Ceza Bölümü         2007/43 E.  ,  2007/43 K.
"İçtihat Metni"Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığınca hazırlanmıştır. İzinsiz olarak kopyalanması ve dağıtılması hukuki sorumluluk gerektirir.

           Davacı        : K.H.

           Maktül         : M.P.

           Müdahiller   : 1-K.P.

                                   2-G.P.

           Mağdurlar  :   1- H.M.

                                   2- Y.B.

                                   3- A.K.

                                   4- M.K.

                                   5- A.S.

                                   6- H.T.                           

Sanıklar     :   1- H.G.

                        2- R.G.

                        3- M.K.

                        4- E.K.

                        5- N.E.

                        6- M.S.

                        7- O.A.

                        8- T.G.

                        9- H.T.

                    10- Ö.B.

                    11- H.A.

                    12- B.Y.

                    13- A.Ş.

                    14- M.D.

                    15- Y.A.

                    16- H.R.T.

                    17- A.D.

                    18- M.U.

                    19- R.A.

                    20- M.B.

                    21- S.Y.

                    22- A.K.

                    23- H.U.

                    24- M.İ.

                    25- E.T.

                    26 Y.B.

                    27- M.E.

                    28- A.D.

                    29- E.T.

                    30- Ü.P.                     

                        OLAY             : Adana  1.  Sınıf  Askeri  Cezaevi  Müdürlüğünde,  kısım  komutanı olarak görevli sanık İsth. Astsb. Bçvş. O.A., cezaevi muhafız takım komutanı olarak görevli sanık P. Astsb. Kd. Bçvş. T.G., cezaevi hizmet bakım kısım komutanı olarak görevli sanık Tnk. Astsb. Kd. Bçvş. H.T., cezaevi muhafız takım komutanı olarak görevli sanık P. Astsb. Kd. Bçvş. Ö.B., cezaevinde gardiyan olarak görevli P. Er. sanıklar H.G., R.G., M.K., E.K., N.E., H.A., B.Y., A.Ş., Y.A., H.R.T., R.A., M.B., S.Y., A.K., A.U., M.İ., E.T., M.E.,  A.D., E.T., sanık P. Onb. Y.B., P.Çvş. sanıklar A.D., M.U.  ve Ü.P.’in, Ocak 2004-28 Haziran 2005 tarihleri arasında, cezaevi müdür yardımcısı olarak görevli sanık Top. Yb. M.S.’ın genel olarak vermiş olduğu sözlü emir üzerine, cezaevine hükümlü veya tutuklu olarak gelen kişileri korkutup gözdağı verdikleri, giyindirme odasına alıp çırılçıplak soydukları, tüm gardiyanların gözüönünde çök-kalk yaptırdıkları, “ hoş geldin dayağı” adı altında dövüp soğuk suya soktukları, dövme nedeniyle yere akan kanları temizlettirdikleri, kendi adalet anlayışlarına göre yüz kızartıcı olarak niteledikleri suçlar nedeniyle gelenleri olur olmaz zamanlarda dövdükleri, cop yalattırdıkları, tel kızdırıp bastıkları, bu eylemlerin insan onuru ile bağdaşmadığı, mağdurların bedensel ve ruhsal yönden acı çekmelerine sebep oldukları, onların aşağılanmasına yol açtıkları, eylemlerin uzun bir süre devam ettiği, birden fazla kişiye karşı hemen hemen aynı eylemlerin gerçekleştirildiği dikkate alındığında, eylemlerin sistematik hale geldiği, subay ve astsubay olarak görevli sanıkların tutuklu ve hükümlülerin dövülmesi konusunda emir verdikleri, zaman zaman eylemleri bizzat kendilerinin gerçekleştirdikleri, kendilerine intikal eden eylemler konusunda hareketsiz kaldıkları, gardiyanları suçun işlenmesinde araç olarak kullandıkları, dövülme nedeniyle durumundan şüphelenilerek hastaneye kaldırılan maktül M.P.’ın yapılan otopsi raporunda, künt kafa travması sonucu meydana gelen beyin kontüzyonu, parankim içine kanama ve bunların komplikasyonları sonucu öldüğünün tespit edilmesinden sonra gardiyan olarak görevli sanıkları korumaya yönelik tutum sergiledikleri, eylemleri “yönetim tarzı” şeklinde ve emir komuta zinciri içerisinde gerçekleştirdikleri, bu nedenle suçların iştirak halinde işlendiği kanaati ile sanıkların eylemleri tek tek anlatılarak, işkence ve neticesi sebebiyle ağırlaşmış işkence suçunu işledikleri ileri sürülerek, sanıklar H.G., R.G., M.K., E.K. ve N.E.’ın eylemlerine uyan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 94/1, 95/4., diğer tüm sanıkların eylemlerine uyan aynı Kanun’un 94/1. maddesi uyarınca cezalandırılmaları istemiyle Adana  Cumhuriyet Başsavcılığı'nın 16.4.2006 gün ve E: 2006/3921, K: 2006/203 sayılı iddianamesiyle kamu davası açılmıştır. 

