Ceza Bölümü         1999/52 E.  ,  1999/52 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

Davacı           : K.H.

Sanık             : U.T. 

            O L A Y          : Cizre 1. J. Snr. Tb. 4. Bl. Komutanlığı emrinde görevli sanık J. Er U.T.’ın, 24.4.1994 günü saat 23.30’da, bölük yemekhanesine giderek televizyonu açmak istediği, aynı Komutanlık emrinde ve yemekhanede görevli J. Er M. K.’un, nöbetçi subay emriyle televizyonun saat 23.00’de kapatıldığını ve açılmaması gerektiğini söyleyerek müdahale etmesi üzerine aralarında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, kavga sırasında sanığın, elinde bulunan jilet ile M. K.’u elinden, M.’nın da sanığı, başına kafası ile vurmak suretiyle iş ve güçten kalmayacak şekilde birbirlerini yaraladıkları ileri sürülerek, 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Savcılığı’nın 19.10.1995 gün ve E:1995/1021, K:1995/507 sayılı iddianame ve kovuşturmaya yer olmadığı kararı ile;

            1- J. Er sanık M. K.’a yüklenen etkili eylem suçu hakkında, sanık U.T.’ın şikayetçi olmaması nedeniyle kovuşturmaya yer olmadığına,

            2- J. Er sanık U.T.’ın yüklenen etkili eylem suçu nedeniyle eylemine uyan Türk Ceza Kanunu’nun 456/4, 457/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmıştır.

             2. TAKTİK HAVA KUVVETİ KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 5.3.1996 gün ve E:1996/196, K:1996/87 sayıyla; asker kişi sanığa yüklenen eylemin, askeri suç olmaması, askeri bir suça da bağlı bulunmaması ve yargılama sırasında sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin de kesildiği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşmiştir.

             CİZRE SULH CEZA MAHKEMESİ: 8.7.1999 gün ve E:1996/340, K:1999/93 sayıyla; sanığın askeri mahkemede yargılandığı sırada terhis edilmesi nedeniyle 353 sayılı Yasa’nın 17. maddesi hükmü uyarınca askeri mahkemenin görevinin sona ermeyeceği gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, karar temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.

 Böylece, askeri ve adli yargı yerleri arasında 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun'un 14. maddesinde öngörüldüğü  biçimde, olumsuz görev uyuşmazlığı doğmuş, dosya, Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 17.11.1999 gün ve E:1996/111 sayılı yazısı ile Uyuşmazlık Mahkemesi Başkanlığı'na gönderilmiştir.

             İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ali HÜNER’in Başkanlığında, Üyeler; Cengiz ERDOĞAN, Refik DİZDAROĞLU, Keskin KAYLAN, Necmettin ÖZKAN , Recep SÖZEN, Ahmet ALKIŞ’ ın katılımlarıyla yapılan 27.12.1999 günlü toplantısında, Raportör-Hakim G. Fatma BÜYÜKEREN’ in davanın çözümünde askeri yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mustafa EKİNCİ ile Askeri Yargıtay Başsavcı Yardımcısı Atilla POYRAZ'ın davanın çözümünün askeri yargının görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:

 353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir.

 "Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir.     

 Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmektedir. 

Olayda, asker kişi sanık hakkında, asker kişiye karşı, askeri mahalde işlendiği ileri sürülen suç nedeniyle askeri mahkemeye 19.10.1995 günü kamu davası açıldığı, sonradan yargılama sırasında sanığın 28.10.1995 tarihinde terhis mahiyetinde izine gönderildiği anlaşılmaktadır. Askeri mahkemenin görevsizlik kararı gerekçesinde, sanığın terhis edilmesiyle askeri mahkemede yargılanmasını gerektiren ilginin kesilmiş olduğundan söz edilmekte ise de, asker kişiye karşı, askeri mahalde işlendiği ileri sürülen suç nedeniyle asker kişi olduğu sırada askeri mahkemede kamu davası açılmış olduğundan 353 sayılı Yasa’nın değişik 17. maddesi hükmü karşısında, davanın askeri mahkemede görülmesi ve 2. Taktik Hava Kuvveti  Komutanlığı Askeri Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

 SONUÇ: Anlaşmazlığın niteliğine göre, davanın ASKERİ YARGI yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle 2. Taktik Hava Kuvveti Komutanlığı Askeri Mahkemesi'nin 5.3.1996 günlü, E:1996/196, K:1996/87 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 27.12.1999 günü kesin olarak OYBİRLİĞİ  ile karar verildi.