca, Danıştay Başsavcısının ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının yazılı düşüncesi istenilmiştir.

 

IV. BAŞSAVCILIK DÜŞÜNCELERİ

 

A. Danıştay Başsavcılığının Yazılı Düşüncesi

 

11. Danıştay Başsavcısı, idari yargı merciince hükmedilen iptal kararının rehber öğretmenlerin 40 saati aşmayan ders ücretinin geri ödenmesine ilişkin olduğu, bu kalem yönünden adli yargı merciince hükmedilen kısmen kabul kararında 40 saati aşan ders ücretinin davalıdan tahsiline karar verildiği, dolayısıyla adli ve idari yargı yerlerinde verilen kararlar arasında bir çelişki bulunmamakta olup, bu kararlar nedeniyle bir hakkın yerine getirilmemesinin olanaksız olduğundan ve hüküm uyuşmazlığı bulunduğundan söz edilemeyeceği yönünde düşüncesini beyan etmiştir.

 

B. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının Yazılı Düşüncesi

 

12. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, idari yargı merciince hükmedilen iptal kararının rehber öğretmenlerin 40 saati aşmayan ders ücretinin geri ödenmesine ilişkin olduğu, bu kalem yönünden adli yargı merciince hükmedilen kısmen kabul kararında 40 saati aşan ders ücretinin davalıdan tahsiline karar verildiği, dolayısıyla hüküm uyuşmazlığı için gerekli "kararlar arasındaki çelişki nedeniyle hakkın yerine getirilmemesinin olanaksız bulunması" koşulunun gerçekleşmediği yönünde düşüncesini beyan etmiştir.

 

V. İLGİLİ HUKUK

 

13. 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş ve İşleyişi Hakkında Kanun’un "Mahkemenin görevi" başlığını taşıyan 1. maddesinin birinci fıkrası şöyledir:

 

"Uyuşmazlık Mahkemesi; Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile görevlendirilmiş, adli, idari ve askeri yargı mercileri arasındaki görev ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözmeye yetkili ve bu kanunla kurulup görev yapan bağımsız bir yüksek mahkemedir."

 

14. 2247 sayılı Kanun'un 24. maddesi şöyledir:

 

"1 nci maddede gösterilen yargı mercileri tarafından, görevle ilgili olmaksızın kesin olarak verilmiş veya kesinleşmiş, aynı konuya ve sebebe ilişkin, taraflarından en az biri aynı olan ve kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesi olanaksız bulunan hallerde hüküm uyuşmazlığının varlığı kabul edilir."

 

VI. İNCELEME VE GEREKÇE

 

A. İlk İnceleme

 

15. Uyuşmazlık Mahkemesinin Muammer TOPAL’ın başkanlığında, Üyeler Birol SONER, Nilgün TAŞ, Doğan AĞIRMAN, Aydemir TUNÇ, Nurdane TOPUZ ve Ahmet ARSLAN'ın katılımlarıyla yapılan 29/11/2021 tarihli toplantısında; Raportör-Hâkim Murat UÇUR'un, 2247 sayılı Kanun’da öngörülen koşulları taşımayan başvurunun reddi gerektiği yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan, ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Halil İbrahim ÇİFTÇİ ile Danıştay Savcısı Yakup BAL’ın başvurunun reddi gerektiği yolundaki sözlü açıklamaları da dinlendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

 

16. 2247 sayılı Kanun'un 24. maddesinde anılan hükme göre (bkz.§14), hüküm uyuşmazlığının ortaya çıkabilmesi için:

 

          a) Uyuşmazlık doğuran hükümlerin, adli ve idari yargı mercileri tarafından verilmesi,

          b) Konu, dava sebebi ve taraflardan en az birinin aynı olması,

          c) Her iki kararın da kesinleşmiş olması,

          d) Kararlarda davanın esasının hükme bağlanması,

          e) Kararlarda arasındaki çelişki nedeniyle hakkın yerine getirilmesinin olanaksız olması

koşullarının birlikte gerçekleşmesi aranmaktadır.