ADANA 5. AĞIR CEZA MAHKEMESİ: 5.6.2006 gün ve E:2006/85, K:2006/121 sayıyla; sanıklardan bir kısmının halen görevli subay ve astsubay oldukları, suçun asker kişiye karşı ve  askeri mahalde işlendiği, bazı sanıklar terhis edilmiş iseler de, eylem iştirak halinde işlendiğinden sanıkları birlikte yargılama görevinin askeri yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, temyiz edilmeyen karar kesinleşerek, dava  dosyası, 6. Kolordu Komutanlığı Askeri Mahkemesi'ne gönderilmiştir. 

6. KOLORDU KOMUTANLIĞI ASKERİ MAHKEMESİ: 3.7.2006  gün ve E:2006/2577, K:2006/328 sayıyla;sanıklara yüklenen eylemlerin askeri suç olmadığı, askeri bir suça bağlı bulunmadığı, sanıklar M.S., O.A., H.T. ve Ö.B. dışında kalan diğer tüm sanıkların terhis edilmiş olmaları, sanık T.G.’ün ise emekliye ayrılmış olması nedeniyle askeri mahkemede yargılanmalarını gerektiren ilginin kesildiği, 353 sayılı Yasa’nın 12. maddesi uyarınca sanıkları yargılama görevinin adli yargı yerine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiş, kararın sanık M.S. tarafından  temyiz edilmesi üzerine, Askeri Yargıtay 4. Dairesi’nce, hükmün, usul ve yasaya uygun olduğu gerekçesiyle onanmasına karar verilmiş, böylece kesinleşen karar ve dava dosyası, 6. Kolordu Komutanlığı Askeri Savcılığı’nca, Mahkememize gönderilmiştir. 

İNCELEME VE GEREKÇE: Uyuşmazlık Mahkemesi Ceza Bölümünün, Ahmet AKYALÇIN’ın Başkanlığında, Üyeler; Rıdvan ALTUN, Sezai AKBULUT, Ramazan ÖZKEPİR, Bilgin AK, İrfan YILMAZLAR, Ersun ÇETİN’in, katılımlarıyla yapılan 06.11.2007 günlü toplantısında;

I-İLK İNCELEME : Yapılan incelemede, usule ilişkin işlemlerde 2247 sayılı Uyuşmazlık Mahkemesinin Kuruluş Ve İşleyişi Hakkında Kanun’da belirtilen süre ve biçim yönünden bir eksiklik görülmediği, adli ve askeri yargı yerleri arasında Yasa'nın 14. maddesinde öngörüldüğü biçimde olumsuz görev uyuşmazlığı doğduğu anlaşıldığından, esasın incelenmesine oybirliği ile karar verildi.

II-ESASIN İNCELENMESİ :Raportör-Hakim G.Fatma BÜYÜKEREN’in, davanın çözü-münde adli yargı yerinin görevli olduğu yolundaki raporu ve dosyadaki belgeler okunduktan; ilgili Başsavcılarca görevlendirilen Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ayla SONGÖR’ün adli yargı,  Askeri Yargıtay  Başsavcı Yardımcısı Namık ÖZTÜRK'ün  davanın çözümünün adli yargı yerinin görev alanına girdiğine ilişkin yazılı ve sözlü açıklamaları dinlendikten sonra GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 

353 sayılı Askeri Mahkemeler Kuruluşu Ve Yargılama Usulü Kanunu'nun "Askeri Mahkemelerin Görevleri" başlığı altında düzenlenen İkinci Bölümünde yer alan "Genel Görev" başlıklı 9. maddesinde; "Askeri Mahkemeler Kanunlarda aksi yazılı olmadıkça asker kişilerin askeri olan suçları ile bunların asker kişiler aleyhine veya askeri mahallerde yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgili olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler" denilmektedir. 