 

17. Hüküm uyuşmazlığı bulunduğu ileri sürülen idari yargı ve adli yargı kararlarının incelenmesinden; ortada idari ( Gaziantep 1. İdare Mahkemesinin 21/10/2011 tarihli ve E.2011/1175, K.2011/1527 ile Kahramanmaraş İdare Mahkemesinin 20/04/2016 tarihli ve E.2016/334, K.2016/536 sayılı kararları ) ve adli ( Kahramanmaraş 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 17/11/2011 tarihli ve E.2010/467, K.2011/844 sayılı kararı ) yargı yerlerince verilmiş ve kesinleşmiş kararlar bulunduğu; davanın taraflarının aynı olduğu anlaşılmıştır.

 

18. İdari yargı yerinde açılan davada; rehber öğretmenlerin en fazla 40 saat derse girebileceği ve 40 saati aşan kısmın geri istenilmesi gerekirken aksi yönde tesis edilen işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın bu kısmının iptaline, diğer kısımlar yönünden hukuka aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kısmen reddine karar verilmiş tazminat isteminin kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

 

19. Adli yargı yerinde açılan davada ise; davalı özel eğitim kurumuna yersiz ödendiği tespit edilen rehber öğretmenlerin 40 saati aşan ders ücretlerinin ve grup ücreti ile aday öğretmenler adına ödenen ders ücretlerinin davalıdan yasal faiziyle tahsili suretiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.

 

20. İdari yargı yerindeki iptal davasının ve adli yargı yerindeki alacak davasının temelini teşkil eden idari işlemin öğrenci grup ücreti ile aday öğretmenlerin ders ücreti kısımları yönünden idari yargı merciince davanın reddine karar verildiği, adli yargı merciince de bu alacaklar yönünden davanın kabulüne ve davalı özel eğitim kurumundan yasal faiziyle tahsiline karar verildiği ve kararlar arasında bu yönden bir çelişki bulunmadığı belirlenmiştir.

 

21. İdari işlemin rehber öğretmenlere ödenen ders ücretlerinin geri istenilmesine ilişkin kısmı yönünden ise, idari yargı merciince ancak 40 saati aşan tutarın geri istenilebileceği gerekçesiyle iptal kararı verildiği, adli yargı mercii tarafından da aynı gerekçeyle 40 saati aşan ders ücretlerinin davalı özel eğitim kurumundan tahsiline karar verildiği, dolayısıyla kararlar arasında bu yönden de bir çelişkinin bulunmadığı anlaşılmıştır.

 

22. İdare Mahkemesi ile Asliye Hukuk Mahkemesi kararları arasında hüküm uyuşmazlığı bulunduğunun kabulü için gerekli olan koşullardan, "kararlar arasındaki çelişki nedeniyle hakkın yerine getirilmesinin olanaksız bulunması" koşulunun gerçekleşmediği değerlendirilmiştir. Bu durumda, adli ve idari yargı yerlerinde verilen kararlar arasındaki çelişki dolayısıyla hüküm uyuşmazlığı bulunduğundan söz edilemez.

 

23. Yukarıda belirtilen hususlar göz önünde bulundurularak; 2247 sayılı Kanun’un 24. maddesinde öngörülen "kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesinin olanaksız bulunması" koşulunu taşımayan başvurunun reddi gerekmiştir.

 

VII. HÜKÜM

 

Açıklanan gerekçelerle;

 

2247 sayılı Kanun'un 24. maddesinde öngörülen "kararlar arasındaki çelişki yüzünden hakkın yerine getirilmesinin olanaksız bulunması" koşulunu taşımayan BAŞVURUNUN REDDİNE,

 

  29/11/2021 tarihinde, OY BİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.

 

 

     Başkan Vekili                  Üye                               Üye                              Üye

        Muammer                    Birol                             Nilgün                          Doğan     

         TOPAL                     SONER                           TAŞ                          AĞIRMAN       

 

 

 

 

 

                                                Üye                                Üye                               Üye

                                            Aydemir                         Nurdane                         Ahmet

                                              TUNÇ                           TOPUZ                       ARSLAN