"Askeri suç" ise, öğretide ve uygulamada;

            a) Unsurları ve cezalarının tamamı Askeri Ceza Kanunu'nda yazılı olan, başka bir anlatımla, Askeri Ceza Kanunu dışında hiçbir ceza yasası ile cezalandırılmayan suçlar,

            b) Unsurları kısmen Askeri Ceza Kanunu'nda kısmen diğer ceza yasalarında gösterilen suçlar, 

            c) Türk Ceza Kanunu'na atıf suretiyle askeri suç haline dönüştürülen suçlar, olmak üzere üç grupta mütalaa edilmektedir. 

Aynı Yasa’nın 13.10.1996 gün ve 22786 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 4191 sayılı Yasa’yla değişik 17. maddesinde; “askeri mahkemelerde yargılan-mayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak suçun askeri bir suç olmaması askeri bir suça bağlı bulunmaması ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması halinde askeri mahkemenin görevi sona erer” denilmekte iken, maddenin "... ve sanık hakkında kamu davası açılmamış olması ..." tümcesi Anayasa Mahkemesi'nin 11.3.2000 gün ve 23990 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan 1.7.1998 gün ve E:1996/74, K:1998/45 sayılı kararı ile iptal edilmiştir. 

Buna göre, askeri mahkemelerde yargılanmayı gerektiren ilginin kesilmesi, daha önce işlenen suçlara ait davalara bu mahkemelerin bakma görevini değiştirmez. Ancak yüklenen suçun askeri bir suç olmaması, askeri bir suça bağlı bulunmaması halinde, askeri mahkemenin görevinin sona ereceği açıktır. İptal kararı nedeniyle, sanık hakkında kamu davasının açılmış olup olmamasının bir önemi bulunmamaktadır. 

 Olayda, sanıklar M.S., O.A., H.T. ve Ö.B. dışında kalan tüm sanıkların yargılama aşamasında terhis edildikleri, sanık T.G.’ün ise emekliye ayrılmak suretiyle Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiğinin kesildiği  dosya içindeki bilgi ve belgelerden anlaşılmıştır. 

Anılan Yasa’nın “Müşterek Suçlar” başlığı altında düzenlenen 12. maddesinde,  "Askeri mahkemelere ve adliye mahkemelerine tabi kişiler tarafından bir suçun müştereken işlenmesi halinde eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı bir suç ise sanıkların yargılanmaları askeri mahkemelere; eğer suç Askeri Ceza Kanununda yazılı olmayan bir suç ise adliye mahkemelerine aittir" denilmek suretiyle askeri olan suçlar ile askeri olmayan suçlara göre görevli yargı yeri belirlenmiştir.      

Açıklanan nedenlerle, sanıklara yüklenen eylemlerin Türk Ceza Kanununda düzenlenmiş bulunan suçlar kapsamında olup, Askeri Ceza Kanununda yazılı suçlardan olmadığı, yargılama aşamasında M.S., O.A., H.T. ve Ö.B. dışında kalan tüm sanıkların terhis edildikleri, sanık T.G.’ün ise emekliye ayrılmak suretiyle Türk Silahlı Kuvvetleri ile ilişiğinin kesildiği anlaşıldığından, 353 sayılı Yasa'nın 12. maddesi uyarınca açılan kamu davasının adli yargı  yerinde  görülmesi ve Adana 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmiştir. 

SONUÇ : Davanın  çözümünde ADLİ YARGI yerinin görevli olduğuna, bu nedenle Adana 5. Ağır Ceza  Mahkemesi’nin 5.6.2006  gün ve E:2006/85, K:2006/121 sayılı GÖREVSİZLİK KARARININ KALDIRILMASINA, 06.11.2007 gününde OYBİRLİĞİ İLE KESİN OLARAK karar verildi.